Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Davaya davalı sıfatı ile dahil edilen Ziraat Hayat Emeklilik A.Ş. vekili; davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, iddia, savunma, toplanan delillere göre; Ziraat Bankası A.Ş. ve Ziraat Sigorta A.Ş.'ye karşı davanın yöneltilemeyeceğinden davanın husumetten reddine, davalı ... Hayat ve Emeklilik A.Ş.'ye karşı da davanın ispatlanamadığından reddine karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde bir usulsüzlük bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir. 2-Dava; hayat sigortasından kaynaklanan tazminat talebine ilişkindir. Dava, davalı ... Bankası A.Ş. aleyhine açılmıştır. Davacı vekili dahili dava dilekçesi ile Ziraat Sigorta A.Ş. ve Ziraat Hayat ve Emeklilik A.Ş.'...

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Dava, Hayat Sigorta Poliçesinden kaynaklı tazminat davasıdır....

    Tarafların iddia ve savunmalarının değerlendirilmesi amacıyla dosya bilirkişiye tevdi edilmiş, bilirkişi tarafından tanzim edilen raporlarda özetle; dosyada Hayat Sigortası yapıldığına ilişkin herhangi bir poliçe yer almadığı, dosyada bulunan poliçenin; 12.12.2016 tarihinde 1 yıllık olarak düzenlenen ve 12.12.2017 tarihinde talep edilmemesi nedeniyle yenilenmeyen “Ferdi Kaza Sigorta Poliçesi olduğu, Ferdi Kaza Sigortasının; kaza sonucu meydana gelen vefat, sakatlık ve tedavi sürecini teminat altına alan bir sigorta türü olduğu,anılan sigortanın,banka şubesi tarafından kullandırılan krediyi teminat altına alan bir sigorta türü olmadığı, Hayat Sigortasının sebebi ne olursa olsun meydana gelen vefat durumunda maddi güvence sağlayan bir sigorta türü olduğu, bankaların kullandırdıkları krediyi güvence altına almak için *İhtiyari Bir Sigorta* olmasına karşın, kullandırılan kredinin tasfiyesine kadar süreli Hayat Sigortası yapmakta olduğu, kredi kullanan sigortalının her ne sebeple olursa olsun...

      Mahkemece iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; banka ile muris arasında bir kredi sözleşmesi imzalandığı, bankanın daini mürtehin sıfatı ile imzalanan sigorta sözleşmesinde yer aldığı ve davaya muvafakat etmediği, kaldı ki murisin de sigorta poliçesi düzenlenirken sağlığına ilişkin hususlarda gerçeğe aykırı beyanda bulunduğu gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacılar vekili temyiz etmiştir. Dava, davacılar murisinin kullandığı kredinin bakiye borcunun hayat sigortası poliçesi kapsamında ödenmesi talebine dayalı menfi tespit istemine ilişkin olup, mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir. Davalı ... hayat sigortası poliçesinde daini mürtehin olarak yer almaktadır. Mahkemece, mümeyyiz davalıya davaya muvafakat edip etmediği sorulmuş, davalı da davaya muvafakat etmediği yönünde cevap vermiştir. Ancak, davacılar murisinin kredi borcunun poliçe kapsamında sigorta şirketinden tahsili konusunda davalı/alacaklı ...'...

        DELİLLERİN TARTIŞILMASI, HUKUKİ SEBEP VE GEREKÇE: Dava, tarımsal kredili hayat sigorta poliçesinden kaynaklanan menfi tespit ve tazminat istemine ilişkindir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen karar hakkında; 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince, istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine ilişkin aykırılık bulunup bulunmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır....

        TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : None DAVA KONUSU : Menfi Tespit (Banka Garanti Sözleşmesinden Kaynaklanan) KARAR : 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 353. maddesi uyarınca dosya incelendi, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili tarafından mahkemeye sunulan dava dilekçesinde özetle; davacıların murisinin birçok bankadan sağlığında kredi kullandığı ve ticari hayatına devam ettiği, davalı Garanti Bankasından 21.09.2012 tarihinde 60.000 TL'lik kredi kullanıldığı ve yaklaşık yarısına yakınını ödendiği, iş bu çekilen krediye karşılık olarak davalı sigorta şirketi tarafından hayat sigortası yapıldığı, hayat sigortasının yenilenmesi veya hayat sigortasının süresinin bittiği ve yenileme yapılması gerektiği hususunun bildirilmediği, sigortacının sigorta yaptırana süresinin dolduğunu ve yenileme yapılması gerektiğini bildirmesinin kanuni zorunluluk olduğu, ancak bu bildirimi yapılmamış sonucunda müvekkillerinin miras bırakanın güvencesiz bırakıldığı ve 10 yıllık geri ödeme...

        Birleşen 2021/717 Esas sayılı dosyada davalı vekilinin 09/11/2021 tarihli cevap dilekçesinde özetle; dava konusu alacak ile ilgili T.C Ziraat Bankası A.Ş. ile müvekkili arasında imzalanan Grup Hayat Sigorta Sözleşmesi kapsamında sigorta ettirilen ilgili bankanın olduğunu, bu sözleşmeden doğan hak ve alacakları talep etme hakkının da sigorta sözleşmesi uyarınca T.C. Ziraat Bankası A.Ş'ye ait olduğunu, sigortalı varislerinin anılan sözleşme kapsamında doğrudan sigorta tazminatına hak kazanmaları ve sigorta tazminatı talep haklarının da bulunmadığını, kredi sözleşmesinin müvekkili şirket ile davacı sigortalı arasında olmadığını, sigortalı ile T.C....

        Hayat Emeklilik A.Ş.tarafından 95799230 poliçe nolu ve 2692111120000125 kredi nolu 02/10/2020 tarihinde 116.000,00 TL Zirai Kredi kullandığını ve Grup Hayat Sigorta Poliçesi düzenlendiğini, murisin 25/08/2021 tarihinde vefat ettiğini, ölüm belgesi ile ölüm sebebinin yaygon organ metastazları ve beyin malign neoplazmı olduğunun açık olduğunu, babasının vefatından sonra başvuru yaparak kredi borcunun sigorta şirketi tarafından ödenmesi talebinde bulunulduğunu, sigorta şirketinin 27/12/2021 tarih 193639 nolu ihtarnamesi ile reddedildiğini, red sebebi olarak sigorta başlangıç tarihinde önce gelen mevcut bulunan kanser hastalığından kaynaklı vefatın olmasının gösterildiğini, ölüm sebebi ile gizlendiği iddia olunan hastalık arasında illiyet bağı olmadığını, sigortacılık uygulamasında ölüm nedeni ile gizlendiği iddia olunan hastalık arasında illiyet bağının mutlaka arandığını, ölüm sebebiyle gizlediği iddia olunan hastalık olgusu arasında kesin şüpheden uzak bir nedensellik ilişkisi bulunmadığını...

          Davacı, murisi olan eşi tarafından davalı bankadan kullanılan kredinin sigortalı olması nedeniyle bakiye kredi borcunun ödenmesinin kendisinden talep edilemeyeceğini, bakiye kredi borcunun sigorta şirketinden poliçe limitleri dahilinde karşılanması ve geriye kalan bedelin tarafına iadesine karar verilmesi istemiyle eldeki davayı açmıştır. Davalı, sigorta sözleşmesinin davacının murisi ile dava dışı ... Hayat Emeklilik A.Ş. arasında imzalandığını, bankanın sigorta sözleşmesinin tarafı olmaması nedeniyle husumet yöneltilemeyeceğine yönelik savunma yaparak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, dava konusu uyuşmazlığın sigorta hukukuna göre değerlendirilmesi ve husumetin sigorta şirketi olan ... Hayat Emeklilik A.Ş.’ne yöneltilmesi gerektiği gerekçesiyle davanın husumetten reddine karar verilmiştir. Davalı banka, kredi sözleşmesinin tarafı ve aynı zamanda daimi murtehini olup husumet yöneltilmesi doğrudur....

            K A R A R Davacılar, murisleri ... ’in davalı bankadan kredi kullandığını kredi kullanırken aynı zamanda murislerine hayat sigortası yapılmasının şart koşulduğunu aynı tarihte okuma fırsatı verilmeden imzalatıldığını, murislerinin 07.09.2013 tarihinde vefat ettiğini murisler olarak bankaya ve sigorta şirketine kalan kredi tutarının sigorta şirketince karşılanmasını ve artan teminat sigortasının ödenmesini talep etmelerine rağmen sigorta şirketince “sigortalının önceden hastalığının bulunduğu” gerekçesi ile ödeme yapılamayacağının bildirildiği bu nedenle sigortalı ve murislerin sigorta bakımından borçlu olmadıklarının tespitine kredi hayat sigortası teminatı kapsamında arta kalan şimdilik 20.000,00 TL’nin avans faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini istemişlerdir.Davalı banka, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, davanın pasif husumet yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 294/2 ve...

              UYAP Entegrasyonu