Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi DAVA :Davacı, icra takibinin menfi tespit davası sonuna kadar durdurulmasına karar verilmesini istemiştir. Mahkeme, ihtiyati tedbir talebinin reddine karar vermiştir. Hüküm süresi içinde davacı avukatı tarafından temyiz edilmiş olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: Y A R G I T A Y K A R A R I Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre, yerinde bulunmayan bütün temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, 03.03.2014 gününde oyçokluğu ile karar verildi. KARŞI OY Dava icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasıdır....

    Tüketici Mahkemesinin 2018/208 E. sayılı dosyasın ile açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir kararı verilmiş ise de ,takip alacaklısının menfi tespit davasında taraf olarak yer almadığı anlaşıldığından tedbir kararının dosyanın tarafları açısında geçerli olduğundan ve senedin iktisabında davalı alacaklının bile bile davacı borçlunun zararına hareket ettiğini ispata yarar somut bir delilinde sunulmamış olması nedeni ile mahkeme kararı usul ve yasaya uygun olmakla yerinde bulunmayan istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

    Yukarıda yapılan açıklamalar neticesinde menfi tespit davasında arabucuya başvurulmasının dava şartı olup olmadığının irdelenmesi gerekmektedir. Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 106. maddesinde düzenlenen tespit davasının özel bir şekli olan menfi tespit davası, konusu bir miktar paranın ödenmesi olan alacak ve tazminat davası olarak nitelendirilemez. Bu dava sonucunda, borçlunun borçlu olmadığının anlaşılması halinde borçlu olunmayan kısım belirtilmek suretiyle olumsuz tespit hükmü kurulmaktadır. Menfi tespit davasının istirdat davasına dönüştüğü hâllerde dahi olumsuz tespit hükmü kurulması gerekmektedir. Başka bir deyişle, menfi tespit davasının niteliği gereği verilen kararlarda, yalnızca davacının borçlu olup olmadığı belirlenmekte, borçlu olmadığı kısma ilişkin olumsuz tespit hükmü kurulmaktadır. Bu hüküm, herhangi bir alacağın tahsilini gerektirir nitelikte bir ilam olmadığından esasa yönelik olarak İİK m. 32 uyarınca doğrudan ilamların icrası yolu ile takibe konulamaz....

      ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 22/11/2021 NUMARASI : 2021/390 ESAS DAVA KONUSU : Menfi Tespit KARAR : İhtiyati tedbir isteyen davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle; Müvekkilinin taraf olarak eklendiği Merzifon İcra Müdürlüğü'nün 2017/971 esas sayılı dosyasında davalı alacaklı taraf borcunun olmadığını, Merzifon İcra Müdürlüğü'nün 2017/971 esas sayılı icra takibinin durdurulması ve davacı müvekkili hakkındaki hacizlerin kaldırılması yönünde ihtiyati tedbir kararı verilmesini taleple dava ettiği anlaşılmıştır....

      Asliye Ticaret Mahkemesi) Taraflar arasındaki ihtiyati tedbire ilişkin menfi tespit kararının incelenmesi sonunda kararda yazılı nedenlerden dolayı tedbir talebinin reddine yönelik olarak verilen kararın süresi içinde ihtiyati tedbir isteyen davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - İhtiyati tedbir isteyen (davacı) vekili, açmış olduğu menfi tespit davasında taraflar arasındaki bayilik sözleşmesinin sona ermesine rağmen ticari ilişkinin teminatı olarak verilen çeklerden birinin bankaya ibraz edilerek karşılıksızdır şerhi yazdırıldığını, çekin keşide tarihi itibariyle azledilmiş şirket temsilcisi tarafından imzalandığını, taraflar arasındaki ihtarnamelerden anlaşılacağı üzere karşı tarafın çek alacağının bulunmadığını belirterek "karşılıksızdır" şerhi yazılan çek bakımından icra takibinin durdurulmasına tedbiren karar verilmesini talep etmiştir....

        Somut olayda, taraflar arasındaki dava, İİK.nun 89/3. maddesi uyarınca haciz ihbarnamesine dayanılarak açılmış menfi tespit davası olup, davacının alacak borç ilişkisinin doğrudan tarafı olmadığı, bu nedenle, İİK'nun 72. maddesi gereğince tedbir kararı verilemeyeceği, İİK'nun 89.maddesinde düzenlenen özel hüküm gereğince 3.haciz ihbarnamesinin alındığı tarihten itibaren süresi içerinde menfi tespit davası açılması halinde, buna dair belgenin 20 gün içerisinde icra müdürlüğüne teslim edilmesi halinde cebri icra işlemlerinin dava sonuna kadar duracağı, davacı tarafından, haciz ihbarnamesinin alınmasından itibaren 20 gün içerisinde davanın açıldığına dair belgenin icra müdürlüğüne sunulmadığı, ihtiyati tedbir koşullarının oluşmadığı, bu nedenle ilk derece mahkemesince ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön görülmediği anlaşılmıştır....

          Somut olayda, taraflar arasındaki dava, İİK.nun 89/3. maddesi uyarınca haciz ihbarnamesine dayanılarak açılmış menfi tespit davası olup, davacının alacak borç ilişkisinin doğrudan tarafı olmadığı, bu nedenle, İİK'nun 72. maddesi gereğince tedbir kararı verilemeyeceği, İİK'nun 89.maddesinde düzenlenen özel hüküm gereğince 3.haciz ihbarnamesinin alındığı tarihten itibaren süresi içerinde menfi tespit davası açılması halinde, buna dair belgenin 20 gün içerisinde icra müdürlüğüne teslim edilmesi halinde cebri icra işlemlerinin dava sonuna kadar duracağı, davacı tarafından, haciz ihbarnamesinin alınmasından itibaren 20 gün içerisinde davanın açıldığına dair belgenin icra müdürlüğüne sunulmadığı, ihtiyati tedbir koşullarının oluşmadığı, bu nedenle ilk derece mahkemesince ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön görülmediği anlaşılmıştır....

            Somut olayda, taraflar arasındaki dava, İİK.nun 89/3. maddesi uyarınca haciz ihbarnamesine dayanılarak açılmış menfi tespit davası olup, davacının alacak borç ilişkisinin doğrudan tarafı olmadığı, bu nedenle, İİK'nun 72. maddesi gereğince tedbir kararı verilemeyeceği, İİK'nun 89.maddesinde düzenlenen özel hüküm gereğince 3.haciz ihbarnamesinin alındığı tarihten itibaren süresi içerinde menfi tespit davası açılması halinde, buna dair belgenin 20 gün içerisinde icra müdürlüğüne teslim edilmesi halinde cebri icra işlemlerinin dava sonuna kadar duracağı, davacı tarafından, haciz ihbarnamesinin alınmasından itibaren 20 gün içerisinde davanın açıldığına dair belgenin icra müdürlüğüne sunulmadığı, ihtiyati tedbir koşullarının oluşmadığı, bu nedenle ilk derece mahkemesince ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön görülmediği anlaşılmıştır....

              İİK 72/3.maddesi "İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak,... göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir.İİK 72/3 maddesi uyarınca icra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında teminatlı veya teminatsız takibin durdurulmasına karar verilemez. Menfi tespit davalarında ihtiyati tedbir koşulları değerlendirilirken İİK 72 maddesi yanında, H.M.K. 389 vd. maddelerinin de göz önünde bulundurulması gerekir. H.M.K.'nın 390/3 maddesi,'' Tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkca belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır'' düzenlemesini içermektedir. Somut olayda icra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında takibin durdurulmasına karar verilemez....

                ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 22.09.2022 NUMARASI : 2022/388 E İHTİYATİ TEDBİR TALEP EDEN DAVACI : VEKİLİ : KARŞI TARAF DAVALI : VEKİLİ : DAVANIN KONUSU : Menfi Tespit (Sözleşmeden Kaynaklanan) KARAR TARİHİ : 16.12.2022 KARAR YAZIM TARİHİ : 16.12.2022 Sözleşmeden kaynaklanan menfi tespit talepli davada mahkemece ihtiyati tedbir talebinin reddine dair verilen ara karara karşı süresi içinde davacı vekilince istinaf kanun yoluna başvurulması üzerine yapılan incelemede; GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ; Davacı vekili özetle; taraflar arasında 20.03.2013 tarihli Elektronik Ücret Toplama, Araç İçi Yolcu Bilgilendirme, Kamera ve Akıllı Durak Sistemi işine ilişkin sözleşmenin akdedildiğini, sözleşme süresinin 10 yıl olduğunu, işin kurulumu, işletme masrafları ve sistemin işletilmesi yükümlülüğünün müvekkilinde bulunduğunu, sözleşmenin 16. maddesinde bakım ve işletmeye ilişkin hususların düzenlendiğini, müdahalede gecikme için ceza öngörüldüğünü, müvekkilinin günlük cironun %2.17 oranında pay alacağının...

                  UYAP Entegrasyonu