Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dairemizce, İlk Derece Mahkemesinin davanın reddine dair kararının onanmasından sonra davacı, karar düzletme dilekçesinde; ...... 4.Asliye Ticaret Mahkemesinin 2016/1 esas sayılı dosyasında görülen iflas erteleme talepli davada verilen 31.05.2017 tarihli ara karar ile kira ve işçi alacakları yönünden tarih gözetilmeksizin iflas erteleme tedbir kararının kaldırılmasına karar verildiğini bildirilmiş ve buna dair mahkeme kararını dilekçesi ekinde dosyaya sunarak yargılamaya devam olunması gerektiğini savunmuştur. Buna göre, ............4....

    Sayılı dosyasında verilen 11/09/2020 tarihli " davalı vekilinin ihtiyati tedbir kararının kaldırılması talebinin reddine" ilişkin 1 nolu ara kararının KALDIRILMASINA, 2- Dava dosyasının usulüne uygun şekilde yargılama yapılması için dosyanın ilk derece mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 3- Davalı tarafından yatırılan 54,40 TL istinaf peşin harcının istek halinde istinaf edene iadesine, 4- Davalı tarafından yatırılan 148,60 TL istinaf kanun yoluna başvurma harcının Hazineye gelir kaydına, 5- Dairemiz kararının tebliğ işlemlerinin 7035 sayılı yasa ile değişik HMK 359/3 maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi'nce yerine getirilmesine, Dair, dosya üzerinde yapılan inceleme sonucunda oy birliği ile KESİN olarak karar verildi .05/01/2021 Muhammet GÖKER Başkan 39878 e-imzalıdır Burçak SEVGİ Üye 120662 e-imzalıdır Hilal ERKEŞ Üye 122394 e-imzalıdır Nurten YEŞİLOVA Katip 58641 e-imzalıdır...

    SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, mahkemenin 07.06.2013 günlü ihtiyati tedbir kararına itirazın reddine dair verilen ara kararının BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 28.11.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      karşı kanun yoluna başvurulabileceğini, yüzüne karşı aleyhine ihtiyati tedbir kararı verilen tarafın da kanun yoluna başvurabileceğini, bu başvuruların öncelikle inceleneceğini ve kesin olarak karara bağlanacağını, İkinci safha olarak; yerel mahkemece dikkate alınmayan itiraz ve taleplerinin Başkanlıkça dikkate alınmasını ve hatalı yerel mahkeme kararının kaldırılmasını talep ettiklerini, Binaenaleyh; ortadan kaldırılan 05.04.2022 Tarihli kararda geçen tedbirin kaldırılması hükmü doğrultusunda, bozma sonrası görülen ilk duruşmada tedbirin kaldırılması kararının infazına ve tatbikine ilişkin bir ara karar verilmesinin hatalı ve hukuka aykırı olduğunu, Bölge Adliye Mahkemesi kararının hilafına hareket edildiğini, Yerel mahkemece, 04.10.2022 tarihli celsede verilen 3 nolu ara karardan rücu edilmediği gibi bu taktirde talep etmiş oldukları ihtiyati tedbir taleplerinin de reddine karar verildiğini, ret kararında, herhangi bir gerekçe belirtilmediğinden dolayı sebebinin de bilinemediğini, Yerel...

        ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ TARİHİ : 03/11/2022 (MÜTEFERRİK KARAR) NUMARASI : None DAVA KONUSU : Alacak KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekilinin ibraz ettiği dava dilekçesinden özetle: 04/10/2022 tarihli celsenin 3 nolu ara kararının hatalı olduğunu, çünkü söz konusu ara karara esas ve neden teşkil eden işbu dosyanın 05/04/2022 tarihli gerekçeli kararının Kayseri Bölge Adliye Mahkemesi 6....

        DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE:Samsun 4.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2022/228 Esas sayılı derdest olan dava dosyasında verilen mirasın hükmen reddi talepli davada verilen ihtiyati tedbir kaldırılması talebinin reddine ilişkin ara kararın kaldırılması için davalı vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, yapılan inceleme sonucunda; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; mirasın hükmen reddi istemine ilişkindir. Davalı vekili tarafından süresi içinde yapılan istinaf başvuru incelemesine konu istem ise; Samsun 4.Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2022/228 Esas sayılı derdest dosyasındaki 18/07/2022 tarihli ara kararın kaldırılarak, taleplerinin kabulüne, ihtiyati tedbirin konulmasına karar verilmesine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, verilen 18/07/2022 tarihli ara karar ile; "......

        Somut olayda mahkemece 17/09/2021 tarihli ara kararı ile ihtiyati tedbir kararı verildiği, davalı Akbank TAŞ.vekilince ihtiyati tedbir kararına itirazla ihtiyati tedbir kararının kaldırılmasına karar verilmesinin talep edildiği, itirazın duruşmalı yapılan incelemesi sonucunda 10/11/2021 tarihli celse ara kararı ile davalı Akbank T.A.Ş vekilinin, ihtiyati tedbire vaki itirazının reddine, ihtiyati tedbirin aynen devamına karar verildiği, ara kararının gerekçe içermediği, gerekçesiz olduğu, ayrıca gerekçeli ara karar yazılmadığı anlaşılmaktadır. Oysa ki gerek T.C. Anayasa'sının 141/3.maddesi ve gerekse yasal mevzuat ve yerleşik Yargıtay içtihatları gereğince mahkemelerin her türlü ara karar ve kararlarının gerekçeli şekilde yazılması zorunlu olduğu gibi esasen istinaf ve temyiz yasa yolu incelemesinin de ancak mahkemenin gerekçeli kararının denetlenmesi suretiyle yapılabilmesi mümkündür....

        Madde uyarınca davanın takip edilmemiş sayılacağı hususunun davacı tarafa ihtaren tebliğine, eksik harç yatırıldıktan sonra tensip tutanağı düzenlenmesine'', kararı ile taşınmazın tamamı üzerinde tesis edilen ipotek miktarının tespiti ile bu miktar üzerinden harcın tamamlanması gerektiği belirtilmiş, davacı tarafın ara karardan rücu talebi üzerine 22/04/2021 tarihinde ara karardan rücu talebinin reddine karar verilmiştir. Davacı vekili; mahkemenin 22/04/2021 tarihli ara kararına karşı, istinaf kanun yoluna başvurarak, taşınmazın tamamı üzerine konulan ipotek miktarı değil, müvekkilinin maliki olduğu taşınmazın değeri üzerinden harcın hesap ve ikmali gerektiğini, müvekkili üzerine kayıtlı olmayan taşınmazın tamamı üzerine konulan ipotek miktarı üzeripnden harç ikmalinin mağduriyet oluşturacağını ve mahkemenin bu ara kararının kaldırılması gerektiğini ileri sürmüştür....

          Hukuk Dairesi 13.05.2022 tarihli kararına uygun olarak 07.06.2022 tarihli teminat mektubunun dosyaya ibraz edildiği, her ne kadar davalı vekili tarafından 16.02.2022 tarihli ara karardan itibaren her iki davacıyı da kapsar şekilde sunulan teminat mektubunun on gün içinde ibraz edilmemesi nedeniyle ihtiyati tedbire ilişkin ara kararın kaldırılması gerektiği iddia edilmiş ise de; İİK'nun 261/1. maddesindeki on günlük süre ihtiyati haciz kararının infazının talep edilme süresi olup ihtiyati tedbir kararı gereğince sunulacak olan teminat mektubunun ibrazı için hak düşürücü süre bulunmadığı gerekçesiyle; davalı vekilinin 16/02/2022 tarihli tedbire ilişkin ara kararın kaldırılması talebinin reddine, karar verilmiştir. Karara davalı vekili istinaf başvurusunda bulunmuştur....

            Bu durumda mahkemece dava sırasında verilen ihtiyati haciz kararının HMK 396 maddesine göre durum ve koşulların değiştiğinden bahisle kaldırılması kararına karşı yapılan itiraz üzerine verilen karara karşı istinaf kanun yoluna başvurulamayacaktır. Bu nedenle davacıların itirazı üzerine İDM.ce verilen itirazın reddi ara kararı istinafa tabi değildir. Sonuç itibariyle, Mahkemece verilen ara karar istinafa tabi kararlardan olmadığından davacıların istinaf dilekçesinin HMK 346, 352/1 maddeleri gereğince usulden reddine karar verilmesi gerektiği kanaatine varılarak aşağıdaki hüküm kurulmuştur....

              UYAP Entegrasyonu