Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

YARGILAMA SÜRECİ : Dava Konusu İstem : Dava; ecrimisil alacağının tahsili için 6183 sayılı Kanun'un mükerrer 35. maddesi uyarınca kanuni temsilci sıfatıyla davacı adına düzenlenen 344.025,00-TL tutarlı, … günlü, … sayılı ödeme emrinin iptali istemiyle açılmıştır....

    ne ait vergi borçları nedeniyle kanuni temsilci sıfatıyla düzenlenen ... tarih ve ... sayılı ödeme emrinin iptali istenilmiştir. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti:.... Vergi Mahkemesince verilen...tarih ve E:..., K:... sayılı kararda; davacı adına düzenlenen ödeme emrinin şirket hakkında düzenlenen ödeme emrinin tebliğinden önce olduğu, dolayısıyla şirket hakkında usulüne uygun şekilde 6183 sayılı Kanunda sayılan tüm takip yollarının tüketilmediği anlaşıldığından dava konusu ödeme emrinde hukuka uygunluk bulunmadığı sonucuna varılmıştır. Belirtilen gerekçelerle davanın kabulüne karar verilmiştir....

      E.sayılı dosyasına yaptığı itirazın iptali ile takibin devamına, takip tarihinden itibaren işleyecek avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, takibe ilişkin alacağın likit olması nedeniyle davalının %20’den az olmamak üzere icra inkar tazminatına hükmedilmesini talep etmiştir. Davalı vekili, davacının dava konusu Bursa ....İcra Müdürlüğü.... Esas sayılı takip dosyasından evvel aynı cari hesaba dayalı olarak Bursa ...İcra Müdürlüğünün ... Esas sayılı takip dosyasında ve daha sonra da Bursa ....İcra Müdürlüğünün .....Esas sayılı takip dosyasında ilamsız icra takibi yaptığını, bu takip dosyalarının her ikisine de itiraz edildiğini, davacı tarafça Bursa ...İcra Müdürlüğünün .. Esas sayılı dosya bakımından Bursa ...Asliye Ticaret Mahkemesinin ......

        Davacı borçlu vekili istinaf başvurusunda özetle; davanın mükerrer takip şikayeti olduğunu, davacı aleyhine Ankara 18. İcra Müdürlüğünün 2019/7758 Esas sayılı dosyası ile ipotekli takip başlatıldığını, Ankara 18. İcra Müdürlüğünün 2019/7757- 2019/7759 ve 2019/7760 Esas sayılı dosyaların aynı borca ilişkin ilamsız takip olduğunu, ipotekli takipte mükerrer takip başlatılarak müvekkilinin masraf ve vekalet ücreti yükünün artırıldığını, 2019/7758 sayılı takibin süresiz şikayet yolu ile iptali gerektiğini, borcun tek ve aynı olduğunda çekişme bulunmadığını, serbest irade ile %40 faizin kabul edildiği iddia edilmekle davacının genel işlem şartlarına katılma yoluyla girdiği edimler arasında dengesizlik bulunduğunu, takip sonrası işlemiş faizin fahiş miktarda olduğunu, makul olmayan faiz oranına itiraz edildiğini, aynı borç için ilamlı takip yapıldığını, ikinci takibin iptali gerektiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasını talep etmiştir....

        YARGILAMA SÜRECİ : Dava Konusu İstem: Asıl borçlu … Grup Otomotiv Servis Hizmetleri Limited Şirketinin 2011 yılına ilişkin vergi ziyaı cezalı özel tüketim vergileri ve özel usulsüzlük cezası ile gecikme faizleri borçlarının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla davacı adına düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle dava açılmıştır....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Uyuşmazlık, genel haciz yoluyla borçlu hakkında yapılan ilamsız takipte borçlunun ödeme emrinin tebliği sırasında cezaevinde olması nedeniyle tebliğ işleminin usulsüz olduğundan bahisle ödeme emrinin tebliğ işleminin iptaline, ancak takibin durdurulması isteminin reddine dair İcra Mahkemesi kararı üzerine icra müdürlüğünün takibi durdurması gerekip gerekmediğine ilişkindir. Genel haciz yolu ile ilamsız takiplerde ödeme emrinin borçluya usulsüz tebliğ edildiğinin belirlenmesi halinde İcra Mahkemesince verilen karar sonucunun; tebliğ tarihinin düzeltilmesi veya ödeme emrinin tebliğ işleminin iptali olmasına göre içeriğinin ve takip işlemlerine etkilerinin ayrı ayrı irdelenmesi gerekir....

          tutarların iptaline, belirtilen dönem ve tutarlar dışındakiler açısından takibin devamına, 2009/18695 takip nolu ödeme emrinin kısmen iptali ile, uzman bilirkişi raporu sonuç 1/v' ye göre %10 hisseyi aşan 893,64 TL asıl, 1.621,32 TL gecikme zammı olmak üzere 2.514,96 TL toplam borçtan ortaklık hissesini aşması nedeniyle sorumlu olmayacağından bu tutarların iptaline, 2009/18696 takip nolu ödeme emrinin kısmen iptali ile, uzman bilirkişi raporu sonuç 1/vi' ye göre %10 hisseyi aşan 80,03 TL asıl, 145,19 TL gecikme zammı olmak üzere 225,22 TL toplam borçtan ortaklık hissesini aşması nedeniyle sorumlu olmayacağından bu tutarların iptaline, 2009/18698 takip nolu ödeme emrinin kısmen iptali ile, uzman bilirkişi raporu sonuç 1/vii' ye göre %10 hisseyi aşan 28,35 TL asıl, 54,00 TL gecikme zammı olmak üzere 82,35 TL toplam borçtan ortaklık hissesini aşması nedeniyle sorumlu olmayacağından bu tutarların iptaline, 21/02/2019 tarihli bilirkişi raporu tablo ve sonuç kısmının hükmün eki olarak alınmasına...

          Prim ve gecikme zammına ilişkin 18.02.2010 tarih 2010/01 takip no’lu ödeme emrinin, 09.03.2010 tarihinde davacıya bizzat tebliğ edilmiş olmasına, davacı tarafından 15.03.2010 intikal tarihli dilekçe ile, Kuruma başvurularak, ödeme emrinin kaldırılmasının talep edilmesine, Kurumca, kooperatifi temsil ve ilzama yetkili olduğu gerekçesiyle itirazın 16.03.2010 tarihinde reddedilip, ret kararının davacıya 29.03.2010 tarihinde tebliğ edilmiş olmasına göre, 27.04.2010 tarihinde anılan ödeme emrinin iptali istemiyle açılan bu davanın 6183 sayılı Yasanın 58. maddesinde öngörülen 7 günlük itiraz süresinin geçmesinden sonra açılması karşısında, söz konusu ödeme emrine yönelik davanın hak düşürücü süre nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yazılı biçimde hüküm tesis edilmiş olması, usul ve yasaya aykırı görülmüştür. O halde, davalı Kurum avukatının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli hüküm bozulmalıdır....

            TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: Davacının 27/02/2011-19/12/2011 tarihleri arasında şirketin ortağı ve kanuni temsilcisi olduğu, asıl borçlu şirket adına düzenlenen vergi ve ceza ihbarnamelerinin 07/10/2013 tarihinde şirket yetkilisine tebliğ edildiği, Vergi Mahkemesi kararıyla; şirket hakkında düzenlenen ödeme emrinin davacıya tebliğ edildiği 08/05/2014 tarihinde davacının şirketle ilgisi olmadığından usulsüz tebliğ nedeniyle şirket hakkında takibin kesinleşmediği ve asıl borçlu şirketin 28/10/2015 tarihinde ticaret sicilinden silindiğinden 5520 sayılı Kanun'un 17/9. maddesi uyarınca davacı adına tarhiyat yapılmadan ödeme emri düzenlenemeyeceği gerekçeleriyle davanın kabulüne karar verilmişse de, ödeme emri içeriği vergi borçlarının davacının sorumlu olduğu döneme ait olduğundan şirket hakkında düzenlenen ödeme emrinin de davacıya tebliğinin usule uygun olduğu, asıl borçlu şirket ticaret sicilinden silinmeden önce hakkında yapılan takip kesinleştiğinden davacı adına 6183 sayılı Kanunun mükerrer...

              Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: … tarih ve … takip numaralı ödeme emrindeki alacağın vadesinin 2003 yılı olduğu, ödeme emri içeriği borç için asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emrinin 2013 yılında şirkete tebliğ edildiği, alacağın 31/12/2008 tarihinde şirkete ödeme emri tebliğinden önce tahsil zamanaşımına uğradığı, davalı idarece tahsil zamanaşımını kesen bir neden de gösterilmediğinden, tahsil zamanaşımına uğramış borç için düzenlendiği anlaşılan … takip numaralı ödeme emrinde hukuka uygunluk bulunmadığı, 2 takip numaralı ödeme emri içeriği borç için asıl borçlu şirket adına düzenlenen ödeme emrinin ilanen tebliğ edildiği, ancak dosyaya şirket adresinde tebliğ yapılamadığını ortaya koyan tebliğ alındısının sunulmadığı, bu sebeple ödeme emrinin ilanen tebliğinin usulüne uygun olduğu kabul edilemeyeceğinden, asıl borçlu şirket hakkında yapılan takip usulüne uygun şekilde tamamlanmadan, kanuni temsilci sıfatıyla davacı adına düzenlenen … takip numaralı ödeme emrinde hukuka...

                UYAP Entegrasyonu