Ancak, somut uyuşmazlığa uygulanması gereken 6762 sayılı TTK'nın “Hisse Senetlerinin Devri” başlıklı 415. ve 416. maddelerinde hamile ve nama yazılı hisse senetlerinin ne şekilde devredileceği düzenlenmiş olup, her iki halde de hisse devrinin noterden yapılması gerektiği, bunun sıhhat şartı olduğuna dair bir koşul belirtilmemiştir. TTK'nın 415. maddesi uyarınca, hamile yazılı senetler, elden teslim ile devredilir ve bu işlemle pay devri yapılmış olur. Nama yazılı pay senetleri ise, ciro ve teslim ile devredilir, devir şirkete karşı pay defterine kayıtla hüküm ifade eder. Anonim ortaklığın çıplak paylarının devri konusunda TTK bünyesinde bir hüküm bulunmamaktadır. Payın devredilebilirliği ilkesi uyarınca, çıplak payın da senede bağlanmış paylar gibi serbestçe devredilebileceği hususunda görüş birliği mevcuttur. Ancak payın serbestçe devredilebilirliğine getirilen kanuni ve iradi sınırlamalar kuşkusuz çıplak pay için de geçerlidir....
dan kalan taşınmazlarda hakkı bulunduğu iddiasına dayanarak, tapu kayıtlarının veraset ilamındaki payı oranında iptaliyle adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile çekişmeli 184 ada 48 parsel sayılı taşınmazın tapu kaydının iptaliyle tamamı 140 pay kabul edilerek 20 payının davacı ... adına, 60 payının davalı ... adına ve 60 payının da ... adına tesciline; çekişmeli 107 ada 21 parsel sayılı taşınmazın tamamı 20160 pay kabul edilerek davalı ...'a ait olan 1680 payın tapu kaydının iptali ile 240 payının davacı ... adına ve 1440 payının davalı ... adına tesciline karar verilmiş; hüküm, davalılar ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir. Mahkemece; dava ve temyize konu olan taşınmazların ortak miras bırakandan kalıp taksim edilmediği gibi mirasçılar arasında pay satışı veya pay bağışlarının da olmadığı kabul edilerek karar verilmiştir....
Bu aşamadan sonra paydaşlar arasındaki ilişki miras ilişkisi olmayıp, mal ortaklığına dönüştürüldüğünden paylı mülkiyet esaslarına göre malik olan kişiler arasındaki paylaşım ve pay devrinin genel kurala göre tapu sicil memuru önünde resmi şekilde yapılması zorunludur. Ayrıca, miras taksim sözleşmelerinde, sözleşme tarihinden sonra tüm mirasçıların ya da sözleşmede hak iddia eden tarafın katılımı ile elbirliği mülkiyetinin, müşterek mülkiyete çevrilmesi durumunda sözleşmeden dönüldüğünün kabulü gereklidir. Bir başka deyişle mirasçılar arasındaki miras payının devri, kural olarak elbirliği şeklinde mülkiyet devam ettiği sürece olanaklıdır. Bir mirasçının, miras payını diğer bir mirasçıya devretmesi halinde, miras payını devralan mirasçı elbirliği şeklindeki mülkiyet devam ederken miras payının devri sözleşmesine dayanarak iptal tescil isteğinde bulunabilir....
Bu aşamadan sonra paydaşlar arasındaki ilişki miras ilişkisi olmayıp, mal ortaklığına dönüştürüldüğünden paylı mülkiyet esaslarına göre malik olan kişiler arasındaki paylaşım ve pay devrinin genel kurala göre tapu sicil memuru önünde resmi şekilde yapılması zorunludur. Ayrıca, miras taksim sözleşmelerinde, sözleşme tarihinden sonra tüm mirasçıların ya da sözleşmede hak iddia eden tarafın katılımı ile elbirliği mülkiyetinin, müşterek mülkiyete çevrilmesi durumunda sözleşmeden dönüldüğünün kabulü gereklidir. Bir başka deyişle mirasçılar arasındaki miras payının devri, kural olarak elbirliği şeklinde mülkiyet devam ettiği sürece olanaklıdır. Bir mirasçının, miras payını diğer bir mirasçıya devretmesi halinde, miras payını devralan mirasçı elbirliği şeklindeki mülkiyet devam ederken miras payının devri sözleşmesine dayanarak iptal tescil isteğinde bulunabilir....
Somut olayda da, önalım davasına konu paylardan 07.03.2012 tarihinde davalı adına hükmen tescil edilen 5/112 payın dayanağı, gayrımenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak açılan dava sonucu verilen pay tesciline ilişkin ... 1....
Davalılar ... ile ...’ın temyiz istemlerinin sürenin geçmiş olması nedeniyle temyiz isteklerinin HUMK.nun 432/4.maddesi hükmü uyarınca REDDİNE, Diğer davalıların temyiz itirazlarına gelince; dava, TMK.nun 677.maddesi uyarınca pay devri ve eklemeli kazanmayı sağlayan zilyetlik nedenlerine dayalı payın iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Dosya kapsamına, dava evrakı ile yargılama tutanakları içeriğine, dava konusu taşınmaz üzerindeki ...’a ait 1/2 payın 01.07.1967 tarihli tüm mirasçılar tarafından imzalanan yazılı belge ile davacıların miras bırakanı ...’a devredildiği, devir tarihinden dava tarihine kadar miras bırakan ve davacılar tarafından koşullarına uygun olarak tasarruf edildiği, taşınmazın davacılar zilyetliğinde bulunması nedeniyle zamanaşımına ilişkin hükümlerin uygulanmasına olanak bulunmadığı ve TMK.nun 677. maddesinde yazılı koşulların davacılar lehine gerçekleştiği anlaşıldığına göre, mahkemece davanın kabulüne karar verilmiş olmasında bir isabetsizlik görülmemiştir....
Temyiz Nedenleri Yerel Mahkeme ve Bölge Adliye Mahkemesi kararının usul ve yasaya aykırı olduğunu belirterek istinaf dilekçelerindeki taleplerini tekrar ile ret kararının hükmen bozulmasını talep etmiştir. 3.Gerekçe 3.1.Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Dava, kadastrodan önceki nedene dayalı olarak miras payı oranında açılan tapu iptali ve tescil istemine ilişkindir. 2013 yılında Musabeyli ilçesi Bozkaya köyünde yapılan kadastro çalışmaları sırasında 406 parsel sayılı 10.853.52 m2 yüzölçümlü taşınmaz, irsen intikal ve mirasçılar arasındaki pay devri nedeniyle 6/36 pay ... ... adına, 6/36 pay Zeki ... adına, 24/36 pay ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacıların kök muris ... ...’ın kızı ...’in çocukları olduğu, davacıların ayrı ayrı 2/36 oranında miras paylarının olduğu ve davacıların sadece ... aleyhine dava açtıkları, ...’nın davacılardan başka ... ... adında bir mirasçısının daha olduğu anlaşılmaktadır. 3.2....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Davacı vekili tarafından, davalı aleyhine 27.12.2010 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin bozma ilamına uyularak yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 26.02.2015 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Dava, önalım hakkına dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir. Davacı, paydaş olduğu 332 parsel sayılı taşınmazda 1/3 payın davalı tarafından satın alındığını belirterek önalım hakkı nedeniyle davalı adına kayıtlı payın iptali ile adına tescilini istemiştir. Davalı, cevap dilekçesi sunmamıştır....
Somut olayda da, önalım davasına konu paylardan 12.12.2011 tarihinde davalı adına hükmen tescil edilen 1/15 payın dayanağı, gayrımenkul satış vaadi sözleşmesine dayalı olarak açılan dava sonucu verilen pay tesciline ilişkin Gaziosmanpaşa 1....
Şti arasında yapılan arsa payı devri karşılığı inşaat yapım sözleşmesi uyarınca arsa maliki olan Satılmış hissesine düşen dairelerden 2 adedini 14.11.2002 tarihinde düzenlenen taşınmaz satış vaadi sözleşmesi ile aldığını, bedelini ödediğini, ancak davalı ... ile davalı ... ve dava dışı kişiler arasında yapılan muvazaalı işlemler ile davalı ...'a ait bir kısım payın tapuda diğer davalı ...'e devredildiğini belirterek her iki davalı adına olan kaydın iptali ile taşınmaz satış vaadi sözleşmesine konu olan bağımsız bölümlere ait payın adına tescili isteğinde bulunmuştur. Davalı ..., sözleşmenin gerçek amacının evlilik birliğinin devamını sağlamaya yönelik olup, davacı ile boşandıklarından bu sözleşmeye dayanarak tescil istenemeyeceğini belirterek davanın reddini savunmuştur....