Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

kaybı ve munzam zararının kur farkı ile mahrum kaldığı döviz faiz geliri olarak 167.000 TL olduğu, 160.000 TL munzam zararın, dava tarihinden itibaren işleyecek faizi ile birlikte ödenmesine karar verilmesi talep etmiştir....

    Böyle olunca da, munzam zararın “borçlu temerrüde düşmeden borcunu vadesinde ... olsa idi, alacaklının mal varlığının kazanacağı durum ile temerrüt sonucunda oluşan durum arasındaki farkın, temerrüt faizi ile karşılanamayan bölüme isabet eden zarar” olarak tanımlanması mümkündür. Munzam zarar alacaklısı; öncelikle temerrüde uğrayan asıl alacağının varlığını bu alacağının geç ifa edilmesinden dolayı, faizle karşılamayan zararını ve miktarını, zarar ile borçlu temerrüdü arasındaki uygun illiyet bağını ispat etmek durumundadır. Borçlu ise, alacaklının munzam zararını ödeme yükümlülüğünden ancak temerrüdündeki kusursuzluğunu kanıtlamakla kurtulabilir. Alacaklının munzam zararını ve miktarını ispat yükümlülüğü, yıllık temerrüt faizi oranının, yıllık enflasyon oranında veya üzerinde tespit edilmiş olduğu durumlarda, mutlak olarak uygulanabilir....

      Aşkın (munzam) zararın varlığı için gereken son koşul ise: borçlunun temerrüdü ile alacaklının aşkın (munzam) zararı arasındakı illiyet bağının mevcudiyetidir. Aşkın zararın ispatına ilişkin yükümlülük, bu zararın varlığını iddia eden alacaklının üzerindedir. Bu bağlamda aşkın (munzam) zarar alacaklısı. TBK'nin 122. maddesine dayalı olarak tazminat talebinde bulunabilmesi için öncelikle kaynağı ne olursa olsun evvela bir alacağı olduğunu, borçlunun temerrütte bulunduğunu. illiyet bağını ve bu alacağını tahsil edememesinden veya geç ödeme yapılmasından doğan ve duruma göre malvarlığında azalma veya engellenen kazançlardan oluşan zararını kanıtlamak durumundadır. Yargıtay Hukuk Genel Kurulunun ----29.03.2022 Tarihli benzer uyuşmazlıkta verdiği emsal karar gerekçesinde işaret edildiği üzere: Aşkın (munzam) zararın talebinde varlığı iddia olunan zararın. yine alacaklı tarafından yasal ispat vasıtalarıyla somut. inanılır ve açık bir biçimde ispatlaması gerekir....

        Munzam zararın tazmini için alacaklı, uğradığı zararın kendisine ödenen temerrüt faizinden fazla olduğunu somut olgulara dayanarak inanılır, kesin ve net bir biçimde kanıtlamak zorundadır. Genel ve soyut nitelikteki enflasyonun ya da bankalarda mevduat için ödenen faizin temerrüt faizinden yüksek oranda olması, munzam zararın gerçekleştiği ve kanıtlandığı anlamına gelmez. davacının enflasyon ve mevduat faizinin yüksekliği gibi genel olguları değil, şahsen ve somut olarak geç ödemeden dolayı zarar gördüğünü kanıtlaması gerekir. Aksi halde soyut ve doğrudan davacının zararını ifade etmeyen, genel ekonomik gelişmeler TBK'nın 122. maddesinde sözü edilen munzam zararın tazminini gerektirmez(Yargıtay 18. Hukuk Dairesi'nin 14.12.2015 Tarih, 2015/5164 E.-18416 K. Sayılı kararı)....

          Munzam zararın tazmini için alacaklı, uğradığı zararın kendisine ödenen temerrüt faizinden fazla olduğunu somut olgulara dayanarak inanılır, kesin ve net bir biçimde kanıtlamak zorundadır. Genel ve soyut nitelikteki enflasyonun ya da bankalarda mevduat için ödenen faizin temerrüt faizinden yüksek oranda olması, munzam zararın gerçekleştiği ve kanıtlandığı anlamına gelmez. davacının enflasyon ve mevduat faizinin yüksekliği gibi genel olguları değil, şahsen ve somut olarak geç ödemeden dolayı zarar gördüğünü kanıtlaması gerekir. Aksi halde soyut ve doğrudan davacının zararını ifade etmeyen, genel ekonomik gelişmeler TBK'nın 122. maddesinde sözü edilen munzam zararın tazminini gerektirmez(Yargıtay 18. Hukuk Dairesi'nin 14.12.2015 Tarih, 2015/5164 E.-18416 K. Sayılı kararı)....

            "İçtihat Metni"Asıl davanın davacısı birleşen davanın davalısı Sosyal Güvenlik Kurumu ile asıl davanın davalısı birleşen davanın davacısı Murat Yardımcı arasındaki alacak (asıl dava), muarazanın meni alacak ve munzam zararın tazmini(birleşen) davasına dair İstanbul 6. Asliye Hukuk Mahkemesinden verilen 07/04/2016 tarihli ve 2007/50E.-2016/67K. sayılı hükmün onanması hakkında Yargıtay (kapatılan) 13. Hukuk Dairesince verilen 18/12/2019 tarihli ve 2016/28309E.-2019/12762K. sayılı ilama karşı taraf vekillerince kararın düzeltilmesi istenilmiştir....

              "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki munzam zararın tazmini davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av.... ile davalı vekilleri Av.... ve Av....'nin gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

                - K A R A R - Davacı vekili, taraflar arasında 04.06.2003 tarihinde imzalan akaryakıt satın alma sözleşmesi kapsamında davalıya akaryakıt ve benzeri ürünler satılıp, faturalar düzenlendiğini, sözleşmeye göre fatura kesim tarihinden en geç on gün içinde davacının banka hesabına paranın yatırılması gerektiğini, davalının ödemelerde temerrüde düştüğü gibi nakit sıkıntısına da neden olduğundan piyasadan yüksek faizli kredi alınmak zorunda kalındığını, oluşan zararın tazmini için ihtarname keşide edildiği halde bundan sonuç alınamadığını belirterek, fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak kaydı ile 3.500.00 YTL ana para, 2.000.00 YTL faiz, 1.000.00 YTL faizi aşan munzam zararın reeskont faizi ile tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş, birleşen dava dosyasından müvekkilinin davalıya LPG tüp dolumu olarak mal ve hizmet sunduğunu, keşide edilen faturaların bedellerinin ödenmediğini, girişilen icra takibine itiraz edildiğini belirterek, itirazın iptaline, takibin devamına, % 40’tan az olmamak...

                  Alacaklının, munzam zararını yasal delillerle kanıtlaması halinde borçlu; ya alacaklının bir zarara uğramadığını ya da borç zamanında ifa edilmiş olsaydı bile, alacaklının değeri düşmeyecek bir yatırım yapmayacağını ispat ederek sorumluluktan kurtulabilir. İkinci görüşe göre; munzam zarar alacaklısı, öncelikle temerrüde uğrayan asıl alacağın varlığını, bu alacağın geç veya hiç ifa edilmemesinden dolayı temerrüt faiziyle karşılanmayan zarar miktarını; zarar ile borçlu temerrüdü arasındaki uygun illiyet bağını kanıtlamalıdır....

                    Munzam zararın tazmini için alacaklı, uğradığı zararın kendisine ödenen temerrüt faizinden fazla olduğunu somut olgulara dayanarak inanılır, kesin ve net bir biçimde kanıtlamak zorundadır. Genel ve soyut nitelikteki enflasyonun ya da bankalarda mevduat için ödenen faizin temerrüt faizinden yüksek oranda olması, munzam zararın gerçekleştiği ve kanıtlandığı anlamına gelmez. davacının enflasyon ve mevduat faizinin yüksekliği gibi genel olguları değil, şahsen ve somut olarak geç ödemeden dolayı zarar gördüğünü kanıtlaması gerekir. Aksi halde soyut ve doğrudan davacının zararını ifade etmeyen, genel ekonomik gelişmeler TBK'nın 122. maddesinde sözü edilen munzam zararın tazminini gerektirmez(Yargıtay 18. Hukuk Dairesi'nin 14.12.2015 Tarih, 2015/5164 E.-18416 K. Sayılı kararı)....

                      UYAP Entegrasyonu