DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkindir. Davacı, muris Ahmet Kaya'nın mirasçılık belgesinin verilmesini talep etmiş, mahkemece mirasçılık belgesi düzenlenmiş, istinaf talep eden, kendisinin de mirasçı olduğunu, mirastan kendisine pay verilmediğini ileri sürerek söz konusu mirasçılık belgesindeki yanlışın istinaf incelemesi yolu ile düzeltilmesini talep etmiştir. Dava, HMK'nın yürürlüğe girdiği 01/10/2011 tarihinden sonra açılmıştır. 01/10/2011 tarihinden önce yürürlükte bulunan HUMK'nın Sulh Hukuk Mahkemesinin görevini belirleyen 8/II-5. bendi "mirasçılık belgesi verilmesi hakkındaki isteklerle, bu belgenin değiştirilmesi veya iptali davalarına…" bakar şeklinde olduğu halde, 01/10/2011 tarihinde yürürlüğe giren HMK'nın 1. maddesi, "Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar kamu düzenindendir" hükmüne yer verilmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesince verilen 17.06.2014 tarihli ve 2014/425 Esas, 2014/424 Karar sayılı mirasçılık belgesi mevcut olduğu, bu mirasçılık belgesinin aksi ispat edilinceye kadar geçerli olduğu ve bu mirasçılık belgesinin iptal edilmediği, daha önce murise ait verilmiş mirasçılık belgesi mevcut olduğu gerekçesiyle reddine karar verilmiştir. Hükmü, davacı vekili temyiz etmiştir. Daha önce mirasçılık belgesi verilmiş olması yeni bir mirasçılık belgesi istenmesine engel değildir. Üstelik mirasçıların da mirası reddetmiş olmaları nedeniyle mirasın reddinin mirasçılık belgesinde gösterilmesi gerekir. Mahkemece talep doğrultusunda mirasçılık belgesi verilmesi gerekirken yerinde olmayan gerekçe ile yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlere temyiz olunan hükmün BOZULMASINA, 19.04.2016 gününde oybirliği ile karar verildi....
Anılan fıkra gereğince vasiyete ilişkin ölüme bağlı tasarruflara 1 ay içinde itiraz edilmediği takdirde lehine tasarrufta bulunulan kimseye atanmış mirasçılık belgesi verilmesi gerekmektedir. O halde davacının yasal mirasçılık belgesi ile birlikte vasiyetname ile tasarruf edilen mallar açısından da mirasçılık belgesi verilmesi gerekirken, salt yasal mirasçılık belgesi verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bu sebeplerle bozulması gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, istek halinde temyiz harcının yatırana iadesine, 30.04.2015 tarihinde oybirliği ile karar verildi....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ İlk derece mahkemesince yapılan yargılama sonucunda; "...Her ne kadar davacı vekili tarafından söz konusu murise ilişkin mirasçılık belgesi verilmesi talebinde bulunulmuş ise de miras bırakandan alacağı olduğunu iddia eden tarafın söz konusu mirasçılık belgesiyle ilgili talepte bulunabilmesi için yetki belgesinin mevcut olması, ayrıca mirasçılık belgesi talep edilebilmesi için hukuki yararın mevcut olduğunun ispat edilmesi gerektiği, mahkememiz dava dosyasın da sunulan abonelik sözleşmesi suretiyle ilgili mirasçılık belgesi talep edilmesi hususunda herhangi bir yetki belgesinin mevcut olmadığı hususu da dikkate alınarak davacı tarafın mirasçılık belgesi verilmesine yönelik talebinin kabul edilemeyeceği kanaatine varılarak davacı tarafça açılan davanın REDDİNE, " şeklinde karar verildiği görülmüştür....
Bu durumda tavzih yolu ile kararda mirasçı olarak gösterilmiş bir kişinin, mirasçılık durumundan çıkartılması ve payların yeniden düzenlenmesi mümkün olmayıp mahkemece tavzih taleplerinin reddi usul ve yasaya uygundur. Bununla birlikte talep eden tarafından nüfus kaydına işlenmemiş bir mahkeme kararı uyarınca mirasçı olarak görülen bir kişinin kaydının iptal edildiği öne sürüldüğüne göre, talep eden tarafından bu mahkeme kararının idari yoldan nüfus kayıtlarına işlenmesi sağlandıktan sonra, yeniden mirasçılık belgesi istenerek mirasçıları ve payları doğru bir şekilde gösterir yeni mirasçılık belgesi alınması mümkündür. Mirasçılar arasında düzenlenen mirasçılık belgesinin hatalı olduğu konusunda bir anlaşmazlık bulunmuyor ise, mirasçılık belgesinin iptali davası açılmasına gerek bulunmayıp, daha önce hatalı veraset ilamı düzenlenmiş olması, yeniden mirasçılık belgesi düzenlenmesine engel değildir....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE: Dava, mirasçılık belgesi istemine ilişkindir. İstinaf incelemesi HMK 355. Madde gereğince istinaf dilekçesinde ileri sürülen sebeplerle ve resen de kamu düzenine aykırılık yönünden sınırlı olarak yapılmış olup, İlk derece mahkemesince; mirasçılar hatalı mirasçılık belgesi düzenlendiğini belirterek, doğru mirasçılık belgesi düzenlenmesi gerektiğinden bahisle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. TMK'nın 598/1. maddesinde "Başvurusu üzerine yasal mirasçı oldukları belirlenenlere, sulh mahkemesince veya noterlikçe mirasçılık sıfatlarını gösteren bir belge verilir.", 598/3. maddesinde ise "Mirasçılık belgesinin geçersizliği her zaman ileri sürülebilir." şeklinde düzenleme mevcuttur. HMK'nın "çekişmesiz yargı işleri" başlığını taşıyan 382/2- c-6 maddesine göre, mirasçılık belgesi verilmesi Sulh Hukuk Mahkemesinin görev alanına girmekte ve çekişmesiz yargı işleri kapsamında kalmaktadır....
Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, 3 farklı mirasçılık belgesinin iptali ile yeni mirasçılık belgesi verilmesi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 29 uncu ve 30 uncu maddeleri ile 598 inci maddesi, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114 üncü maddesinin 1 inci fıkrasının h bendi ile i bendi. 3. Değerlendirme Somut olayda; davacı Hazine tarafından, muris ...’nün ölümünden sonra düzenlenen birbiriyle çelişkili üç farklı mirasçılık belgesinin bulunduğu gerekçesiyle bu belgelerin iptali ile yeni bir mirasçılık belgesi düzenlenmesi talep edilmiştir. İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonucunda, veraset ilamlarının birbirleriyle çeliştiği gerekçesiyle üçünün de iptaline karar verilerek murisin kendisinden önce ölen anne-babasının alt soylarını mirasçı gösteren yeni bir mirasçılık belgesi düzenlenmiş, bölge adliye mahkemesince istinaf taleplerinin reddine karar verilmiştir....
Mirasçılık belgesinin verilmesine ilişkin dava 6100 sayılı HMK'nın 382. maddesi uyarınca çekşmesiz yargı işlerinden olup, aynı Kanunun 384. maddesinde ise "Kanunda aksine hüküm bulunmadıkça, çekişmesiz yargı işleri için talepte bulunan kişinin veya ilgililerden birinin oturduğu yer mahkemesinin yetkili olduğu", HMK'nın 11/3. maddesinde ise "mirasçılık belgesinin iptali ve yeni mirasçılık belgesi verilmesine ilişkin davalarda, mirasçıların her birinin oturduğu yer mahkemesinin de yetkili bulunduğu" belirtilmiştir. Bu durumda mirasçılık belgesinin verilmesi davalarında kesin yetki kuralı olmayıp tarafların yetki itirazı da olmadığına göre davanın, açıldığı ilk mahkeme olan Havza Sulh Hukuk Mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 sayılı HMK'nın 21 ve 22. maddeleri gereğince; Havza Sulh Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE 20/09/2016 gününde oy birliği ile karar verildi....
Mahkemece; miras bırakanın yasal mirasçılarınca Karşıyaka Sulh Hukuk Mahkemesinden mirasçılık belgesi aldıkları o belge iptal edilmeden yeni mirasçılık belgesi verilemeyeceği, bu durumda davanın mirasçılık belgesinin iptali davası olarak görülmesi gerektiği, böyle bir davanın da ancak alınmış mirasçılık belgesinde yasal mirasçı olarak gösterilen kişilerin davaya dahil edildikten sonra görülebileceği yönünde ara kararı oluşturulmuş, bu ara kararına dayanılarak da yasal mirasçılar davaya dahil ettirilerek yargılama sonunda vasiyetnameye dayanılarak davacıya tek mirasçılık belgesi verilmiştir. Mirasçılık belgesi verilmesi davasının hasımsız olarak açılması yerleşik Yargıtay uygulamasıdır. Mirasçılık belgesinin iptali davası ise iptali istenen mirasçılık belgesinde mirasçı olarak gösterilen kişilere husumet yöneltilerek görülmesi gereken davalardandır....
ın mirasçılık belgesinin çıkartılması için davalı ...'ın müracaatı üzerine Karaman Sulh Hukuk Mahkemesinin 15/02/2016 tarihli ve 2016/262 Esas 2016/268 Karar sayılı ilamı ile ...'ın mirası 8 pay kabul edilerek 2 payının davalı ...'a, 3 payının davalı ...'a ve 3 payının da davalı ...'a verilmesi suretiyle mirasçılık belgesi düzenlendiğini, bu mirasçılık belgesine istinaden de davalıların ...'dan, ...'...