WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

2015/1732 Esas sayılı dosyasında aynı taşınmaz üzerine 23/03/2015 tarihli hacze müteakip Çerkezköy İcra Hukuk Mahkemesinin 2016/321 Esas sayılı dosyası ile meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunulduğunu ve dosyanın halen derdest olduğunu, haczedilen evin mütevazi olduğunu, müvekkilinin halen o evde ikamet ettiğini, müvekkilinin sahip olduğu tek evinin icra yoluyla satılması halinde elde edilecek miktarla haline münasip ev almasının söz konusu olmadığını, öncelikle mükerrek haciz(derdestlik) sebebiyle, esasa girilmesi halinde meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetinin kabulü ile dava konusu taşınmaz üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir....

İş Mahkemesi'nin 2018/194 esas sayılı dosyası ile açılan meskeniyet davasında taşınmazın değerinin 260.000- TL olduğunun ifade edildiğini, tüm bu raporlara göre kıymet takdirinde netlik olmadığını, bu husustaki itirazlarının dikkate alınmadığını, müvekkilinin 1970 yıllarından bugüne kadar sinema sektöründe yapımcılık, dağıtım, organizasyon işleri alanında faaliyet gösterdiğin, ayrıca restoran işleten şirketlerin yetkilisi olarak hizmet sektöründe saygın biri olduğunu, geçirdiği rahatsızlık nedeniyle ileri yaşlarda olan eşinin desteği ve hemşire nezaretinde ihtiyaçlarını karşıladığını, meskeniyet iddiasına konu ev 1+1 olsa da bulunduğu muhit nedeniyle yaklaşık 200 m²'lik 3+1 evde oturan müvekkilinin oturduğu evin kirasını ancak karşıladığını, müvekkilinin sosyal durum ve statüsü ile alışılagelmiş çevresi dikkate alınarak meskeniyet iddiasına konu taşınmaza yakın muhitte ve nitelikte evlerin bedellerinin belirlenmesi gerektiğini, 250.000- TL'nin müvekkilinin haline münasip ev alması için...

İlk derece mahkemesi kararında; ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takipte haciz safhası bulunmadığından meskeniyet şikayetinde bulunulmayacağı gibi, taşınmaz üzerindeki ipoteğin zorunlu ipoteklerden olmaması sebebiyle de davacının meskeniyet şikayetinden vazgeçmiş olduğu gerekçesiyle meskeniyet şikayetinin reddine, kıymet takdirine itirazın kabulü ile kıymet takdiri işleminin iptaline taşınmazın değerinin 722.537,00 TL olarak belirlenmesine karar verilmiştir. Davacı borçlu vekili istinaf dilekçesinde özetle; taşınmazın davacının haline münasip evi olduğunu ve bölünebilir niteliğe haiz olduğunu, mahkemece en azından davacının evinin bulunduğu yerin bölünerek kalan kısmın satılmasına karar verilebilecek iken meskeniyet şikayetinin reddine karar verilmiş olmasının usul ve yasaya aykırı olduğunu beyan etmiş, kararın bu yönüyle kaldırılmasına ve meskeniyet şikayetinin kabulüne karar verilmesini talep etmiştir....

İpoteğin paraya çevrilmesi yolu ile yapılan icra takibinde haciz safhası olmadığından, bir diğer anlatımla haciz bulunmadığından, haczedilmezlik (meskeniyet) şikayetinde bulunma olanağı yoktur. Mahkemece, şikayetin bu gerekçe ile reddine karar verilmesi gerekirken, taşınmazın tapu kaydındaki ipoteğin zorunlu olmaması nedeniyle borçlunun meskeniyet iddiasından vazgeçmiş sayılacağı gerekçesiyle istemin reddine hükmolunması isabetsiz ise de, sonuçta şikayet reddedildiğinden sonucu doğru mahkeme kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ : Borçlunun temyiz itirazlarının reddi ile sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'nun 366. ve HUMK.'nun 438. maddeleri uyarınca (ONANMASINA), alınması gereken 31,40 TL temyiz harcından, evvelce alınan harç varsa mahsubu ile eksik harcın temyiz edenden tahsiline, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21/12/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Somut olayda, şikayete konu hacizlere ilişkin olarak icra dosyasından borçlu vekiline 10.07.2013 tarihinde 103 davet kağıdının tebliğ edildiği, borçlu vekilinin 18.07.2013 tarihinde meskeniyet şikayetinde bulunduğu anlaşılmıştır. Bu durumda, borçlulardan ...'in meskeniyet şikayeti, İİK.nun 16/1. maddesinde öngörülen yasal süreden sonradır. O halde, mahkemece, borçlulardan ... yönünden istemin süre aşımı nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken işin esası incelenerek yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir. SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nin 366. ve HUMK’nin 428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 18/02/2019 gününde oy birliğiyle karar verildi. ..........

      İcra Müdürlüğü'nün 2016/10353 esas sayılı dosyasında yapılan takipte borçlu adına kayıtlı Bursa ili, Nilüfer ilçesi, İhsaniye Mh.2123 ada 1 parsel B Blok 18 nolu bağımsız bölüm taşınmazın kaydına 1/2 borçlu hissesine haciz konulduğu, meskeniyet iddialarının Bursa 4. İcra Hukuk Mahkemesi'nin 2017/59- 1060 E/K sayılı kararı ile kesin olarak kabul edildiği, ancak müdürlükçe taşınmaza 02.05.2019 tarihinde tekrar haciz konulduğu, meskeniyet nedeniyle haczin kaldırılmasını müdürlükten talep ettikleri ancak tapu kaydı değiştiğinden 16.03.2020 tarihli kararla taleplerinin reddedildiğini belirterek müdürlük kararının kaldırılmasına ve meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetlerinin kabulüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili 20/08/2020 tarihli cevap dilekçesini özetle; TMK' nun 7....

      Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir....

      Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 17/07/2020 tarihli 2017/269 Esas ve 2020/148 Karar sayılı kararına dayalı olarak müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, taraflarına 103 Davet Kağıdı tebliğ edildiğini, tebliğ edilen davet kağıdının akabinde söz konusu davetiyeye müvekkilinin haline münasip evlerine haciz konulduğundan ve müvekkilinin aile efradının geniş olması nedeniyle meskeniyet itirazları doğrultusunda kararın kaldırılması için icra dairesinden talepte bulunduklarını, taleplerinin yerinde görülmediğinden reddedildiğini, taraflarınca söz konusu 103 Davet Kağıdına ilişkin icra dairesine itirazlarının sunulmasının sebebinin bu davet kağıdında herhangi bir diyeceklerinin olması halinde icra dairesine başvurulmasının yazılı bir şekilde ifade edildiğini, icra dairesinin meskeniyet iddiası ve haczedilemezlik ile ilgili olarak şikayetlerin kendilerine değil de İcra Mahkemelerine yapılması gerektiği belirtildiğini, bir malı haczedilemezlik niteliğine sahip olup olmadığı hususu öncelikle icra...

      Dava ve takip dosyası içeriğine, dosyadaki yazılara göre; Her ne kadar davacı borçlu tarafından meskeniyet şikayetin bulunulmuş ise de, şikayete konu taşınmazın tapu kaydında Ziraat Bankası A.Ş. lehine kurulmuş ipoteğin söz konusu olduğu, her ne kadar davacı borçlu tarafça ve bankanın verdiği cevaba göre söz konusu ipoteğin konut kredisi nedeniyle kurulduğu belirtilmiş ise de, ipotek senedi incelendiğinde, ipoteğin davacı borçlunun kullanmış ve kullanacak olduğu her türlü krediye karşılık olarak tesis edildiği ve haciz tarihinden önce de ipoteğe konu borcun ödenmediği anlaşılmış olup, bu sebeple davacı borçlu meskeniyet şikayetinde bulunamayacağından, mahkemece bu durum gözetilerek şikayetin reddine karar verilmesinde bir isabetsizlik bulunmamaktadır....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; meskeniyet iddiasında bulunan davacı T1 işbu meskeniyet iddiasına dair şikayetin hak düşürücü sürenin geçmesinden sonra yapıldığını, davacı hakkında Bartın 1....

      UYAP Entegrasyonu