Dava dilekçesindeki açıklama ve taleplerden davacının davasının istihkak davasımı yoksa haczedilmezlik iddiasına dayalı şikayet mi olduğu net olarak anlaşılmadığı gibi yargılama sırasında da bu konu açıklanmamıştır. Mahkemece, HMK'nun 31.maddesi (HUMK'nun 75.) gereğince davacı borçludan talebinin açıklattırılması istenilerek, talebin istihkak davasına ilişkin olduğunun anlaşılması halinde, bu davanın ancak hak sahibi 3.kişi veya takibin alacaklısı tarafından açılacağı dikkate alınarak davanın aktif dava ehliyeti yokluğundan reddi gerekecektir. Davanın haczedilmezlik iddiasına ilişkin olduğunun tesbiti halinde ise haczedilmezlik şikayeti prosedürü içinde değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerekmektedir. Bu maddi ve hukuki olgular dikkate alınmadan, aksi düşüncelerle yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırıdır....
HMK 33.maddesi uyarınca yapılan nitelendirmede; dava dilekçesinde 0952 numaralı parselde kayıtlı olduğu belirtilen taşınmazın dava dilekçesi ekindeki tapu kaydından ve kıymet takdir raporundan anlaşıldığı üzere Kırklareli Merkez ilçesi, Üsküp mah. 8282 parsel sayılı avlulu kerpiç ev ve müştemilatı niteliğindeki taşınmaz olduğu (0952 nosunun taşınmazın yüz ölçümü olduğu) ve bu taşınmaza yönelik meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunulduğu, bunun yanında kalan 5 adet taşınmazdan da 1 adetine ilişkin çiftçilik iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunulduğu, ayrıca her iki taşınmaza ilişkin istihkak iddiasında bulunulduğu görülmektedir....
Sayılı kararıyla onandığını ve kesinleştiğini, bu konuda verilmiş bir kesin hüküm bulunduğundan, davacının yeniden haczedilmezlik itirazında bulunmasının kötüniyetli ve hukuka aykırı olduğunu, haczedilmezlik itirazının ayrıca davaya konu ev için kullanılan kredinin karşılığı verilen ipoteğin davacının kullandığı ve kullanacağı tüm kredilere karşılık olarak verildiğini ve haczedilmezlik şikayetinin dinlenilmesinin mümkün olmadığını, dava konusu taşınmazın bulunduğu muhitte belirlenen kıymet ile sıfır lüks evler bulunduğunu, borçlunun bu kıymet takdirine itiraz etmesinde hukuki yararı bulunmadığını belirterek davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir. Salihli İcra Hukuk Mahkemesince yapılan yargılama sonunda, davacının Salihli 1. İcra Müdürlüğü'nün 2016/2407 Esas sayılı dosyasında yapmış olduğu meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti yönünden dosyanın tefrikine, meskeniyet şikayeti yönünden davanın reddine karar verilmiştir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve GEREKÇE : Uyuşmazlık, haczedilmezlik şikayetinin yanında ihalenin feshi istemine ilişkindir. İstanbul 29. İcra Müdürlüğü'nün 2016/17437 esas sayılı dosyası üzerinden yazılan talimat sonucunda, Bayramiç İcra Müdürlüğü'nün 2017/3 tal. sayılı dosyasında taşınmazın kıymetinin icra müdürlüğünce 36.179,30- TL olarak belirlendiği, 29/01/2019 tarihinde yapılan ihalede 20.600,00 TL bedelle davalı ihale alcısına ihale edildiği görülmüştür. Davacı-borçlu tarafından şikayet dilekçesinde, hem ihalenin feshi hem de meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunulduğu, her bir başvurunun incelenme yöntemleri ve sonuçları da farklıdır. Bu durumda mahkemece, meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayeti yönünden dosyanın tefrik edilmek suretiyle yargılamanın sürdürülmesi gerekirken, bu husus gözardı edilerek yanılgılı değerlendirme ile yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır....
Davacı maişet nedeniyle haczedilmezlik şikayeti davası açmış, mahkemece şikayetin kabulüne karar verilmiştir. Borçlunun bu maddeden yararlanabilmesi için asıl uğraşısının çiftçilik olması gerekir. Yani geçimini çiftçilik ile temin etmelidir. Bunun için borçlunun bizzat kendisinin ziraat yapması zorunlu olmayıp tarım arazisini ortakçıya (yarıcıya) vermek suretiyle işletmesi veya kiraya vermesi halinde de bu madde uyarınca haczedilmezlik şikâyetinde bulunabilir. Asıl işi çiftçilik olan borçlunun yan gelir elde etmek amacıyla yan işler yapması, çiftçilik sıfatını ortadan kaldırmaz. Böyle bir durumda, borçlunun asıl uğraşısının çiftçilik olup olmadığı araştırılıp tesbit edildikten sonra, kendisi ve ailesinin geçimi için zaruri olan arazinin miktarı, haczedilen haczedilmeyen tüm taşınmazları, keşif ve bilirkişi incelemesi ile belirlenmeli ve borçlunun elde ettiği ek gelirler de dikkate alınarak hesaplama yapılmalı ve oluşacak sonuca göre karar verilmelidir....
Somut olayda, borçlu hakkında başlatılan takibin kesinleşmesi üzerine borçlunun taşınmazları üzerine 17/07/2013, 25/09/2014 ve 04/01/2016 tarihlerinde haciz konulduğu, borçlu tarafından aynı mahkemenin 2013/198 Esas ve birleşen 2014/14 Esas (2014/277 Karar) sayılı dosyalarında 2013 ve 2014 tarihli hacizlere yönelik olarak çiftçilikle geçimini sağladığından bahisle İİK 82/4. maddesi uyarınca haczedilmezlik şikayetinde bulunulduğu, mahkemece verilen kısmen kabul kararının Dairemizce bozulması üzerine yeniden yargılama yapılmak üzere mahkemenin 2016/4 Esas (2018/296 Karar) numarasına kaydedildiği, yapılan yargılama sonucunda şikayetin kabulü ile taşınmazlar üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği; yine borçlu tarafından, 04/01/2016 tarihli hacze yönelik olarak, aynı mahkemenin 2017/151 Esas (2019/171 Karar) sayılı dosyasında da maişet iddiası ile haczedilmezlik şikayetinde bulunulduğu, mahkemece şikayetin kabulü ile taşınmazlar üzerindeki hacizlerin kaldırılmasına karar verildiği...
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü: Borçlunun, meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetinde bulunarak haczin kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurduğu, mahkemece taşınmazın icra müdürlüğünce 150.000,00 TL'den aşağı satılmamak üzere satış bedelinden 150.000,00 TL'nin borçluya bırakılarak aşan kısmın alacaklıya ödenmesine karar verildiği anlaşılmıştır. İİK'nun 82/1-12. maddesine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle hukuken geçerli bir haczin varlığı şarttır....
DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 4, 12. bentleri uyarınca meskeniyet ve maişet iddialarına dayalı haczedilmezlik şikayetidir. İİK'nın 82/1- 4,12. maddesine dayalı haczedilmezlik şikayeti, İİK'nın 16/1. maddesi uyarınca yedi günlük süreye tabidir. Bu süre, öğrenme tarihinden itibaren işlemeye başlar. Dava dilekçesi ile, 09/10/2020 tarihli hacze yönelik olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulmuş olmakla, Soma İcra Müdürlüğünün 2014/525 Esas sayılı dosyasının incelenmesinde, davacıya 103 davetiyesi tebliğ edilmediği, davacının daha önce haczi öğrendiğine ilişkin bir bilgi ve belge de olmadığından, şikayet yasal süresindedir. İcra mahkemesince verilen kararlar kural olarak maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmemekle birlikte, aynı takip dosyası nedeniyle, aynı taraflar arasında ve aynı konuda daha önce verilen icra mahkemesi kararları kesinleşmek koşuluyla sonraki şikayet yönünden kesin hüküm teşkil ederler....
GEREKÇE : Dava İİK'nun 82/1- 4 ve 12. maddeleri uyarınca açılmış maişet ve meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetindir. İİK'nun 82/1- 4- 12. maddesine dayalı olarak haczedilmezlik şikayetinde bulunulabilmesi için, şikayet tarihi itibariyle hukuken geçerli bir haczin varlığı şart olduğu gibi, haczin yargılama süresince de ayakta kalması gerekir. Bu nedenle borçlunun haczedilmezlik şikayetinde bulunması üzerine, öncelikle İİK'nun 106. ve 110. maddeleri uyarınca haczin düşmüş olup olmadığının belirlenmesi gerekir. Öte yandan, taşınmazın usulüne uygun olarak haczedildiğinin kabulü için icra müdürlüğünce haciz kararı verilmesi yeterli olup, haczin geçerliliği ve tamamlanmış sayılması için ayrıca tapu siciline şerh verilmesi zorunlu değildir....
DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: İstinaf konusu, takip borçlusu tarafından açılan meskeniyet ve maişet şikayetine ilişkindir....