İcra Dairesi'nin 2019/1431 E sayılı dosyasından genel haciz yolu ile ilamsız takip başlatıldığını, davacı borçluya gönderilen ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu, takipten 19/03/2019 tarihinde haberdar olunduğunu, borca ve yetkiye itiraz ettiklerini, ayrıca ödeme emrinin takip talebine uygun olmadığını, takip talebinde alacak miktarı 150.528,07 TL iken ödeme emrinde 301.056,14 TL olduğunu beyan etmiş, usulsüz tebliğ nedeniyle ödeme emri tebliğ tarihinin öğrenme tarihi olan 19/03/2019 olarak düzeltilmesine, borca ve yetkiye itirazların kabulüne, ödeme emrinin takip talebine aykırılığı nedeniyle de takibin, aksi halde ödeme emrinin iptaline karar verilmesini talep etmiştir....
İŞ MAHKEMESİ TARİHİ : 15/11/2019 NUMARASI : 2018/541 Esas - 2019/569 Karar DAVA KONUSU : Ödeme Emrinin İptali KARAR : TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMASININ ÖZETİ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı kurumun 00005879 takip kart numarası ve 2018/013602 takip numarası ile müvekkiline gönderdiği 17.690,24- TL tutarlı ödeme emrini 11.10.2018 tarihinde tebellüğ ettiğini, dava konusu ödeme emrinin mükerrer şekilde gönderilmiş olduğunu, davalı SGK Düzce Sosyal Güvenlik İl Müdürlüğü tarafından müvekkili şirkete gönderilen 17.690,24- TL tutarlı ödeme emri ile aynı konuda evvelce 19.10.2015 tarihinde 2015/011159 takip numarası ile müvekkili şirkete ödeme emri gönderilmişse de anılan ödeme emrine karşı Düzce 1.İş Mahkemesinin 2016/560 E Sayılı dosyası ile ödeme emrinin iptali talepli dava açıldığını, söz konusu davada mahkemece 05.10.2017 tarihinde taleplerinin kabulüne ve ödeme emrinin iptaline karar verildiğini ve 12.02.2018 tarihinde anılan kararın Yargıtay incelemesinden geçerek...
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle: Takip konusu maddi tazminat alacağına ve tüm fer'ilerine, takip tarihinden önce, İstanbul 33.İcra Müdürlüğü'nün 2018/26904 Esas Sayılı dosyası ile işbu dosyanın davalısına sigorta şirketince, alacaklıya fazlasıyla ödeme yapıldığını, haksız ve mükerrer alacaklara ilişkin takibin iptali gerekirken sadece icra emrinin iptaline karar verildiğini, icra emrinin iptaline, sadece, ilgili icra müdürlüğünün IBAN nosunun icra emrinde bulunmamasının gerekçe gösterildiğini, bu gerekçenin, tek başına icra emrinin iptali için yeterli ise de, takip konusu alacağın zaten daha önce ödendiğini, bu nedenle mükerrer ve haksız olarak müvekkilinden talep edildiği iddialarının hiç incelenmediğini, ayrıca takibe konu ilamda tek borçlu müvekkili firma olmayıp, diğer borçlu Abdulvahap Yıldırım'ın ise icra takibinde, gerek takip talebinde, gerekse icra emrinde, hiçbir şekilde borçlu olarak gösterilmediğini, ilama aykırı olan icra takibinin...
Somut olayda; davacı tarafından başlatılan ilamsız takibe süresinde itiraz edildiği, itiraz üzerine davalı tarafından itirazın iptali davası açıldığı ve davanın halen derdest olduğu anlaşılmış ise de, takibin durdurulmuş olmasının veya itirazın iptali davasının açılmış olmasının takip yolunun bir defa mahsus olarak değiştirilmesine engel olmadığı, her ne kadar icra müdürlüğü daha önce verdiği karardan kendiliğinden dönemez ise de, sonuç olarak takip yolunu değiştirmesine yönelik talebin kabulüne dair verilen kararda hukuka aykırılık bulunmadığı, mükerrer olduğu ileri sürülen takibin iptal edilmesi nedeniyle eldeki takibin mükerrer olmadığı, ilamsız takip ile dayanak belgenin tebliğ edilmiş olması nedeni takip yolunun değiştirilmesine dair düzenlenen ödeme emri ekine faturaların eklenmemiş olmasının ödeme emrinin iptali sebebi olmadığı, ihtiyati haciz üzerine yatırılan teminatın dosyada bulunmasının takip yolunu değiştirmesine engel olmadığı, ileri sürülen istinaf sebepleri yerinde olmadığından...
fıkrasının halen yürürlükte olması karşısında kanuni temsilcilerin vergi ve buna bağlı alacaklar nedeniyle sözü edilen fıkra uyarınca; diğer amme alacakları nedeniyle ise 6183 sayılı Yasanın mükerrer 35. maddesi uyarınca takip edilmeleri gerektiği; buna göre davacı adına aynı madde uyarınca ödeme emri düzenlenmesinin mümkün olmadığı, 213 sayılı Yasanın 10. maddesine göre kanuni temsilcinin takip edilebilmesi için vergi borçlusu hakkında tüm takip yollarının tüketilmesi ve amme alacağının tahsil olanağının kalmadığının 6183 sayılı Yasanın 75....
Mükerrer takip bulunması dava şartı (icra hukukunda takip şartı) olduğuna göre, mahkemece, borçlunun mükerrerlik itirazının bu nedenle kabulü gerekirken, ...İcra Müdürlüğü'nün 2013/67 esas sayılı takip dosyasının her zaman yenilenmesi mümkün olduğu gerekçesiyle istemin kabulüne karar verilmesi yerinde değil ise de; karar sonucu itibari ile doğru olup şikayetin kabulü takibin iptali yerine “takibin geri bırakılmasına ve ödeme emrinin iptaline” karar verilmesi isabetsiz ise de, mahkeme kararını temyiz eden alacaklı taraf olduğundan, aleyhe bozma yasağı nedeniyle bu usulsüzlük bozma nedeni yapılamayacağından mahkeme kararının onanması gerekmiştir. SONUÇ: Alacaklının temyiz itirazlarının reddi ile, aleyhe bozma yasağı nedeniyle ve şikayetin kabulü yönünden sonucu doğru mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.'...
yenileme emri ve icra emrinin iptaline, usulüne aykırı olarak tebligat yapılmış olması ve takip dayanağı ilam ile icra emrinin örtüşmemesi nedeniyle takibin iptaline karar verilmesini dava ve talep ettikleri görülmüştür....
, ödeme emri ekinde dayanak belgelerin de gönderilmediğini, takip dosyasının incelenmesi ile takip dayanağı genel kurul kararından 17/07/2017 tarihinde bilgi sahibi olduklarını, açıklanan nedenle takibin ve ödeme emrinin iptalinin gerektiğini, aynı alacakla ilgili İstanbul 32 İM'nün 2015/9002 sayılı dosyasında nisan 2015 tarihinde başlatılan takibe itirazları üzerine alacaklı tarafından İstanbul 8 Sulh Hukuk Mahkemesinde 2015/1162 esas sayılı dosyası ile açılan itirazın iptali davasının halen derdest olduğunu, bu nedenle işbu takibin mükerrer olduğunu beyanla ödeme emrine ilişkin tebligatın usulsüz olduğunun tespitiyle tebliğ tarihinin 17/07/2017 olarak düzeltilmesine, şikayet ve tirazları nedeniyle ödeme emrinin ve takibin iptaline, hacizlerin kaldırılmasına karar verilmesini talep etmiştir....
den satın aldığı (C) şekerini ihraç etmediğinden bahisle 4634 sayılı Şeker Kanunu’nun 11. maddesi uyarınca idarî para cezası verilmesine ilişkin Şeker Kurulu kararının iptali istemiyle açılan davanın reddedilerek kesinleştiği, bunun üzerine 2.475.000,00-TL tutarındaki idarî para cezasının tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emrinin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı, her ne kadar davacı tarafından, aynı konu ve miktara yönelik mükerrer ödeme emri gönderildiği ileri sürülmüş ise de mükerrer olduğu ileri sürülen ödeme emrine karşı Mahkemelerinin … sayılı esasına kayıtlı dosyasıyla açılan davada, "davalı idarece, dava konusu ödeme emrine esas tahakkuk fişinde sehven yapılan dönem hatası nedeniyle ödeme emrinin düzeltme fişi ile terkin edilerek iptal edildiğinin belirtildiği, dava konusu ödeme emri davalı idarece ortadan kaldırıldığından davanın konusuz kaldığı gerekçesiyle karar verilmesine yer olmadığı” kararı verildiği, dolayısıyla mükerrer takibin bulunmadığı, bu durumda, davacının...
"İçtihat Metni"Mahkemesi :İş Mahkemesi Dava, derdestlik ve mükerrer takip nedeniyle ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir. Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde istek gibi davanın kabulüne karar vermiştir. Hükmün, davalı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi. 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 114. maddesinin (ı) bendinde; aynı davanın, daha önceden açılmış ve halen görülmekte olmaması dava şartı olarak öngörülmüş, anılan yasanın 115. maddesinin (2) No’lu bendinde ise; dava şartı noksanlığının varlığının tespiti halinde davanın usulden reddedileceği düzenlenmiştir....