Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Hukuk Dairesi 'nin 24/05/2021 tarihli 2020/2891esas , 2021/4366 karar sayılı kararı ve yerleşik uygulamalarında da HMK’nın 106. maddesinde düzenlenen tespit davasının özel bir şekli olan menfi tespit davasının, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat davası olarak nitelendirilemeyeği ve menfi tespit davalarının arabuluculuk dava şartına tabi tutulmadığı yönündeki kararları" dairemiz tarafından da benimsenmiştir Somut olayda, davacı icra takibine konu edilen çekin daha önce mahkeme kararı ile iptal edildiğini, ancak iptal edildikten sonra usulsüz olarak bankaya ibraz edildiğini, çekin kötü niyetli 3....

Hukuk Dairesi 'nin 24/05/2021 tarihli 2020/2891esas , 2021/4366 karar sayılı kararı ve yerleşik uygulamalarında da HMK’nın 106. maddesinde düzenlenen tespit davasının özel bir şekli olan menfi tespit davasının, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat davası olarak nitelendirilemeyeği ve menfi tespit davalarının arabuluculuk dava şartına tabi tutulmadığı yönündeki kararları" dairemiz tarafından da benimsenmiştir Somut olayda, davacı icra takibine konu edilen çekin daha önce mahkeme kararı ile iptal edildiğini, ancak iptal edildikten sonra usulsüz olarak bankaya ibraz edildiğini, çekin kötü niyetli 3....

    DAVA : Menfi Tespit KARAR : Dava konusu uyuşmazlık; bankacılık işleminden kaynaklanan menfi tespit talebine ilişkindir. Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 21/06/2019 tarih ve 678 sayılı kararı gereğince; "5411 sayılı Bankacılık Kanunu ve Banka ve finans kuruluşlarından kullandırılan genel veya ticari kredi sözleşmelerinden kaynaklanan itirazın iptali, menfi tespit ve alacak davaları sonucu verilen hüküm ve kararların", istinaf incelemesinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi tarafından yapılması gerektiğinden Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, Dava dosyasının Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 12/05/2021 tarihinde, oybirliği ile karar verildi. Gerekçeli Kararın Yazıldığı Tarih : 20/05/2021 .......

      "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 14.7.2004 tarih, 5219 sayılı kanunla değişik 427.maddesi ve 5219 sayılı Kanunla değişik 427.maddesi ve 5236 sayılı Kanunun 19.maddesi ile Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununa eklenen Ek madde 4 uyarınca yeniden değerleme oranına göre ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2.3.2005 tarih ve 9-82 esas ve 126 karar sayılı ilamı uyarınca temyiz konusu alacak hüküm tarihinde 1.820....

        "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağının tahsili için yapılan icra takibi nedeniyle menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 21.07.2004 tarih, 5219 sayılı kanunla değişik 427.maddesi ve 5236 sayılı kanunun 19.maddesi ile Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununa eklenen Ek madde 4 uyarınca yeniden değerleme oranına göre ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 02.03.2005 tarih ve 9-82 esas ve 126 karar sayılı ilamı uyarınca temyiz konusu alacak hüküm tarihinde 1.690....

          "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit davasına dair karar, davacılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, menfi tespit istemine ilişkindir....

            Bölge adliye mahkemesince; dava konusu alacak hakkında davalı aleyhine takibe girişildiği, davalı borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği ve icra takibinin kesinleştiği, davalının kesinleşmiş takip hakkında 2014/443 Esas sayılı menfi tespit davasını açtığı ve bu davanın henüz derdest olduğu, söz konusu davada eldeki davanın da konusunu oluşturan belgenin geçerliliği ile alacağın varlığı hususunun yargılama konusu yapıldığının anlaşıldığı; takip alacaklısı durumundaki davacının menfi tespit davasında verilen tedbirin kaldırılması veya menfi tespit davasının red hükmü ile sonuçlanması halinde eldeki derdest ve kesinleşmiş takibe devam ederek haciz talep etmesi mümkün olduğundan davacının aynı alacak hakkında alacağın tahsili davası açmasında korunmaya değer hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle, davacının istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş; karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir....

              Bölge adliye mahkemesince; dava konusu alacak hakkında davalı aleyhine takibe girişildiği, davalı borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği ve icra takibinin kesinleştiği, davalının kesinleşmiş takip hakkında 2014/443 Esas sayılı menfi tespit davasını açtığı ve bu davanın henüz derdest olduğu, söz konusu davada eldeki davanın da konusunu oluşturan belgenin geçerliliği ile alacağın varlığı hususunun yargılama konusu yapıldığının anlaşıldığı; takip alacaklısı durumundaki davacının menfi tespit davasında verilen tedbirin kaldırılması veya menfi tespit davasının red hükmü ile sonuçlanması halinde eldeki derdest ve kesinleşmiş takibe devam ederek haciz talep etmesi mümkün olduğundan davacının aynı alacak hakkında alacağın tahsili davası açmasında korunmaya değer hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle, davacının istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş; karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir....

                Bölge adliye mahkemesince; dava konusu alacak hakkında davalı aleyhine takibe girişildiği, davalı borçluya ödeme emrinin tebliğ edildiği ve icra takibinin kesinleştiği, davalının kesinleşmiş takip hakkında 2014/443 Esas sayılı menfi tespit davasını açtığı ve bu davanın henüz derdest olduğu, söz konusu davada eldeki davanın da konusunu oluşturan belgenin geçerliliği ile alacağın varlığı hususunun yargılama konusu yapıldığının anlaşıldığı; takip alacaklısı durumundaki davacının menfi tespit davasında verilen tedbirin kaldırılması veya menfi tespit davasının red hükmü ile sonuçlanması halinde eldeki derdest ve kesinleşmiş takibe devam ederek haciz talep etmesi mümkün olduğundan davacının aynı alacak hakkında alacağın tahsili davası açmasında korunmaya değer hukuki yararı bulunmadığı gerekçesiyle, davacının istinaf başvurusunun reddine karar verilmiş; karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir....

                  Adalet Bakanlığı Hukuk İşleri Genel Müdürlüğü Arabuluculuk Daire Başkanlığı tarafından yayınlanan “Ticari Uyuşmazlıklarda Dava Şartı Arabuluculuk” isimli kitapta menfi tesbit ve istirdat davalarında arabuluculuğun dava şartı olduğu görüşüne yer verilmiştir. Menfi tesbit davası, HMK 106. ve İİK 72. maddesinde düzenlenmiş özel bir tesbit davası türüdür. Bu davalarda bir miktar paradan borçlu olunmadığının tesbiti talep edilmekte davalar sonucunda da borçlu olunmayan kısımla ilgili olumsuz hüküm kurulmaktadır. Bu hüküm taraflar arasında kesin hüküm teşkil etse de ifa imkanı tanımayan bir tesbit hükmü niteliğindedir. TTK’nın 5/A maddesi bir miktar paranın ödenmesi, alacak ve tazminat taleplerinin dava açılmadan önce arabulucuya tabi olduğuna amirdir. Gerek HMK 106 ve gerekse İİK 72. maddesinde belirlenen menfi tesbit davaları yukarıda belitildiği gibi ifa hükmü içermeyen olumsuz tesbite yönelik davalardır....

                    UYAP Entegrasyonu