Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk Derece Mahkemesince yapılan yargılama sonunda; "...Dava konusu 211 ada 11 nolu parselin kadastro teknisyenliğince düzenlenen 2/B kadastro tutanağına göre; 14862,06m2 ve fındık bahçesi niteliğinde tamamı T7 tespiti yapılmış kullanıcı tespiti yapılamamış olduğu anlaşılmıştır....

, bu cevapla davalı şirketin bir yandan miras bırakanın hisse sahibi olduğunu kabul ettiği ve bu hisse bedelinin varislere ödendiğini belirttiği, bir yandan da sadece 5 adetten fazla hisse sahibi olan hissedarlara kurucu hisse senedi tahsisi yapıldığını, bu nedenle murisin kurucu hissenin bulunmadığının belirtildiğini, oysa ana sözleşmenin hiçbir yerinde kurucu hisselerin 5 adetten fazla hisseye sahip olanlara tahsis edileceğini gösteren bir kayıt olmadığı ileri sürerek muris ...'...

    DELİLLERİN DEĞERLENDİRİLMESİ VE HUKUKİ SEBEPLER: 1- Dava; askı ilan süresi içinde açılan kullanım kadastrosu tespitine itiraz istemine ilişkindir. 2- Manisa İli, Yunusemre İlçesi, Bağyolu Mahallesinde, 2019 yılında yapılan kullanım kadastrosu sırasında düzenlenen kadastro tutanağı ile, çekişmeli 147 ada 2 parsel sayılı taşınmazın 5.234,68 m² yüzölçümlü tarla vasfı ile Hazine adına tespit edildiği, beyanlar hanesinde, "İş bu parsel 6831 sayılı yasanın 2/B maddesi uyarınca Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılmıştır ve iş bu parsel Kemal evlatları T10, T5 T1 T3, T4 ve T9 tarafından 1/6 hisse olarak kullanılmaktadır, iş bu parselin 47,48 m2'si TİAŞ Genel Müdürlüğü lehine irtifak hakkı vardır" şerhlerinin yazıldığı; kullanım kadastrosu çalışmalarının, 20/05/2019 ila 18/06/2019 tarihleri arasında askı ilanına çıkartıldığı, 17/06/2019 tarihinde yasal süresinde görevli Kadastro Mahkemesinde eldeki davanın açıldığı anlaşılmıştır. 3- 6831 sayılı Orman Kanunu'nun 2/B maddesine göre; "Orman...

    İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye ve orman kadastrosu ile tapu kaydının oluşup oluşmadığı, davacının tutunduğu tapu kaydının genel arazi kadastrosunda revizyon görüp görmediği ve görmedi ise nedeni araştırılmamışsa da, kesinleşmiş orman kadastro haritasının uygulanmasına dayalı araştırma, inceleme ve keşif sonucu düzenlenen uzman bilirkişi raporuyla çekişmeli taşınmazın 3116 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılıp kesinleşen orman kadastrosu sınırları içinde olduğu ve 1744 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 2. madde ve 3302 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 2/B madde uygulamasına konu edilmediği, genel arazi kadastrosunda ve 2924 Sayılı Yasa hükümlerine göre yapılan arazi kadastrosunda orman sınırları içinde bulunduğu için kadastro dışı bırakıldığı, davacı tarafın tutunduğu Şubat 1313 tarih ve 33 numaralı sicilden gelen Mart 1952 tarih ve 72 sıra numaralı tapu kaydı kapsamındaki yerin 1744 Sayılı Yasa ile değişik 6831 Sayılı Yasanın 2. maddesi gereğince...

      Çekişmeli taşınmazda, yapılan kullanım kadastrosu sırasında davalı lehine kullanıcı şerhi verilmiş, kullanım kadastrosunun kesinleşmesinden sonra davalı yasal süresi içinde idareye müracaat ederek taşınmazı satın almış ve tapuda adına tescil işlemi yapılmıştır. Davacı ise bu satış işleminden sonra tapu iptali ve tescil isteminde bulunmuştur. Çekişmeli taşınmazın fiili kullanıcısının kullanım kadastrosunun yapıldığı tarihte davalı olarak belirlendiği, Hazinenin de taşınmazı fiili kullanıcı olarak tespit edilen davalıya sattığı, davacının satış işleminden önce açılmış bir davasının bulunmadığı anlaşıldığına göre davalı adına yapılan tescil işleminin mevzuata uygun olduğu tartışmasız olup yolsuz tescil olduğundan bahsedilemez....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; "davanın, taşınmaz üzerinde davacının alması gerektiğinden daha az hisse sahibi olduğundan bahisle davalılar üzerine kayıtlı hisse paylarının kendi payı oranında iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tescil istemine ilişkin olduğunu, davacının ve davalıların ortak murisi ...'ın veraset ilamına göre taşınmazda davacının daha az hisse payının bulunduğu iddiasıyla eldeki davanın açıldığı, yapılan diğerlendirmede dava konusu taşınmazın muris adına tespit ve tescil görmediği, 6292 ... Kanun kapsamında kullanıcı tespiti yapıldıktan sonra kullanıcı oldukları tespit edilen kişilere Milli Emlak Müdürlüğü'nce satışların yapıldığı anlaşıldığından her bir davalı yönünden kullanıcı tespiti miktarında tapuya tescil yapıldığından ve yolsuz tescil söz konusu olmadığından davanın sübut bulmadığı gerekçesiyle davanın reddine" karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A....

          kadastrosuyla yapılan tespitlerde fiili kullanım durumu önem arz ettiğinden taşınmazı da yaklaşık 10 senedir kardeşi diğer davalıyla birlikte kullanıldığından yapılan kullanım kadastrosunda bir hata bulunmadığını, ayrıca davaya konu taşınmazlarda daha önceden herhangi bir tespit yapılmadığını, dolayısıyla önceki hak sahipliğinin de bir öneminin bulunmadığını öne sürerek istinaf kanun yoluna başvurmuştur....

          A.Ş'de ki 200 adet hissesini 11/11/2008 tarihi itibariyle davalı T3 devrettiğinin tespiti ile hisse devrinin Ticaret Sicile tescil ve ilanına karar verildiği anlaşılmıştır. Davacının şirketteki 200 pay hissesini 11/11/2008 tarihinde T3 Bursa 18. Noterliğinde yapılan hisse devir sözleşmesi ile 200.000,00 TL eder karşılığında devir ettiği, aynı tarihli yönetim kurulu karar defterinde yeni yönetim kurulunun oluştuğuna dair karar alındığı, yine 11/11/2008 tarihli yönetim kurulu kararı ile davacının 200 paya karşılık 200.000,00 TL sermayesinin tamamını dışarıdan ortak T3 devretmek istediğini beyanla yapılan oylamada bu hisse devirlerinin yapılmasına ve hisse dağılımının pay ve sermaye itibariyle belirlenmesine dair karar alındığı anlaşılmıştır. Her ne kadar hisse devrine ilişkin 11/11/2008 tarihli noter devir sözleşmesi yapılmış ise de; ticaret sicil gazetesinde ilan edilmediği anlaşılmıştır....

          Şöyle ki; 1974 yılında yapılan arazi kadastrosu ile tapuya tescil edilen 472 nolu parsel ile 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen 3402 sayılı Kanunun ek 4. maddesi gereğince yapılan kullanım kadastrosu sırasında 115 ada 1 nolu parsel olarak tutanak düzenlenen parselin aynı taşınmaz olduğu anlaşılmaktadır. Her ne kadar davacı kullanım kadastrosu sonucu düzenlenen tesbitin iptali ile tescilini istemiş ise de dava esasen tapuda kayıtlı taşınmaza ilişkin kullanım kadastrosu sonucu oluşan tesbitin iptali istemine ilişkindir. 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile eklenen 3402 sayılı Kanunun ek 4. maddesinde "bu maddeye göre yapılacak kadastro çalışması ikinci kadastro sayılmaz" denilmekte ise de kişiler adına tapuda kayıtlı taşınmazlar yönünden kullanım kadastrosu çalışmaları yapılamayacağından, esasen bu yerler için kullanım kadastrosu tutanağı düzenlenemeyeceği kabul edilmelidir....

            Tertip, ... hisse nolu, hamiline yazılı, 300 hisse senetlerini kaybettiğini belirterek; zayi nedeniyle iptaline karar verilmesini talep etmiştir. 6102 sayılı T.T.K'nun 661 ve devam eden maddeleri uyarınca hisse senetlerinin ibrazı yönüyle Türkiye Ticaret Sicil Gazetesi'nde yapılan ilana rağmen hisse senetleri mahkememize ibraz edilmediğinden davanın kabulüne karar vermek gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: Yukarıda açıklanan nedenlerle; 1-DAVANIN KABULÜ ile Eski adı ... İnş. Tar. A.Ş., yeni adı Bera Holdingi A.Ş.’ne ait; -3. Tertip, ... hisse nolu, hamiline yazılı, 40 hisse, -3. Tertip, ... hisse nolu, hamiline yazılı, 40 hisse, -3....

              UYAP Entegrasyonu