in Atatürk Barajı Sulama Birliği yönetim kurulu başkan ve üyeleri olduğu, Yaylak Sulama Projesi kapsamında DSİ GAP 15. Bölge Müdürlüğü tarafından projelendirilen, inşa edilen ve olay tarihinde Atatürk Barajı Sulama Birliğine devredilmiş olan sulama kanalının etrafında oynayan 15/01/2005 doğumlu ... Keser'in olay tarihinde sulama kanalına düşerek düzenlenen otopsi raporu ile sabit olduğu üzere suda boğulma sebebiyle vefat ettiği, olaya konu kanalın 83 kilometre uzunluğunda olduğu, ölenin düştüğü yerin Mülkören köyünün arka tarafında sulama kanalı yolunun sol tarafında, ölenin babası köy muhtarı ...'...
Hukuk Dairesi 2797 sayılı Yargıtay Kanunu’nun (2797 sayılı Kanun) 40 ıncı ve Yargıtay İç Yönetmeliği’nin 18 inci maddeleri uyarınca yapılan ön incelemede; dava konusu uyuşmazlığın niteliği ve temyizin kapsamının, ipoteğin geçersizliği iddiasına dayanan menfi tespit istemine ilişkin olduğu anlaşılmıştır. Yargıtay Büyük Genel Kurulunun dairelerin ... bölümüne ilişkin 25.01.2023 tarihli ve 1 sayılı kararı uyarınca dosyayı inceleme görevi Yargıtay 11. Hukuk Dairesine ait olduğundan, 2797 sayılı Kanun’un 60 ıncı maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca gerekli inceleme yapılmak üzere dosyanın ilgili daireye gönderilmesine karar vermek gerekir. KARAR Açıklanan sebeple; Dosyanın YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİNE GÖNDERİLMESİNE, 04.10.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi....
ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 09.05.2019 NUMARASI : 2019/68 2019/156 DAVA KONUSU : Tespit (İşe İade İstemli) KARAR : GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ: İDDİANIN ÖZETİ : Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Müvekkilinin; 24.04.2018 ile 01.12.2018 tarihleri arasında davalı işyerinde çalıştığını, su dağıtım görevlisi olarak çalışmakta iken davalı tarafından 01.12.2018 tarihinde iş akdine son verildiğini, brüt 2.187,00 TL maaş aldığını, davacı su dağıtım görevi yapmakta iken davalı tarafından; "14.11.2018 tarihinde sulama sezonu bittiğinden ve Sulama birlikleri Kanunu ile Birlik Ana Statüsüne aykırı işe alındığınızdan dolayı" denilerek davacının iş akdine 01.12.2018 tarihinde haksız bir biçimde son verildiğini, müvekkilinin belirsiz süreli iş sözleşmesi ile işe alınmış olup sezonluk çalışacağına dair hiç bir bilgi ve belge bulunmamasına rağmen fesih bildiriminde sulama sezonu bittiğinden iş akdine son verildiğinden bahsedildiğini, davalı işyeri, işçiyi sezonluk belirli bir süre için çalıştırmak...
Davalı vekili, davacının, üyelik yükümlülüklerini yerine getirmemesi ve birlik aleyhine faaliyette bulunması nedeniyle üyelikten çıkarıldığını, çıkarılma kararının haklı nedenlere dayandığını, anasözleşme ve yönetmelik hükümlerinin verdiği görev ve yetki çerçevesinde karar verildiğini savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre; davacının ihracına gerekçe yapılan "birlik aleyhinde faaliyette bulunma" eylemin sabit olmadığı, ihraç nedeninin bulunmadığı, Birlik Başkanı ve Yöneticileri hakkında zimmet ve görevi kötüye kullanma suçlarından dolayı açılan davanın derdest olduğu, davacıyla birlikte ihraç edilen 27 üyenin de, olağanüstü genel kurulun yapılması için imza toplayan kişiler olduğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile davacının, davalı birlik üyeliğinden çıkarılmasına ilişkin 08.06.2011 tarih ve 222 sayılı kararının iptaline karar verilmiştir. Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir....
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; birlik üyeliğinden çıkma isteğinin sonuç doğurmasının davalı tarafın bu isteği kabul etmesine bağlı olmadığı, davacının birlik anasözleşmesinin 8. maddesinde yer alan koşulları taşıyan istifa iradesinin davalıya ulaşması ile davacının üyelik sıfatının sona erdiği, yönetim kurulu tarafından alınan ve iptali istenilen kararın bir hükmünün olmadığı, davacının dava açmadan önce birlik üyeliği sıfatının sona erdiği, ihracına ilişkin yönetim kurulu kararının ortadan kaldırılmasında hukuki yararın bulunmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir. Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir. 1)Dava, birlik üyeliğinden ihraç kararının iptali istemine ilişkindir....
Esas sayılı dosyasından ilgili belgeler dosya arasına alınmış, DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, kambiyo senedine dayalı menfi tespit davasıdır. Davanın İİK.72. maddesine dayalı menfi tespit davası olduğu, İİK.72.maddesinde; "Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir...." şeklinde, 6102 sayılı TTK.778/1-d maddesi yollaması ile TTK. 677....
Davacı vekilinin istinaf başvurusu incelenmesinde; Dosya kapsamı ve bilirkişi raporu ile, davacı kooperatifin davalı hakkında su kullanım bedeline ilişkin tutanaklar düzenlediği, bu tutanaklardan davalı-borçlu T3'ın 2003- 2004- 2005- 2006- 2007- 2008- 2009- 2010- 2015 yıllarına ait sulama borcunun tahsili için Adana 7 İcra Dairesinin 2016/2334 Esas sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, Kooperatif tarafından 9.257,12 TL asıl alacak ile 9.827,75 işlemiş faiz olmak üzere toplam 19.084,75 TL için takip başlatılmış, davalı süresindeki itirazı ile borcun tamamına itiraz, dava davalının kabul etmediği tutar için açılmıştır. 6172 sayılı Sulama Birlikleri Kanunu Ek Madde 1- "(1) Birlik görev alanında yer alan her su kullanıcısı gerçek ve tüzel kişi sulama tesisinden faydalanabilmek için o birliğe üye olmak zorundadır. (2) İlk üyelik kaydı sırasında bir defaya mahsus olmak üzere (…) katılım payı tahsil edilir. (3) Birlik üyeleri birlik tarafından tahakkuk ettirilen su kullanım hizmet bedelini...
, belediye meclisince alınan tahsis kararlarının iptali konusunda davalı birlik veya davacı kooperatifçe açılan bir davanın olup olmadığı, varsa sonucu ve davaya etkisi, ödeme protokolüne göre davacının ödemesi gereken miktarın ne olduğu, tamamının ödenip ödenmediği, davacıya arsa tahsis edilmesinde davalıların kusurlarının ne olduğu ve birlik üyesi tüm kooperatiflere kararlaştırılan şekilde arsa tahsisinin yapılıp yapılmadığı tartışılarak oluşacak sonuç çerçevesinde bir karar vermek gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır. 2) Mahkemece, emsal olabilecek arsalar belirlenip ihale tarihine yakın taşınmaz satış belgeleri getirtilerek, arsaların değerlerinin tespit edilmesi gerekirken arsa değeri yönünden 05.01.2005 tarihli bilirkişi raporu yerine 09.09.2008 tarihli bilirkişi raporundaki değerlerin esas alınmasının nedeni denetime elverişli olarak açıklanmadan emlakçılardan alınan bilgilere dayanan bilirkişi raporuna itibar edilmesi doğru görülmemiştir. 3) Bozma nedenine...
Asliye Hukuk Mahkemelerince ayrı ayrı görevsizlik kararı verilmesi nedeni ile yargı yerinin belli edilmesi için gönderilen dosya içindeki tüm belgeler incelendi gereği düşünüldü: K A R A R Dava, fuzuli işgal iddiasına dayalı olarak ve konuta hasar verilmesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir. Dosya kapsamından, davalının davacı siteye ait konutta kira ödemeden oturduğu, taraflar arasındaki davanın işçi-işveren ilişkisinden kaynaklanmadığı anlaşılmaktadır. İş Mahkemeleri özel bir mahkemedir. 5521 Sayılı İş Mahkemeleri Yasasının 1. maddesine göre "İş Kanununa göre işçi sayılan kimselerle işveren veya işveren vekilleri arasında iş akdinden veya İş Kanununa dayanan her türlü hak iddialarından ... hukuk uyuşmazlıklarında" İş Mahkemeleri görevlidir. Somut olayda, davacının iddiası fuzuli işgal nedeniyle alacak olduğuna göre, davanın Asliye Hukuk Mahkemesinde görülmesi gerekir. SONUÇ: Yukarıda belirtilen nedenlerle; H.Y.U.Y.’nın 25. ve 26. maddeleri gereğince Ankara 10....
Ancak, sulamaya bırakılan sular için muhatap olmadığı gerekçesiyle davalı Birlik'in sorumluluğu altında olmayan sulama faaliyetlerinden kadim su hakkı nedeniyle sorumlu tutulması doğru değildir 5....