Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Y A R G I T A Y K A R A R I Davada; 175,00 TL olarak ödenmekte olan yoksulluk nafakasının ihtiyaçları karşılamada yetersiz kaldığı belirtilerek 125,00 TL artırımla aylık 300,00 TL'ye çıkarılması talep edilmiş, karşı davada; nafakanın kaldırılması, bunun mümkün olmaması halinde aylık 125,00 TL'ye indirilmesi, mahkemece dava kabul edilecek olur ise nafaka miktarının aylık 200,00 TL'ye çıkarılıp, sonraki yılların artırımının Tefe-Tüfe oranında yapılması yönünde hüküm tesisi talep edilmiştir. Mahkemece, davacı ... ......... tarafından açılan nafakanın artırılması davasının reddine, davalı karşı davacı ... tarafından açılan nafakanın kaldırılması davasının reddine, davalı-karşı davacının nafaka miktarının azaltılması talebinin kabulü ile davacı ... .........'...

    Bu durum ancak nafakanın miktarını tayinde etken olarak dikkate alınmalıdır. Somut olayda davalının ... güvenlik görevlisi olarak 505,63 TL ücretle çalıştığı anlaşılmakta ise de yargılama sırasında işten çıkarıldığı, düzenli ve ... bir işi olmayıp, geçici olarak çalıştığı bir süre sonra işten çıkarıldığı anlaşılmaktadır. O halde, yoksulluk nafakasının kaldırılması koşullarının oluşmadığı dikkate alınmaksızın nafakanın kaldırılması doğru görülmemiştir. Mahkemece davanın reddi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 15.02.2010 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Yerel Mahkeme nafakanın belirlendiği tarih ile dava tarihi arasında geçen süre içinde nafaka alacaklısı lehine veya nafaka borçlusu aleyhine bir durum değişikliği olmadığı, nafakanın kaldırılması için yasal koşulların oluşmadığı kanaati ile birleştirilen davanın davacısı ... tarafından açılan yoksulluk nafakasının kaldırılması davasının reddine, davacı ve birleştirilen dosyanın davalısı ...'in nafaka artırım davasını kısmen kabul ederek; yoksulluk nafakasının aylık 650.00-TL olarak artırılmasına karar vermiş, hüküm davalı (birleştirilen dosyanın davacısı) ... tarafından temyiz edilmiştir. Dosya içeriğinden davacının üzerine kayıtlı bir dairesi, murislerinden kalan 3 adet zeytin bahçesi ve 1/2 hisseli bir dairesi daha bulunduğu anlaşılmaktadır. Yine dosya içeriğinden davalının ise emekli olduğu, aylık 1.800,00-TL emekli maaşı aldığı, yeniden evlendiği, eşine ve üniversitede okuyan oğluna baktığı, üzerine kayıtlı gayrimenkulu olmadığı anlaşılmıştır....

        Bu durumda ancak nafakanın miktarını tayinde etken olarak dikkate alınmalıdır. Somut olayda; tarafların 21.11.2012 tarihinde kesinleşen karar ile boşandıkları, davalı lehine 250,00 TL yoksulluk nafakasına hükmedildiği görülmüştür. Davalının, boşandıktan sonra asgari ücret seviyesinde bir gelirle çalışmaya başladığı anlaşılmıştır. Nafaka alacaklısı kadının, elde ettiği gelirin yukarıda belirtilen zorunlu ve gerekli görülen harcamaları karşılaması beklenemez. Başka bir anlatımla, davalının eline geçen toplam gelir miktarı, onu yoksulluktan kurtaracak mahiyette değildir. Tarafların sosyal ve ekonomik durumları ve ihtiyaçları dikkate alındığında, yasal düzenlemeler ve Yargıtay İçtihatları doğrultusunda davalı kadının gelirinin bulunması, hakkında hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılmasını gerektirmez. Bu durum yoksulluk nafakasının indirilmesi nedenidir. Bu nedenle davalı kadın hakkında yoksulluk nafakasının kaldırılması hakkaniyete uygun bulunmamıştır....

          Davalı-karşı davacının açtığı birleşen dava ile ilgili verilen karara karşı yapılan istinaf başvurusunda; Toplanan delillere,tarafların dosyaya yansıyan sosyal ve ekonomik durumlarına,uyap aracılığı ile alınan raporlara,tanık beyanlarına,taraf gelirlerine,paranın alım gücüne,bakmakla yükümlü olunan diğer kişilere,aradan geçen süreye, buna nazaran artan ihtiyaç ve masraflara,ekonomik göstergelerdeki değişime,sosyal medya görüntülerine ,davalı davacı erkeğin boşanma sırasında kadına verdiğini iddia ettiği taşınmazın satılmış olmasının yoksulluk nafakasının kaldırılması ya da indirilmesini haklı gösterir nitelikte kabul edilmesinin mümkün olmamasına,nitekim bu tasarruf sonrasında da daha önce nafakanın mahkeme ilamı ile artırılmış olmasına, TMK 4 ncü maddesine göre kadın lehine daha önce belirlenen yoksulluk nafakasının kaldırılması,bu olmaz ise indirilmesini gerektirir durumun bulunmadığı,ayrıca kadının davasında yoksulluk nafakasının kaldırılması ya da indirilmesi bir yana artırılması...

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dosyadaki yazılar, kararın dayandığı deliller, ileri sürülen istinaf sebepleri ve kanuni gerektirici nedenler dikkate alınarak yapılan değerlendirmede; Asıl dava ortak çocuk Berkay Tuna için ödenen tedbir nafakasının istirdadı ve fiilen anne yanında kalmaya başladığı tarihten itibaren tedbir nafakasının kaldırılması, birleşen dava ortak çocukların velayetlerinin değiştirilmesi, ortak çocuk Berk yönünden anne yanında kalmaya başladığı tarihinden itibaren tedbir-iştirak nafakasının kaldırılması, tedbir-iştirak nafakasının istirdadı, iştirak nafakası takdir edilmesi isteklerine ilişkindir....

          Dava, iştirak nafakasının indirilmesi ile yoksulluk nafakasının kaldırılması olmadığı takdirde indirilmesi talebine ilişkindir. 1-Davacının yoksulluk nafakasının kaldırılması veya indirilmesine yönelik temyiz itirazları yönünden, ./.. -2- TMK. 175.maddesi hükmü gereğince; boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Müteakip 176/4.maddesine göre ise; “Tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin gerektirdiği hallerde iradın arttırılması veya azaltılmasına karar verilebilir”. Aynı şekilde 331.madde uyarınca; “Durumun değişmesi halinde hakim istem üzerine nafaka miktarını yeniden belirler veya nafakayı kaldırır”. Yukarıda sözü edilen yasal düzenlemelere göre, iradın artırılması veya azaltılması için ya tarafların mali durumlarının değişmesi veya hakkaniyetin bunu gerektirmesi gerekmektedir....

            Asliye Hukuk Mahkemesinin 2014/546 Esas ve 2015/86 Karar sayılı ilamı ile hükmedilen aylık 150,00- TL. yoksulluk nafakasının dava tarihinden itibaren geçerli olmak üzere 350,00- TL. artırılarak aylık 500,00- TL. yoksulluk nafakasının davalı-karşı davacı T2 alınarak davacı-karşı davalı T1 verilmesine, fazlaya ilişkin talebin reddine, karşı dava yönünden müşterek çocuk Seval Serçe'nin reşit olduğu 17/09/2021 tarihinde iştirak nafakası kendiliğinden sona erdiğinden iştirak nafakasının kaldırılması talebi hakkında karar verilmesine yer olmadığına, davacı-karşı davalı T1 lehine hükmedilen yoksulluk nafakasının kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir....

            Asıl ve birleşen dava; yoksulluk ve iştirak nafakasının arttırılması/kaldırılması talebine ilişkindir....

            Yine davacı tarafça açılan nafakanın kaldırılması davası Ankara 6.Aile Mah'nin 2013/1463 E-2014/673 K. sayılı ilamı ile reddedilmiş ve karar Yargıtay denetiminden de geçerek 05.11.2018 tarihinde kesinleşmiştir....

            UYAP Entegrasyonu