ne sevk edildiği, özet beyan işlemlerine başlanmasına rağmen aracın yükünü ... isimli firmaya ait C tipi antrepoya boşaltmadığı, bu şekilde sanıkların "transit rejimi çerçevesinde taşınan ve serbest dolaşımda bulunmayan eşyayı rejim hükümlerine aykırı olarak ... bölgesinde bırakmak" suçundan 5607 sayılı Kaçakçılıkla Mücadele Kanunu’nun 3/3. maddesi gereği cezalandırılmaları iddiasıyla açılan davada, suça konu ... plakalı çekici ve bu çekiciye bağlı ... plakalı römorkun 14.05.2012 tarihinde Bahçelievler ilçesi Yenibosna TIR Garajı'nda üzerindeki bakır katot yükü olmadığı halde terk edilmiş olarak bulunduğu, bu olay nedeniyle ayrıca müştekisinin ..., sanıklarının ise temyize konu dosyanın sanığı olan ... ile ...'nin olduğu, güveni kötüye kullanma suçundan Küçükçekmece 4. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2013/162 esas sırasında görülen davanın bulunduğu anlaşılmakla, Küçükçekmece 4....
Kanuna Muhalefet Yerel mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun nitelik, ceza türü, süresi ve suç tarihine göre dosya okunduktan sonra Türk Milleti adına gereği görüşülüp düşünüldü; Sanığın adına tanzim ve tescilli 02/11/2010 tarih ve 767 sayılı Transit Beyannamesi muhteviyatı eşyanın Trabzon Gümrük Müdürlüğü'ne sevk edildiği, ancak bahse konu transit beyannamesinin Trabzon Gümrük Müdürlüğü'nde işlem görmediğinin tespit edildiği, Transit beyannamesinde eşyanın 1.500 kg brüt ağırlığında 1 adet şap makinesi olduğu ve eşyanın 8.000 Euro kıymetinde olduğu, beyanname muhteviyatı eşyanın şevkinde 3.421 TL teminat alınarak ve 144 saat süre verilerek 02/11/2010 günü Trabzon Gümrük Müdürlüğü'ne sevk edildiği, eşyanın SRF... plakalı araca yüklü olduğu, bu araçla 02/11/2011 günü Kapıkule Yolcu Salonundan Türkiye'ye giriş yaptığı ve SRF.. plakalı aracın 22/01/2011 günü yine Kapıkule Yolcu Salonundan Türkiye'den çıkış yaptığı tespit edilerek sanığın serbest dolaşımda bulunmayan eşyayı rejim...
Davacı ... ile tarafların miras bırakanı ... 4.10.1993 tarihinde evlenmişler, ...’nin 29.6.2005 tarihinde ölümü ile aralarındaki mal rejim sona ermiştir. (TMK.nun 225/2.m.). Sözleşmeyle başka mal rejimi seçilmediğinden, eşler arasında 01.01.2002 tarihine kadar mal ayrılığı (TKM.nin 170.m.), bu tarihten mal rejiminin sona erdiği ölüm tarihine kadar ise yasal edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir (TMK.nun 202, 4722 s.Y.nın 10.m.)....
Başka mal rejimi seçilmediğinden eşler arasında 1.1.2002 tarihine kadar mal ayrılığı, bu tarihten mal rejiminin sona erdiği boşanma davasının açıldığı tarihe kadar ise, yasal edinilmiş mallara katılma rejimi geçerlidir. Dosya arasında bulunan kayıt ve belgelere göre; Hanife tarafından açılan davanın konusu bulunan 38124 ada 11 parsel sayılı kargir ev nitelikli taşınmazın 6.1.1995 tarihinde edinilerek davalı ... adına tapuya tescil edildiği anlaşılmaktadır. Dava konusu bu taşınmaz 1.1.2002 tarihinden önce edinildiğine ve edinme tarihi 743 sayılı TKM’nin 170. maddesine göre eşler arasında mal ayrılığı rejiminin geçerli olduğu döneme ilişkin bulunduğuna göre, taraflar arasındaki bu taşınmaza ilişkin uyuşmazlığın Borçlar Kanununun genel hükümlerine göre çözüme kavuşturulması gerekmektedir....
SAVUNMA:Davalı cevap dilekçesinde özetle; tarafların 05/08/1982 tarihinde evlendiklerini, taraflar arasında düzenlenmiş mal rejimi sözleşmesinin bulunmadığını, evlilik süresince mal alım satımlarının mevcut olduğunu, evlilikleri süresince müşterek çocukların eğitim-öğretim ve düğün masrafları gibi bir çok çeşitli giderlerin ortaya çıktığını, söz konusu giderlerin karşılanması için mal satımları olduğunu, yapılan bu işlemlere müşterek olarak karar verildiğini, davaca tarafın dava dilekçesinde belirtmiş olduğu taşınmazların 2002 yılı öncesinde edinildiğini, taraflar arasında sözleşme ile seçilmiş bir mal rejimi olmadığından kanun uyarınca zorunlu olarak tabi oldukları mal rejimi kurallarının uygulanacağını, talebin önceki medeni kanunun(743 sayılı TMK) yürürlükte olduğu dönemde edinilen bir mal varlığına yönelik olduğunu, taraflarca başka bir mal rejiminin kabul edilmediği için önceki kanundaki kuralın rejim olarak kabul edilen "mal ayrılığı" rejimi kurallarına göre davanın çözüleceğini,...
YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacı adına tescilli … tarih ve … sayılı, … tarih ve … sayılı, … tarih ve … sayılı, ... tarih ve … sayılı beyannameler ile … tarih ve … sayılı dahilde işleme izin belgesi kapsamında ithal edilen eşyaya ilişkin olarak rejim koşullarının ihlal edildiğinden bahisle anılan eşyaya isabet eden gümrük, ilave gümrük, katma değer vergisi ve dampinge karşı vergi ile 4458 sayılı Gümrük Kanunu'nun 238. maddesi uyarınca karara bağlanan para cezasının tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle dava açılmıştır. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: ......
YARGILAMA SÜRECİ : Dava konusu istem: Davacı adına tescilli … tarih ve … sayılı serbest dolaşıma giriş beyannamesinin 2. kaleminde, ithal olunan 9503.00.99.00.00 GTİP’te “oyuncak” cinsi eşya için 10/12/2018 tarih ve 30621 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 2018/433 sayılı İthalat Rejim Kararına Ek Karar uyarınca ilave gümrük vergisi ödenmeden ithalat işlemlerinin gerçekleştirildiğinden bahisle gözetim kıymetinin de dikkate alınması suretiyle ek olarak tahakkuk ettirilen ilave gümrük vergisi ve buna ait katma değer vergisi ile vergiler üzerinden 4458 sayılı Gümrük Kanunu’nun 234. maddesinin 1. fıkrasının (a) bendi uyarınca hesaplanarak karara bağlanan para cezasına vaki itirazın reddine ilişkin işlemin iptali istemiyle dava açılmıştır. İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: …....
Dahilde işleme rejiminin işleyişi gereği, gümrük müşavirinin sorumluluğunun rejim sürecinin hangi safhasına kadar olacağı hususu davanın çözüm noktasını oluşturmaktadır. Bu noktada, gümrük müşavirinin beyan sahibi olarak sorumluluktan kurtulabilmesi, Gümrük Yönetmeliğinin 320. maddesindeki "Eşyanın, rejime giriş gümrük idaresinden izin hak sahibinin veya işleme faaliyetini yapan kişinin tesislerine veya kullanım yerine nakli, rejime giriş beyanı kapsamında yapılır." düzenlemesi gereği, rejim hak sahibine teslim ettiğini ispat etmesi halinde mümkün olacaktır. Aksi halde, gümrük yükümlüsü sıfatı ile sorumluluğu devam edecektir. Vergi dava dairesince bu hususun araştırılarak karar verilmesi gerektiği düşüncesi ile, temyiz isteminin kabulü ve kararın bozulması gerektiği oyu ile çoğunluk kararına katılmıyorum....
Dahilde işleme rejiminin işleyişi gereği, gümrük müşavirinin sorumluluğunun rejim sürecinin hangi safhasına kadar olacağı hususu davanın çözüm noktasını oluşturmaktadır. Bu noktada, gümrük müşavirinin beyan sahibi olarak sorumluluktan kurtulabilmesi, Gümrük Yönetmeliğinin 320. maddesindeki "Eşyanın, rejime giriş gümrük idaresinden izin hak sahibinin veya işleme faaliyetini yapan kişinin tesislerine veya kullanım yerine nakli, rejime giriş beyanı kapsamında yapılır." düzenlemesi gereği, rejim hak sahibine teslim ettiğini ispat etmesi halinde mümkün olacaktır. Aksi halde, gümrük yükümlüsü sıfatı ile sorumluluğu devam edecektir. Vergi dava dairesince bu hususun araştırılarak karar verilmesi gerektiği düşüncesi ile, temyiz isteminin kabulü ve kararın bozulması gerektiği oyu ile çoğunluk kararına katılmıyorum....
Dahilde işleme rejiminin işleyişi gereği, gümrük müşavirinin sorumluluğunun rejim sürecinin hangi safhasına kadar olacağı hususu davanın çözüm noktasını oluşturmaktadır. Bu noktada, gümrük müşavirinin beyan sahibi olarak sorumluluktan kurtulabilmesi, Gümrük Yönetmeliğinin 320. maddesindeki "Eşyanın, rejime giriş gümrük idaresinden izin hak sahibinin veya işleme faaliyetini yapan kişinin tesislerine veya kullanım yerine nakli, rejime giriş beyanı kapsamında yapılır." düzenlemesi gereği, rejim hak sahibine teslim ettiğini ispat etmesi halinde mümkün olacaktır. Aksi halde, gümrük yükümlüsü sıfatı ile sorumluluğu devam edecektir. Vergi dava dairesince bu hususun araştırılarak karar verilmesi gerektiği düşüncesi ile, temyiz isteminin kabulü ve kararın bozulması gerektiği oyu ile çoğunluk kararına katılmıyorum....