WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

CEVAP Davalı-alacaklı vekili cevap dilekçesinde; borçluya çıkarılan ödeme emirlerinin borçlunun MERNİS adresine tebliğ edildiğini bu nedenle süresinde olmayan borca itirazının reddine karar verilmesini, davacıya çıkarılan 103 davetiyesinin 24.03.2016 tarihinde tebliğ edildiğini, borçlu tarafından 7 günlük yasal süresi içerisinde meskeniyet itirazında bulunulmadığını, ayrıca davacının nüfus kaydında evli olmadığı, daha önceki eşlerinden olan çocuklarının bu kişi ile aynı adreste kalmadığı, kişinin adres olarak bildirdiği ve tebliğ aldığı ev adresinin de satışı istenen yer olmadığı, kişinin gelir durumuna bakıldığında sigorta kaydı olmadığı hususları birlikte değerlendirildiğinde satışı istenen yerin haline münasip evi olmadığı, kıymet takdirine itirazının da süresinde olmaması nedeniyle süresinde olmayan borca itiraz ve meskeniyet iddialarının reddine, davacı aleyhine haksız ve kötüniyetli itirazı nedeniyle %20 tazminata, %10 oranında para cezasına hükmedilmesini istemiştir. III....

    Bu süre, hak düşürücü nitelikte olup, öğrenme tarihinde işlemeye başlar ve mahkemece kendiliğinden dikkate alınmalıdır. Meskeniyet şikayetine konu taşınmazın tapu kaydına 09/02/2017 tarihli haciz yazısına istinaden 16/02/2017 tarihinde haciz konulmuş olup, 12/06/2017 tarihli kıymet takdir raporu 03/01/2018 tarihinde davacıya tebliğ edilmiştir. Dava konusu taşınmaza daha önceki tarihlerde konulan hacze ilişkin olarak 103 örnek haciz davetiyesinin tebliğ edilmesi, daha sonraki tarihte konulan haciz yönünden meskeniyet şikayet süresinin belirlenmesinde önem arz etmez. Taşınmaza konulan her haciz yeni bir şikayet hakkı bahşedeceğinden, dava yasal süresindedir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi .... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: İİK.nun 82/1-12. maddesi gereğince haczedilmezlik şikayeti, aynı kanunun 16/1. maddesine göre 7 günlük süreye tabidir. Şikayet süresi haczin öğrenildiği tarihten itibaren başlar....

      Somut olayda; şikayete konu taşınmazın 26/06/2014 tarihinde haczedildiği, haczin borçluya 103 davetiyesi ile 04/08/2014 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun ise yedi günlük yasal süreden sonra 08/09/2014 tarihinde haczedilmezlik şikayeti ile icra mahkemesine başvurduğu, 103 davetiyesi tebliğinin usulsüz olduğuna ilişkin bir iddiada bulunmadığı görülmüştür. O halde mahkemece, haczedilmezlik şikayetinin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, esasının incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 01.12.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

        her iki şikayetin de usul ve esastan reddini istemiştir....

        Dairemizce yapılan değerlendirmede; Meskeniyet şikayeti, İİK'nın 16/1 maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre, öğrenme tarihinden itibaren işlemeye başlar. Takipte davacı borçluya 103 davetiyesinin 05/08/2022 tarihinde tebliğ edildiği, davanın 08/08/2022 tarihinde süresi içerisinde açıldığı anlaşılmıştır. İİK'nın 82/1 maddesine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle hukuken geçerli bir haczin varlığı şarttır. Bu nedenle borçlunun haczedilmezlik şikayetinde bulunması üzerine, öncelikle İİK'nın 106 ve 110 maddeleri uyarınca haczin düşmüş olup olmadığının belirlenmesi ve halen geçerli ve devam eden bir haczin bulunup bulunmadığının mahkemece resen tespit edilmesi gerekir....

        İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacı T2 borçlu olmadığından davasının reddi gerektiğini, davacı T1 taşınmazını ipotek ettirerek kredi çektiğini ve borcun hala devam ettiğini, bu nedenle meskeniyet iddiasında bulunamayacağını, davacı Betül'ün diğer borçlu olduğu dosyalardan konulan hacizler nedeniyle meskeniyet iddiasında bulunmamasının bu dosyadaki meskeniyet iddiasının iyi niyetli olmadığını gösterdiğini, dava konusu konut boş olup oturulmadığından meskeniyet iddiasında bulunulamayacağını, dava açılmasına neden olmayan davalının yargılama giderlerinden ve vekalet ücretinden sorumlu tutulmaması gerektiğini, takip dosyasında tespit edilen değere yapılan itiraz sonucu açılan davada taşınmazın değerinin 521.539,20 TL olarak belirlendiğini, bu nedenle bu dosyada taşınmazın 650.000,00 TL'den aşağı satılamayacağına ilişkin kararın çelişkili olduğunu belirterek kararın kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir....

        Bu süre 103 davetiyesi tebliğinden, tebliğ yok ise öğrenme tarihinden başlar. İcra Mahkemesi'nin borçlunun icra emrini tebliği aldığı tarihte hacizden haberdar olduğu yönündeki gerekçesinde isabet bulunmamaktadır. İcra dosyasının incelenmesinde takipten önce taşınmazın tapu kaydına konulan ihtiyati haczin borçluya bildirildiğine dair tebligat parçasına rastlanılmadığı gibi yine borçlunun icra dosyasına başvurusu ve dosyadaki haczi öğrendiğine dair bilgi mevcut değildir. Bu durumda meskeniyet şikayetinin süresinde olduğunun kabulü ile şikayetin esası incelenerek sonucuna göre karar vermek gerekirken yazılı gerekçe ile şikayetin reddine karar verilmesi doğru değildir. SONUÇ: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve 6100 sayılı HMK'nun Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, taraflarca HUMK'nun 388/4....

          Kat 6 nolu bağımsız bölüm kain taşınmaz üzerine 09/08/2018 tarihli ve 8820 yevmiye sayılı haciz şerhi konulduğunu, borçlu müvekkiline 103 davetiyesi ve kıymet takdiri aynı zarfta ve usulsüz tebliğ edildiğini ve takibin kesinleştirildiğini, ayrıca müvekkilin haciz konulan taşınmazının ailesinin münasip evi olduğunu, bu nedenlerle haciz konulan Sakarya İli, Serdivan İlçesi Adalı Serdivan Mahallesi 1210 Ada 6 parsel B blok 1.Kat 6 nolu bağımsız bölüm üzerindeki haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir. DOSYADA TOPLANAN DELİLLER: Sakarya 4. İcra Müdürlüğünün 2018/3371 esas sayılı icra dosyası....

          meskeniyet itirazlarını bildirerek söz konusu taşınmazın hacze ve satışa konu edilemeyeceğinin bildirildiğini, ancak bu talebi icra dairesince dikkate alınmadan taşınmazın satışı için Şanlıurfa İcra Dairesine satış talimatı gönderildiğini, satış işleminin usulsüz olduğunu, müvekkiline 103 davetiyesi gönderilmediğini, kıymet takdir raporunun tebliğ edilmediğini, satışa konu taşınmazın aile konutu olduğunu ve İcra İflas Kanunu 82/12'ye göre haczinin ve satışının mümkün olmadığını belirtere haczedilmezlik şikayetinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

          UYAP Entegrasyonu