Mahkemece, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına dayanılarak, davalı ...’in 27.04.2007 tarihinde davacı şirketteki müdürlük görevinden ayrılarak 30.04.2007 tarihinde aynı iş kolunda şirket kurduğu, davalı şirketin davacı şirketle sözleşmesini sözleşmedeki tek taraflı fesih hakkına dayanarak 20.03.2007 tarihli yazısıyla 20.04.2007 tarihinden itibaren feshettiği, davalı ...'...
Tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde; davacının davalı işverenlik bünyesinde Kentsel Dönüşüm Müdürü-2 Müdürlüğünde müdür olarak çalışmakta iken şirket organizasyon yapısı değişikliği kapsamında 30.09.2021 tarihinde yapılan yeni düzenleme ile Kentsel Dönüşüm Müdürlüğü-2 Proje Uzmanı olarak görevlendirildiği, davacının bu yeni görevi kabul etmediği, davalı işverenliğin davacının yeni görevi kabul etmemesi, şirkette çalıştığı dönemdeki tutum ve davranışları, müdürlük görevinden alınmasını gerektirecek amirlerin talimatlarına aykırı hareket etmesi nedenleri ile fesih sebebinin açık ve kesin bir şekilde belirtilmesi ve fesih öncesi savunmasının alınmasını gerektirir bir hususun bulunmaması gerekçeleriyle İş Kanunu 22. madde kapsamında iş akdinin sonlandırıldığının davacıya bildirildiği anlaşılmıştır. 4857 sayılı İş Kanununun 22. maddesinde “işveren, iş sözleşmesiyle veya iş sözleşmesinin eki niteliğindeki personel yönetmeliği ve benzeri kaynaklar ya da işyeri uygulamasıyla oluşan...
Limited şirketlerde, şirketi yönetmek ve temsil etmek üzere, müdür veya müdürler atanabilir. Müdür veya müdürlerin, limited şirketin ortakları arasından seçilmesi mümkün olduğu gibi, ortak olmayan üçüncü kişiler arasından da seçilmesi mümkündür. Ortak olup olmadığına bakılmaksızın, müdür, limited şirketin organı sayılır. Dolayısıyla, şirket müdürü ile şirket arasındaki ilişkiyi iş sözleşmesi kapsamında değerlendirme ve şirket müdürlerini işçi sayma olanağı yoktur. Somut olayda, davacının davalı ait işyerinde 19/01/2011 tarihinde çalışmaya başladığı, şirket ortaklar kurulunun 19/01/2011 tarihli kararıyla (Ticaret Sicili Gazetesi’nin 02/02/2011 tarih ve 7743 sayısında yayımlanan) şirket müdürü olarak atandığı, şirket ortaklar kurulunun 22/04/2014 tarihli kararı ile müdürlük görevine son verilerek yerine yeni bir müdür atandığı dosya içeriğindeki ticaret sicil kayıtları ile diğer bilgi ve belgelerden anlaşılmaktadır....
DAVANIN VE UYUŞMAZLIK NOKTALARININ TESPİTİ, DELİLLER, DELİLLERİN TARTIŞILMASI VE DEĞERLENDİRİLMESİ, HUKUKİ NEDENLER VE SONUÇ: Dava, limited şirket müdürlük görevinin sona erdiğinin tespiti istemine ilişkindir. Davacı taraf davalı şirkete yeni müdür atanmasıyla birlikte müdürlük görevinin sona erdiği ancak bu konuda sehven ortaklar kurulu kararı alınmadığından müdürlük görevinin sona erdiğinin tespitini talep etmiştir. Limited şirketlerde yönetim ve temsil organı müdür veya müdürlerden oluşmaktadır. Türk Ticaret Kanunu’nda müdürlerin görev süresine ilişkin herhangi bir alt ve üst sınır bulunmuyor. Dolayısıyla müdürün görev süresi şirket sözleşmesinde belirlenebileceği gibi hiç belirlenmeyebilir. Ancak, müdürün istifa etmesi yoluyla müdürlük sıfatını sona erdirmesi her zaman mümkün. İşte bu halde, istifa işleminin üçüncü kişilere bildirilebilmesi amacıyla, müdürlük sıfatının sona ermesine ilişkin değişikliğin yetkili ticaret siciline tescil ve ilan edilmesi gerekiyor....
derneği ekonomik durumunun bir müdür atamaya elverişli olmaması sebebiyle T1 talep edilen müdür atama ve tescil işlemlerinin yapılması hususunda maddi imkansızlık bulunduğunu, T1 ile yapılan yazışmalarda tescilden ve müdür atamasından kaçınma sebeplerinin bildirildiğini, böyle bir karar verilse dahi bu kararın ifası açısından dernek tüzel kişiliğince maddi imkansızlık bulunduğundan bu taleplerinin ifasının mümkün görünmediğini, iktisadi işletmenin müdürlük yetkisinin yeniden oluşturulmasını ve tesciline gerektirecek bir hususun olmadığını belirterek TTK nun 33 maddesi gereğince davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
derneği ekonomik durumunun bir müdür atamaya elverişli olmaması sebebiyle T1 talep edilen müdür atama ve tescil işlemlerinin yapılması hususunda maddi imkansızlık bulunduğunu, T1 ile yapılan yazışmalarda tescilden ve müdür atamasından kaçınma sebeplerinin bildirildiğini, böyle bir karar verilse dahi bu kararın ifası açısından dernek tüzel kişiliğince maddi imkansızlık bulunduğundan bu taleplerinin ifasının mümkün görünmediğini, iktisadi işletmenin müdürlük yetkisinin yeniden oluşturulmasını ve tesciline gerektirecek bir hususun olmadığını belirterek TTK nun 33 maddesi gereğince davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....
4 maaş tutarında tazminatın davalıdan tahsilini ve müdürlük unvanının iadesini talep etmiştir....
nun şirket müdürlüğünden istifa ettiğinin tescil ve ilanına, yerine müdür atanmasına ve hisse devirlerinin yeni şirket ortaklar kurulunca yapılması ile tescil ve ilan ettirilmesine karar verildiğini, devir ve istifa ile birlikte müvekkillerinin davalı şirketle ilgilerinin kalmadığını ileri sürerek, ortaklar kurulu kararının tescil ve ilanına karar verilmesini talep etmiştir. Davalı ... ..., şirketten haberinin olmadığını savunmuştur. Diğer davalılar yargılamaya katılmamıştır. Mahkemece, Ticaret Sicil Memurluğu'nun görevine giren hususlarda mahkemece idari işlem niteliğinde tescil kararı verilemeyeceği, idareyi işlem tesisine zorlayıcı şekilde şirket ortaklar kurulu kararının tescil ve ilanına yönelik bir hüküm kurulamayacağı gerekçesi ile davanın reddine karar verilmiştir....
Bu itibarla, 2577 sayılı Kanunun 49 uncu maddesi uyarınca davanın disiplin cezası ve müdürlük görevinden alınma işlemine yönelik kısmı yönünden temyiz isteminin reddi, bir daha özel öğretim kurumlarında yönetici ve öğretmen olarak görev verilmemesi işlemine yönelik kısmı bakımından temyiz isteminin kabulü ile kararın bu kısmının bozulması gerektiği düşünülmektedir....
Anadolu Lisesi Müdürlüğü görevinden alınması zorunlu olmakla birlikte, bu Okul'un müdürlük görevine atanmadan önce eski Okulu'nda Müdür Başyardımcısı olarak görev yapan ve müdürlük görevini yürüttüğü döneme ilişkin olarak da hiçbir olumsuzluğu ileri sürülmeyen davacının, yine boş bulunan idareci kadrosuna atanması gerekirken, öğretmen olarak atanmasında hakkaniyete ve hukuka uyarlık bulunmadığı, diğer taraftan, davacının, müdürlük kadrosu verilmesi isteğinin, 2577 sayılı Kanun'un 2. maddesi uyarınca idari işlem ve eylem niteliğinde yargı kararı verilemeyeceğinden, bu kapsamda kalan söz konusu isteğin reddi gerektiği" gerekçesiyle dava konusu işlemin; davacının, ... İli ... İlçesi ... Anadolu Lisesi Müdürlüğü'nden alınmasına ilişkin kısmı ile müdürlük kadrosunun verilmesi istemi yönünden davanın reddine; dava konusu işlemin; davacının, aynı İl ... İlçesi ... Anadolu Lisesi'ne öğretmen olarak atanmasına ilişkin kısmının ise iptaline karar verilmiştir....