Aile Mahkemesinin 2021/40 Esas sayılı dosyasında davacı dava dilekçesinde özetle; müşterek çocukları Umut'un velayetinin kaldırılması ile müvekkiline verilmesi, müşterek çocuk için bağlanan nafakanın kaldırılmasını talep etmiştir. DELİLLER: Dava dosyası....
Ancak, mahkemece davalının sosyal ve ekonomik durumunun tespitine ilişkin olarak yeterli inceleme ve araştırma yapılmamış, elde ettiği gelirin aldığı yoksulluk nafakasının miktarı da gözetildiğinde davalıyı yoksulluktan kurtaracak düzeyde olup olmadığı net bir şekilde tespit edilmemiş ve davalı lehine boşanma neticesinde hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması yoluna gidilmiştir. Hal böyle olunca; mahkemece, davalının ekonomik ve sosyal durumu etraflıca araştırılıp davalının yoksulluğunun ortadan kalkıp kalkmadığının belirlenmesi, yoksulluğu ortadan kaldıracak düzeyde geliri olmadığının tespit edilmesi halinde, nafakada (çoğun içinde az da vardır ilkesi gereğince) uygun bir miktar indirime karar verilmesi gerekirken, eksik araştırma ve inceleme sonucu nafakanın kaldırılmasına karar verilmiş olması hususu hükmün bozulmasını gerektirmiştir....
Ancak, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi, azaltılması talebini de içermekte olduğundan, bu durum nafakanın miktarını tayinde ve indirilmesinde etken olarak dikkate alınmalıdır. O halde; çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince, nafakanın kaldırılması isteminin aynı zamanda nafakanın azaltılması istemini de kapsadığı gözetilerek, davalının aylık düzenli olarak elde ettiği gelirin davalıyı yoksulluktan tamamen kurtarmadığı, ancak mali durumunu olumlu yönde değiştirdiği dikkate alındığında nafakada hakkaniyete uygun bir oranda indirim yapılması gerekirken davanın tümden kabulü ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
Ancak, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi, azaltılması talebini de içermekte olduğundan, bu durum nafakanın miktarını tayinde ve indirilmesinde etken olarak dikkate alınmalıdır. O halde; çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince, nafakanın kaldırılması isteminin aynı zamanda nafakanın azaltılması istemini de kapsadığı gözetilerek, davalının aylık düzenli olarak elde ettiği gelirin davalıyı yoksulluktan tamamen kurtarmadığı ancak mali durumunu olumlu yönde değiştirdiği dikkate alındığında nafakada hakkaniyete uygun bir oranda indirim yapılması gerekirken davanın tümden kabulü ile yoksulluk nafakasının kaldırılmasına karar verilmesi doğru olmayıp, bozmayı gerektirmiştir....
Davalı cevabında; nafakanın yetersiz kaldığını, asgari ücretle çalışmaya başladığını, yoksulluğunun ortadan kalkmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü ile davalı lehine belirlenen aylık 350 TL yoksulluk nafakasının 250 TL indirilerek dava tarihinden itibaren 100 TL yoksulluk nafakasının her ay ...'den alınıp, ...'e verilmesine karar verilmiş, kararı davalı tarafından temyiz etmiştir. Türk Medeni Kanununun 176/3.maddesinde yoksulluğun ortadan kalkması halinde mahkeme kararıyla nafakanın kaldırılacağı, 176/4.maddesinde ise tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde irad biçiminde ödenmesine karar verilen nafakanın artırılması yada azaltılmasına karar verilebileceği düzenlenmiştir....
halinde mahkemece nafaka kaldırılabileceği gibi, tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın artırılması veya azaltılmasına da karar verilebilir.Hukuk Genel Kurulunun yerleşik kararlarında "asgari ücretle çalışılmakta bulunulması" yoksulluk nafakası bağlanmasını veya yoksulluk nafakasının ortadan kaldırılmasını gerektiren bir durum olarak kabul edilmemiştir.Ancak, yoksulluk nafakasının kaldırılması talebi, azaltılması talebini de içermekte olup, bu durum nafakanın miktarını tayinde ve indirilmesinde etken olarak dikkate alınmalıdır.Tarafların sosyo-ekonomik durumlarının araştırılması sonucu; davacının nafakanın artırıldığı tarihte aktif olarak çalıştığı, ancak bilahare 15.3.2010 tarihinde emekli olmakla maaşının azaldığı, evlendiği eşinin ev kadını olması nedeniyle yükümlülüğünün arttığı, davalının ise SGK’dan 720,00 TL emekli maaşı, babasından dolayı 250,00 TL yetim maaşı aldığı, intifa hakkı annesine ait evinin bulunduğu, reşit 3 çocuğu ile birlikte...
Aile Mahkemesinin 05/04/2018 tarih 2016/864 Esas, 2018/304 Karar sayılı ilamının TÜMÜ İLE KALDIRILMASINA, B)HMK'nın 353/1- b-2 maddesi gereğince yeniden esas hakkında verilen karar uyarınca; 1- Davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin REDDİNE, yoksulluk nafakasının indirilmesi talebinin KISMEN KABULÜ ile Konya 3....
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belirlenmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi, gereği düşünüldü: - K A R A R - Dava, iştirak nafakasının kaldırılması ve icranın iadesi istemine ilişkindir. ... Aile Mahkemesince, iştirak nafakasının kaldırılması talebi yönünden dosya tefrik edilerek, icranın iadesi talebinin İİK'nın 40. maddesi uyarınca icra mahkemesince değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiştir ... Asliye Hukuk Mahkemesi (İcra Mahkemesi sıfatıyla) tarafından ise nafakanın iadesine yönelik talebin aile mahkemesince değerlendirilmesi gerektiği gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. İcra ve İflas Kanunu Madde 40 – (Değişik birinci fıkra: 2/3/2005-5311/7 md.) "Bir ilâmın bölge adliye mahkemesince kaldırılması veya temyizen bozulması icra muamelelerini olduğu yerde durdurur....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi DAVA TÜRÜ :Nafakanın Kaldırılması Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Uyuşmazlık ve hüküm yoksulluk nafakasının kaldırılmasına ilişkin olup, Yargıtay Başkanlar Kurulu’nun 01.02.2002 tarihli kararının 1. maddesi gereğince inceleme görevi Yargıtay 3. Hukuk Dairesine aittir. SONUÇ : Dosyanın görevli Yargıtay 3. Hukuk Dairesi Yüksek Başkanlığına gönderilmesine oybirliğiyle karar verildi. 13.09.2010 (Pzt.)...
Tarafların ekonomik ve sosyal durumları gelir seviyeleri, yaşantıları, davalı- karşı davacı kadının babasından dolayı aldığı yetim aylığı dikkate alındığında, davalı-karşı davacı kadın için ödenmekte olan yoksulluk nafakasının kaldırılması yasal şartlarının oluşmadığı ancam yoksulluk nafakası indirim yasal şartlarının oluştuğu, İlk Derece Mahkemesince delillerin değerlendirilmesinde hataya düşülerek davacı-karşı davalı erkeğin, davalı- karşı davacı kadına ödenmekte olan yoksulluk nafakasının tümden kaldırılmasının toplanan tüm delillere usul ve yasaya uygun düşmediği, nafakanın kaldırılması davası nafakanın indirilmesi talebini de içerdiği dikkate alındığında, davacı-karşı davalı erkeğin yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının kısmen kabulü ile ödenmekte olan yoksulluk nafakasının tarafların ekonomik ve sosyal durumları, gelir seviyeleri yaşantıları dikkate alınarak asıl davanın dava tarihinden geçerli olmak üzere uygun miktarda indirilmesine karar verilmesi gerekitği, İlk Derece Mahkemesince...