Uy.Tacirlere Verilen Kurumsal Banka Ve K.Kartlarından Kaynaklanan (5411 S.K. 142/1 Hariç) (Menfi Tespit) DAVA TARİHİ : 09/01/2024 KARAR TARİHİ : 06/05/2024 Mahkememizde görülmekte olan 5464 S.K. Uy.Tacirlere Verilen Kurumsal Banka Ve K.Kartlarından Kaynaklanan (5411 S.K. 142/1 Hariç) (Menfi Tespit) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin miras bırakanı muhtevefa ...'ın 07.01.2023 tarihinde vefat ettiğini, geriye mirasçı olarak eşi ... ile müşterek evliliklerinden olma müşterek çocukları 21.11.2016 doğumlu ...'ın kaldığını, müteveffa murisin mirasçısı olan müvekkilleri ... ile ...'ın mirası gerçek reddi istemi ile İzmir .......
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk Mahkemesi - K A R A R - Uyuşmazlığın kredi sözleşmesine dayanan ihtiyati haciz kararına itiraz ile ilgili olmasına, ihtiyati haciz kararından sonra menfi tespit ya da itirazın iptali davası açılmamış bulunmasına ve tarafların sıfatına göre kararın temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 13. Hukuk Dairesi Başkanlığına gönderilmesine, 26.10.2011 gününde oybirliğiyle karar verildi....
Dava, terekenin borca batık olduğunun tespiti hukuksal nedenine dayalı olarak 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 605/2 maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Ölüm tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır (TMK m. 605/2). Bu maddeye dayanan talepler süreye tabi olmayıp, mirasçıların iyi niyetli ya da kötü niyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Mirasbırakanın ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibariyle, mirasbırakanın tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması; terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir. Mirasçılar Türk Medeni Kanununun 610/2 maddesinde yazılı eylemlerde bulunmadıkça yani zımnen mirası kabul etmiş duruma düşmüş olmadıkça, her zaman terekenin borca batık olduğunun tespitini isteyebilirler....
İlk derece mahkemesi tarafından; davacı davasını ve itiraz sebeplerini ıslah ettiğinden, ıslah edilen sebeplere göre inceleme yapılması gerektiği, davacının mirası süresi içerisinde reddettiğine dair bilgi ve belge getirilmediği, esasen ıslah edilen talebe göre davacının süresinde mirası reddetmediği, terekenin hükmen borca batık olduğunu ileri sürerek itiraz ettiği, TMK'nun 605/2. maddesine dayanan olguların bir menfi tespit davasının konusu olabileceği, bu olguların dar yetkili icra mahkemesinde tartışılamayacağı, menfi tespit davası açıldığına ve mirasın hükmen reddedildiğine dair bilgi ve belge getirilmediği gerekçesi ile itirazın reddine karar verilmiştir....
Dekorasyon İnşaat Sanayi ve Ticaret Ltd Şti, ..., ... ve ... arasında genel kredi ve teminat sözleşmeleri akdedildiğini, genel kredi ve teminat sözleşmesine istinaden Diğer/Ticari Kredi Hesapları açıldığını ve kullanıldırıldığını, taksitlerin zamanında ödenmediğinden hesapların 05/05/2021 tarihinde kat edildiğini, ... ticari kredi hesabının kat tarihi itibariyle 559.203,98 TL, ... ticari kredi hesabının kat tarihi itibariyle 510.179,14 TL, ... sayılı ticari kredi hesabının kat tarihi itibariyle 251.342,20 TL borcu bulunduğunu, ayrıca borcun borçlu nezdinde 4 adet çek yaprağı için 5941 sayılı Çek Kanunu uyarınca çek garanti tutarı olan 10.680,00-TL sorumluluğu bulunduğunu, 1.090.725,32 TL nakit borç ve 4 adet çek garanti tutarı 10.680 TL'sının da bankaya depo edilmesi için Beyoğlu ......
İcra Müdürlüğünün 2013/3164 esas sayılı icra takibi yaptığını ,takip konusu borcun hangi Genel Kredi Sözleşmesinden kaynaklandığının belli olmadığını ,kefalet sözleşmesinin geçersiz olduğunu ,yeni tarihli Genel Kredi Sözleşmesi varken eski tarihli Genel Kredi Sözleşmesine istinaden kredi kullandırılmasının hakkın kötüye kullanımı niteliğinde olduğunu ileri sürerek takip konusu borcun hangi Genel Kredi Sözleşmesine dayalı olarak tahsis edildiğinin tespit edilmesini ,müvekkillerinin 23.05.2008 tarihli Genel Kredi Sözleşmesine kefaletinin geçersizliğinin tespit edilmesini ve sonraki tarihli Genel Kredi Sözleşmesi varken önceki tarihli Genel Kredi Sözleşmesine dayalı kredi tahsis edilmiş ise bu tahsisin hakkın kötüye kullanımı niteliğinde olduğunun tespit edilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı vekili ,müvekkili banka ile dava dışı asıl borçlu ......
Asliye Ticaret Mahkemesi, finans ile ilgili davalara bakacak mahkeme olarak belirlenmiş olsa da; davacının dava dilekçesine bakıldığında borçlu olmadığını iddia ettiği kambiyo senedini kefil olduğu genel kredi sözleşmesine istinaden verildiğini iddia etmiştir. Dosyaya ibraz edilmiş bir genel kredi sözleşmesi bulunmamaktadır. Genel Kredi Sözleşmesi ile davaya konu edilen kambiyo senedi arasında ilişki kurulamadığı müddetçe davacının dava konusu iddialarının çözümü Kıymetli Evraklar Hukuku'nun genel esaslarına başvurulacaktır. Kambiyo senetlerinin illetten mücerret olması ilkesi dikkate alındığında da bu aşamada dosyadaki iddia ve belgelerle dava konusu Kambiyo senedinin Genel Kredi Sözleşmesine istinaden mi alındığı yoksa bir başka borç için mi alınıp alınmadığı hususunun çözümü mümkün görünmemektedir. HMK. 1. maddesinde açıkça düzenlendiği gibi mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi Taraflar arasındaki uyuşmazlık, davacıların genel kredi sözleşmesine kefaleti nedeniyle girişilen takibe yönelik menfi tespit istemine ilişkindir. 9.2.2011 gün ve 6110 sayılı Bazı Kanunlarda Değişiklik yapılmasına Dair Kanunun 8.maddesi ile 2797 sayılı Yargıtay Yasasının 14.maddesinde yapılan değişiklik uyarınca; Yargıtay Büyük Genel Kurulunun 24.01.2014 günlü ve 2014/1 sayılı kararı uyarınca Banka ve finans kuruluşlarından kullandırılan genel veya ticari kredi sözleşmelerinden kaynaklanan itirazın iptali ve menfi tespit davaları sonunda verilen hüküm ve kararların,temyizen incelenme görevi 19.Hukuk Dairesinindir. SONUÇ: Dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 19.Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 17.06.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi....
icra takibinden sonra müvekkili tarafından reddi miras süresi içerisinde -----Sayılı Mirasın Reddi davası açıldığını ve söz konusu davada 27.05.2015 tarihinde Mirasın Reddi kararı verilmiş olup iş bu karar 06.07.2015 tarihinde kesinleştiğini, bunun üzerine müvekkili ---------- dosya münderecatında da görüleceği üzere reddi miras kararı da olan, mirasın gerçek reddi kararı nedeniyle takibin durdurulmasına ilişkin bir itiraz dilekçesi gönderdiğini, Ancak bu itiraz süresi geçtiği gerekçesiyle ilgili icra müdürlüğü ve tarafından davalı banka tarafından dikkate alınmadığını ve takibe devam edildiğini, borcun kaynağı müvekkilinin babası ile davalı banka arasında akdedilmiş olan müvekkilinin babası tarafından alınmış olan ticari araç nedeniyle bankanın vermiş olduğu ticari kredi olduğunu, bu borca karşılık davalı bankanın öncelikle---- Sayılı Dosyası ile müvekkilinin eşi müteveffa-------------------- hakkında --------- icra takibi başlattıklarını, daha sonra karşı tarafın bu sefer aynı miktar...
DAVA : Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 13/08/2021 KARAR TARİHİ : 18/08/2021 KARAR YAZIM TARİHİ : 24/08/2021 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari İlişkiden Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle: Bursa 4. İcra Müdürlüğünün 2019/... sayılı icra dosyası ile davalı banka, alacaklı sıfatı ile müvekkil ...'in ağabeyi ... aleyhine 21.05.2019 tarihinde icra takibi başlatttığını, müvekkil ...'in ve asıl dosya borçlusu ...'in babaları rahmetli ... 23/04/2021 vefat ettiğini, dosya asıl borçlusu ...'in bir diğer kardeşi Ahmet PİŞKİN ve Fayime PİŞKİN ile birlikte 28.05.2021 tarihinde Bursa 7. Sulh Hukuk Mahkemesi nezdinde 2021/712 E. Sayılı dosya kapsamında Mirasın Gerçek reddinde bulunduklarını, Bursa 7. Sulh Hukuk Mahkemesi 2021/688 K. numaralı hükmü ile vefat eden ...'...