TMK m. 169 ), YOKSULLUK NAFAKASI ( 4721 s. TMK m. 175 ) TALEBİ BAKIMDAN: 4721 s. TMK’ nun 175. maddesinde; “Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek taraf, kusuru daha ağır olmamak koşuluyla geçimi için diğer taraftan mali gücü oranında süresiz olarak nafaka isteyebilir. Nafaka yükümlüsünün kusuru aranmaz.” şeklinde hüküm altına alınmıştır. Somut olayda; taraflar eşit kusurlu olduğundan davacı kadının yoksulluk nafakası talebinin reddine karar verilmiştir. VELAYET YÖNÜNDEN 4721 s. TMK’ nun 336/3. maddesinde; “Velayet, ana ve babadan birinin ölümü halinde sağ kalana, boşanmada ise çocuk kendisine bırakılan tarafa aittir.” şeklinde hüküm altına alınmıştır.Velayetin düzenlenmesinde aslolan çocuğun/çocukların üstün yararıdır. (Bu düzenlemede ana ve babanın yararı ile çocuğun yararı çatıştığı takdirde, çocuğun yararına üstünlük tanınması gerekir.)...
TMK.nun 328/2. maddesinde; "Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa, ana ve baba durum ve koşullarına göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere, eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdürler. " Aynı yasanın 364/1. maddesinde de; Herkes, yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve altsoyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür. " düzenlemesi yer almaktadır. Yargıtay'ın yerleşmiş uygulamasına göre, öğrenimini sürdüren reşit olan çocuğun TMK.nun 328/2 ve 364. maddeleri gereğince nafaka talep etme hakkı bulunmaktadır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 03/12/2019 NUMARASI : 2017/825 ESAS - 2019/753 KARAR DAVA KONUSU : Nispi Butlan Sebebiyle Evliliğin iptali / Birleşen Nafaka KARAR : VEKİLİ : AV.MESUT AKKIŞLA DAVA : TEDBİR NAFAKASI DAVA TARİHİ : 19/12/2017 KARAR TARİHİ : 22/02/2018 İSTİNAF KARAR TARİHİ: 06/03/2023 İSTİNAF KARARININ YAZILDIĞI TARİHİ : 06/03/2023 Taraflar arasındaki davaların yapılan yargılaması sonunda, ilk derece mahkemesince verilen yukarıda tarih ve numarası gösterilen karara karşı istinaf başvurusu üzerine dosya duruşma yapılmasına gerek görülmeksizin ele alındı,incelendi; GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARI İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı- davalı erkek vekili dava dilekçesinde özetle"...müvekkilinin yaşlı ve bakıma muhtaç bir insan olduğunu,onun yalnızlığından yararlanan davalının bakımı hususunda anlaştıklarını ve psikolojik baskı altında tutulan müvekkili ile resmi nikah kıyıldığını,baskı ve kandırılma ,aldatma ve yanılma ile oluşan hileyle yaşından da faydalanılarak...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkeme hükmüne karşı, davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, istinaf dilekçesinde özetle; mahkemece yapılan değerlendirmenin hatalı olduğunu, tanık beyanlarının çelişkili olduğunu, nafaka davası açıldıktan sonra açılan boşanma davasının hükme esas alınmasının hatalı olduğunu belirterek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. GEREKÇE : Dava, TMK 197.maddesine dayalı tedbir nafakası davasıdır. Mahkemece davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hükme karşı davalı tarafından istinaf başvurusunda bulunulmuştur. HMK'nun 355.maddesine göre resen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
DOLANDIRICILIKBANKADA DÖVİZ BOZDURMAK İSTEYEN ŞİKAYETÇİYE YARDIM EDECEĞİNİ SÖYLEYİP, PARALARI ALIP KAÇMAK "İçtihat Metni"Dosya incelenerek gereği düşünüldü; Dolandırıcılık suçunun oluşabilmesi için; failin bir kimseyi, kandırabilecek nitelikte hileli davranışlarla hataya düşürüp, onun veya başkasının zararına, kendisine veya başkasına yarar sağlaması gerekmektedir. Hile nitelikli bir yalandır. Fail tarafından yapılan hileli davranış belli oranda ağır, yoğun ve ustaca olmalı, sergileniş açısından mağdurun inceleme olanağını ortadan kaldıracak nitelikte bir takım hareketler olmalıdır. Kullanılan hileli davranışlarla mağdur yanılgıya düşürülmeli ve bu yanıltma sonucu yalanlara inanan mağdur tarafından sanık veya bir başkasına haksız çıkar sağlanmalıdır. Hilenin kandırıcı nitelikte olup olmadığı olaysal olarak değerlendirilmeli, olayın özelliği, fiille olan ilişkisi, mağdurun durumu, kullanılmışsa gizlenen veya değiştirilen belgenin nitelikleri ayrı ayrı nazara alınmalıdır....
Anılan sebeple, davacının temyize ilişkin yargılama giderlerini karşılayabilecek durumda olmadığı yönünde kanaat oluşmadığından ADLİ YARDIM talebinin 6100 sayılı Kanun'un 337/2. maddesi uyarınca reddine karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Davacı tarafın adli yardım talebinin REDDİNE, peşin alınması gereken temyiz başvuru ve karar harcının kanunda öngörülen yedi günlük kesin süre içinde ödenmesi, aksi halde temyiz başvurusundan vazgeçilmiş sayılacağı konusunda 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun geçici 3. maddesi uyarınca uygulanmasına devam olunan mülga 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 434. maddesi uyarınca davacı tarafa muhtıra çıkartılarak kanuni süre beklendikten sonra gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 29.09.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkeme hükmüne karşı davacı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, yaşı ve ihtiyaçları göz önüne alındığında, yerel mahkemece hükmedilen nafaka miktarının yetersiz olduğunu ayrıca tasarrufun kısıtlanması yönünden red kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu bu nedenlerle mahkeme kararının kaldırılarak davalarının kabulüne karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Davanın konusunu tedbir nafakası ve tasarruf yetkisinin kısıtlanması davası olduğu anlaşılmıştır. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF NEDENLERİ : Mahkeme hükmüne karşı davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulmuş olup, Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; evlilik boyunca ikamet edilen ata evinde rahatça kalabildikleri halde, müvekkilin evde olmadığı zamanda, eşyaları alarak evi terk ederek keyfiyetle taşındıklarını, yerel mahkemenin, davacının çalıştığı ve evi kendi isteği ile terk ettiği düşünüldüğünde davacı lehine nafaka bağlanmasının hatalı ve hakkaniyete aykırı olduğunu, çocuklar lehine hükmedilen nafakanın hangi somut ihtiyaç için karşılanacağının belirlenmediğini, haksız ve hukuka aykırı yerel mahkeme kararının kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Davanın konusu tedbir nafakası davası olduğu anlaşılmıştır. HMK'nun 355.maddesine göre re'sen gözetilecek kamu düzenine aykırı haller dışında istinaf incelemesi, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır....
AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 01/06/2021 NUMARASI : 2019/322 ESAS, 2021/322 KARAR DAVA KONUSU : İŞTİRAK NAFAKASI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen kararına karşı, davacı kurum vekili tarafından tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; Yasin ve Samet Bay kardeşlerin babaları T3 çocuklarına bakamayacaklarını, kuruma yerleştirmesini talep ettirdikleri, çocuklar için bakım tedbiri kararı alındığını ve çocukların müvekkili idareye bağlı bir kuruluşa yerleştirildiğini, çocukların yaşlarının küçük olması nedeniyle ve aile ortamına ihtiyaç duymaları nedeniyle bakım tedbiri kararının kaldırılıp aile yanına teslim edildiklerini, çocuklar lehine aileye sosyal ekonomik destek bağlandığını, ancak baba T3...
Hukuk Dairesi'ne temyiz kanun yolu açık, ASIL ÖNLEM NAFAKASI yönünden KESİN olmak üzere OY BİRLİĞİ ile karar verildi....