Davalılardan, T9'in, Bursa 10.Sulh Hukuk mahkemesi 2020/121 E sayılı dosyasının 19.06.2020 tarihli celsesinde, davaya konu 2.katın, davacı tarafından yaptırıldığını beyan etmesi nedeniyle, muhdesat iddiasını açıkça kabul etmesi nedeniyle, muhdesatın aidiyetinin tespiti dosyasında husumet ehliyeti olmadığından bu davalıya karşı açılan davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: Davacı vekilinin 26/09/2019 tarihli istinaf dilekçesinde; 1- Müvekkili davacı tarafından, davalı aleyhine açılan işbu muhdesat aidiyetinin tespiti davasının, yapılan yargılaması sonucu, yerel mahkemece, anılan davanın kısmen kabul ve kısmen reddine karar verildiğini, 2- Dosya kapsamı incelendiğinde, davaya konu taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatların tamamının müvekkili tarafından yaptırıldığının tanık beyanlarıyla açıkça belirtildiğini, yerel mahkeme kararının usul ve yasalara aykırı olduğunu belirterek, Sonuç itibariyle; Yerel mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olarak verildiğinden mahkemenin kararının kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalılar istinaf dilekçesine karşı beyanda bulunmamıştır. DELİLLER : İstinaf incelemesine esas; Yerel mahkemenin dosyası içerisinde bulunan belge ve kayıtlar. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE : Dava, muhtesatın aidiyetinin tespiti davasıdır....
Gereği görüşüldü: Dava, taşınmaz üzerinde bulunan muhdesatın aidiyetinin tespiti ve tapu kaydının beyanlar hanesine şerh verilmesi istemine ilişkindir....
"İçtihat Metni" MAHKEMESİ : Ergani Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 29/06/2015 NUMARASI : 2015/410-2015/505 Taraflar arasındaki Hazineye ait taşınmaz üzerinde bulunan ve kamulaştırmasız el atılan muhtesatın aidiyetinin tespiti ile bedelinin tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın kabulüne dair verilen yukarıda gün ve sayıları yazılı hükmün Yargıtay'ca incelenmesi, davalı idareler vekillerince verilen dilekçeler ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: - K A R A R - Mahkemece, uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, davalı idareler vekilince temyiz edilmiştir....
Aidiyet tespiti davaları kendine özgü davalardan olup dava sonucunda istihsal edilecek ilamın icra ve infaz kabiliyeti bulunmamaktadır. Bunun doğal sonucu olarak bu davaların uygulama alanı sınırlıdır. Hukuki yarar dava koşulu olup muhtesat aidiyeti davalarının dinlenebilmesi için davacı tarafın dava açmakta hukuki yararın bulunması zorunludur. Taşınmaz üzerinde bulunan muhdesat yönünden derdest ortaklığın giderilmesi davası, kamulaştırma işlemi v.s. dava bulunmadığı takdirde bu dava görülemez....
Nitekim; öğreti ve uygulamada muhdesatın üzerinde bulunduğu taşınmazın ortaklığının giderilmesi için açılmış ve görülmekte olan bir dava bulunması halinde muhtesatı meydana getiren malik veya paydaşların bu olgunun tespiti istemiyle, yine muhtesat veya üzerinde bulunduğu taşınmazın kamulaştırılması halinde muhtesatı meydana getiren kişi veya kişilerin zilyetliğin tespiti istemiyle dava açmaları halinde güncel hukuki yararın mevcut olduğunun kabul edilmesi gerektiği benimsenmektedir....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/1954 KARAR NO : 2022/1344 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BULDAN ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 06/04/2021 NUMARASI : 2019/292 2021/140 DAVA KONUSU : Muhdesat Aidiyetinin Tespiti KARAR : Taraflar arasında görülen Muhdesat Aidiyetinin Tespiti davası hakkında kurulan hükmün istinaf incelemesi davalı T6 vekili ve davalı T4 vekili tarafından istenilmekle dosya incelendi; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Taraflar arasında Buldan Sulh Hukuk Mahkemesinin 2017/493 esas sayılı dosyası ile ortaklığın giderilmesi davası açıldığını, taşınmazların iştirak halinde mülkiyet olduğunu, müvekkilinin 453 ada 9 parseldeki taşınmazda kendisinin olan muhtesatlar olduğunu, ayrıca tarlaya çeşitli sayıda ağaç ve bağ diktiğini, bu yapılanların taşınmazın değerine katkı yaptığını, Sulh Hukuk Mahkemesince taraflarına süre verildiğini belirterek taşınmaz üzerindeki muhtesatların...
Muhdesat aidiyetinin tespitine ilişkin davalar ancak taraflar arasında görülmekte olan ortaklığın giderilmesi davasının varlığı ya da kamulaştırma işlemine tabi tutulan taşınmaz üzerindeki muhdesatlar hakkında görülebilir. Ortaklığın giderilmesi davasında karar verilmiş ve kesinleşmiş ise davacının muhdesat aidiyetinin tespiti davası açmasında hukuki yararı bulunmamaktadır. Muhdesat aidiyetinin tespiti davalarında ispat yükü, davacı taraf üzerinde olup davacı taraf muhdesatı kendi adına ve hesabına meydana getirdiğini her türlü delille kanıtlayabilir....
Açıklanan bu ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. Tespit davası, kendine özgü davalardan olup dava sonucunda verilecek ilamın icra ve infaz kabiliyeti bulunmamaktadır. Bunun doğal sonucu olarak da bu davaların uygulama alanı sınırlıdır. Bilindiği üzere, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 106/2. Maddesi gereğince tespit davalarının görülebilmesi için güncel hukuki yararın bulunması ve dava sonuçlanıncaya kadar da güncelliğini kaybetmemesi gerekir. Tespit davaları eda davalarının öncüsüdür. Bu nedenle eda davası açılmasının mümkün olduğu hallerde, tespit davası açılmasında hukuki yararın bulunmadığı kabul edilmektedir. Hukuki yararının bulunması dava şartı olup, yargılamanın her aşamasında taraflarca ileri sürülebileceği gibi, hakim tarafından da resen gözetilir. Hukuki yararın bulunmadığının tespiti halinde davanın, Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 114/1- h ve 115....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ:ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ Dava dilekçesinde muhtesatın aidiyetinin testipti, satış yapıldığı takdirde muhtesat değerinin masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalılar tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Dava konusu taşınmaza ilişkin olarak satış dosyasının gönderilmesi için dosyanın mahkemesine GERİ ÇEVRİLMESİNE, 09/10/2012 gününde oybirliğiyle karar verildi....