Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinin tespiti ve tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü. - K A R A R - Davacı, 12.09.2007 tarihinde düzenlenen sözleşme ile davalı kooperatif üyesi ..'ten, bu üyelik hakkını ve .. plakalı aracını devraldığını, üyeliğe ilişkin aidat borcunu da davalı kooperatife ödediğini, üyeliği ve aracı devraldığı ..'...

    Mahkemenin nitelendirmesine göre, uyuşmazlık; sebepsiz zenginleşmeye dayalı istirdat istemine ilişkin olup, taraflar arasında kooperatif üyeliği ilişkisi bulunmamasına ve uyuşmazlığın çözümünde kooperatifler hukuku kurallarının uygulanmayacak olmasına göre hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 3. Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 12.10.2012 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

      Mahkemenin nitelendirilmesine göre, uyuşmazlık kooperatif hisse devir sözleşmesine dayalı alacak istemine ilişkin olup, devir alanın üyeliği çekişmesiz olduğundan kararın temyiz incelemesi Yüksek 13. Hukuk Dairesi’ nin görevine girmektedir. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, dosyanın temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek 13.Hukuk Dairesi Başkanlığı’na GÖNDERİLMESİNE, 18.01.2012 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

        Mahkemenin nitelendirmesine göre, uyuşmazlık; sebebsiz zenginleşmeye dayalı tazminatın tahsili istemine ilişkin olup, taraflar arasında arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi ve kooperatif üyeliği ilişkisi bulunmadığından, hükmün temyiz incelemesi Dairemizin görevi dışındadır. SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle dosyanın, temyiz incelemesini yapmakla görevli Yüksek .... Hukuk Dairesi Başkanlığına GÖNDERİLMESİNE, 08.07.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

          Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; davacının üyeliğinin oluşum şekline dair bir kayda rastlanmadığını, ancak kooperatif belgelerine göre davalının 1998 -2006 tarihleri arasında kooperatife ödeme yaptığı, genel kurul tutanakları incelendiğinde toplantılara katıldığı, kooperatif Ana sözleşmenin 10. maddesindeki koşullarına taşıdığı, dolayısıyla davacı eylemli olarak üyeliği söz konusu olduğu gerekçesiyle, davacının davalı kooperatifin üyesi olduğunun tespitine karar verilmiştir. Kararı, müflis kooperatif iflas idare memuru temyiz etmiştir. Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davalı müflis kooperatif iflas idare memurunun temyiz itirazları yerinde görülmemiştir....

            İlk açılan davanın müddeabihi (açılan bu dava ile elde edilmek istenen sonucu) tapu kaydının iptali ile tescili ve taşınmazın bedeline yönelik olup, bu davanın müddeabihi ise ilk davada hükmedilen miktar ve bunun işlemiş faizinin davacı zararını karşılamaması iddiasına dayalı olarak talep edilen munzam zarara ilişkindir. Diğer taraftan ilk davanın dava sebebinin ( maddi vakıalar) bu davanın açılmasından önceki 18.10.1995 tarihli sözleşmeye dayalı olarak gelişen maddi vakıalara ilişkin olup; ikinci davanın dava sebebi ise ilk davanın sonucuna dayalı olarak gelişen maddi vakıalara ilişkindir. Hal böyle olunca her iki dava arasında kesin hükmün varlığından söz edilemez. Bu durumda mahkemece, işin esası incelenip, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir....

              Taraflar arasındaki kooperatif üyeliğinden kaynaklanan tapu kaydı iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik verilen hükmün süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü....

                CEVAP: Davalı vekili cevap dilekçesinde; davacının üyeliğinin sona ermediğini, zira kooperatif üyeliği açıkça devredilmediği sürece tapu devrinin üyeliğin devri anlamına gelmeyeceği gibi üyeliğin sona ermesine de sebep olmayacağını, davacının kooperatif üyeliği devam ettiğinden kooperatif genel kurul kurulları tarafından alınan kararlardan ve borçlardan üye olarak sorumlu olduğunu belirterek davanın reddine, talebinde kötüniyetli olan davacının %20 oranından az olmamak üzere tazminata mahkum edilmesine karar verilmesini savunmuştur....

                  Davalı vekili, davacının hisse devrini aldığını iddia ettiği, ...’nun kooperatif üyesi olmadığını, bu kişi ile kooperatif arasında kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapılmadığını, davacı tarafından sunulan ve kooperatif tarafından verildiği iddia olunan belgelerin sahte olduğunu, bu belgeleri davacıya veren yöneticiler hakkında hukuki ve cezai takibat yapıldığını belirterek davanın reddini istemiştir. Mahkemece iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporları ve tüm dosya kapsamına göre; 1163 sayılı Kooperatifler Kanunu'nun 14 ve kooperatif ana sözleşmesinin 17. maddesi gereği kooperatif üyeliği için yönetim kurulu tarafından kişinin ortaklığa kabul edilmesi gerektiği, somut olayda ise davacının hissesini devraldığı ...’nun Kooperatifler Kanunu'na ve anasözleşmeye göre geçerli bir üyeliği olmadığı ve üyeliğini davacıya devretmesi nedeni ile davacının kooperatif üyeliğinin kazanmasının söz konusu olmadığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir....

                    Davalı vekili, kooperatif yönetim kurulunun 2007 yılında mahkeme kararıyla göreve geldiğini, 2000 yılından 2007 yılına kadar genel kurul yapılmadığını, bu dönemle ilgili kooperatif evrak ve belgelerinin bulunmadığını, kooperatif eski yöneticileri hakkında çeşitli suçlardan ceza davası açıldığını, kooperatif kayıtlarında ... adına hiçbir kaydın bulunmadığını, yine davacının üyeliği devir aldığı ve aidatları ödediğine ilişkin bir belgeye rastlanmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir. Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; noter senedi ile ...'nun üyeliğini devralan davacı ...'un kooperatiflere hakim olan açık kapı ilkesi uyarınca kooperatif üyeliğini kazandığı, davacının davanın devamı sırasında üyelik hakları ile daire üzerindeki haklarını ...'e temlik etmesi nedeniyle davacı sıfatının HMK'nın 125/2. maddesi uyarınca...'e geçtiği, kooperatif yetkililerince düzenlenen belgede...'...

                      UYAP Entegrasyonu