Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Görüldüğü üzere davacı eğitimini sürdürebilmek için anne babasının yardımına muhtaç olup, bu bağlamda mahkemece davacı lehine yardım nafakası takdir edilmesinde bir isabetsizlik görülmemiş, davalı vekilinin bu yöne ilişkin temyiz itirazları reddedilmiştir. Ne var ki yardım nafakası takdir olunurken, nafaka vermekle yükümlü tutulacak kişilerin geçim sıkıntısına düşürülmemesi asıldır. Hükmedilecek yardım nafakası miktarı yalnızca sıkıntılı durumu önlemeye matuf olup, yardım nafakası yoluyla nafaka isteyenin geçiminin ve her türlü gereksinmelerinin sağlanması gerekmez. Bunun için belirlenen nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olacak şekilde TMK'nın 4.maddesinde hükme bağlanan hakkaniyet ilkesi de gözetilerek takdir edilmesi gerekir....

    Yoksulluk nafakasının artırımına ilişkin davalarda; tarafların ekonomik ve sosyal durumlarındaki değişikliğin, önce kurulan dengeyi bozup bozmadığı göz önünde bulundurulmalı, nafaka alacaklısının ihtiyaçlarını karşılayacak, nafaka yükümlüsünün gelir durumu ile orantılı olacak şekilde hakkaniyet ölçüsünde artırım yapılmalıdır. Yargıtay'ın bu konudaki yerleşmiş uygulamasına göre; nafaka alacaklısı kadının ihtiyaçları ile nafaka yükümlüsü davalının gelir ve giderinde, nafakanın takdir edildiği tarihe göre olağanüstü bir değişiklik olmadığı takdirde; yoksulluk nafakası TÜİK’in yayınladığı ÜFE oranında artırılmalı ve böylece taraflar arasında önceki nafaka takdirinde sağlanan denge korunmalıdır....

    Türk Medeni Kanunu'nun 329. maddesi gereğince dava tarihinden geçerli olmak üzere nafaka tayini gerekirken, takdir edilen nafakanın tedbir nafakası olduğunun belirtilmesi sebebiyle dava süresince geçerli olduğu anlaşılacak şekilde hüküm tesisi doğru değilse de bu husus yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün 2. maddesinde yer alan "tedbir nafakasının" sözcüklerinin hükümden çıkarılarak, yerine "nafakanın" sözcüğü yazılmak suretiyle 6100 sayılı HMK.ya 6217 sayılı Kanunla eklenen Geçici 3. madde gözetilerek HUMK.nun 438. maddesi uyarınca hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekli ile ONANMASINA, 29.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Davacının nafaka talebi bağımsız bir dava niteliğinde olup nispi harca tabidir. Dava, talep edilen aylık nafaka miktarı üzerinden alınan peşin nispi harç ile görülmüştür. Başvurma harcı dava dilekçesindeki bütün istekleri kapsar. Nafakanın bağımsız bir dava ile talep edilmesi halinde dava değeri nafakanın yıllık tutarının toplamı olacağından, davacının talep ettiği nafakanın yıllık tutarı üzerinden peşin nispi harcı tamamlaması için kendisine süre verilmesi (Harçlar Kanunu m. 30-32) ile harç tamamlandığı taktirde işin esasına girilip tüm deliller birlikte değerlendirilerek bir karar verilmesi gerekirken, harç eksikliği tamamlanmadan yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmamıştır. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda 1. ve 2. bentte gösterilen sebeple BOZULMASINA, 2. Nolu bentteki bozma sebebine göre davacı ...'...

        Çocuk için önlem nafakası verilmesi gerektiğinden kadın lehine maktu vekalet ücreti verilmesinin doğru ve yerinde olduğu, kadın için önlem nafakası talebinin reddine karar verildiğinden erkek lehine vekalet ücreti verilmemesinin hatalı olduğu anlaşıldığından tarafların istinaf taleplerinin kısmen kabulüne dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

        Çocuk için önlem nafakası verilmesi gerektiğinden kadın lehine maktu vekalet ücreti verilmesinin doğru ve yerinde olduğu, kadın için önlem nafakası talebinin reddine karar verildiğinden erkek lehine vekalet ücreti verilmemesinin hatalı olduğu anlaşıldığından tarafların istinaf taleplerinin kısmen kabulüne dair aşağıdaki hüküm tesis edilmiştir....

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Önlem nafakası davasının kısmen kabulünü, kusuru, kadın için verilen tedbir - yoksulluk nafakasını, çocuk için verilen tedbir - iştirak nafakasını istinaf etmiştir. Davacı birleşen davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Önlem nafakasının tamamen kabul edilmemesini, önlem nafakası dosyasınında davacı aleyhine yargılama gideri yükseltilmesini, kusuru, birleşen davanın kabulünü, kadın için verilen tedbir yoksulluk nafaka miktarını, çocuk için verilen tedbir - iştirak nafaka miktarını, kadın için maddi - manevi tazminat verilmemesini istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davacı kadın vekilinin istinaf talebinin incelenmesinde 54,40TL istinaf karar harcını eksik yatırmış olduğu, davalı erkek vekilinin istinaf talebinin incelenmesinde 54,40TL istinaf karar harcını eksik yatırmış olduğu anlaşılmıştır....

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Önlem nafakası davasının kısmen kabulünü, kusuru, kadın için verilen tedbir - yoksulluk nafakasını, çocuk için verilen tedbir - iştirak nafakasını istinaf etmiştir. Davacı birleşen davalı vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Önlem nafakasının tamamen kabul edilmemesini, önlem nafakası dosyasınında davacı aleyhine yargılama gideri yükseltilmesini, kusuru, birleşen davanın kabulünü, kadın için verilen tedbir yoksulluk nafaka miktarını, çocuk için verilen tedbir - iştirak nafaka miktarını, kadın için maddi - manevi tazminat verilmemesini istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Davacı kadın vekilinin istinaf talebinin incelenmesinde 54,40TL istinaf karar harcını eksik yatırmış olduğu, davalı erkek vekilinin istinaf talebinin incelenmesinde 54,40TL istinaf karar harcını eksik yatırmış olduğu anlaşılmıştır....

        DAVA KONUSU : Nafaka (Önlem Nafakası) KARAR : Dairemizce yapılan dosya üzerinden inceleme sonucunda; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: İSTEM:Davacı vekili 14/01/2020 havale tarihli dava dilekçesinde özetle; müvekkili ile davalının 1995 yılında evlendikleri ve 2013 yılına kadar evli kaldıklarını 2013 yılında ise davalı eşin evin ihtiyaçları ve çocuklarla ilgilenmemesi ve müvekkile karşı sadakatsiz davranışlarda bulunarak evlilik dışı başka bir kadınla birlikte olması dolayısıyla aile geçimsizliklerinin arttığını, 43 yaşında olan müvekkil yaşı ve ev hanımı olması ayrıca pandemi koşulları dolayısıyla iş bulmakta zorlandığından maddi anlamda evin ihtiyaçları, kendisi ile işler ise evin geçimi çocukların eğitimi giderlerine yetecek düzeyde olmadığını, müvekkil anne, çocuklarının hatırı olduğu için davalı eşten yeniden boşanma konusunda tereddüt ettiğini bu sebeple zor günler geçirdiğini, açıklanan nedenlerle bir yıl öncesinden başlamak üzere müvekkil ve müşterek çocuk Dilan yararına aylık...

        Dava; yardım nafakası istemine ilişkindir. Temyize konu uyuşmazlık; mahkemece takdir edilen aylık 250,00 TL nafakanın, davacının ihtiyaçlarını karşılamaya yetecek miktarda olup olmadığı hususunda toplanmaktadır. Kural olarak; anne babanın bakım borcu, çocuğun ergin olmasına kadar devam eder. Çocuk ergin olduğu halde eğitimi devam ediyorsa ana ve baba, durum ve koşullara göre kendilerinden beklenebilecek ölçüde olmak üzere eğitimi sona erinceye kadar çocuğa bakmakla yükümlüdür. (TMK m. 328/2) Diğer taraftan; herkes yardım etmediği takdirde yoksulluğa düşecek olan üstsoyu ve alt soyu ile kardeşlerine nafaka vermekle yükümlüdür. (TMK m.364) Eğitimine devam eden reşit birey, kendi emek ve geliriyle yaşamını sürdürmekten yoksun ise anne babasından öğrenimini tamamlayıncaya kadar yardım nafakası isteyebilir. Bu bağlamda belirlenecek nafakanın; davacının geçinmesi için yeterli, nafaka yükümlüsünün geliriyle orantılı olması gerekir....

          UYAP Entegrasyonu