WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İNCELEME ve GEREKÇE: Dava, hukuki niteliği itibari ile; istirdat isteminden ibarettir. 2004 sayılı İİK 72/8. Maddesi" Menfi tesbit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir. Davacı istirdat davasında yalnız paranın verilmesi ---ispata mecburdur." hükmüne amir olup davacı borçlu olmadığı parayı haciz baskısı sebebiyle ödediği iddiasıyla davalıdan iadesi istemli eldeki davayı açtığı, İİK 72/8. Madde hükmü ile özel yetkili mahkeme düzenlemesinin yapıldığı, icra takibinin ----- gerçekleştirildiği, davalının yerleşim yerinin -------olduğu, bu haliyle mahkememizin yetkili olmayıp ----- yetkili olduğu anlaşıldığından aşağıdaki şekilde karar verilmiştir....

    Menfi tespit davası açılması bir süreye tabi değildir. Menfi tespit davası, borç (tamamen) ödeninceye kadar açılabilir. Zira, borç ödendikten sonra , istirdat davası açılabilir.(Uygulama ve Öğretide Menfi tespit ve İstirdat(Geri Alma) Davası-Nihat Yavuz syf.136) O halde İİK.'nun 72. maddesinde, menfi tespit davası açılması için bir süre öngörülmemiş olup, borç ödeninceye kadar her zaman menfi tespit davası açılabilir. (Yargıtay 3.Hukuk Dairesi'nin 2014/519 Esas 2014/7733 Karar sayılı ilamı da bu yöndedir.)...

    Davada hukuki yarar bulunmadığı gerekçesiyle usulden reddine ilişkin olarak verilen karar Dairece “...Hemen belirtmek gerekir ki; borçlu İcra İflas Kanunu'nun 72. maddesi hükmü çerçevesinde; icra takibi öncesinde veya icra takibi sırasında borçlu bulunmadığının ispatı için menfi tespit davası açabilir. Ancak, borçlunun icra mahkemesine şikayet yoluna başvurmaması veya icra mahkemesinden takibin iptalini istememesi, menfi tespit davası açmasına engel değildir....

      İpotek veren üçüncü kişinin icra mahkemesine başvurarak takip talebinde gösterilmediği iddiası ile süresiz şikâyet yolu ile icra takibini iptal ettirme hakkı bulunmaktadır. İpotekli takip sonucunda kendisine ait taşınmaz satılacağı için ipoteğin fekki istemini içeren menfi tespit davası açmakta hukuki yararı bulunmaktadır. Menfi tespit davası sırasında ihtiyati tedbir kararı verilmediği için ipoteğe konu taşınmaz “Cebri icra ile üçüncü kişilere satılmış ise, menfi tespit davasının borçlu lehine sonuçlanmış olmasının taşınmazlar hakkında daha önce yapılmış olan satışlara bir etkisi yoktur. Bu mallar icranın eski hâle iadesi yolu ile alıcılardan geri alınamaz”. Somut olayda ipotekli taşınmaz ihale ile alacaklıya satılmış, alıcı adına tapuda tescil edilmiş ve borç alacaklıya ödenmiş olduğundan İİK’nın 72/6. maddesi uyarınca menfi tespit davası kendiliğinden istirdat davasına dönüşür. Mahkeme kendiliğinden menfi tespit davası ve istirdat davası olarak devam eder. Dava konusuz kalmaz....

        HUKUKİ NİTELENDİRME DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, abone sözleşmesi nedeni ile menfi tespit istemine ilişkindir. Davacı tarafından ... 8. İcra Müdürlüğü'nün ... takip sayılı dosyasına konu alacak nedeni ile borçlu olunmadığının tespiti talep edilmektedir. Davalı vekili tarafından esasa cevap süresi içerisinde yetki ilk itirazında bulunulmuştur. İcra takibinden sonra açılan menfi tespit ve istirdat davalarında yetkili mahkeme İİK 72/son maddesinde özel olarak düzenlenmiştir. Hükme göre, menfi tespit ve istirdat davaları takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir. Somut olayda icra takibinin ... İcra Dairesinde yapıldığı, davalı şirketin adresinin ise ... olduğu açıktır. Ayrıca taraflar arasında imzalanan abone sözleşmesi ile yetkili mahkeme olarak ... mahkemeleri belirlenmiştir. Bu durumda mahkememiz eldeki dava dosyası bakımından yetkisiz olup yetkili mahkeme ......

          Sulh Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 13/02/2014 NUMARASI : 2012/254-2014/168 Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı menfi tespit ve istirdat davasına dair karar, davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, menfi tespit istemine ilişkindir. Mahkemece davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı vekili dilekçesinde; davacının babasına ait işyerinde davalının kiracı iken kira bedeline karşılık çekler verdiğini, ancak kira süresi dolmadan taşınmazı tahliye ettiğinden fazla ödediği kira bedellerinin tahsili için icra takibi yaptığını ve davacının itiraz etmemesi üzerine takibin kesinleştiğini, davacının kiralayan olmadığı için iade etmesi gereken bir kira bedeli de olamadığını belirterek Antalya 3. İcra Müdürlüğünün 2012/615 sayılı dosyası alacağı nedeniyle borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini istemiştir....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi Taraflar arasındaki menfi tespit ve istirdat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı vekili; davalı banka tarafından, kredi kartı alacağının dayanak gösterilmesi suretiyle, müvekkili aleyhine icra takibi başlatıldığını, ancak müvekkili ile davalı banka arasında herhangi bir kredi kartı sözleşmesi imzalanmadığını ve müvekkilinin davalıya borçlu olmadığını belirterek, müvekkilinin davalı bankaya borçlu olmadığının tespiti ile,...8. İcra Müdürlüğünün 2005/11617 sayılı takip dosyasında müvekkilinin emekli maaşından yapılan kesintilerin istirdatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Dosya kapsamından, davalı hakkında İmar Yasası'na aykırılık eylemi nedeniyle davacı idare tarafından idari para cezası tahakkuk ettirildiği; davalının idari yargıda açtığı davanın reddedildiği, idari para cezası hakkında ilamsız icra takibi başlatıldığı, süresinde itiraz edilmemesi nedeniyle takibin kesinleştiği, davalının cebri icra tehdidi altında ödemede bulunduğu, menfi tespit davasının, davalının icra takibinden feragati nedeniyle yazılı şekilde hükme bağlandığı anlaşılmaktadır. Dava, 20/08/2013 gününde açılmış; davacı, kesinleşen takip nedeniyle 16/09/2013 tarihinde ödemede bulunmuştur. Menfi tespit istemi ile açılan dava, takipten sonra yapılan ödeme karşısında artık istirdat davasına dönüşmüştür. Mahkemece, uyuşmazlığın esasının çözümlenmesi gerekir. Karar, açıklanan nedenle yerinde görülmemiş ve bozmayı gerektirmiştir....

                Tüketici mahkemesinin 27/09/2018 tarih, 2018/228- 623 E.K sayılı kararı olduğu, davanın menfi tespit olarak açıldığı, ıslah ile borcun tamamının ödendiği ve müddeabihi ıslah ederek 10.298,21 TL nin davalıdan alınarak davacıya verilmesinin talep edildiği, mahkeme gerekçesinde maaş haczi nedeniyle tahsil edilen tutarların borçtan sorumlu olmayan alacaklı T3 alınması nedeniyle istirdat talebinin kabul edildiği ve belirli bir miktarın davalıdan alınarak davacı T3 verilmesine şeklinde hüküm bulunduğu, kural olarak tespit davalarının kesinleşmeden icra takibine konu edilemeyeceği ancak menfi tespit sırasında haciz baskısı altında para tahsili halinde menfi tespit davasının artık istirdat davasına kendiğilinden dönüşeceği, zaten ilam davacısının ıslah talebinde bulunarak istirdat talep ettiği ve mahkemece belirli miktar paranın ilam davalısından alınıp, davacısına verilmesine şeklinde likit bir hüküm kurulduğu, istirdat davasının bir bakıma alacak niteliğinde olduğu, para alacaklarına ilişkin...

                Dava, İİK'nın 72/son maddesine dayalı menfi tespit davası olup, İİK'nın 72/son maddesinde "Menfi tespit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir." hükmü bulunmaktadır. Davalı ....'nin adresinin ... olduğu, davaya konu bononun arka yüzünde de "... Şubesi"nin cirosu bulunduğu anlaşılmakla, ... mahkemelerinin yetkili olduğu gözetilmeden yazılı gerekçe ile ...Asliye Hukuk Mahkemeleri'nin yetkili olduğuna karar verilmesi doğru görülmemiş, hükmün bozulmasına karar vermek gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 22/03/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

                  UYAP Entegrasyonu