ASLİYE HUKUK (AİLE) MAHKEMESİ TARİHİ : 18/01/2022 NUMARASI : 2020/18 ESAS, 2022/17 KARAR DAVA KONUSU : TEDBİR NAFAKASI KARAR : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen , yukarıda tarihi ve numarası gösterilen karara karşı, davalı vekili tarafından istinaf başvurusunda bulunulmakla, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353.madde uyarınca duruşma yapılmadan dosya incelendi gereği düşünüldü; TARAFLARIN İDDİA, SAVUNMA İLE YARGILAMA SÜRECİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; tarafların evli olduklarını, davalının müşterek hanenin ihtiyaçları ile ilgilenmediği gibi, eşi ve müşterek çocuk Ahmet'in ihtiyaçlarını da karşılamadığını, bu nedenle davacı için aylık 1.500 TL, müşterek çocuk Ahmet için aylık 1.000 TL tedbir nafakası takdirine karar verilmesini talep etmiştir. Davalı cevap dilekçesinde özetle; dava dilekçesinde ileri sürülen iddiaların doğru olmadığını, haksız davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Ne var ki, nafaka miktarının belirlenmesine esas alınması gereken giderlerinin makul sınırlar içinde kalmasına özen gösterilmesi ve velayet kendisine bırakılmayan tarafın ağır yükümlülüklere maruz bırakılmaması gerekmektedir. Mahkemece, nafaka takdir edilirken; çocuğun yaşı, eğitimi ve ihtiyaçlarının yanında, ana-babanın gelir durumu da gözetilmeli ve nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyete uygun bir nafakaya hükmedilmelidir. Tarafların dosyaya yansıyan sosyal ve ekonomik durumlarına ve müşterek çocuğun ihtiyaçlarına göre mahkemece hükmedilen nafaka miktarının hakkaniyete uygun olduğu anlaşıldığından kadının nafaka takdiri ve miktarına yönelik istinaf talebinin reddine karar verilmiştir. Nafaka davalarında reddedilen kısım için avukatlık ücretine hükmedilemez (AAÜT, 9/2) düzenlemesi uyarınca davalı davacı kadının vekalet ücretine yönelik istinaf talebinin reddine dair aşağıdaki hüküm kurulmuştur....
Bu durumda, nafaka davalarında kesinlik sınırının her bir nafaka alacaklısı için ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekli olup, reddedilen yıllık nafakanın toplam miktarının karar tarihi itibariyle 6100 sayılı HMK'nun 341/2. maddesinde belirtilen parasal sınırın altında ve kesin nitelikte olduğu, buna göre, davacının kesin nitelikteki bir karara karşı istinaf yoluna başvurduğu anlaşıldığından, HMK'nun 341/2, 346/1, 352/1- b maddeleri gereğince, davacının çocukların nafakası yönünden istinaf dilekçesinin miktar itibariyle usulden reddine karar verilmesi gerekmiştir. 2- Davacının kendisi için hükmedilen tedbir nafakasının miktarı yönünden istinaf başvurusu değerlendirildiğinde; yerel mahkemece TMK'nun 195- 197.maddeleri gereğince, davacı kadın lehine tedbir nafakasına hükmedilmesinde her hangi bir yanlışlık olmadığı, erkeğin bu konuda istinaf başvurusunun bulunmadığı tespit edilmemiş ise de; tarafların tespit olunan ekonomik ve sosyal durumları, kadının ihtiyaçları, paranın satın alma ve davalının...
Nafaka davalarında kesinlik sınırının her bir nafaka alacaklısı için ayrı ayrı değerlendirilmesi gerekir. Dosyanın incelenmesinde; davacının yanında bulunan müşterek çocuk 2006 doğumlu Nazlıcan için aylık 750 TL tedbir nafakası bağlanmasını talep ettiği, mahkemece aylık 500 TL nafakaya hükmedildiği, nafakanın reddedilen miktarının aylık 250 TL ve yıllık ise 3.000 TL olduğu anlaşılmıştır....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2022/724 KARAR NO : 2022/787 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : OF ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 16/02/2022 NUMARASI : 2021/366 ESAS - 2022/83 KARAR DAVA KONUSU : NAFAKA (ÖNLEM NAFAKASI) KARAR : Taraflar arasındaki davada mahkemece yapılan yargılama sonucunda verilen hüküm aleyhine süresi içerisinde istinaf kanun yolu başvurusunda bulunulmuş olmakla, dosya üzerinden yapılan inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; davalı eşi ile 2006 yılında evlendiğini, evliliğinden Semih adında 11 yaşında ve Ayşenur adında 14 yaşında iki çocuğu olduğunu, eşi ile birlikte İstanbul ilinde ikamet etmekte iken aralarında yaşanan geçimsizlik nedeniyle eşinin kendisini evden kovduğunu, sürekli hakaret ve tehdit ettiğini, eşinin sürekli borçlanması nedeniyle evine haciz gelmeye başladığını, bu sebeple aralarında kavgalar yaşandığını, eşinin evin ihtiyaçlarını da doğru dürüst...
verilen nafakanın gözetilmeden karar verildiğini, davacının hem yardım nafakası adı altında nafaka hem de boşanma dosyasında tedbir nafakası aldığını belirterek bu nedenlerle kararın kaldırılmasına, davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
SAVUNMA Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacının talep ettiği nafaka miktarının yüksek olduğunu, davacının iyi niyetli olmadığını bu sebeple davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
Davacı vekili 30/11/2021 uyap tarihli, dilekçeler aşamasında ıslah hakkımızı kullanmadan iddia ve taleplerimizin genişletilmesinden ibaret dilekçesinde özetle; Davamızın Kabulü ile Tarafların Boşanmalarına, Tarafların müşterek çocukları Hazal ÇAVUŞ ve Alparslan ÇAVUŞ'un velayetlerinin müvekkile verilmesine, Müşterek çocukların bakım ve yararında kullanılmak üzere her ay müşterek çocuklar lehine 1.000 TL'den toplam 2.000 TL TEDBİR NAFAKASI olarak, kararın kesinleşme sonrası için ise her ay iştirak nafakası olarak ; Müvekkilin boşanma sebebiyle maddi olarak zor duruma düşecek olması nedeniyle müvekkil lehine ise 1.000 TL TEDBİR NAFAKASI olarak, kararın kesinleşme sonrası için ise her ay yoksulluk nafakası olarak davalıdan tahsiline; Davalının davranışları sebebiyle müvekkilin kırılan onuru ,zedelenen şeref ve haysiyeti dikkate alınarak içine düştüğü ağır yıkım karşısında 100.000 TL MANEVİ TAZMİNATA, 100.000 TL MADDİ TAZMİNATA dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte...
BANKASI EMEKLİ VE SOSYAL YARDIM SANDIĞI İŞTİRAKÇİSİ OLARAK EMEKLİYE AYRILAN VE BU SANDIKTAN SOSYAL YARDIM ZAMMI ALAN DAVACIYA, İDAREDE GÖREV ALMASI NEDENİYLE YAKACAK YARDIMI YÖNETMELİĞİNE GÖRE ÖDENEN YAKACAK YARDIMININ MÜKERRER ÖDEME SAYILAMAYACAĞI HK. Dava, Aralık 1979 ile Mayıs 1982 tarihleri arasında davacıya ödenen yakacak yardımının maaşından kesilemk suretiyle istirdadı ve Haziran 1982 tarihinden itibaren ödenmesi yolundaki işlemin iptali istemiyle açılmıştır. İdare Mahkemesi kararıyla, dava dosyasının incelenmesinden, davacının 506 sayılı Sosyal Sigortalar Kanununun geçici 20.maddesine göre ......
HÜKÜM : Yukarıda açıklanan nedenlerle, 1- Davalının ADLİ YARDIM TALEBİNİN KABULÜNE, 2- Davalının istinaf talebinin KISMEN KABULÜ ile; sair istinaf sebepleri incelenmeksizin HMK 353/1- a-6 maddesi gereğince İlk Derece Mahkemesi kararının KALDIRILARAK, dosyanın MAHKEMESİNE GÖNDERİLMESİNE, 3- Davalı adli yardımdan faydalandığından, alınması gereken 492,00 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının davacıdan tahsili ile HAZİNEYE İRAT KAYDINA, 4- İstinaf incelemesi için yapılan yargılama giderlerinin İlk Derece Mahkemesince verilecek kararda dikkate alınmasına, 5- HMK'nun 27 ve 359/3 maddeleri uyarınca kararın İlk Derece Mahkemesince taraflara tebliğe çıkartılmasına, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda, KESİN olarak, OY BİRLİĞİ ile karar verildi....