Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Mal rejiminin tasfiyesi boşanmanın eki niteliğinde olmadığından, anlaşma gerekli değildir. Ancak anlaşma olduğu takdirde boşanmayla birlikte hüküm altına alınmasına yasal bir engel yoktur. Kural olarak, anlaşmalı boşanma davasında taraflar arasında akdedilmiş olan boşanma protokolünde yer alan mal rejimi hukukundan kaynaklanan anlaşma maddelerinin mahkeme kararında yer alması veya protokolün mahkemece onaylanması gerekir. Mal rejiminden kaynaklanan talepler boşanmanın ferilerinden olmadığından ayrıca dava konusu edilebilirler. Somut olayda; taraflar 02/05/2016 tarihinde evlenmiş, 24/09/2018 tarihinde açılan boşanma davasının kabulüne ilişkin hükmün 04/12/2018 tarihinde kesinleşmesiyle boşanmışlardır. Mal rejimi boşanma davasının açıldığı tarih itibarıyla sona ermiştir (TMK m.225/son)....

ile davalı/karşı davacının adına kayıtlı Cengiz Balıkçılık Ürünleri Deniz Av ve Spor Malzemeleri Pazarlama Sanayi ve Ticaret Limited Şirketi'ndeki hisselerin 1/2'si üzerine alacağın kanundan kaynaklı alacak olması hasabiyle teminatsız olarak 3. kişilere devir ve temliki ile üzerinde ayni hak tesisinin önlenmesine yönelik ihtiyati tedbir konulmasına, fazlaya dair istemin ihtiyati tedbirde dava değerine göre ölçülülük ilkesi, davalının tüm mal varlığına tedbir konulamayacağı, değer artış payı iddialarının yargılama gerektirdiği, edinilmiş mallara katılma mal rejimi ilkeleri gözetilerek reddine" karar verilmiştir....

İhtiyati tedbire veya ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verirken hakim dava hakkındaki kanaatini yalnız ihtiyati tedbir talebi ile sınırlı olarak -kanunen gerektiği için- açıklamak durumundadır. Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir....

Dosyanın incelenmesinde, uyuşmazlığın mal rejimi tasfiyesi ve katılma alacağına ilişkin olup, dava konusunun taşınmaz ve araçlar olduğu, TMK'nin 214 ve devamı maddelerinde mal rejimi tasfiyesi davalarında, mal rejimi boşanma ile sona ermişse yetkili mahkemenin boşanma davasındaki yetkili mahkeme olduğu belirtilmiştir. Uyuşmazlığın gayrimenkul aynından değil, mal rejimi tasfiyesinden kaynaklandığı anlaşılmaktadır. Buna göre uyuşmazlığın Mudanya 1 Asliye Hukuk Mahkemesine görülmesi gerekir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 6100 Sayılı HMK.’nın 21. ve 22. maddeleri gereğince Mudanya 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin YARGI YERİ OLARAK BELİRLENMESİNE, 28.02.2013 gününde oybirliği ile karar verildi....

    Yine Mahkemesince 11/03/2021 tarihli ara kararı ile : "Somut uyuşmazlıkta, ihtiyati tedbir talep edilen davada davalı adına kayıtlı taşınmazlara, davalı ihtiyati tedbir konulmasının talep edildiği; davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebine konu ettiği taşınmazların ve araçların belirli olmaması ve daha öncesinde davacı tarafın ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş olması ve istinaf incelemesinden geçerek şeklen kesinlemiş olması sebebiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine, " karar verilmiştir....

    İhtiyati tedbire veya ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verirken hakim dava hakkındaki kanaatini yalnız ihtiyati tedbir talebi ile sınırlı olarak -kanunen gerektiği için- açıklamak durumundadır. Öte yandan ihtiyati tedbir kararı geçici nitelikte olup, durum ve şartların değişmesi ile her zaman değiştirilebilir....

    AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : 16/06/2022 Tarihli Ara Karar NUMARASI : 2022/350 ESAS DAVA KONUSU : Mal Rejimi KARAR : Bakırköy 7....

    Aile Mahkemesi'nin 2023/88 Esas sayılı dosyasında verilen 22/06/2023 tarihli ara kararının, davacı-davalının banka hesapları ve posta çeki hesapları üzerine ihtiyati tedbir konulması taleplerinin reddine dair 3 numaralı bendine yönelik istinaf talebinde bulunmuştur. Dava; boşanma ve mal rejiminin tasfiyesi, birleşen dava; mal rejiminin tasfiyesi istemine ilişkindir. İhtiyati tedbirde asıl olan ihtiyati tedbire esas olan bir hakkın bulunması ve ihtiyati tedbir sebebinin ortaya çıkmasıdır. Taraflar arasında çekişmeli olan şey veya yargılama konusunu oluşturan hak, aynı zamanda tedbirin konusu hakkı da oluşturacaktır (HMK md. 389/1). İhtiyati tedbirin amacı, hak talebinde bulunana etkin bir hukuki koruma sağlamak olup talebin değerlendirilmesi için yaklaşık ispat yeterli görülmüştür (HMK md.390/3)....

    HMK'nın 389. maddesine göre; Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. HMK 390/3. maddesi göre; tedbir talep eden taraf, dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır. Dosya incelendiğinde; davalı-k.davacı tarafın, mal rejiminin tasfiyesi istemli davası bulunmakla birlikte, davalı-k.davacı taraf üzerine ihtiyati tedbir konulması talep ettiği taşınır ve taşınmaz malları belirtmeyerek talebini somutlaştırmamıştır....

    Davalı - karşı davacı vekilinin tedbir talebi üzerine mahkeme 28/03/2023 tarihli ara kararı ile "Dava konusu olmayan mal varlığı üzerine tedbir konulamayacağından davalı - karşı davacı tarafın ihtiyati tedbir konulması talebinin reddine" karar vermiştir....

    UYAP Entegrasyonu