WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Bunun için şikayetçinin kıymet takdirini öğrendiği tarihten itibaren yasal sürede itiraz etmesi ya da ihalenin feshi isteminde kıymet takdirine itirazını bildirmesi gerekir. Böyle bir durumda icra mahkemesince kıymet takdirine itiraz incelenip, yerinde görülmesi halinde ihalenin feshine aksi halde istemin reddine karar verilecektir. Buna göre şikayetçi borçlu kıymet takdirini öğrendiği tarihten itibaren yasal sürede itiraz ettiğine dair bir iddiada bulunmadığı gibi, icra mahkemesine başvurusunda kıymet takdirine itiraza ilişkin bir beyanının da bulunmadığı dikkate alındığında, kıymet takdiri tebliğ işleminin usulsüz olması tek başına ihalenin feshini gerektirmez. O halde mahkemece, borçlu ... yönünden de istemin reddine karar verilmesi gerekirken adı geçen borçluya kıymet takdir raporunun usule uygun tebliğ edilmediğinden bahisle ihalenin feshine karar verilmesi isabetsizdir....

    Delillerin Değerlendirilmesi Ve Gerekçe;Davacı borçlu tarafından 05.03.2021 tarihinde gerçekleştirilen ihalenin, kıymet takdir ve satış ilanının usulüne aykırı tebliğ edilmiş olması ve KDV oranının %1 yerine % 18 gösterilmesinin hatalı olduğu ve bu durumun katılımı azalttığı iddiası ile ihalenin feshinin talep edildiği, mahkemece şikayetin reddine karar verildiği, davacı tarafça istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır. Borçlu icra mahkemesine başvurusunda, yalnızca kıymet takdir raporunun tebliğ işleminin usulsüz olduğunu ileri sürmüş, ihaleye konu taşınmazın değerinin düşük olduğu ve kıymet takdirine itiraz ettiğine dair bir beyanda da bulunmamıştır. Salt kıymet takdiri raporunun tebliğ işleminin usulsüz olması ihalenin feshini gerektirmez. Bunun için şikayetçinin kıymet takdirini öğrendiği tarihten itibaren yasal sürede itiraz etmesi ya da ihalenin feshi isteminde kıymet takdirine itirazını bildirmesi gerekir....

    İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARAR ÖZETİ: Mahkemece; Kocaeli İcra Müdürlüğü'nün 2020/3998 talimat sayılı takip dosyasından kıymet takdirinin yapıldığı, yapılan kıymet takdirine karşı davacı borçluların itiraz etmesi üzerine yapılan yargılama sonunda, Kocaeli 3....

    Noterliğine ait 34809 yevmiye numaralı vekaletnamede de alacaklının kendi adresini tebligat yapılan adres olarak gösterdiği anlaşılmakla bu hali ile borçluya yapılan ödeme emri tebliğ işleminin usulsüz olduğunun kabulü gerekir. O halde Bölge Adliye Mahkemesince, borçlunun usulsüz tebligat şikayetinin kabulü ile TK'nun 32. maddesi gereğince, tebliğ tarihinin, öğrenme tarihine göre düzeltilmesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde reddi yönünde hüküm tesisi isabetsizdir. Öte yandan, kambiyo senetlerine mahsus iflas yoluyla takipte itiraz ve şikayeti düzenleyen İİK.'nun 172. maddesinde; “Ödeme emrine itiraz veya şikayet etmek isteyen borçlu, ödeme emrinin tebliğinden itibaren beş gün içinde her türlü itiraz veya şikayetini sebepleri ile birlikte diğer tarafa tebliğ edilecek nüshadan bir fazla dilekçe ile icra dairesine bildirmeye mecburdur....

    Somut olayda, davacı kıymet takdir raporu tebliğ işleminin usulsüz olduğunu, bu nedenle rapordan 13/11/2019 tarihinde haberdar olduğunu iddia etmiştir. 7201 Sayılı Tebligat Kanunu'nun bilinen adrese tebligatı düzenleyen 10. maddesinin 1. fıkrasına göre; tebligat, muhatabın bilinen en son adresinde yapılır. 6099 Sayılı Yasa'nın 3. maddesi ile eklenen aynı maddenin 2. fıkrasına göre ise, bilinen en son adresin tebligata elverişli olmadığının anlaşılması veya tebligat yapılamaması halinde, muhatabın adres kayıt sisteminde bulunan yerleşim yeri adresi, bilinen en son adresi olarak kabul edilir ve tebligat bu adrese yapılır....

    Bu düzenlemeler karşısında öncelikle kendisine tebliğ yapılacak şahsın adreste bulunmadığı tespit edilerek mazbataya yazılmalı, daha sonra aynı konutta oturan kişilere veya hizmetçilerinden birine tebligat yapılmalıdır. 27. Bu hâli ile ... ile ...’in aynı konutta oturmadığı anlaşıldığından yapılan tebliğ işlemi Tebligat Kanunu’nun 16. maddesi uyarınca usulsüz olup, usulsüz tebligat nedeniyle borçlu kıymet takdirine itiraz hakkını kullanamamıştır. 28. Borçlu ... tarafından yasal yedi günlük süresinde kıymet takdirine itiraz edilmesi üzerine Konya 3. İcra (Hukuk) Mahkemesinin 12.09.2013 tarihli ve 2013/211 E., 2013/774 K. sayılı kararı ile belirlenen değer üzerinden taşınmaz hissesi satışa çıkarılmış ise de, şikâyetçi borçlu ...’e kıymet takdir tebliği usulsüz olduğundan, şikâyetçi yönünden kıymet takdiri kesinleşmemiştir. 29....

      İCRA HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 05/01/2022 NUMARASI : 2021/248 ESAS 2022/3 KARAR DAVA KONUSU : Usulsüz Tebliğ Şikayeti -Borca ve Fer'ilere İtiraz - KARAR : Yukarıdaki mahal esas ve karar numarası ayrıntılı olarak belirtilen İlk Derece Mahkeme kararının süresi içinde istinaf kanun yoluna başvurulmuş olmakla dosya mündericatına tüm bilgi ve belger okunup tetkik edildikten sonra heyetçe yapılan müzakere sonunda duruşma açılmasına gerek görülmeksizin gereği görüşülüp düşünüldü....

      usulsüzlüklere dayanarak ihalenin feshi isteminde bulunamayacağı, davaya konu taşınmazın icra müdürlüğünce yapılan kıymet takdirine diğer borçlu Er-ay İnşaat Limited şirketi tarafında itiraz edilmesi sonucunda Kayseri 1....

      Somut olayda, şikayetçi üçüncü kişiye gönderilen haciz ihbarnamelerine itiraz edilmemesi üzerine, şikayetçinin borçlu olarak kaydının yapıldığı, mal varlığına haciz işlemleri uygulandığı, mahcuz taşınmazı ile ilgili kıymet takdir işlemi yapıldığı ve kıymet takdir raporunun şikayetçiye tebliğ edildiği görülmüş olup, şikayet dilekçesinde kıymet takdir raporu tebliğinin de usulsüz olduğu ileri sürülmüş ise de, buna ilişkin yapılan incelemede; kıymet takdir raporunun şikayetçinin daha önce tebligat yapılan adresine gönderildiği, "tevzi saatlerinde adresin kapalı olması ve hazırda sorulacak komşu bulunmaması sebebiyle muhatabın adreste ikamet edip etmediği tespit edilemedi" şerhi ile tebligatın iade edildiği, bunun üzerine mernis adresi olan aynı adrese TK'nın 21/2 maddesine göre 05/07/2021 tarihinde tebligat yapıldığı, TK'nın 21/2 maddesine göre yapılan tebligatın şekil şartlarına uygun olduğu, bu haliyle kıymet takdiri tebliğ işleminin usule uygun olduğu sonucuna varılmıştır....

      Davalı vekili cevap dilekçesinde özetle; davacıların usulsüz tebligat iddiasını açtıkları kıymet takdirine itiraz davasında da ön sorun olarak ileri sürdüklerini, bu nedenle huzurdaki davada yeniden yapılan bu iddianın derdestliğe sebep olduğunu ve bu nedenle dava açmakta hukuki yararlarının bulunmadığını, davacı T1 ipotek senedinde bulunan adresine çıkarılan ihtarnamenin tebliğ edilememesi ve bu şekilde tebligata elverişli olmadığının anlaşılması nedeni ile adres kayıt sistemindeki adresine tebligat yapıldığını, davacı T2 ise ipotek senedinin tarafı olmadığından adres kayıt sistemindeki adresine tebligat yapıldığını, tebligatların usulüne uygun olduğunu bildirerek, davanın reddine karar verilmesini istemiştir....

      UYAP Entegrasyonu