Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava; nüfus kayıtlarında düzeltim davası talebine ilişkindir. Dava, nüfus kayıtlarının gerçeği yansıtmadığı iddiasına dayalı 5490 sayılı Nüfus Hizmetleri Kanunu 36. maddesi kapsamında nüfus kaydının düzeltilmesi istemine ilişkindir. Davacı vekili dava dilekçesi ile davacının hisseli maliki olduğu Trabzon ili Şalpazarı ilçesi Kasımağzı mahallesi 150 ada 15 parsel ve 150 ada 2 parsel sayılı taşınmazların diğer maliki olan dava dışı Fatma Çoban'ın vefat ettiğini, mirasçılık belgesinin ölümün tescil edilmemiş olması sebebi ile alınamadığını, ortaklığın giderilmesi davası açılacağından dava açmakta hukuki yararlarının bulunduğunu, ölü olan Kanife Uçar isimli kişi ile Katife Öztürk isimli kişilerin aynı kişiler olduğunun tespit edilmesini, eski eşi olarak Ali eş olarak Hüseyin Öztürk olduğu yönünde düzeltilmesini talep etmiştir....

Beyanlar hanesinde ise adı geçen bu malikin ölü olduğu yazılıdır. Getirtilen tapulama tutanağının mülkiyet edinimini açıklayan ikinci sayfasında malik olarak belirlenen "... oğlu ..."nun 1941 yılında öldüğü vurgulanarak mirasçıların da belirlenmediği açıklanmak suretiyle kaydın ölü kişi adına yazıldığı anlaşılmaktadır. Davacı eldeki dava ile kayıt maliki olarak yazılan kişinin kendisi olduğunu ve sağ olmasından ötürü ölümle ilgili beyanın doğru olmadığını belirterek, bu beyanın silinmesini istemiştir. Getirtilen nüfus kaydına göre, davacı, taşınmazın kütüğe kayıtlı olduğu ... İlçesi ... Köyünde nüfusa kayıtlıdır. Baba adı ... olup, 01.02.1941 doğumludur. Tapulama tutanağı 1992 yılında düzenlenmiş olup, aynı köyde oturduğu anlaşılan davacının ölü bulunmadığı, tutanağı düzenleyen muhtar ve yerel bilirkişiler tarafından bilinmesi gereken bir olgudur. Tutanağı düzenlemeye katılan ..., duruşmadaki anlatımında bunun aksi yönünde beyanda bulunmuş ise de; bilirkişiler ..., ......

    Bir hakkın kullanılması için bir kimsenin sağ veya ölü olduğunu veya belirli bir zamanda ya da başka bir kimsenin ölümünde sağ bulunduğunu ileri süren kimse iddiasını ispat etmek zorundadır. (TMK.m.29/1) Doğum ve ölüm, nüfus sicilindeki kayıtlarla ispat olunur. (TMK. m.30/1) Nüfus sicilinde bir kayıt yoksa gerçek durum her türlü delille ispatlanabilir. (TMK. m.30/2) Ölüme bağlı hakların kullanılabilmesi için; kişinin öldüğünün veya belirli bir zamanda ölü olduğunun tespitini talep etmekte davacının hukuki yararı mevcuttur. Aksi ispat edilinceye kadar resmi sicil ve senetler, belgeledikleri olguların doğruluğuna kanıt oluşturur. Bunların içeriğinin doğru olmadığının ispatı, kanunlarda başka bir hüküm bulunmadıkça, her hangi bir şekle bağlı değildir.(TMK m.7). Dosyaya celbedilen nüfus kayıtları, vekâletnameler, mahkeme kararları ve toplanan delillere göre; Fatma Seniha Akar'ın Antalya 4....

    Nüfus kayıtlarının düzeltilmesi ve nüfus kayıtlarına yönelik tespit davaları kamu düzeni ile yakından ilgili bulunduğundan, hakim istemle bağlı kalmayarak kendiliğinden de yapacağı araştırma ile elde edeceği sonuçlara göre karar vermek zorundadır. Dava dilekçesindeki anlatım ile aşamalardaki beyanlarla birlikte değerlendirildiğinde davada birden fazla istem olup; 1- Davacının Mersin ili Tarsus ilçesi Atalar/Merkez Mahallesi Cilt:0097, Hane: 00112 ve nüfusa kayıtlı olduğu, annesi olan RİMA'nın nüfus kayıtlarında soy isminin bulunmadığı, annelerinin soy isminin DAĞOĞLU olduğu, nüfus kayıtlarında yazılmayan kızlık soyadına DAĞOĞLU soyadının eklenmesi talebiyle, 2- Davacının Vatandaşlık Dairesine yazı ile başvurduklarını ancak gelen cevabi yazıda iki RİMA'yı ayırt edemedikleri, talep edilen hangi RİMA olduğunun tespit edilemediği, Nüfus kayıtlarında bulunan iki RİMA'dan hangisinin murisleri olduğunun tespitine karar verilmesi istemine ilişkindir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Y A R G I T A Y K A R A R I Davanamede küçük yaşta öldüğü halde kayıtlarda halen sağ görünen Kazım Yalçınkaya adlı kişinin ölmüş olduğunun tespiti istenilmiştir. Davanın bu niteliğine göre, inceleme görevi Yargıtay 2.Hukuk Dairesinindir. Bu itibarla dosyanın gerekli inceleme yapılmak üzere Yüksek 2.Hukuk Dairesine gönderilmesine, 23.02.2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      Somut olayda ,davacının babasının T3 olduğunun tespitini talep ettiği , davada hem Türkiye'de hem de Lübnan'da nüfusa kayıtlı bulunan Türk vatandaşı Mahmut ve Latifa oğlu Çimenlik 13/04/1944 doğumlu T3 ( Beyrut Lübnan 13/04/1944 doğumlu T3 )'un Avustralya nüfus kayıtlarında çocuğu olarak görünen yabancı uyruklu davacı Ramsay Houri'nin Türkiye nüfus kayıtlarında da görünmesi amaçlanmaktadır. Avustralya kayıtlarında babalık bağı kurulmuş durumdadır. Bu anlamda talep Beyrut Lübnan 13/04/1944 doğumlu T3 ile Türkiye'de nüfusa kayıtlı Mahmut ve Latifa oğlu Çimenlik 13/04/1944 doğumlu T3 'in aynı kişi olduğunun tespiti ve buna bağlı olarak da davacının T3'nin çocuğu olarak tescilidir....

      Dava konusu 2 sayılı parselin imar öncesi geldisi olan 2570 sayılı parselin tapulama tutanağı senetsizden 18.11.1966 tarihinde ... oğlu ölü ... ./.. 2009/12670 - 13330 - 2 - Arda ismi ile yazılmıştır. Oysa, davacı murisi ... oğlu ... 13.12.1983 tarihinde vefat etmiş olup tapulama tutanağının tanzimi sırasında sağ olduğu görülmektedir. Ayrıca, veraset ilamında muris ...'nın babası muris ...'in sayfa no 125, kütük sıra no 46'da nüfusa kayıtlı iken 1920 tarihinde vefat ettiği yazılıdır. Ancak, nüfus kaydı dosyada bulunmadığından baba ismi belli değildir. 2008/2073-2009/36 sayılı kök muris ...'e ait veraset ilamı dosyası ve nüfus kaydı getirtilerek tapulama tutanağı içerisindeki edinme sebebini içeren açıklama nüfus kayıtları ile denetlenerek ve davacı murisi 13.12.1983 tarihinde vefat eden ...'...

        Somut olayda davacı, 4745 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kayıtlarında "... kızı ... " olarak yazılan kimlik bilgilerinin nüfus kaydına uygun olarak "Hüseyin Sıtkı kızı ..." olarak düzeltilmesini istemiştir. 4745 ada 1 parsel sayılı arsa vasıflı taşınmazın imar sonucu 03.04.2000 tarihinde ... kızı ...adına 101/6773 pay ile tescil edildiği tapu kaydından anlaşılmakta ise de diğer paydaşlar ile tedavüllü tapu kayıtları ve dayanak belgeleri bulunmamaktadır.Öte yandan, tapu kayıtlarında malik olarak görünen ... kızı ...ile aynı kimlik bilgilerine sahip bir başka kişi veya kişilerin nüfusta kayıtlı olup olmadığı sorulmamış, davacının nüfus kaydının getirtilmesi ile yetinilmiş olup usulüne uygun şekilde bir araştırma yapılmadığı anlaşıldığından bu defa Dairemizin yukarıda açıklanan ilkeleri doğrultusunda; a) Dava konusu taşınmazın bulunduğu yerdeki nüfus müdürlüğünden “Dava konusu 4745 ada 1 parsel sayılı taşınmazın tapu kayıtlarında maliki olarak görünen ... kızı ...ile aynı kimlik bilgilerine...

          in halen yaşamakta olduğunun saptanması ve istem gibi kaydının iptal edilmesi durumunda bunun, adı geçenin hukukunu etkileyeceği gözetilerek, mahkemece, bu kişinin hayatta olup olmadığının, yaşıyorsa tebliğe elverişli adresinin ayrıntılı bir biçimde araştırılması ve bundan sonra yöntemince davaya dahil edilmesi gerektiğinin düşünülmemesi, bundan ayrı Hatice'nin doğum tutanağı tanıkları ...''ın sağ olup olmadıklarının (sağ iseler) adreslerinin tespiti ile bilgilerine başvurulması gerekirken; mahkemece yetersiz araştırma ve eksik inceleme sonucu, salt...'in hastanede doğduğu gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiş olması doğru görülmemiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, temyiz peşin harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 12.03.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            nın kaydının istem gibi iptal edilmesi durumunda, kayden anneleri olarak görünen ölü ...'nin mirasçılarının da hukukunu etkileyeceği gözetilerek ... mirasçılarının tespiti ile yöntemince davaya katılmalarının sağlanması gerektiği dikkate alınmadan hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile şimdilik diğer yönleri incelenmeksizin hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA, 01.10.2009 gününde oybirliğiyle karar verildi....

              UYAP Entegrasyonu