Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mahkemece, murisin terekesinin borca batık olduğunun açıkça belli olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, mirasın hükmen reddedildiğinin tespitine karar verilmiştir. Hükmü, davalılardan... vekili temyiz etmiştir. Dava, terekenin borca batık olduğunun tespiti hukuksal nedenine dayalı olarak 4721 sayılı Türk Medeni Kanunu'nun 605/2. maddesi gereğince açılan mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Ölüm tarihinde miras bırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılır (TMK 605/2. madde). Bu maddeye dayanan talepler süreye tabi olmayıp, mirasçıların iyi niyetli ya da kötü niyetli olmalarının bir önemi bulunmamaktadır. Mirasbırakanın ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirlenir. Ölüm tarihi itibariyle, mirasbırakanın tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturur. Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması; terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu gösterir....

    Mahkemece, davanın kabulü ile mirasın hükmen reddine ve davacıların Ankara 23. İcra Müdürlüğünün 2012/7746 Esas sayılı takip dosyasından borçlu olmadıklarına karar verilmiştir. Hükmü, davalı temyiz etmiştir. Mirasın reddi davası ile davacıların borçlu olmadıklarının tespiti davasının niteliği gereği birlikte görülme olanağı bulunmamaktadır. Bu nedenle menfi tespit davasının ayrılmasına karar verildikten sonra için esasına yönelik inceleme ve araştırma yapılarak sonucuna göre karar verilmelidir..." hükmü, yerel mahkemece davacı tarafın menfi tespit taleplerini tümüyle reddetmesi gerektiğini ortaya koysa da yerel mahkemece bu yönde bir hüküm kurulmamış olup davanın kabulüne karar verilmiştir....

    "İçtihat Metni" MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi - K A R A R - Taraflar arasındaki uyuşmazlığın genel kredi sözleşmesine dayanan ihtiyati haciz talebinden kaynaklanmasına ve taraflar arasında itirazın iptali veya menfi tespit davası açıldığına dair bilgi ve belge olmamasına göre kararın temyiz incelenmesi görevi Yargıtay Yüksek 11. Hukuk Dairesi' ne ait olup, 6723 sayılı ... Kanunu ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun'un 21/2. maddesi ile değişik 2797 sayılı Kanun'un 60/3. maddesi gereğince dosyanın anılan Yüksek Daireye gönderilmesi gerekmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın görevli Yargıtay Yüksek 11.Hukuk Dairesi Başkanlığı'na GÖNDERİLMESİNE, 26.09.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi....

      ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ ESAS NO : 2020/957 Esas KARAR NO : 2022/777 DAVA : Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 15/01/2021 BİRLEŞEN DAVA VE ESAS DAVA YÖNÜNDEN KARAR TARİHİ : 11/11/2022 Mahkememizde görülmekte olan Menfi Tespit (Ticari Nitelikteki Hizmet Sözleşmesinden Kaynaklanan), Menfi Tespit (Ticari Satımdan Kaynaklanan) davasının yapılan açık yargılaması sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: ESAS DAVA Davacı vekili mahkememiz dosyasına vermiş olduğu dava dilekçesinde özetle; Müvekkilin Babası------ ticari araç kullandığını, kredileri ödeyememesi nedeniyle aleyhine icra takibi yapıldığını takipten sonra 17.02.2015 tarihinde ----- vefatı üzerine müvekkili tarafından ----- Sulh Hukuk Mahkemesinde 16.03.2015 tarih ve ------ Sayılı mirasın reddi davası açıldığı ve söz konusu davada 27.05.2015 tarihinde Mirasın reddi kararı verilmiş olup iş bu karar 06.07.2015...

        GEREKÇE: Dava, banka genel kredi sözleşmesinden kaynaklı asıl borçlunun yasal mirasçısı sıfatıyla davacı hakkında başlatılmış icra takibinden sonra davacının mirasın gerçek reddi nedeniyle borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir. Getirtilen Kayseri ... Sulh Hukuk Mahkemesinin ... Esas ... Karar sayılı gerekçeli kararına göre davalı bankanın kredi borçlusu olan müteveffa ... 'nın ... tarihinde vefat ettiği, geriye davacı da dahil bir kısım yasal mirasçıların bulunduğu, bu yasal mirasçılardan davacının 3 aylık yasal ret süresi içerisinde ... tarihinde mahkemeye mirasın gerçek reddi istemiyle başvurduğu ve davacının talebinin kabulü ile mirasın kayıtsız ve şartsız reddedildiğinin tespit ve tesciline karar verildiği ve hükmün ... tarihinde kesinleştiği anlaşılmakla davalı bankanın müteveffa tarafından imzalanmış ......

          Davacının murisinin davalı bankadan kullandığı bireysel tüketici kredisi kapsamında ödenmeyen kredi bedelinin mirasçılardan tahsili için başlatılan takipten kaynaklı boçlu olunmadığının tespiti ve ödenen miktarın istirdatı talebine ilişkindir. Her ne kadar mirasçılar murisin borçlarından halefiyet ilkesi gereği sorumlu iselerde bu sorumluluğun mirasın reddi halinde ortadan kalkacağı ve davacı mirasçıların Bursa 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/1009 Esas, 2016/219 Karar sayılı kesinleşmiş mirasın hükmen reddi ilamı karşısında murisin boçlarından sorumlu tutulamayacakları anlaşılmakla davanın kabulüne, takip tarihi itibariyle alınmış bir mirasın reddi kararı bulunmadığından takibin başlangıç anı itibariyle takibin haksız ve kötü niyetli olmadığı gözetilerek tazminat talebinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygundur. Davalının istinaf talebinde haklı değildir....

          Davacının murisinin davalı bankadan kullandığı bireysel tüketici kredisi kapsamında ödenmeyen kredi bedelinin mirasçılardan tahsili için başlatılan takipten kaynaklı boçlu olunmadığının tespiti ve ödenen miktarın istirdatı talebine ilişkindir. Her ne kadar mirasçılar murisin borçlarından halefiyet ilkesi gereği sorumlu iselerde bu sorumluluğun mirasın reddi halinde ortadan kalkacağı ve davacı mirasçıların Bursa 6. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2015/1009 Esas, 2016/219 Karar sayılı kesinleşmiş mirasın hükmen reddi ilamı karşısında murisin boçlarından sorumlu tutulamayacakları anlaşılmakla davanın kabulüne, takip tarihi itibariyle alınmış bir mirasın reddi kararı bulunmadığından takibin başlangıç anı itibariyle takibin haksız ve kötü niyetli olmadığı gözetilerek tazminat talebinin reddine karar verilmesi usul ve yasaya uygundur. Davalının istinaf talebinde haklı değildir....

          Menfi tespit ve istirdat davaları 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’nun (İİK) 72. maddesinde düzenlenmiştir. Maddeye göre; borçlu icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tespit davası açabilir. Borçlu, menfi tespit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa davaya istirdat davası olarak devam edilir. İspat yüküne ilişkin yukarıda açıklanan genel kural menfi tespit davaları için de geçerlidir. Yani, menfi tespit davalarında da, tarafların sıfatları değişik olmakla beraber, ispat yükü bakımından bir değişiklik olmayıp, bu genel kural uygulanır. Bu davalarda da bir vakıadan kendi lehine haklar çıkaran (iddia eden) taraf o vakıayı ispat etmelidir....

            Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle; Davacıların ödeme emrine karşı yasal süre içerisinde itirazda bulunmayan davacılar tarafından reddi miras kararının alınmış olması, müvekkili tarafından bilinebilecek bir husus olmadığını, müvekkilinin reddi miras kararından bu dava ile haberdar olduğunu, davacının iddia ettiği gibi arabuluculuk safhasında davacı vekili reddi mirastan hiç söz etmemiş ve taraflarını bilgilendirmediğini, Arabuluculuk tutanağında da görüleceği üzere davacılar vekili yalnızca borca itiraz etmiş ve müvekkillerinin borçtan sorumlu olmayacağını ifade ettiğini, reddi mirasa ilişkin herhangi bir beyan yer almamakta olduğunu, davacılar reddi mirasa ilişkin taraflarına herhangi bir bilgilendirme yapmadan kötü niyetle bu davayı açmış bulunmakta olduklarını, davacının belirtmiş olduğu mirasın reddi kararının icra dosyasına sunulmamış olması, icra takibinin önce veya sonrasında müvekkil şirkete bildirilmemiş olması ve arabuluculuk toplantılarında mirasın reddi kararından bahsedilmemiş...

            Maddesi uyarınca usulüne uygun bir şekilde tebligat yapıldığını,, davacının yasal süre içerisinde icra takibine karşı itirazda bulunmadığını ve takibin 20.11.2017 tarihinde kesinleştiğini, mirasın reddine ilişkin kararın borca itiraz niteliğinde olduğunu, yasal süre içerisinde bildirilmesi gerektiğini, davacı tarafça mirasın reddi talebi ile ikame edilmiş olan davanın karar tarihinin 22.08.2017 olup, ödeme emrinin davacı tarafa tebliğ edildiği tarihte, davacının elinde mirası reddettiğine dair karar bulunmasına rağmen, yasal süre içerisinde borca itiraz edilmediğini, konuya ilişkin Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 19.11.2014 Tarih, 2013/12- 2240 E. ve 2014/929 K. Sayılı kararının bulunduğunu, ilgili Yargıtay Hukuk Genel Kurulu kararından da anlaşılacağı gibi, mirasın reddinin İİK'nun 169. Maddesi kapsamında bir borca itiraz niteliğinde olup, aynı kanunun 168/5....

            UYAP Entegrasyonu