Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İl Sağlık Müdürlüğünce kendisine mesul müdürlük belgesi verildiğini, davalı işverenin bu belgeye istinaden eczane işyerini işlettiğini, davalı işverence görev yerinin değiştirilmesini kabul etmemesi üzerine iş sözleşmesinin feshedildiğini, geçersiz feshe karşı açmış olduğu işe iade davası sırasında kendisine ait mesul müdürlük belgesi ile eczanenin işletildiğini, bu dönem için kendisine mesul müdürlük ücreti ödenmediğini ileri sürdüğü, davalı işverenin ise hastane bünyesindeki eczanenin kapanmaması için davacının eczaneye mesul müdür olarak görevlendirildiğini ve davacının mesul müdür olarak çalışmasının kendisine ayrıca bir ücret ödenmesini gerektirecek nitelikte olmadığını savunduğu, mahkemece alınan bilirkişi raporu doğrultusunda davacının mesul müdürlük ücreti talebinin kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır....

    Ltd.Ştiinin sahibi bulunduğu, şirket müdürünün edimlerini yerine getirmediği gibi dava dışı şirketin gayrı faal hale geldiğini, borçlarını ödeyemez duruma düştüğünü, haklı sebeplerin varlığının mevcut olduğu, davalının İstanbul Ticaret sicil Müdürlüğünün ... sicil numarası ile kayıtlı bulunan ...ndeki müdürlük görevinden azline, yönetim ve temsil yetkisinin kaldırılmasına, şirketin organsız kalmaması için yetkili organlar tarafından yeni bir şirket müdürü seçilene kadar şirketi temsil ve ilzam etmek üzere kayyım atanmasına karar verilmiştir....

      İdare Mahkemesi'nce verilen ... tarih ve E:…, K:… sayılı kararda; 5307 sayılı Kanun'da "sorumlu müdürün yetki, sorumluluk ve nitelikleri Kurum tarafından çıkarılacak yönetmelikle belirlenir." hükmüne yer verilerek sorumlu müdür olacak kişiler için aranacak şartların yönetmelik düzenlemesine bırakıldığı, bu kapsamda çıkarılan yönetmeliklerde ise sorumlu müdürlerde aranacak şartların mevzuatta sayılan okullardan mezun kişiler tarafından sorumlu müdürlük eğitimi sonunda düzenlenen eğitim sertifikasına sahip olmak, yazılı olarak taraflar arasında sorumlu müdür sözleşmesinin akdedilmesi, aynı anda belli şartlar altında kaç istasyonda sorumlu müdürlük yapılabileceği gibi hususların düzenlendiği, denetim tarihi itibarıyla ne 5307 sayılı Kanun'da ne de Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasası Lisans Yönetmeliği ve Sıvılaştırılmış Petrol Gazları (LPG) Piyasası Eğitim ve Sorumlu Müdür Yönetmeliği'nde sorumlu müdür belgesine sahip olma şartının aranmadığı, mevzuattaki bu boşluğun, dava konusu...

        araçlarına ve banka hesaplarına haciz tedbiri konulduğunu; --- yılı aşkın süredir ---dava dosyasında denetim kayyumu yönetim ve kontrolü altında davacı şirketin diğer ortağı olan ---- faaliyetlerin devam ettiğini; aylık olarak detaylı bilgilerin denetim kayyımı aracılığı ile mahkemeye sunulduğunu; davalı tarafından---- ayından itibaren fiilen davacı şirketin faaliyetlerine katılmadığını; haksız rekabet eyleminde bulunduğunu; tüm faaliyetlerini yeni kurduğu şirketlerde yaptığını; müdürlük yetkisinin sona erinceye dek şirketin banka hesaplarında birden çok usulsüz işlem yaptığını; bu nedenlerle, davalının davacı şirkete vermiş olduğu tüm zararların tazmini ile fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik ----- alacağın dava tarihinden itibaren mevduata uygulanan en yüksek faiz oranı ile birlikte davalıdan tahsili ile davacıya verilmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı tarafa yükletilmesine karar verilmesini; talep ve dava etmiştir....

          CEVAP: Davalı ... cevap dilekçesinde özetle ; Kendisinin yalnızca bu şirkette tarafların yetkisiyle müdür olarak atandığını, fakat şuanda herhangi bir müdürlük görevi ifa etmediğini, ilerisi içinde ifa etmeyi düşünmediğini, bu sebeple 03.11.2021 tarihinde müdürlük görevinden istifa ettiğini, sadece ön muhasebe görevini ifa ettiğini, tarafların birbirine karşı yapmış olduğu hareketlerden ve birbirlerine karşı olan sorunlardan haberdar olmadığını, yalnızca davacının açtığı davanın kabulü ile şirket müdürlüğünden azline karar verilmesini talep etmiştir. Davacı vekili 17/12/2021 havale tarihli dilekçesi ile davadan feragat ettiklerini, vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını bildirdiği, davacı vekilinin bu hususta yetki içeren vekaletnamesinin bulunduğu, davalı ... vekili de 20/12/021 tarihli dilekçesi ile vekalet ücreti ve yargılama gideri taleplerinin olmadığını bildirdiği anlaşılmıştır....

            Yönetim Kurulumuzda da, yukarıda belirtilen Kanun ve Yönetmelik hükümleri doğrultusunda geçmiş uygulama sürdürülmüş; Yönetim Kurulu Başkanı görevden ayrıldıktan sonra, 13.09.1996 tarihinden itibaren Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Başkanın yetkilerini kullanmış ve toplantıları yönetmiştir. Ancak, Kurumumuz Müşavirler Kurulunun 22.11.1996 tarih ve 10 sayılı kararında ileri sürülen görüş sebebiyle yeni bir durum çıkmıştır. Müşavirler Kurulunun söz konusu kararında "... 2954 sayılı Yasanın 13.maddesi uyarınca Genel Müdürlük Makamına kanunen vekalet etmek durumunda bulunan Genel Müdür Yardımcısının 2954 sayılı Yasanın Genel Müdüre verdiği tüm yetkileri ve bu yetkiler çerçevesinde bulunan Yönetim Kurulu Başkanı yetkilerini kullanması...uygun mütalaa edilmektedir." denilmektedir....

              GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA : Davacı vekili, davalının müvekkili şirkette, kuruluş tarihi olan 14/07/2006 tarihinden 04/11/2015 tarihine kadar şirket müdürü olarak görev yaptığını, bu görevi sırasında dava dışı diğer şirket müdür ve çalışanları ile şirketin iştigal mevzuu ile ilgili olarak belirli tutarlara kadar tüm işlemlerin yapılmasında şirket unvanı altında müştereken şirketin temsil ve ilzamına yetkili kılındığını, davalının en son 30.07.2015 tarihli ortaklar kurulu kararı ile 31.12.2015 tarihine kadar Müdürler Kurulu Başkanı olarak seçilen ... ile müştereken temsil ve ilzama yetkili olmak üzere müdür olarak atandığını, davalının müdür olarak görev ve temsil yetkisinin 04.11.2015 tarihli genel kurul kararı ile sona erdiğini, davalının şirketten ayrılması sonrasında yeni seçilen genel müdürün talebi doğrultusunda yapılan envanter sayımında, şirket kayıtlarında gözüken rakamlar ile envanter rakamlarının birbirini tutmadığının tespit edildiğini, 4409 metre/29103 adet olması gereken pompa...

                ın hakim hissedarı olduğu davalı şirkette Haziran 2010 - Nisan 2013 tarihleri arasında görev yaptığını, 01/09/2010 tarihinden itibaren genel müdür olarak atandığını ve 12/05/2012 tarihinde üç yıllığına yönetim kurulu üyesi olarak seçildiğini ve genel müdür olarak ilk yıl için Eylül 2011 - Ağustos 2011 dönemi bakımından aylık 20.000,00 TL , sonraki yıllar için yıllık % 10 zamdan aşağı düşmeyecek tutarda aylık ve tutarı sonradan belirlenmek üzere karlılık halinde pay verilmesi, yönetim kurulu üyesi olarak da 2011 yılında yıllık 30.000,00 TL, 2012 yılında da 126.000,00 TL ücret ödeneceğini belirtildiğini, genel müdür ücret alacağı için yazılı bir sözleşme yapılmadığını, ancak yönetim kurulu üyesi olarak alacağı ücretin şirketin genel kurulunda belirlendiğini, şirketin faaliyetlerine yeterli verime ulaşamaması ve şirketin hakim hissedarı ...'...

                  ve dosyadan el çekmiş olmasına rağmen İstanbul Anadolu 10.Asliye Ticaret Mahkemesi'nin 2022/390 E sayılı dosyasından 19.01.2023 tarihinde Ek karar verilerek davalı şirketi yönetmek ve temsil için tekrar kayyıma ihtiyati Tedbir niteliğinde yetki verdiğini, verilen bu karara itiraz ettiklerini, mahkemenin 22.02.2023 tarihine mürafaa duruşması verdiğini, Bu sebeple kayyımın yetkisi olmadığı halde yaptığı çağrı ile 31.01.2023 tarihinde yapılan olağanüstü genel kurul ile alınan şirket müdürünün azli ve yeni müdür seçimi kararının mutlak butlan ile sakat olduğunu, yok hükmünde olduğunu, Taraflar arasındaki işleyen hukuki süreçte davalı şirkete müdür seçilmesi yönünde olağanüstü genel kurul toplantısı yapılarak yeni müdür seçilmesi şirketi hukuken bir çıkmaza sürükleyeceği gibi telafisi mümkün olmayan zararlara sebebiyet vereceğini, Ayrıca müvekkil ...ın şirketin kuruluşu ile seçilmiş şirket ortağı ve şirket müdürü olduğunu, şirket müdürlüğünden azli olağanüstü genel kurul toplantısında alınan...

                    Dava, 31.08.2012 tarihli ortaklar kurulunun 5 nolu kararının iptaline ilişkindir, yeni 6102 sayılı TTK uyarınca limited şirketin yönetimi ve temsili şirket sözleşmesi ile düzenlenir. Bu çerçevede şirketi yönetme ve temsil yetkisi, müdür sıfatını taşıyan bir veya birden fazla ortağa veya tüm ortaklara yada üçüncü kişilere verilebilir. 6102 sayılı TTK'da, 6762 sayılı TTK m. 540/1 bulunmadığından ortakların kendiliğinden müdür sıfatını kazanmasıda söz konusu değildir. Artık müdür sıfatını elde edebilmek için ya şirket sözleşmesiyle atanmak veya ortaklar kurulu kararı ile seçilmiş olmak gerekir. Şirket müdürünün ortaklar arasından seçilmesi zorunlu değildir, ortak olmayan kişiler de şirket müdürü olabilir (6102 S. TTK m. 623/1). Ancak her durumda en azından bir ortağa, şirketi yönetim hakkı ve temsil yetkisi verilmiş olmalıdır. Ayrıca yeni Kanun tüzel kişinin şirketlerde yönetici olabilmesine imkan sağlamıştır....

                      UYAP Entegrasyonu