Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava, davaya konu taşınmaza, davacılar tarafından yapıldığı belirtilen muhtesatların aidiyetinin tespiti ve muhtesat bedellerinin tahsili istemine ilişkindir. Paydaşlığın giderilmesine konu olan taşınmaza, paydaşlar tarafından faydalı ve zaruri masraf yapılmış ise; bu masraf, diğer paydaşlardan sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre istenebilir. Sebepsiz zenginleşmeden söz edilebilmesi için, bir tarafın mal varlığının diğer tarafın malvarlığı aleyhine çoğalması gerekir. İade borcunun kapsamını belirlemede öncelikle fakirleşme ve zenginleşme zamanının tespit edilmesi gerekir. Sebepsiz zenginleşme borçlusunun bu muhdesatın yapıldığı anda ekonomik açıdan zenginleştiği, yapanın ise o anda fakirleştiği ileri sürülemez. Ekonomik yönden zenginleşme ve fakirleşmenin, satış suretiyle taşınmazdaki ortaklığın giderildiği anda gerçekleştiğinin kabulü gerekir. Daha açık deyişle, sebepsiz zenginleşme; satışın yapılıp bedelinin ödendiği tarihte gerçekleşir....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 31/03/2022 NUMARASI : 2021/186 ESAS 2022/211 KARAR DAVA KONUSU : Muhdesat Aidiyetinin Tespiti KARAR : İstanbul 16....

    ESASTAN İNCELEME RAPOR SONUCU: Dava; muhdesat aidiyetinin tespiti davasıdır. Somut olayda; davacının davalı T3 ile birlikte hissedar olduğu, Mersin İli Erdemli İlçesi Türbe Mah. Kızılalan mevkii 113 ada 2 parsel sayılı taşınmazın, T3 borcu nedeniyle, diğer davalı T5 ve T6 tarafından icra takibine konu edildiği, yapılan kıymet takdirinde taşınmazın değerinin, üzerindeki muhtesat ile birlikte belirlendiği, Erdemli İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2017/103 Esas sayılı kıymet takdirine itiraz dava dosyasında, muhdesat aidiyetinin tespiti için taşınmazda hissedar olan davacı T1'e,21/12/2017 tarihli celsede süre verildiği ve T1 tarafından iş bu davanın açıldığı görülmüştür....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 12/11/2020 NUMARASI : 2019/303 2020/340 DAVA KONUSU : Tapu Kaydında Düzeltim (Tespitten Önceki Hukuki Sebebe Dayalı Şerh İptali İstemli) KARAR : GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: müvekkilinin uzun yıllardır Ümraniye İlçesi Hekimbaşı Mahallesinde ikamet ettiğini, müvekkilinin 22 yıl önce 123 ada 13 parsel sayılı taşınmazdan yaklaşık 200 m2 yeri Niyazi Yılmaz isimli şahıstan satın aldığını, kadastro çalışmaları yapıldığı esnada müvekkilinin il dışında olması sebebi ile çalışmalara katılamadığını ve beyanda bulunamadığını, bunu fırsat bilen müvekkilinin arsasına sınır komşusu olan Selahattin Yazıcı isimli şahsın müvekkiline ait arsada kendisine yol açarak arsayı böldüğünü beyan ile; Ümraniye İlçesi Hekimbaşı Mah Yunus Emre Sk (Şimalyıldızı) 123 ada, 13 parselde bulunan 108,31 M2 lik taşınmazın tapuda beyanlar hanesinde yazılı olan sahipsiz şeklindeki ibarenin müvekkilinin T1 kullanımda olduğunun tespitine karar verilmesini...

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 17.07.2020 NUMARASI : 2019/153 ESAS - 2020/141 KARAR DAVA KONUSU : Muhdesat Aidiyetinin Tespiti KARAR : Taraflar arasında görülen "Muhdesat Aidiyetinin Tespiti" davasının yapılan yargılaması sonucunda verilen karara karşı davacı vekili ile davalı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine HMK'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi....

    Bilindiği üzere, tespit davalarının görülebilmesi için güncel hukuki yararın bulunması (6100 s.lı HMK mad. 106/2) ve dava sonuçlanıncaya kadar da güncelliğini kaybetmemesi gerekir. Tespit davaları eda davalarının öncüsüdür, bu nedenle eda davası açılmasının mümkün olduğu hallerde, tespit davası açılmasında hukuki yararın bulunmadığı kabul edilmektedir. Hukuki yararının bulunması dava şartı olup, yargılamanın her aşamasında taraflarca ileri sürülebileceği gibi, hakim tarafından da re'sen gözetilir. Hukuki yararın bulunmadığının tespiti halinde davanın, dava şartı yokluğu gerekçesiyle usulden reddine karar verilmelidir (HMK mad.114/1- h, 115). Öğretide ve Yargıtay'ın devamlılık gösteren uygulamalarında, taşınmaz hakkında derdest ortaklığın giderilmesi davasının, kentsel dönüşüm uygulamasının ya da kamulaştırma işleminin bulunması gibi istisnai durumlarda muhdesatın tespiti davasının açılmasında güncel hukuki yararın bulunduğu kabul edilmektedir....

    ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 29/09/2021 NUMARASI : 2020/297 ESAS, 2021/597 KARAR DAVA KONUSU : Muhdesat Aidiyetinin Tespiti KARAR : Yukarıda yazılı ilk derece mahkemesi kararına karşı ... tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla HMK' nın 352 ve devamı maddeleri uyarınca dosya incelendi....

    Aidiyet tespiti davaları kendine özgü davalardan olup dava sonucunda istihsal edilecek ilamın icra ve infaz kabiliyeti bulunmamaktadır. Bunun doğal sonucu olarak bu davaların uygulama alanı sınırlıdır. Hukuki yarar dava koşulu olup muhtesat aidiyeti davalarının dinlenebilmesi için davacı tarafın dava açmakta hukuki yararın bulunması zorunludur. Taşınmaz üzerinde bulunan muhdesat yönünden derdest ortaklığın giderilmesi davası, kamulaştırma işlemi v.s. dava bulunmadığı takdirde bu dava görülemez. Muhtesat aidiyetinin tespiti davaları muhtesatın kendisine aidiyet olduğunu öne süren kişi veya kişilerle, tapuda malik görünen ve muhtesatın davacı tarafa aidiyetini kabul etmeyen kişiler arasında görülür ve hüküm de ancak davanın gerçek tarafları hakkında verilebilir....

    O halde mahkemece, öncelikle tespiti talep edilen ağaçların hangi parsel üzerinde kaldığının belirlenmesi, bu parsellere ait güncel tapu kayıtlarının getirtilmesi, getirtilen tapu kayıtları da göz önünde bulundurulmak sureti ile taraf teşkilinin denetlenmesi, eksiklik bulunduğunun tespiti halinde davacıya talebini açıklamak ve eksikliği tamamlamak üzere süre verilmesi, sonrasında toplanan tüm deliller ve önceki bozma ilamında belirtilen hususlar birlikte değerlendirilerek, dava konusu edilen edilen ağaçların hangilerinin hangi parsel üzerinde kaldığı da gösterilmek suretiyle infaza elverişli hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. VI....

      Açıklanan ilke ve esaslara göre, kural olarak muhdesatın arz malikinden başkasına aidiyetinin tespiti istenemez. Ne var ki; çoğun içinde az da vardır kuralı gereğince, muhdesatın aidiyetinin tespiti isteğinin, muhdesatı meydana getirenin tespiti talebini de kapsadığı kabul edilmelidir. Muhdesatın aidiyeti isteğiyle açılan bu tür davalarda, güncel hukuki yararın mevcut olması ve iddianın kanıtlanması durumunda muhdesatın davacı tarafça meydana getirildiğinin tespitine karar verilmesi gerekir. Dava konusu muhdesatın üzerinde bulunduğu taşınmaz taraflar adına müşterek veya iştirak halinde mülkiyet şeklinde kayıtlı ise davanın değeri, muhdesatın davalıların paylarına isabet eden değeridir (zemin bedeli hariç)....

      UYAP Entegrasyonu