Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında, ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın %15'inden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir.'' yönündedir. Davacının icra takibinden sonra iş bu dava ile menfi tespit talebi ile teminat karşılığı icra takibinin durdurulması talebinde bulunduğu anlaşılmış, mahkemece yasal koşulların yerine getirilmediği, davacının talebinin yargılamaya muhtaç olduğu yönündeki kararında dosya kapsamındaki delillere göre bir aykırılık görülmemiştir....

DELİLLER VE GEREKÇE : Dava, hukuki niteliği itibariyle kira sözleşmesinden kaynaklanan menfi tespit davasıdır. 6100 sayılı HMK 4. maddesi uyarınca her türlü kira sözleşmelerinden kaynaklanan davalarda görevli mahkeme Sulh Hukuk Mahkemesidir....

    gerekçesiyle reddedildiği ve temyiz incelemesinden geçerek kesinleştiğini, bunun üzerine adli yargıda dava açıldığını, bu nedenle davalı idarenin tazmin isteyen işleminin iptali ile dava konusu teminat mektubundan dolayı davacının borçlu olmadığının tespitine, teminat mektubunun hükümsüz olduğunun tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

    maksadı ile verilen bu teminat senetleri sebebiyle müvekkilin borçlu olmadığı, menfi tespit bu teminat senetlerinin bonoların iptali, takiplerin durdurulması yönünde tedbir kararı verilmesini talep ve dava etmiştir....

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2018/1138 Esas KARAR NO : 2022/1133 DAVA : Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 03/01/2019 KARAR TARİHİ : 14/12/2022 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı; müvekkilinin 1969 yılından bu yana Tokat ilinde akaryakıt ticareti yaptığını, davalının önerisi ile Tokat ili ... ilçesi ......

        Davacının menfi tespit davası açması için öngörülmüş zamanaşımı süresi öngörülmediği için menfi tespit davasının süresinde açılmadığına ilişkin davalı itirazının yerinde olmadığı kabul edilmiştir....

          Yukarıda yapılan açıklamalar neticesinde menfi tespit davasında arabucuya başvurulmasının dava şartı olup olmadığının irdelenmesi gerekmektedir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 106. maddesinde düzenlenen tespit davasının özel bir şekli olan menfi tespit davası, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat davası olarak nitelendirilemez. Bu dava sonucunda, borçlunun borçlu olmadığının anlaşılması halinde borçlu olunmayan kısım belirtilmek suretiyle olumsuz tespit hükmü kurulmaktadır. Menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştüğü hâllerde dahi olumsuz tespit hükmü kurulması gerekmektedir. Başka bir deyişle, menfi tespit davasının niteliği gereği verilen kararlarda, yalnızca davacının borçlu olup olmadığı belirlenmekte, borçlu olmadığı kısma ilişkin olumsuz tespit hükmü kurulmaktadır. Bu hüküm, herhangi bir alacağın tahsilini gerektirir nitelikte bir ilam olmadığından esasa yönelik olarak İİK m. 32 uyarınca doğrudan ilamların icrası yolu ile takibe konulamaz....

          Dava dilekçesinin sonuç ve istem bölümünde bonodan dolayı menfi tespit istemi yer aldığı halde takipten dolayı menfi tespit talebi varmış gibi değerlendirme yapılarak hüküm kurulması doğru olmadığı gibi menfi tespit davalarında dava tarihindeki borçluluk durumu saptanarak karar verilmesi gerektiği halde ipotekli taşınmazın yargılama sırasında satışından kaynaklanan bedelin borçtan düşülmesi suretiyle bulunan miktara hükmedilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarını kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, 21/02/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

            bankaya gönderildiğinin tespit edildiği, --- müzekkere cevabından; Davalı tarafından ----- prim borçlarından kaynaklanan ve teminat mektubu ile garanti edilen işleri kapsayan yükümlülüğün yerine getirilmediği tespit edildiğinden 65.000,00-TL bedelli teminat mektubunun nakde çevrildiğinin belirtildiği, Dosyada mübrez davacı bankaya ait hesap fişinden ----- teminat mektubunun paraya çevrilmesi talebi nedeniyle davacı banka tarafından 04/08/2020 tarihinde 65.000,00-TL bedelli ------- açıldığı, 05/08/20202 tarihinde icra dosyasından depo edilmek üzere aktarılan 40.388,52-TL bedelin davalı hesabından davacı banka tarafından tahsil edildiği, davacı banka tarafından 04/08/2020 tarihinde teminat maktu bedeli 65.000,00-TL 'nin ------- ödendiği, Davalı tarafından yargılama aşamasında sunulan beyanlarında; Gayrimenkulün icra yoluyla satışından arta kalan bedelin ve faizinin, icra müdürlüğünce kendisine bilgi verilmeksizin ve taraflarına iade edilmeksizin davacı banka hesabında depo edildiğini belirtmiş...

              gibi gösterilerek muvazaalı işlem yapıldığı, bu nedenle geçersiz olduğu sebepleri ile menfi tespit kararı verilmesinin talep edildiği, dolayısıyla mahkemece, davacı tarafça ileri sürülen iddialar hiç değerlendirilmeksizin, talep dışı hususlarda inceleme yapılarak karar verildiği, bu durumun usul ve yasaya aykırı olduğu anlaşılmaktadır....

                UYAP Entegrasyonu