Dahilde işleme rejiminin işleyişi gereği, gümrük müşavirinin sorumluluğunun rejim sürecinin hangi safhasına kadar olacağı hususu davanın çözüm noktasını oluşturmaktadır. Bu noktada, gümrük müşavirinin beyan sahibi olarak sorumluluktan kurtulabilmesi, Gümrük Yönetmeliğinin 320. maddesindeki "Eşyanın, rejime giriş gümrük idaresinden izin hak sahibinin veya işleme faaliyetini yapan kişinin tesislerine veya kullanım yerine nakli, rejime giriş beyanı kapsamında yapılır." düzenlemesi gereği, rejim hak sahibine teslim ettiğini ispat etmesi halinde mümkün olacaktır. Aksi halde, gümrük yükümlüsü sıfatı ile sorumluluğu devam edecektir. Vergi dava dairesince bu hususun araştırılarak karar verilmesi gerektiği düşüncesi ile, temyiz isteminin kabulü ve kararın bozulması gerektiği oyu ile çoğunluk kararına katılmıyorum....
(X) KARŞI OY : 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 235. maddesinin 5. fıkrasında, Türkiye Gümrük Bölgesine getirilen ve transit rejim beyanında bulunulan serbest dolaşımda olmayan eşyanın, beyan edilenden belirgin bir şekilde farklı cinste eşya olduğunun tespiti halinde, farklı çıkan eşyanın gümrüklenmiş değerinin iki katı idari para cezası verileceği hükme bağlanmıştır....
Gümrük İdareleri, beyan sahibinin talebi üzerine ve eşyanın yanlışlıkla beyanname konusu gümrük rejimine tali tutulmasına veya beyan edildiği rejime tabi tutulmasının özel nedenlerle artık mümkün olmadığına ilişkin kanıtlayıcı belgeleri ibraz etmesi halinde, tescil edilmiş bir beyannameyi iptal ederek, gerektiğinde yeni bir rejim beyanında bulunulmasına izin verebilirler. Ancak, Gümrük İdarelerince beyan sahibine eşyanın muayene edileceğinin bildirilmiş olduğu hallerde, muayenenin sonucu alınmadan beyannamenin iptaline ilişkin talep kabul edilmez. 5. Beyannanenin iptali, yürürlükteki cezai hükümlerin uygulanmasına engel oluşturmaz." Eşyanın bilgisayar sistemi tarafından kontrol türürün kırmızı hat olarak belirlenmesi konusunda Gümrük Yönetmeliğinin 121. maddesinde de bir düzenleme yer almaktadır....
Dahilde işleme rejiminin işleyişi gereği, gümrük müşavirinin sorumluluğunun rejim sürecinin hangi safhasına kadar olacağı hususu davanın çözüm noktasını oluşturmaktadır. Bu noktada, gümrük müşavirinin beyan sahibi olarak sorumluluktan kurtulabilmesi, Gümrük Yönetmeliğinin 320. maddesindeki "Eşyanın, rejime giriş gümrük idaresinden izin hak sahibinin veya işleme faaliyetini yapan kişinin tesislerine veya kullanım yerine nakli, rejime giriş beyanı kapsamında yapılır." düzenlemesi gereği, rejim hak sahibine teslim ettiğini ispat etmesi halinde mümkün olacaktır. Aksi halde, gümrük yükümlüsü sıfatı ile sorumluluğu devam edecektir. Vergi dava dairesince bu hususun araştırılarak karar verilmesi gerektiği düşüncesi ile, temyiz isteminin kabulü ve kararın bozulması gerektiği oyu ile çoğunluk kararına katılmıyorum....
Ethem Efendi Şubesindeki TL ve döviz hesaplarına ve kiralık kasaya ihtiyati tedbir uygulanmasına karar verildiği, davalının itirazı duruşmalı olarak değerlendirilerek 17/12/2020 tarihli ara karar ile 21/07/2020 tarihinde ara karar ile tedbir konulan Garanti Bankası'ndaki davalının banka hesapları ve kiralık kasalarına konulan ihtiyati tedbirin kaldırılmasına" karar verdiği, bu kararın davacı vekilince istinaf edildiği, kişisel mal, kişisel mal yerine geçen mal, denkleştirme gibi tüm iddia ve savunmaların yargılama sürecinde değerlendirileceği, davanın niteliği, ölçülülük/orantılılık/hakkaniyet kriterleri ve talep miktarı gözetildiğinde davalı adına kayıtlı taşınmaz üzerine tedbir konulduğunun görüldüğü, diğer mal varlığına tedbir konulmasının tedbirden güdülen amaca aykırı ve taşkın sonuçlar yaratacağı anlaşılmakla davacı vekilinin istinaf talebinin reddine karar vermek gerekmiştir. H Ü K Ü M : 1- İstanbul Anadolu 23....
HUKUK DAİRESİ DOSYA NO : 2021/214 KARAR NO : 2021/55 T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A İ S T İ N A F K A R A R I İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : BODRUM AİLE MAHKEMESİ TARİHİ : None NUMARASI : 2019/985 ESAS DAVA KONUSU : Mal Rejim KARAR : Mal rejimine dayalı alacak davasında; Şirket hissesi üzerindeki ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine ilişkin Mahkemesinden verilen 20.11.2020 tarihli ara kararın istinafen incelenmesi davalı karşı davacı vekili tarafından süresi içerisinde istenmiş olmakla; dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda gereği düşünüldü; GEREKÇE : Dava; mal rejimine dayalı alacak tahsiline ilişkindir....
Bozma Kararı 1.Mahkeme kararına karşı süresi içinde davacı kadın vekili temyiz isteminde bulunmuştur. 2.Dairece, davacı kadının, dava dilekçesinde boşanmanın yanında ziynet alacağı talebinde de bulunduğunu, başvuru harcı dava dilekçesindeki bütün istekleri kapsadığını, ziynet alacağı talebi, boşanma davasının fer'îsi niteliğinde olmayıp nispi harca tabi ise de, davacı kadının adli yardım talebinin kabulüne karar verildiğine göre, ziynet alacağına ilişkin davada işin esasına girilmesi gerekirken ziynet alacağının boşanma davasının fer'îsi niteliğinde olduğu boşanma davasının reddedilmesi nedeniyle ziynet alacağı talebinin de reddi gerektiği gerekçesiyle ziynet alacağı davasının reddine karar verilmesinin doğru olmadığı, ayrıca davacı kadın, katılma alacağının tahsilini de istediği, katılma alacağına ilişkin talebin, mal rejiminin sona ermesi halinde görüleceği, rejim sona ermedikçe bu talebin incelenmesinin ve tasfiyeye gidilmesinin mümkün olmadığı, taraflar arasında açılan boşanma davası...
Sözleşmeyle başka rejim seçilmediğinden (4722 s.K.m. 10) eşler arasında yasal “edinilmiş mallara katılma” rejimi geçerlidir (TMK. m. 202). Söz konusu mal rejimi, boşanma davasının açıldığı 06.03.2007 tarihinde sona ermiştir (TMK.nun 225/son). TMK.nun 235/1. maddesi hükmüne göre; mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan edinilmiş mallar, tasfiye anındaki değerleriyle hesaba katılır. Mahkemece yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme yeterli olmadığı gibi ulaşılan sonuç da dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. HUMK.nun 74, 75 ve 76. maddeleri (6100 sayılı HMK.nun 33.m.) hükmüne göre, davanın esası olan maddi olayların ileri sürülmesi taraflara, bunların nitelendirilmesi ve uygulanacak kanun maddesini belirlemek hakime aittir. Hâkim, tarafların yargılama oturumlarında ve dilekçelerinde kullandıkları sözcükler ve nitelendirme ile bağlı değildir....
Sözleşmeyle başka rejim seçilmediğinden (4722 s.K.m. 10) eşler arasında yasal “edinilmiş mallara katılma” rejimi geçerlidir (TMK. m. 202). Söz konusu mal rejimi, boşanma davasının açıldığı 06.03.2007 tarihinde sona ermiştir (TMK.nun 225/son). TMK.nun 235/1. maddesi hükmüne göre; mal rejiminin sona erdiği sırada mevcut olan edinilmiş mallar, tasfiye anındaki değerleriyle hesaba katılır. Mahkemece yazılı şekilde davanın kısmen kabulüne karar verilmiş ise de yapılan araştırma ve inceleme yeterli olmadığı gibi ulaşılan sonuç da dosya kapsamına uygun bulunmamaktadır. HUMK.nun 74, 75 ve 76. maddeleri (6100 sayılı HMK.nun 33.m.) hükmüne göre, davanın esası olan maddi olayların ileri sürülmesi taraflara, bunların nitelendirilmesi ve uygulanacak kanun maddesini belirlemek hakime aittir. Hâkim, tarafların yargılama oturumlarında ve dilekçelerinde kullandıkları sözcükler ve nitelendirme ile bağlı değildir....
Ancak, Müsaderesi talep edilen eşyanın transit rejim çerçevesinde ...'den, ....'...