Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Dava; emekli maaşına konulan blokenin kaldırılması, istirdat istemine ilişkin olup Talep, ihtiyati tedbire itirazın reddine ilişkin ara kararına karşı yapılan istinaf başvurusudur. Mahkeme kararı belli bir şekle uygun olarak yazılmalıdır. Kararın nasıl yazılacağı konusundaki şekil 6100 sayılı HMK'nun 297. maddesinde gösterilmiş olup, bunlar arasında en önemlilerinden biri de kararların gerekçeli olmasıdır. Kararın açık ve gerekçeli olması hukuki dinlenilme hakkının sağlanması açısından önemlidir. Tarafların ileri sürdüğü iddia ve savunmalar ve bunların dayandıkları deliller, kararda tartışılıp gerekçeleri açıklandığı ölçüde karar, hukuki dinlenilme hakkına uygun bir karar olacaktır. Mahkeme kararının gerekçeli olması hususu 6100 sayılı HMK'nun 297. maddesinde belirtildiği gibi aynı zamanda Anayasa'nın 141. maddesinin de amir hükmünün gereğidir....

"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İcra Hukuk Mahkemesi Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki taraflarca istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü : Alacaklı tarafından, .... Aile Mahkemesinin 07/10/2013 tarihli 2012/488 Esas sayılı tedbir nafakasına ilişkin ara kararına dayalı olarak nafaka alacağının tahsili talebiyle genel haciz yolu ile ilamsız icra takibine başlandığı, borçlunun yasal sürede itfa itirazında bulunması üzerine alacaklı tarafından itirazın kaldırılması istemiyle icra mahkemesine başvurulduğu anlaşılmıştır....

    kararının kaldırılması talebinin reddi kararının kaldırılması istemine ilişkindir....

      Sayılı icra dosyası ile başlatılan çeke dayalı icra takibinde çek bedelinin, işlemiş faizinin, çek tazminatının, harç ve vekalet ücretinin yatırıldığını, müvekkili tarafından aynı çek nedeniyle iki kere ödeme yapılmak zorunda kalındığını, müvekkilinin bu şekilde mağdur edildiğini belirterek ihtiyati tedbir kararının kaldırılarak çek bedelinin müvekkiline ödenmesine karar verilmesini talep etmiştir. TALEP ÜZERİNE VERİLEN KARAR: Mahkemece 17/05/2023 tarihli ara kararla; çek bedelinin karşılığının bankada bulundurulmasının keşide eden konumunda bulunan müdahil açısından zorunlu olup müdahil tarafından Burdur İcra Dairesi'nin ... sayılı dosyasında ödeme emrine itiraz ve menfi tespit davası açma yolu var iken parayı icra dairesine ödemesi nedeni ile dosyada verilen tedbir kararının kaldırılması talebi yerinde olmadığı gerekçesiyle müdahil vekilinin bankada hazır olan çek bedeli üzerindeki tedbirin kaldırılması talebinin reddine karar verilmiştir....

        Bununla birlikte; icra takibinde talep edilen tutarların fahiş olduğu, davalının bu tutarları ödeyemeyeceği ve yapılan kısmi ödemelerin de mahsup edilmediği ileri sürülmüş ise de; icra takibinde talep edilen tutarların, dayanak mahkeme ara kararında hükmedilen tutarlar olması ve davalı borçlunun kısmi ödeme yaptığını itibar edilebilir belge ile kanıtlayamamış olması karşısında; bu yöndeki iddialara itibar edilmemiştir. Davalı borçlu itiraz dilekçesinde; dayanak ara kararın tesis edildiği mahkeme dosyasında dava tarihinin belli olmadığını ve takdir edilen nafaka tutarlarının aylık olmadığını ileri sürmüş ise de; dava tarihinin dayanak ara kararın tesis edildiği 22/12/2017 tarihli tensip tutanağında yer aldığı ve nafakaların aylık olacak şekilde takdir edildiğinin ara kararda belirtildiği açık olup; bu yöndeki itirazlara da itibar edilmemiştir....

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı T3 vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Her hangi bir talep olmaksızın ihtiyati tedbir talebinin uzatılmasını, ihtiyati tedbir kararının kaldırılması taleplerinin reddini istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Yerel mahkemece 16/07/2021 tarihli ara kararı uyarınca davalı T3 vekilinin ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine karar verildiği, ancak bu itirazla ilgili HMK 394/4 maddesinde belirtilen usul çerçevesinde duruşma açılarak hareket edilmesi gerekirken aksi yönde hareket edilmesinin hatalı olduğu anlaşıldığından ilk derece mahkemesinin 16/07/2021 tarihli ara kararının kaldırılarak dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

        İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davalı T3 vekili yasal süresi içerisinde verdiği istinaf dilekçesinde özetle; Her hangi bir talep olmaksızın ihtiyati tedbir talebinin uzatılmasını, ihtiyati tedbir kararının kaldırılması taleplerinin reddini istinaf etmiştir. DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ ve HUKUKİ SEBEPLER : Yerel mahkemece 16/07/2021 tarihli ara kararı uyarınca davalı T3 vekilinin ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine karar verildiği, ancak bu itirazla ilgili HMK 394/4 maddesinde belirtilen usul çerçevesinde duruşma açılarak hareket edilmesi gerekirken aksi yönde hareket edilmesinin hatalı olduğu anlaşıldığından ilk derece mahkemesinin 16/07/2021 tarihli ara kararının kaldırılarak dosyanın yerel mahkemesine gönderilmesine dair aşağıdaki şekilde hüküm tesis edilmiştir....

        Bu karara karşı istinaf kanun yoluna başvuran davalı T3 vekili dilekçesinde özetle, davacı şirketin İstanbul Anadolu 26 ncı Asliye Hukuk Mahkemesinin ihtiyati hacze itirazın reddine ilişkin 31/1/2023 tarihli ara kararına yönelik istinaf başvurusunun İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 40 ıncı Hukuk Dairesinin 2023/538 (E) sayılı dosyasında devam ettiğini, dolayısıyla İstanbul 26 ncı Asliye Hukuk Mahkemesi tarafından derdest dosyaya ilişkin verilen bu kararın geçerli olamayacağını belirterek ilk derece mahkemesinin 13/3/2023 tarihli kararının kaldırılmasını talep etmiştir. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun (HMK) 355 inci maddesi uyarınca ileri sürülen istinaf nedenleri ve kamu düzenine ilişkin konularla sınırlı yapılan inceleme sonunda: Talep, trafik kazasından kaynaklanan manevi tazminat istemiyle açılan davada verilen ihtiyati haciz kararının teminat karşılığında İİK'nin 266 ncı maddesi uyarınca kaldırılması ara kararının kaldırılması istemine ilişkindir....

        Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2021/504 Esas sayılı derdest olan dava dosyasında verilen tapu iptali ve tescil (İİY. 94. ve 120. maddelerine Dayalı) talepli davada verilen ihtiyati tedbirin kaldırılması talebinin reddine ilişkin ara kararın kaldırılması için davalılar vekili tarafından istinaf yoluna başvurulması üzerine, yapılan inceleme sonucunda; İstinaf incelemesine konu ve esas teşkil eden eldeki dava; tapu iptali ve tescil (İİY. 94. ve 120. maddelerine Dayalı) istemine ilişkindir. Davalılar vekili tarafından süresi içinde yapılan istinaf başvuru incelemesine konu istem ise; Samsun 3. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2021/504 Esas sayılı derdest dosyasındaki 18/11/2021 tarihli ara kararın kaldırılarak, taleplerinin kabulüne, ihtiyati tedbirin kaldırılmasına karar verilmesine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, verilen 18/11/2021 tarihli ara karar ile; "......

        ın mahkeme hakimi ... ... hakkında tazminat davası açmış olduğu belirtilerek mahkeme hakimi tarafından davadan çekilme kararı verilmiş, ancak, konuyu inceleyeen merci çekinmenin reddine karar vermiştir. Bu konuda verilen merci kararının süresi içinde temyizi üzerine hüküm Yargıtay 20. Hukuk Dairesince; "... hakimin kendiliğinden çekilmesi şeklinde oluşan olgu, H.Y.U.Y.'nın 32 ve 36.maddeleri gözönünde bulundurulduğunda, bu türden ara kararların ancak son hükümle birlikte temyizi kabul kararlarından olduğundan, temyiz dilekçesinin reddi" gereğine değinilmiş, ... ... ...'ın karar düzeltme istemi de, Dairemizin 13/11/2007 gün ve 2007/15285-14333 sayılı kararı ile reddedilmiştir. Hacir altına alınması talep edilen ... ... ... bu defa, Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 27/06/2007 gün ve 2007/8079-9163 sayılı kararının maddi hataya dayalı olduğunu belirterek daire kararının kaldırılmasını talep etmektedir....

          UYAP Entegrasyonu