Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, davacının keşidecisi olduğu davalının lehtarı bulunduğu bonolar ile borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davacı, dava dilekçesinde sıralı bonoların davalıdan alınacak malzemeler karşılığı düzenlendiğini ancak karşılığında malzeme verilmediğini ve hile ile alınan bonolardan dolayı borçlu olmadığının tespitini ve bonoların iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davacı, icra dosyaları ve davalıya çekilen ihtarnameler dışında delili olmadığını belirtmiştir. Davalı vekili, davanın reddini istemiştir. Mahkemece; yapılan yargılama sonucunda kanıtlanamayan davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı asil tarafından temyiz edilmiştir....

    "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Dava, davacının keşidecisi olduğu 8.000.00 TL'lik çek karşılığında davalıya icra dosyası haricinde banka aracılığı ile ödenen 6.000.00 TL ile borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Davalı vekili duruşmadaki beyanında; davacının ödemelerine itirazları olmadığını ancak ödemelerin borcu karşılamadığını belirtmiştir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda, davalı vekilinin davacı ödemelerini kabul ettiğinden davanın kabulüne, davacının, davalıya 6.000.00 TL borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, davalı vekili hükmü temyiz nedeni belirtmeksizin temyiz etmiştir....

      İcra Müdürlüğü'nün ... E sayılı ve ... 14. İcra Müdürlüğü'nün ... esas sayılı dosyasında borçlu olunmadığının tespitine dair menfi tespit davasıdır. Dava konusu miktarın talep edildiği .... İcra Müdürlüğü'nün ... E sayılı ve ... 14. İcra Müdürlüğü'nün ... E sayılı sayılı dosyası dosyamız arasına alınmış olup, incelenmesinde; alacaklının işbu dosyamızın davalısı, borçlunun işbu dosyamızın davacısı olduğu görülmüştür. .... İcra Müdürlüğü'nün ... E sayılı ve ... 14. İcra Müdürlüğü'nün ... esas sayılı dosyaları ile ......

        Davacı vekili tarafından 30.12.2019 tarihli dilekçe ile harç tamamlanmakla birlikte talebin açıkça senet nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin olduğu, mahkemenin ara kararın hatalı olduğu, ancak sürecin uzamaması için ara kararın gereğinin yerine getirildiği, ara karardan rücu edilmesinin talep edildiği anlaşılmıştır. Mahkemenin gerekçeli kararında ise davanın icra takibinden borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkin olduğunun belirlenmesi karşısında eksik harcın 331.314,59 TL dava değeri olduğu gözetilerek eksik harcın ikmal edildiği belirtilmiştir. Ancak vekalet ücretine ilişkin hesaplamada ise yatırılan harç miktarı 390.994,59 TL esas alınmak suretiyle vekalet ücreti belirlenmiştir....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne, kısmen reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, müvekkili aleyhine davalı banka tarafından genel kredi sözleşmesinden kaynaklı alacağın tahsili için icra takibine girişildiğini, müvekkilinin davalı bankadan 2007 yılında 30.000,00 TL kredi kullandığını, bu kredinin 2.000,00 TL lık kısmını 2007-2008 yılları arasında davalı bankaya ödediğini, davalı yanca icra takibinde fahiş miktarda faiz istendiğini ileri sürerek icra takibinde talep edilen faiz oranı ve işlemiş faiz miktarından borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 10/10/2013 gününde verilen dilekçe ile menfi tespit istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın husumet yönünden reddine dair verilen 28/05/2015 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü. Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın husumet yönünden reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, süresi içerisinde haciz ihbarnamelerine itiraz edemediklerini, aynı şekilde dava da açamadıklarını, bu nedenle icra takibinin kesinleştiğini, ancak icra dosyasının borçlusuna kesinlikle borçlarının bulunmadığını belirterek, icra dosyasının alacaklısına borçlu olmadıklarının tespini istemiştir....

              İcra Müdürlüğü’nün 2013/2065 Esas sayılı dosyasında borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. DAVALI VEKİLİ CEVAP DİLEKÇESİNDE ÖZETLE: Davacı her ne kadar icra takibinden çok sonra haricen haberdar olduğunu belirtmiş ise de davacı tarafın takipten 4. Ayda haberdar olduğunu, dolayısıyla huzurdaki davanın menfi tespit davası İcra ve İflas Kanunun 72. ve devamı maddelerinde belirtilen hak düşürücü süre geçtikten sonra açıldığını, bu nedenle davanın öncelikle bu yönüyle reddini talep ettiklerini, davaya konu icra takibinde yapılan tüm işlemlerin usulüne uygun olarak yapıldığını ve takibin bu haliyle kesinleştiğini, 2013 yılından beri haberdar olduğu bir icra takibinin hukuki sonuçlarını bertaraf etmek için davacı tarafın yaklaşık 6 yıl sonra 2019 yılında borçlu olmadığının tespiti için huzurdaki davayı ikame etmiş olmasının hakkın kötüye kullanılması olduğunu belirterek açılan davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir....

              Dava, davalı ... şirketinin ödemek zorunda kaldığı tazminat bedelini, sigortalısı olan davacı aleyhine alkol nedeniyle rücu istemiyle başlattığı icra takibine ilişkin olarak davacının borçlu olmadığının tespiti (menfi tespit) ile davanın devamı sırasında ödenen bedellerin istirdatı istemine ilişkindir. Davacı taraf, menfi tespit ile birlikte alacağın tahsili halinde istirdadına ve icra takibinin iptaline karar verilmesini talep etmiş; davanın devamı sırasında, davalının başlattığı icra takibi kapsamında, ödeme yaptığını belirterek bu bedel için istirdat kararı verilmesini talep etmiştir. Mahkemece davacı tarafın talebinin yerinde olduğu sonucuna varılarak, yazılı gerekçeyle davanın kabulü ile davacının ... 1. İcra Müdürlüğü'nün 2013/1330 esas sayılı dosyası üzerinden yürütülen takip konusu alacak sebebiyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş olmasında bir usulsüzlük bulunmamaktadır....

                "İçtihat Metni"Mahkemesi :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı konusuz kalan dava hakkında karar verilmesine yer olmadığına yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili, ... dışındaki davalılar tarafından davacıya karşı yapılan ilamlı icra takibinde haciz işlemini önlemek için dosyadaki borca karşılık olarak dava konusu çekin verildiğini, daha sonra temyiz aşamasında icra dosyasındaki borca karşılık 109.000.-TL.bedelli teminat mektubunun dosyaya ibraz edilmesine rağmen davalıların iadesi istenen çeki geri vermediklerini bildirerek çekten dolayı borçlu olunmadığının tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

                  Dava, davacı aleyhine bonolara dayalı olarak 150.000,00 TL asıl alacak olmak üzere toplam 198.631,89 TL üzerinden başlatılan icra takibi nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir. Dava dilekçesinde harca esas değer 15.000,00 TL olarak gösterilmiş, bu miktar üzerinden harç yatırılmış ve dava sonuçlandırılmıştır. Mahkemece harç eksikliği tamamlatılmadan yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. Kabule göre ise, mahkemenin 2005/529 esas sayılı dosyasında davacının bedelsizlik iddiasına dayalı olarak menfi tespit isteminde bulunduğu, bu davada ise imza sahteliği ve faize itiraz nedeniyle menfi tespit isteminde bulunduğu, her iki davada dava sebeplerinin farklı olduğu, dolayısıyla mahkemenin 17/05/2006 tarih ve 2005/529 E., 2006/152 K. sayılı kararının bu davada kesin hüküm teşkil etmeyeceği gözetilmeden karar verilmesi doğru görülmemiştir....

                    UYAP Entegrasyonu