Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Geçici hukuki korumalardan olan ihtiyati tedbir HMK'da 389 vd. maddelerinde düzenlenmiştir. HMK'nın 389. maddesinde '' Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkansız hale geceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hallerinde uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir. Birinci fıkra hükmü niteliğine uygun düştüğü ölçüde çekişmesiz yargı işlerinde de uygulanır” şeklinde düzenlenmekle ihtiyati tedbir açıklanmıştır. Amaç bakımından ihtiyati tedbir, aynı uyuşmazlık konusu olan taşınır veya taşınmaz malların devrinin önlenmesi, dava sonuna kadar aynen muhafaza edilmesi veya bir tehlike yahut zararın önlenmesi amacıyla HMK'nın 389 vd. maddelerinde öngörülen durumlarda başvurulan bir yoldur. Başka bir anlatımla ihtiyati tedbirin konusu esasen asıl davanın konusu yani ihtilaflı madde yada olaydır....

Talep ise, ihtiyati tedbir talebinin reddi kararına karşı davacı vekilince yapılan istinaf talebine ilişkindir. Davacı vekilinin dava ve istinaf dilekçesinde, ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz (ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir) verilmesine ilişkin talepte bulunulduğu iddiası bakımından 6100 sayılı HMK ve 2004 sayılı İİK hükümlerinde ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir ya da ihtiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz niteliğinde bir geçici hukuki koruma yöntemi bulunmamaktadır....

Mahkemece; toplanan delillere göre, 6100 s.Kanunda ancak dava konusu uyuşmazlık konusunda ihtiyati tedbir kararı verilebileceği, davalıların menkul ve gayrimenkul mallarının doğrudan uyuşmazlık konusu olmadığı gerekçesiyle talebin reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Dava, trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat ile davalıların malvarlığı üzerine ihtiyati tedbir kararı konulması istemine ilişkindir. Bilindiği gibi 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunun istinaf yoluna başvurulabilen kararlar başlıklı 341. maddesinin birinci fıkrasında ihtiyati tedbir, ihtiyati haciz taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı istinaf yoluna başvurulacağı öngörülmektedir....

    Davacılar vekili aşamalardaki beyanlarında talebini ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir olarak nitelendirmiş, ilk derecede açık olarak ihtiyati haciz talebinde bulunmamıştır. Davacı vekilinin intiyati tedbir mahiyetinde ihtiyati haciz verilmesine ilişkin talebi bakımından 6100 sayılı HMK ve 2004 sayılı İİK hükümlerinde ihtiyati haciz mahiyetinde ihtiyati tedbir niteliğinde bir geçici hukuki koruma yöntemi de bulunmamaktadır. Bu nedenle talep yönünden red kararı verilmiş olmasında da bir isabetsizlik bulunmamaktadır. HMK'nın 355....

    İhtiyati tedbirde asıl olan ihtiyati tedbire esas hakkın bulunması ve bir ihtiyati tedbir sebebinin ortaya çıkmasıdır. Bunlar ihtiyati tedbirin temel şartlarını oluştururlar. Maddede bu iki hususa yer verilmiş ihtiyati tedbire ilişkin hak ve özellikle ihtiyati tedbir sebebi genel olarak belirtilmiştir. Tedbir talebinin kabulü veya reddi bir kısım genel ilkeler konularak hakime bırakılmış, ancak ihtiyati tedbirin sadece uyuşmazlık konusu hakkında verileceği düzenlemiştir. Öte yandan HMK'nın 390/3. maddesi uyarınca ihtiyati tedbir talep eden taraf, talep dilekçesinde dayandığı ihtiyati tedbir sebebini ve türünü açıkça belirtmek ve davanın esası yönünden kendisinin haklılığını yaklaşık olarak ispat etmek zorundadır....

      Yukarıda açıklanan tüm yasal düzenlemeler gözetildiğinde; ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir, amacı, şartları ve sonuçları itibariyle birbirinden farklı geçici hukuku korumalar olup, somut olayda üzerine ihtiyati tedbir konulması istenilen mal varlığı unsurlarının mülkiyeti hususunda ihtilaf bulunmayıp (-kazaya karışan ... plaka sayılı araç da davanın konusu değil, sadece tazminat davasının açılmasına neden olan trafik kazasına karışan araçtır.), alacak para alacağına (-tazminat) ilişkin olduğundan ve bundan ayrı mevzuatımızda ihtiyati haciz niteliğinde ihtiyati tedbir veya ihtiyati tedbir niteliğinde ihtiyati haciz şeklinde bir düzenleme de bulunmadığından ve HMK'nın 26.maddesi hükmü uyarınca hakim, tarafların talep sonuçları ile bağlı olup, başka bir şeye karar veremeyeceğinden, davanın konusunu oluşturmayan mal varlıklarının ihtiyati tedbir kararına konu olması bu sebeplerle mümkün değildir....

        GEREKÇE: Dava, doktor hatasına dayalı maddi manevi tazminat isteklerine ilişkin olup, yargılama sırasında talep edilen ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir istekleri mahkemece reddedilmiştir. İhtiyati tedbir talebi yönünden yapılan incelemede; 6100 sayılı HMK m. 389'da "(1) Mevcut durumda meydana gelebilecek bir değişme nedeniyle hakkın elde edilmesinin önemli ölçüde zorlaşacağından ya da tamamen imkânsız hâle geleceğinden veya gecikme sebebiyle bir sakıncanın yahut ciddi bir zararın doğacağından endişe edilmesi hâllerinde, uyuşmazlık konusu hakkında ihtiyati tedbir kararı verilebilir." hükmüne yer verilmiştir. İhtiyati tedbir kararı ancak dava konusu olan şey hakkında verilebilir. Davacının tedbir talepleri bizzat dava konusu alacağı kapsamadığı gibi, alacağın varlığı ve miktarı yargılama sonunda belirleneceğinden ihtiyati tedbir talebi hukuka uygun olmadığından, ilk derece mahkemesince verilen ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin karar usul ve yasaya uygundur....

        Daire Kararının Özeti : Tarafların temyiz başvurusu üzerine Danıştay Onuncu Dairesince, davacının temyiz isteminin reddi ile maddi tazminat ile manevi tazminat isteminin reddi ile ihtiyati tedbir talebinin incelenmeksizin reddine ilişkin kısmının onanmasına, davalı idarenin temyiz isteminin kabulü ile maddi tazminat isteminin kısmen kabulüne ilişkin kısmının ise bozulmasına karar verilmiştir....

          UYUŞMAZLIK KONUSU OLAN HUSUSLAR: Somut olayda, haksız fiilden kaynaklanan tazminat davasında ihtiyati haciz ve ihtiyati tedbir kararı verilmesi şartlarının oluşup oluşmadığı hususunda uyuşmazlık bulunmaktadır. DELİLLERİN TARTIŞILMASI, DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Talep, kasten yaralama nedeniyle açılan maddi ve manevi tazminat istemli davada ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararı verilmesi istemine ilişkindir. İlk derece mahkemesince, ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz talebinin reddine karar verilmiş, verilen ara kararına karşı davacı vekili tarafından yukarıda yazılı sebeplerle istinaf kanun yoluna başvurulmuştur. Dairemizce, 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 355. maddesi gereğince istinaf sebepleri ile sınırlı olarak ve kamu düzenine ilişkin hususlar resen gözetilerek inceleme yapılmıştır....

          DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE GEREKÇE: Dava; haksız ihtiyati tedbirden kaynaklanan manevi ve maddi tazminat talebine ilişkindir. 6100 sayılı HMK'nın 399/2 maddesinde yer alan "haksız ihtiyati tedbirden kaynaklanan tazminat davası esas hakkındaki davanın karara bağlandığı mahkemede açılır" düzenlemesi uyarınca; haksız ihtiyati tedbir sebebiyle uğranılan zararın tazmini davasının, esas hakkındaki davanın görüldüğü ve karara bağlandığı mahkemede açılması gerekmektedir. Mahkemenin görevli olup olmadığı hususu HMK'nın 114/1-c maddesi uyarınca "dava şartı" niteliğinde olup yargılamanın her aşamasında ve re'sen gözetilmelidir. Somut olayda, davanın dayanağını oluşturan ihtiyati tedbir kararı------- dosyası ile verilmiştir....

            UYAP Entegrasyonu