"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 14.7.2004 tarih, 5219 sayılı kanunla değişik 427.maddesi ve 5219 sayılı Kanunla değişik 427.maddesi ve 5236 sayılı Kanunun 19.maddesi ile Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununa eklenen Ek madde 4 uyarınca yeniden değerleme oranına göre ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 2.3.2005 tarih ve 9-82 esas ve 126 karar sayılı ilamı uyarınca temyiz konusu alacak hüküm tarihinde 1.820....
DAVA : Menfi Tespit KARAR : Dava konusu uyuşmazlık; bankacılık işleminden kaynaklanan menfi tespit talebine ilişkindir. Hâkimler ve Savcılar Kurulu Birinci Dairesi'nin 21/06/2019 tarih ve 678 sayılı kararı gereğince; "5411 sayılı Bankacılık Kanunu ve Banka ve finans kuruluşlarından kullandırılan genel veya ticari kredi sözleşmelerinden kaynaklanan itirazın iptali, menfi tespit ve alacak davaları sonucu verilen hüküm ve kararların", istinaf incelemesinin Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesi tarafından yapılması gerektiğinden Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, Dava dosyasının Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 21. Hukuk Dairesine GÖNDERİLMESİNE, dava dosyası üzerinde yapılan inceleme sonucunda, 12/05/2021 tarihinde, oybirliği ile karar verildi. Gerekçeli Kararın Yazıldığı Tarih : 20/05/2021 .......
Hukuk Dairesi'nin 2013/12489- 15543 E-K sayılı ve özellikle Yargıtay 15. Hukuk Dairesi'nin karar düzeltme yoluyla yapılan başvuru üzerine vermiş olduğu 2020/917- 3079 E-K sayılı ilamlarında da ayrıntılarıyla açıklandığı üzere; takibin ve itirazın iptali davasının, menfi tespit davasının kesinleşmeden önce açıldığı gözetildiğinde, davacının takip başlatmakta ve itirazın iptali davası açmakta hukuki yararının bulunduğu kuşkusuzdur. Menfi tespit davasının itirazın iptâli davasından sonra açılması halinde, itirazın iptâli davasında borçlunun borçlu bulunup bulunmadığı zorunlu olarak inceleneceğinden bu halde borçlunun menfi tespit davası açmakta hukuki yararının bulunmadığı kabul edilmekle birlikte, menfi tespit davası icra takibinden önce ya da sonra açılmış olsa dahi, icra takibine yapılan itiraz üzerine duran takibe devam edilebilmesi ve alacaklının cebri icra işlemlerini sürdürebilmesi için itirazın iptâli ya da alacak davası açması zorunludur....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kira alacağının tahsili için yapılan icra takibi nedeniyle menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 6100 sayılı HMK.ya 6217 Sayılı Kanunla eklenen geçici 3.madde hükmü gözetilerek HUMK.nın 21.07.2004 tarih, 5219 sayılı kanunla değişik 427.maddesi ve 5236 sayılı kanunun 19.maddesi ile Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununa eklenen Ek madde 4 uyarınca yeniden değerleme oranına göre ve Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 02.03.2005 tarih ve 9-82 esas ve 126 karar sayılı ilamı uyarınca temyiz konusu alacak hüküm tarihinde 1.690....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Menfi tespit Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit davasına dair karar, davacılar tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, menfi tespit istemine ilişkindir....
Davacı, dava açarken 30.10.2006 tarih ve 5.000,00 TL bedelli takibe koyduğu çeke ilişkin itirazın iptâlini talep etmiş, yargılama sırasında 01.07.2016 tarihli dilekçesiyle davasını ıslah ederek davayı aynı çeke ilişkin alacak davasına dönüştürmüştür. Taraflar arasında görülen ve kesinleşen ... 3. Asliye Hukuk Mahkemesi’nin 28.02.2008 tarih, 2006/644 Esas, 2008/74 Karar sayılı menfi tespit dosyasında bahsi geçen alacağa konu çek menfi tespit davasına konu edilmiş, bu yargılama sonucunda bu çeke ilişkin olarak menfi tespit davasının reddine karar verilmiş ve davalının bu çeke ilişkin borçlu olduğu kesin hüküm ile belirlenmiştir. Dolayısıyla dava konusu çek bedeli yönünden davanın kabulüne karar verilmesi gerekirken, yasal olmayan gerekçelerle davanın kısmen kabulüne karar verilmesi doğru olmamış, hükmün bu nedenle bozulması gerekmiştir....
Bu bağlamda açılan davanın; menfi tespit davası niteliğinde olduğu açık olmasına rağmen mahkemece; müspet tespit davası açılmış gibi hüküm kurulmuş ve davacının davalıya dava tarihi itibariyle 3.217,85 TL asıl alacak, 5,63 TL işlemiş faiz borcu bulunduğunun tespitine karar verilmiştir. Mahkeme kararında nelerin yazılacağının düzenlendiği HMK'nın 297. maddesinde (HUMK 388 m.); hüküm fıkrasında taleplerden her biri hakkında verilen hükümle taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların sıra numarası altında açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerektiği hükme bağlanmıştır. Ancak bu şekilde dava sonunda mahkemenin kimin lehine, kimin aleyhine karar verdiği, davacının talebinin ne kadarının kabul edildiği, davalının neye mahkum edildiği tereddütsüz şekilde anlaşılabilir....
KARŞI OY YAZISI İnşai davalarda ve eda davalarında kural olarak hukuki yararın bulunduğu varsayılır. Tespit davaları ve bu arada menfi tespit davasında ise davanın açılmasında bir hukuki yararın varlığı koşulu aranır. Davacı menfi tespit davasında davayı açmakta hukuki yararı bulunduğunu bildirmek, bunu açıklamak ve gerekirse ispat etmek zorundadır. Hukuki yarar menfi tespit davasında bir dava şartıdır. Borçlu maddi hukuk bakımından ödemekle yükümlü olmadığı bir alacak talebiyle karşılamışsa hukuki yararın bulunduğu kabul edilir. Davacı borçlunun hukuki durumunun tehlikede olması, tereddüt içinde olması halinde menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmaktadır. Borçlu ödeme emrine itiraz edebileceği dönemde önünde 2 yol vardır....
DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 29/06/2021 KARAR TARİHİ : 28/03/2022 G.K.YAZILDIĞI TARİH : 07.04.2022 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirketçe, müvekkili şirket aleyhine Ankara .... İcra Müdürlüğünün 2020/8347 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, icra takibinde 6.677,00 TL ve 5.477,00 TL asıl alacak borcu gösterildiğini ancak müvekkilinin böyle bir asıl alacak borcu ve bu takibe istinaden talep edilen feriler yönünden borcu bulunmadığını, aksine cari hesap dökümünden de anlaşılacağı üzere müvekkili ile davalı arasında hiçbir alacak borç ilişkisi kalmadığını, işbu dava açılmadan önce davalının, takibin 6.667,10 TL'lik asıl alacak kısmından vazgeçtiğine dair icra dosyasına beyanda bulunduğunu belirterek; müvekkilinin Ankara ......
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararıyla; davalı tarafın dava konusu icra takip dosyalarındaki alacak açıklamasını kaçak elektrik kullanımına dayandırmış olmasına rağmen, gerek davaya cevap dilekçesi gerekse Dicle EDAŞ'a yazılan müzekkere cevabı dikkate alındığında alacak sebebinin abone tüketimine ve sayaçtan geçen verilere dayandırıldığı görülmekle; dava konusu menfi tespit davasında ispat yükünün alacaklı olduğunu iddia eden tarafta olduğu, davalı tarafın alacağını ve dayanağını somut delillerle ispatlaması gerektiği halde dava dosyasına Mahkemece yapılmış herhangi bir keşif, tespit raporu veya tespite yönelik resmi makamlarca tanzim edilmiş herhangi bir tutanak veya kaçak kullanıma ilişkin olarak tutanak ve bunu destekler nitelikte herhangi bir resim veya video da sunulmamış olduğu, davalı tarafça dava dosyasına sunulan cevap dilekçesi ve müzekkere cevabı dikkate alındığında takip talebindeki alacağın sebebini değiştirme yönünde...