WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Anılan yasa maddesinde 3. haciz ihbarnamesinden sonra 15 gün içinde 3. kişinin menfi tespit davası açması gerektiği hüküm altına alınmıştır. 15 günlük dava açma süresi hak düşürücü süre olup, bu durumun mahkemece re’ sen dikkate alınması gerekir. Dosyanın incelenmesinde 3. haciz ihbarnamelerinin davacılara 21.10.2013 ve 22.10.2013 tarihlerinde tebliğ edildiği, davanın ise 22.09.2014 tarihinde 15 günlük hak düşürücü süre geçirildikten sonra açıldığı anlaşılmıştır. Mahkemece dava açma hak düşürücü süresinin geçmesi nedeniyle davanın reddi gerekirken yazılı şekilde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre diğer temyiz istemlerinin şimdilik incelenmesine yer olmadığına.peşin harcın istek halinde iadesine, 26/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

    Bakanlığının kendisini vekil ile temsil ettirdiği halde lehine vekalet ücretine hükmedilmemesi yasaya aykırı ise de bu husus yeniden yargılamayı gerektirmediğinden, CMUK'nun 322. maddesindeki yetkiye istinaden hüküm fıkrasına, "Katılan ... kendisini vekille temsil ettirdiğinden, Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince katılan lehine 3.960 TL vekalet ücreti takdiri ile sanık ...' den alınarak katılana verilmesine", ibaresinin eklenmesine, karar verilmek suretiyle CMUK’nun 322. maddesi gereğince DÜZELTİLEN, re’ sen de temyize tabi olan hükümlerin tebliğnamedeki düşünce gibi ONANMASINA, 05/06/2018 gününde oybirliği ile karar verildi....

      Sayılı...kararlarında...da...vurgulandığı...üzere, İİK...nun...360. maddesinde...öngörülen...yetki...kuralı...kamu...düzeni...düşüncesi...ile...sevk...edilmiş...kesin...bir...yetki...kuralı...olup, mahkemece...re' sen...gözetilmesi...gerekir. Somut...olayda, alacaklının.... ... ...... İcra...Müdürlüğünün...2013...5384.......sayılı...dosyası...ile...takibe...başladığı, ihalenin...anılan...takip...dosyasından...yazılan...talimat...üzerine.............İcra...Müdürlüğünün...2013...86...Talimat...sayılı...dosyası...ile...gerçekleştirildiği...görülmektedir. Bu...durumda, yukarıda...açıklanan...maddeler...ve...kurallar...gereğince...ihalenin...feshine...yönelik...şikayeti...inceleme...yetkisi...satışı...gerçekleştiren...talimat...icra...dairesinin...bağlı...olduğu.........İcra...Mahkemelerine...aittir....

        Mahkemece çıkartılan muhtıradan belirtilen süreye rağmen asıl davada verilen re kararının temyizine ilişkin temyiz harcı davacı tarafından mahkeme veznesine depo edilmemiştir. 05.01.1949 tarih ve 32/1 sayılı içtihadı birleştirme kararı uyarınca, bu gibi durumlarda asıl davada verilen mahkeme kararının temyiz edilmemiş sayılmasına karar verme yetkisi mahkemesine ait olduğundan bu yönde hüküm tesis edilip davacı tarafa tebliğ edildikten ve temyiz süresinin geçmesi beklenerek, 2-İncelenmesine gerek görülen ....2. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2006/3 sayılı Değişik iş dosyasının temin edildikten sonra, birlikte gönderilmesi için dosyanın mahalline GERİ ÇEVRİLMESİNE, 27.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi....

          Görev kamu düzenine ilişkin olup, davanın her safhasında mahkemece re’ sen gözetilmesi gerekir. Somut olaydaki gibi, görev ve yetki konusunda birlikte itiraz bulunması halinde, öncelikli olarak görev itirazının incelenmesi gerektiğinden, davanın açıldığı tarih itibariyle banka tarafından açılan kredi kartından kaynaklanan davalarda Asliye Hukuk Mahkemesinin görevli olduğu dikkate alınmaksızın yazılı şekilde yetki yönünden davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, peşin harcın istek halinde iadesine, ... gününde oybirliğiyle karar verildi....

            Mahkemece bu hususlar re’ sen gözetilir. Somut uyuşmazlıkta, davada bir tek davalı olmakla birlikte mahkemece, davacının yatırdığı tüm harçların iadesine karar verilmesi gerekirken karar ilam harcı davada taraf olmayan ihbar olunanlara yükletilmiş, ayrıca davacının yaptığı yargılama giderleri ile davacı lehine hükmedilen vekalet ücreti tek davalı olduğu halde “ …davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile… “ denilerek hüküm kurulmuş, ayrıca davalıların yaptığı yargılama giderleri denilerek hata yapılmış, davada birden çok davalı olduğu izlenimi yaratılarak, hükümde tereddüt oluşturulmuştur. Mahkemece bu şekilde hüküm kurulması HMK. nın 297/2. maddesine aykırı olup, bozma sebebi ise de, bu yanlışlıkların düzeltilmesi yeniden yargılamayı gerektirmediğinden hükmün HMK. nun geçici 3/2. maddesi yollaması ile HUMK. nun 438/7. maddesi uyarınca düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir....

              ın üzerine kayıtlı şirketlerin ilgili kurumlara müzekkere yazılarak araştırılmasına, karşı taraf şirketçe mal kaçırma cihetinde mal kaçırmasına meydan vermemek amacıyla açılmış ve görülmekte olan mahkemeniz dosyası sonuna kadar teminatsız olarak veya sayın ...ταkdir edeceği makul bir teminat karşılığında ihtiyati tedbir kararına hükmedilmesine ve davalı şirketin tasfiye işlemlerinin tedbiren durdurulmasına, tasfiye işlemlerini takip etmeye yetkili tasfiye memurunun dosyaya taraf olarak eklenmesine, yargılama gideri ve vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine dair karar verilmesini talep etmiştir. HUKUKİ NİTELENDİRME, DELİLLERİN VE İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLENDİRİLMESİ: HMK'nın 355. maddesine göre "İnceleme, istinaf dilekçesinde belirtilen sebeplerle sınırlı olarak yapılır. Ancak Bölge Adliye Mahkemesi kamu düzenine aykırılık gördüğü takdirde bunu resen gözetir" şeklinde düzenleme bulunmaktadır. Derdest dava "... Kayseri Genel İcra Dairesi... E....

                satış işlemi gerçekleşemediğini, ardından ödemiş olduğu kaparo bedellerinin iadesi için Remax Fenomen'in Sahipleri Gizem Özerdoğan KAN OĞLU ve Ozan GÜRLER ile görüşmüş ilk etapta 5.000,00 TL'nin iadesi gerçekleştiğini, müvekkilinin kalan 30.000,00 TL'nin iadesini beklerken muhataplar ödemenin yapılmayacağını,nitekim 30.000,00 TL gönderilen hesap numarasının Remax Fenomenin kendi resmi hesabı olmadığını ,bu hesabın işçileri T3 yakın bir akrabasının hesap numarası olduğunun bilgisini verdiklerini, akabinde müvekkili T3 hakkında Cumhuriyet Baş Savcılığına suç duyurusunda bulunduğunu, taraflar arasında düzenlenen harici satım sözleşmesi,taşınmazın devrini sağlamayan geçersiz bir sözleşme olduğunu, dava konusu tapulu taşınmazın satışına ilişkin sözleşme resmi biçimde yapılmadığından hukuken geçersiz olduğunu, geçersiz olduğu içinde taraflarına hak ve borç doğurmayacağını, ancak,taraflar verdiklerini sebepsiz zenginleşme kuralları gereğince geri isteyebileceğini, haklı bir sebep olmaksızın mal...

                Satıcı; Kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla tüketiciye mal sunan ya da mal sunanın adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi kapsar. Tüketici ise ticari veya mesleki olmayan amaçlarla hareket eden gerçek veya tüzel kişiyi ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Aynı Kanunun 3. maddesinde de “Tüketici işlemi: Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi” ifade eder şeklinde tanımlanmıştır. Bir hukuki işlemin 6502 sayılı yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal ve hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir....

                  CEVAP: Davalı vekili 23.12.2019 tarihli cevap dilekçesinde özetle ; Taraflar arasında 2017- 2018 yıllarında yapılan ticari faaliyet kapsamında müvekkilin davacıdan 12 adet fatura karşılığında toplam 1.661.273,52 TL tutarında mal ve hizmet satır aldığını, bu faturalar kapsamında müvekkili tarafından davacıya 1.524.000,00 TI nin 32 adet çek ile, ...'a 5.000,00 TL, ... a 4.000,00 TL, Reşit Salduz' a 25.000,00 TL, ... Ltd. Şti 'ne 10.000,00 TL olmak üzere toplam 1.568.000,00 TL tutarında ödeme yaptığını, müvekkilinin barçlu olarak görüldüğü 93.273,52 TL bedet içinde borçlu olmadığını, davacı ile ... Müh. A.Ş. & ... İnşaat Ltd. Şti. arasında yapılan “... 243....

                    UYAP Entegrasyonu