de vermeyen davalının kötüniyetli olup, mirasın reddinin iptalini talep etmenin zorunlu hale geldiğini, bu nedenlerle davanın kabulüne, davalının murisinden kalan mirası reddinin iptali ile mirasın resmen tasfiyesine karar verilmesi isteğinde bulunmuştur....
İstek, alacaklıları zararlandırmak amacıyla (kötü niyetle) yapılan reddin iptali isteğine ilişkin olup. Türk Medeni Kanunu'nun 617. maddesine dayanmaktadır. Mal varlığı borcuna yetmeyen mirasçı, alacaklılarına zarar vermek amacıyla mirası reddederse, alacaklıları veya iflas idaresi, kendilerine yeterli bir güvence verilmediği takdirde ret tarihinden başlayarak altı ay içinde reddin iptali hakkında dava açabilirler (TMK. m. 617/1). Şu halde, kötü niyetle redden söz edilebilmesi için, reddeden mirasçının mal varlığının borcunu karşılamaya yetmediğinin sabit olması gerekir (TMK. m. 617). Onun için her şeyden önce davalı durumunda bulunan mirasçının mal varlığının borcunu karşılamaya yeterli olup olmadığı hususunun etraflı şekilde araştırılıp tespit edilmesi zorunludur. Hakkında çok sayıda icra takibi bulunması tek başına acze delalet etmez. Zira aczin ne suretle gerçekleşeceği İcra İflas Kanunu'nda gösterilmiştir. (İİK. m. 105 ve 143)....
Sulh hukuk hakiminin, en yakın yasal mirasçılarının tamamının mirası reddettiklerini belirlemesi halinde her hangi bir başvuruya gerek olmadan, kendiliğinden, resmi tasfiye yoluna gitmesi gerekir. Öte yandan, kanun koyucu murisin alacaklılarına mirasçıların mirası ret hakkından mahrum olduklarının tespiti davası açma imkanı tanımıştır. Ödemeden aciz bir murisin mirasını reddeden mirasçılar onun alacaklarına karşı ölümünden önceki beş yıl içinde ondan almış oldukları ve mirasın paylaşılmasında geri vermekle yükümlü olacakları değer ölçüsünde sorumlu olurlar (TMK m. 618 f.I). Murisin alacaklılarının korunması aşağıdaki koşulların gerçekleşmesine bağlıdır. Bunun için, miras açılmış olmalıdır. Ödemeden aciz bir muris bulunmalıdır. Miras süresinde reddedilmelidir. Reddeden mirasçıya kazandırma yapılmış olmalıdır. Eda davası açılmış olmalıdır. Somut olayda; muris S.. İ.. 09.02.2009 tarihinde ölmüş, en yakın mirasçılarının tamamı mirası reddetmiştir....
Mirasın reddinin iptal edilebilmesi için öncelikle mirası reddeden mirasçının mevcudunun borçlarından az olması gerekir. Kanun bu hüküm bakımından açıkça borca batıklığı aramaktadır. Bu davanın açılabilmesi için diğer önemli bir koşul ise mirasçının sırf alacaklılarına zarar verme kastı ile mirası reddetmiş olmasıdır. Zarar verme kastını ispat yükü alacaklıdadır. Buradaki “zarar verme kastı” maddenin koşul vakıalarından olup, zarar vermenin bulunmadığı hallerde mirasın reddinin iptali mümkün değildir. 19. Mirasın reddinin iptaline karar verilirse, başkaca bir talebe gerek olmaksızın miras resmen tasfiye edilir. Tereke borçları ödendikten sonra öncelikle mirasın reddinin iptalini isteyen alacaklıya sonra diğer alacaklılara ödeme yapılır. 20. Tasarrufun iptali davası ise 2004 sayılı Kanun’un 277 ilâ 284 üncü maddeleri arasında düzenlenmiştir....
müvekkilinin alacaklarına karşılık davalı tarafça hiçbir güvence de verilmeyip müvekkilinin hak kaybına uğratıldığını, izah edildiği üzere davalının malvarlığının müvekkilinin alacağını karşılamaması, müvekkilini zarara uğratmak amacıyla kötüniyetli hareket etmesi, borca batık olmayan mirası reddetmesi ve alacaklı müvekkiline yeterli bir güvence verilmemesi durumları nazara alınarak TMK.nun 617. maddesi uyarınca reddin iptali hakkında mahkemeye müracaat etme zorunluluğu doğduğunu bildirerek davalının murisinden kalan mirası reddinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : Mirası Reddinin İptali KARAR : Akhisar 2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 04.04.2019 tarih ve 2017/471 Esas, 2019/144 Karar sayılı kararının, istinaf başvurusu yoluyla incelenmesinin davalı avukatı tarafından istenilmesi üzerine, dairemize gönderilen dosya incelendi, dosya içeriğine göre incelemenin duruşmasız olarak yapılması uygun görülmekle, gereği konuşulup düşünüldü....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Beypazarı Asliye Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 21/04/2014 NUMARASI : 2013/411-2014/131 Davacılar vekili tarafından, davalı aleyhine 30.12.2013 gününde verilen dilekçe ile mirasın reddinin iptali istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 21.04.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, mirasın reddinin iptali istemine ilişkindir. Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir. Hükmü, davalı vekili temyiz etmiştir. İstek, alacaklıları zararlandırmak amacıyla (kötüniyetle) yapılan reddin iptali isteğine ilişkin olup, Türk Medeni Kanununun 617. maddesine dayanmaktadır....
İcra Müdürlüğünün 2012/5729 sayılı dosyasıyla başlatılan takipte takip çıkışının 62.963,63 TL olduğunu, murisin terekesinin borca batık olduğunu belirleterek davanın kabulü ile terekenin borca batık olduğunun tespit edilmesine ve davacının mirası reddettiğine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı taraf cevap dilekçesinde özetle; Davanın hukuki dayanaktan yoksun olduğunu, reddinin gerektiğini, davanın süresinde açılmadığını, zamanaşımı yönünden reddinin gerektiğini, davacının öncelikle kuruma müracaat şartını yerine getirmediğini, dava şartı yokluğundan davanın reddinin gerektiğini, terekenin borca batıklığı nedeniyle hükmen reddine karar verilebilmesinin belli şartlarının bulunduğunu belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacı yan üzerinde bırakılmasına karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince; Türk Medeni Kanunu'nun 605. maddesinde "Yasal ve atanmış mirasçılar mirası reddedebilirler....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 23.06.2014 gününde verilen dilekçe ile mirasın reddinin iptali talebi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın reddine dair verilen 02.04.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Davacı vekili, davalı aleyhine ... 11. İcra Müdürlüğü'nün 2011/9090 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, alacağın tahsili için davalının, murisi ...’tan intikal eden miras hissesine haciz tesis edildiğini, davalının bu hacizleri öğrendikten sonra murisinden intikal eden mirası kayıtsız ve şartsız reddettiğini, davalının borçlarına güvence vermeden borcunu ödememek kastıyla mirası reddettiğini belirterek, davalının murisinden kalan mirası reddinin iptaline karar verilmesini istemiştir....
İlk Derece Mahkemesince TMK 617/1 maddesi gereğince mirası red kararının tarihi ile dava tarihi arasında 6 aylık hak düşürücü süre nedeniyle davanın reddine karar verilmiştir....