boyunca da davacının böyle bir iddiada bulunmadığını davanın hak düşürücü sürede açılmadığını mülkiyet haklarına dayanarak tahliyesini talep ettikleri taşınmazın aile konutu olduğu-meskeniyet iddiasının dinlenemeyeceğini, davacının kanuni takip aşamasında borç ödeme teklifi verdiğini ipotekten, takipten, satıştan haberdar olduğunu beyanla, davanın reddini istemiştir....
Karara karşı davacı vekili istinaf başvurusunda bulunarak, dava dilekçesini tekrar ederek mahkemece meskeniyet şikayetinin kabul edilmesine rağmen kısmen kabul kısmen red kararının hatalı olduğunu, hüküm kurulduktan sonra mahkemenin müvekkili aleyhine yargılama gideri ve vekalet ücretine hükmedilmesinin hatalı olduğunu, müvekkilinin aleyhine 1.700,00 TL yargılama giderine hükmedildiğini ve müvekkili tarafından sarf edilen yargılama giderinin bir kısmına hükmedildiğini, maddi zorluklar içerisinde olan müvekkilinin yargılama giderinin hükmedilmesinin hukuki olmadığını, taşınmazın aile konutu olduğunu, bilirkişi tarafından taşınmazın değerinin 500.000,00 TL olduğunun tespit edildiğini, bu durumun mümkün olmadığını, taşınmaz binanın 1. Katında ve kuzey doğu cepheye sahip olup aynı binanın 7....
Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle; davacının dosya borçlusu olan Fatma Öz'ün eşi olduğunu, aynı zamanda takip dosyasında borçlu sıfatının bulunduğunu, davaya konu taşınmazın davacının dosya borçlusu Fatma Öz ile birlikte yaşadıkları aile konutu olduğunu, davaya konu taşınmazda aile konutu şerhi bulunması nedeniyle dava açmakta hukuki yararının bulunduğunu ileri sürerek ilk derece mahkemesi kararının kaldırılmasına karar verilmesi talep etmiştir. Delillerin Değerlendirilmesi ve Gerekçe: Uyuşmazlık, meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir. İstanbul 14. İcra Müdürlüğünün 2017/35093 esas sayılı takip dosyası ile davalı alacaklı tarafından davacı borçlu ve dava dışı borçlu hakkında kambiyo senetlerine özgü icra takibi başlatıldığı, dava dışı borçlu Fatma Öz'e ait taşınmaz kaydına icra dairesince 20/11/2017 tarih 30124 yevmiye nolu haciz konulduğu görülmektedir....
Sayılı dosyasıyla İstanbul İli Esenler Mahallesi Su Depo Mevkii 2989 Parsel de kayıtlı Aile Konutu üzerine 23.07.2020 tarih 9329 yevmiye ile konulan haczin kaldırılması taleplerinin reddine dair memur işlemi hakkındaki şikayetlerinin sunulması ile haczin kaldırılmasına, Bakırköy 8. İcra Müdürlüğü’nün 2020/6777 E. Sayılı dosyasıyla İstanbul İli Esenler Mahallesi Su Depo Mevkii 2989 Parsel de kayıtlı Aile Konutu üzerine 11.07.2020 tarih 8601 yevmiye ile konulan haczin kaldırılması taleplerinin reddine dair Memur işlemi hakkındaki şikayetlerinin sunulması ile haczin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
Sayılı dosyadan başlatılan icra takibi neticesinde müvekkilin haline münasip ve aile konutu şerhi bulunan tek konutu olan İstanbul ili, Sancaktepe ilçesi, Samandıra Mah. 7570 ada, 17 parselde kayıtlı bulunan B Blok, K:1 No:3 Sancaktepe/İstanbul adresinde yer alan konutuna İİK md. 82/12’ye aykırı olarak haciz şerhi işlendiğini, müvekkiline hacze ilişkin herhangi bir haciz ihbarnamesi tebliğ edilmediğini, müvekkilinin söz konusu hacizlerden haricen haberdar olduğunu, haciz tatbik edilen yerden başka müvekkilinin adına kayıtlı başka kullanabileceği haline münasip herhangi bir evi ve gayrimenkulü bulunmadığını, meskeniyet şikayetinde bulunulmuş olan yerin müvekkiline ait haline münasip ve aile konutu şerhi içeren tek ev olduğunu dolayısı ile gerek hacze konu evin konumunun müvekkilinin sosyal çevresi içerisinde yer alması gerekse evin fiziksel koşullarının 4 kişilik bir ailenin ihtiyaçlarını asgari düzeyde karşılayacak nitelikte olması münasebeti ile söz konusu evin İİK md.82/12. maddesinin...
CEVAP : Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacı tarafın dava konusu olan taşınmazına haciz konulduğunu, meskeniyet şikayetinin öncelikle icra müdürlüğünde ileri sürülmesi gerektiğini, davacının icra müdürlüğüne başvurmadan davayı açtığından bu nedenle davanın reddi gerektiğini, şikayetin süresinde olmadığını, davacı taşınmaz üzerinde aile konutu şerhi bulunduğunu iddia etse de söz konusu taşınmaz üzerine ihtiyati haciz konulduğu sırada ve ihtiyati haczin kesin hacze dönüştüğü sırada herhangi bir aile konutu şerhi bulunmadığını, borçlunun meskeniyet iddiasında bulunduğu taşınmazı üzerinde ipotek tesis edildiğini, bu kapsamda davacının ipotek tesis ederek meskeniyet iddiasından vazgeçtiğini, meskeniyet iddiasının haksız ve hukuka aykırı olduğunu beyanla davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI : Manisa 1....
Aile Mahkemesince verilen ihtiyati tedbir kararı ve aile konutu şerhinin davalı eşin taşınmazı rızaen 3. kişilere devrinin önlenmesi için olduğu, icrai satışa engel oluşturmayacağı gerekçesi ile şikayetin reddine karar verilmiştir. Şikayet dilekçesinde meskeniyet iddiası bildirilmiş ise de; mahkemece bu konuda olumlu veya olumsuz bir karar verilmemiştir. Bu konuda herhangi bir değerlendirme yapılmaması HMK'nun 297. maddesine aykırılık oluşturmaktadır....
Kat, 14 nolu" bağımsız bölümün haczedildiğini, haczin 23.06.2020 tarihinde öğrenildiğini, haczedilen konutun müvekkilinin haline münasip evi olduğunu ayrıca müvekkili lehine tapuda aile konutu şerhi bulunduğunu ve dava açmakta Yargıtay kararları ile AYM kararları gereğince hukuki yararı olduğunu belirterek meskeniyet nedeniyle haczedilmezlik şikayetinin kabulü ile haczin kaldırılmasını talep etmiştir. II....
GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ : DAVA: Davacı dava dilekçesinde özetle; Rize İli, Çayeli İlçesi, Yenipazar Mah. 1369 ada 1 parselde bulunan 3. kat 11 nolu bağımsız bölümün ailesiyle birlikte oturduğu aile konutu olduğunu, aile konutu olduğuna ilişkin şerhin tapuya da işlendiğini, aile konutuna eşinin kefil olarak borç altına girmesinden dolayı hacizler konulduğunu, eşinin kefil olmasına ve borç altına girdiği diğer işlemlerde herhangi bir rızasının olmadığını, eşinin borçlanma işleminden haberdar olmadığını, kamu yararı ve kamu düzeninin sağlanması açısından şikayetin hak ihlali devam ettiği sürece ileri sürülebilmesinin mümkün olduğunu, Anayasa Mahkemesinin kararına konu olayda başvurucu tarafından söz konusu şikayetin yedi günlük süreden sonra yapıldığını ancak süre tartışmasının hiç yapılmadığını, 11 nolu bağımsız bölüm taşınmazın haline münasip aile konutu olması sebebiyle Rize İcra Müdürlüğünün 2019/1284 Esas sayılı dosyası yönünden taşınmazla ilgili satış işlemlerinin durdurulmasına, taşınmaz üzerindeki...
(İcra İflas Hukuku- Canıtez, Atalay, Sungurtekin Özkan, Özekes- sayfa 386,387) Türk Medeni Kanununun 194. maddesinin 1. fıkrasına göre “Eşlerden biri, diğer eşin açık rızası bulunmadıkça, aile konutu ile ilgili kira sözleşmesini fesh edemez veya aile konutu üzerindeki hakları sınırlayamaz.” Söz konusu bu hükümde yer verilen, aile konutu ile ilgili tasarruf işlemlerini diğer eşin rızasına bağlayan şart, sadece malik olan eşin iradesine bağlı olarak gerçekleştirilebileceği işlemler için getirilmiştir. TMK 194. maddesinde yer alan koruma sadece aile konutu ile ilgili olarak iradi nitelikte bir borçlandırıcı ya da tasarruf işleminde diğer eşin rızasını aramaktadır.(... , Aile Konutu İle İlgili İşlemlerde Diğer Eşin Rızası-sayfa 119-120) Malik eşin, bir borcundan dolayı alacaklının aile konutunu haczettirmesi durumunda, aile konutunu bu haciz işleminden kurtaracak herhangi bir hüküm ne Türk Medeni Kanununda ne de İcra İflas Kanununda yer almaktadır....