Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dosya arasına taraflar arasındaki abonelik sözleşmesinin sunulduğu, sözleşmede gecikme zammının uygulanacağına ilişkin hüküm bulunduğu, Mahkememiz ara kararı gereği dosyanın bilirkişiye tevdi edilerek bilirkişi raporunun tanzim edildiği, akabinde ek raporların alındığı, mahkememizin ----- tarihli ara kararı gereği dosyanın bilirkişiye tevdi edilerek, ---- ilgili maddeleri ------ sözleşmesi uyarınca öncelikle elektriğin kesilmesi gereken tarihin belirlenmesi, elektriğin kesilmesi gereken tarihten önceki tüketim yönünden ayrı ayrı belirtecek şekilde faiz ve ana borcun hesap edilmesi, Elektriğin kesilmesi gerek tarihten sonraki dönem için ise, davacının elektriği kesmemesinin müterafik kusur teşkil edeceğinin ve davalı/davalılar için indirim sayılacağına ana/asıl borçtan herhangi bir indirim yapılmadan, ayrı ayrı belirtecek şekilde faiz de indirim (%50) yapılması ile dosyadaki abonelik sözleşmesinde gecikme zammına ilişkin hüküm bulunduğunun göz önüne alınarak bilirkişiden ek rapor tanzim...

    Bu nedenle, gecikme zammı; ------ kararına göre; faturanın son ödeme tarihinden, elektriğin kesilmesi gereken tarihe kadar 6183 sayılı kanununa göre %16,80 yıllık faiz oranıyla, elektriğin kesilmesi gereken tarihten icra takip tarihine kadar % 9 yasal faiz oranından hesaplanmıştır. Davacı Şirketin İcra Takip Tarihi İtibarıyla Davalıdan Alacağı: Davacı şirketin asıl alacağı -------- = Davacı şirketin toplam alacağı; ------ itibariyle, davalı ..------ olduğu " belirtilmiştir. Bilirkişi raporu taraflara tebliğ edilmiş, taraflarca rapora karşı----- bulunulmamıştır....

      Hukuk Dairesince, HUMK'nun 388 ve 389. maddelerine uygun hüküm kurulması gerekliliğinden bozulması üzerine yeniden yapılan yargılama sonucunda, tüm dosya kapsamına göre; davacının dava tarihinden önce kooperatife üyeliğinin kabul edildiği, davalının dava açılmasına sebebiyet vermediği gerekçesiyle konusu kalmayan davada karar verilmesine yer olmadığına, davalı uygulamalarının davacının 500,00 TL katkı payı borcunu ödememesinden kaynaklandığı, hukuka aykırı ve haksız bir uygulama bulunmadığı gerekçesiyle muarazanın men'i talebinin reddine karar verilmiştir. Karar, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Dava, üye olduğunun tespiti ile davacının elektrik ve suyunun kesilmesi, havuz ve sosyal tesislerden yararlandırılmaması şeklindeki hakkın kullanımına engel olan kooperatif uygulamalarına son verilmesi istemine ilişkindir. Davacının kooperatif ortağı olduğu taraflar arasında çekişmesizdir....

        İlk Derece Mahkemesi tarafından, 27/01/2023 tarihli tensip kararı ile "Dava menfi tespit davası olup HMK 389. maddesinde hakkın elde edilmesinin zorlaştıracağı yada imkansız hale geleceği veya gecikmesi halinde ciddi bir zarar doğabilecek bir çok hallerde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebileceğinden davacının abone olmadan kaçak kullandığı elektriğin kesilmesi yönündeki tedbir talebinin, tensip tutanağının tebliğinden itibaren iki hafta içinde BAM İstinaf yolu açık olmak üzere REDDİNE" karar verilmiştir. Karara karşı davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulmuştur....

        Tapu kayıtlarına göre kaçak kullanımı bulunmayan kişilerin elektrik kesintisinden etkilenme olasılığına ilişkin yaklaşık ispat koşulunun sağlanmış olması, davacının ihtiyaçları için elektriğin olmazsa olmaz koşul olması, dava konusu borç nedeniyle elektriğin kesilmesi halinde davacı aleyhine telafisi güç zararının doğacağı tartışmasızdır. Somut olayda ihtiyati tedbir yönünden yaklaşık ispat koşulu gerçekleşmiştir, mahkemece elektrik enerjisinin kesilmemesi hususunda verilen tedbir kararı yerindedir. Mahkemece, davacının tedbir talebi dava konusu faturalar ile sınırlı olarak kabul edilmiştir....

          İlk Derece Mahkemesi tarafından 03.02.2023 tarihli ara kararla; İddianın ileri sürülüş biçimi ve sunulan tapu kayıtlarına göre kaçak kullanımı bulunmayan kişilerin elektrik kesintisinden etkilenme olasılığına ilişkin yaklaşık ispat koşulunun sağlanmış olması, davacının ihtiyaçları için elektriğin olmazsa olmaz koşul olması, davalının elektrik dağıtım faaliyetinin tekel niteliği, idarenin yönetmelik gereği elektrik kesintisi yapma şartlarının oluşup oluşmadığının ancak yargılama sonucu tüm delillerin toplanmasından sonra belirlenecek olması, elektriğin kesilmesi halinde davacı aleyhine telafisi güç ciddi bir zararın doğacağı olasılığının bulunduğu ve yaklaşık ispat şartının gerçekleştiği kanaatiyle HMK 389....

          Davalı vekili; elektriğin kesilmemesi yönündeki tedbir talebi yönünden yaklaşık ispat koşulunun yerine getirilmediğini, tedbir şartlarının oluşmadığını beyanla tedbirin kaldırılmasını, mah- kemenin aksi kanaatte olması halinde ise % 100 oranında teminat alınmasını taleple karara itiraz etmiş mahkemece bu yöndeki itirazı reddedilmiş olmakla aynı nedenlerle istinafa başvurmaktadır. Somut olayda; dava konusu kaçak elektik tüketimine konu mahallin iş yeri ve dava ko- nusu borcun varlığı ve miktarının yargılamaya muhtaç olduğu, söz konusu faturalar nedeniyle elektri- ğin kesilmesi halinde davacının telafisi zor zararının oluşacağına dair yaklaşık ispat koşulu yerine getirilmiş ihtiyati tedbir dava konusu iki adet fatura ile sınırlanmış olmakla elektriğin kesilmemesi yönünde tedbir kararı verilmesi HMK 389 md hükmüne uygundur. Mahkemece takdir olunan % 15 oranındaki teminat miktarının yeterli ve somut olaya uygun olduğu değerlendirilmiştir....

            Mahkemece 09/02/2022 tarihli ara karar ile; tedbir talep eden şirket acısından elektik zorunlu bir ihtiyaç olduğundan ve dosya kapsamında kafi miktarda teminat alındığından ve elektriğin kesilmesi davacının faaliyetlerini sekteye uğratacak olup telafisi imkansız zararlar doğuracağından, 08/03/2022 tarihli bilirkişi raporu da ayrıca nazara alınarak, fazladan kaçak tahakkuku yapıldığına ilişkin yaklaşık ispat şartı oluştuğu gerekçesiyle verilen tedbir kararına itirazın reddine karar verilmiştir....

              Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, muarazanın giderilmesi istemine ilişkindir. 2....

                DAVA Davacı; tarımsal sulama aboneliği için trafo ve sayaç taktırdığını, davalı şirket tarafından 2012 yılında borcu olduğu gerekçesiyle elektriğin kesildiğini, elektrik kullanım borcu nedeniyle başlatılan icra takibine itiraz edilmesinin ardından açılan itirazın iptali davasının reddedildiğini, talep edilmesine rağmen elektriğin verilmediğini, bu sırada hem kendi tarlasını hem de komşu taşınmazları ekerek geçimini sağladığını, elektriğin kesilmesi neticesinde geçimini sağlayamadığını, sulama yapamadığı için pancar, kabak ve soğan ekiminden dolayı maddi zararı oluştuğunu, tarlada kullandığı dalgıç pompanın kullanılamaz hale geldiğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla, şimdilik 100,00 TL'nin işleyecek yasal faizi ile birlikte davalıdan tahsilini talep etmiştir. II....

                  UYAP Entegrasyonu