Davacı, muhtelif tarihlerde davalı şirket çalışanlarına yaptığı ödemelere ilişkin verilen kartvizitleri ve davalı tarafından kendisine teslim edilen 8.000 TL bedelli iki adet senedi dosyaya ibraz etmiştir. Dosya kapsamında yer alan bilgi ve belgeler birarada değerlendirildiğinde taraflar arasında bir alım satım ilişkisi bulunduğu sabittir. Hal böyle olunca mahkemece; davacı tarafça dosyaya sunulan ödemeye ilişkin belgeler konusunda davalı usulüne uygun şekilde isticvap edilmeli ve bu şekilde davalının alınacak beyanı da değerlendirilmek suretiyle hasıl olacak sonuca göre hüküm tesisi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir....
Sulh Hukuk Mahkemesinin 2018/68D.İş dosyasındaki 06.07.2018 tarihli Bilirkişi Raporunda, aracı 50.000 km'de motor yağı eksiltme arızası çıkardığı, aracın garanti kapsamının devam ettiği ve arızanın kullanıcı hatasından kaynaklanmadığı dikkate alındığında satışı yapılan otomobilin ayıplı ürün olarak değerlendirildiği, araçtaki ayıbın öğrenmeden itibaren davacının aracı servise götürdüğünden davacı tarafından yasal ihbar yükümlülüğünü yerine getirdiği, uyuşmazlığın aracın ayıplı olup olmadığı gizli ayıp olup olmadığı noktasında olmakla, aracın davacı tarafından satın aldığı tarihten sonra aractaki arızanın meydana geldiği tarih, yapılan delil tespiti ile düzenlenen bilirkişi raporları ile aracın motordaki yağ eksiltmenin imalattan kaynaklı arızalı olup gizli ayıplı olduğu, kullanıcı kaynaklı olmadığı, bilirkişi raporlarının gerekçeli denetime açık, hüküm kurmaya elverişli olduğundan itibar edilerek davacının aracı satın aldığı tarih, aracın üretim hatasından kaynaklı gizli ayıplı olduğundan...
Noterliği'nin 11.06.2015 tarihli Düzenleme Şeklinde Arsa Payı Karşılığı İnşaat Yapımı ve Satış Vaadi Sözleşmesi imzalanmıştır. Davacı davalıların sözleşmeden kaynaklı yükümlülüklerini eksik ve olarak ifa ettiklerini iddia etmiştir. Keşif yapılarak düzenlenen denetime elverişli gerekçeli ve detaylı bilirkişi raporu ile davacı tarafından davalılara keşide edilen 20.03.2020 tarihi itibariyle eksik ve kusurlu işlerin tutarı 186.944,00 TL olarak tespit edilmiş, davacı 12.000,00 TL bedel üzerinden ikame ettiği davasını 186.944,00 TL'ye yükselterek ıslah etmiştir....
Müteselsilen oluşan ayıp durumunun görünür olduğu ve davacı --- kendi depolama sisteminde mevcut fiziksel yapısal şartlar içerisinde, fiziksel darbe ve etkilere maruz kalarak meydana geldiği, davacının talebi; ---- ayıplı olması nedeniyle satım sözleşmesinden dönme, satım bedelinin iadesi ve uğranmış olan zararların tazmini talebi ----- olduğu, Davacının bu davadaki talebinin haklı görülebilmesi için, davalı tarafından kendisine satılmış olan dava konusu ürünlerin ayıplı olduklarının davacı tarafından ispat edilmesi gerekmektedir. Davalı tarafından davacıya satılıp teslim edilmiş olan ürünleri ayıplı oldukları ispat edilememiştir. Davacının iddia ettiği sızıntı ve patlamaların, ürünlerin saklanması sırasında yapılmış olan hatalardan dolayı meydana gelmiş olduğu, davacı, davalı tarafından davacıya satılıp teslim edilmiş olan ürünleri ayıplı olduklarını ispat edebilmiş değildir....
Normal kat (Çatı katlı dubleks) 14 numaralı bağımsız bölümde ve ortak alanda 2018/302 Değişik İş numaralı Delil Tespiti yapılmış olduğu, bu tespite göre İnşaat Bilirkişisinin eksik ve ayıplı iş kalemlerini belirlemiş olduğu ve 24.824,19- TL olarak belirlemiş olduğu, dava dosyasında bulunan 05/04/2019 havale tarihli dilekçesinde yer alan talepler değerlendirildiğinde eksik ve ayıplı işler bakımından Delil Tespiti dışında herhangi bir hesaplama yapılamayacağı ancak davaya konu bağımsız bölümde bahse konu mutfak dolap ve tezgahı, daire iç kapıları, banyo ve duşakabin malzemelerinin imalatların standart malzemelerle yapılması halinde tapu teslim tarihi olan 2018 yılı itibari ile toplam değerin 16.700,00- TL olabileceği, 25/04/2018 tarihinden dava tarihine kadar belirlenen kira gün sayısı ve değerinin değişmeyeceği, toplamda 10.200,00- TL olabileceği rapor edilmiştir....
DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 08/10/2022 KARAR TARİHİ : 31/10/2022 KARAR YAZMA TARİHİ : 01/11/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasında evrak üzerinden yapılan inceleme sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalıdan sipariş ettiği malların tamamına yakınının ayıplı olduğunu, satıcıya bildirildiğini, satıcının nakliyenin bu durumdan sorumlu olduğunu, müvekkilinin zarara uğradığını, satıcı sorumluluğuna aykırı davrandığını, müvekkilinin paranın tamamının iadesi hakkını kullandığını, davalı tarafından karşılık bulmadığını belirterek dava konusu malların satış bedelinden ayıp oranında indirim yapılmak suretiyle değerinin tam ve kesin olarak belirlenebildiği andan itibaren ayıplı malın bedelinin faizi ile fazlaya ilişkin her türlü talep ve talep artırım hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 500,00 Euro'nun davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerine...
DAVA : Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) DAVA TARİHİ : 08/10/2022 KARAR TARİHİ : 31/10/2022 KARAR YAZMA TARİHİ : 01/11/2022 Mahkememizde görülmekte olan Alacak (Satım Sözleşmesinden Kaynaklanan) davasında evrak üzerinden yapılan inceleme sonunda, GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde; müvekkilinin davalıdan sipariş ettiği malların tamamına yakınının ayıplı olduğunu, satıcıya bildirildiğini, satıcının nakliyenin bu durumdan sorumlu olduğunu, müvekkilinin zarara uğradığını, satıcı sorumluluğuna aykırı davrandığını, müvekkilinin paranın tamamının iadesi hakkını kullandığını, davalı tarafından karşılık bulmadığını belirterek dava konusu malların satış bedelinden ayıp oranında indirim yapılmak suretiyle değerinin tam ve kesin olarak belirlenebildiği andan itibaren ayıplı malın bedelinin faizi ile fazlaya ilişkin her türlü talep ve talep artırım hakları saklı kalmak kaydıyla şimdilik 500,00 Euro'nun davalıdan tahsiline, yargılama gideri ve vekalet ücretinin davalı üzerine...
DELİLLER VE GEREKÇE: Dava, satım sözleşmesinden kaynaklanan alacak istemine ilişkindir. Taraflar arasındaki satış sözleşmesi kapsamında satıcının temerrütü koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği, eksik ve ayıplı ifanın söz konusu olup olmadığı, davacının edimini yerine getirip getirmediği, buna göre davacının bedelde indirim seçimlik hakkını kullanıp kullanamayacağı ve zararın tazmini talebinde bulunup bulunamayacağı noktasında uyuşmazlık olduğu tespit edilmiştir. Taraflar arasındaki hukuki ilişki satış sözleşmesinden kaynaklanmaktadır. Satış sözleşmesi, satıcının zilyetlik ve mülkiyet devri karşılığında, alıcının uygun bir bedel ödemeyi kararlaştırdıkları sözleşme türüdür. Satıcının temerrüdü ile ilgili düzenlemeyi içeren TBK 212. Maddesi “Satıcının temerrüdü halinde borçlunun temerrüdüne ilişkin genel hükümler uygulanır” demek suretiyle TBK 125. Maddesine atıfta bulunmuştur....
Tüm dosya kapsamı, toplanan deliller ve alınan bilirkişi raporu birlikte değerlendirildiğinde; Taraflar arasında doğrudan bir satım sözkonusu olmayıp davalı şirket davacı ---------- ettiğini kabul etmektedir. Davacı taraf satım konusu ürünlerin ayıplı olduğunu iddia ederek ayıplı maldan kaynaklı olarak oluşan zararının tazminini talep etmektedir. Dava konusu olayı meydana geldiği tarihte davacı şirket ile dava dışı şirket çalışanları tarafından zarara ve zararın giderilmesine ilişkin tutulan ---- Tutanak suretleri dosyaya sunulmuştur. TBK 219 ve devamı maddelerinde satım sözleşmelerinde ayıptan doğan sorumluluk düzenlenmiştir....
Noterliğinden 23.12.2013 tarih, ... yevmiye nolu ihtarın çekildiğini, ayıplı imalatlar ve eksik işlerin davacı-karşı davalı şirket tarafından tamamlanmayınca müvekkili şirket tarafından eksikliklerin giderildiğini ve bu hususların ikmali için 235.000,00 TL bedel harcandığını, tüm dosya kapsamında eksik ve ayıplı işlerin kendileri tarafından yapıldığı ve tamamlandığına dair davacı- karşı davalının bir beyan ve itirazının söz konusu olmadığını, geçici kabul ekinde eksik ve ayıplı imalatların 29.11.2013 tarihli tespit tutanağında tek tek tespit edildiğini, eksik ve kusurlu işler sayılmış olduğundan bilirkişinin görevinin ihtisas alanı içerisinde bu eksik işlerin bedelini belirlemek olduğunu, eksik inceleme yapıldığını, yeniden keşif yapılması gerektiğini karşı davada mahkeme gerekçesinde bilirkişilerin eksik ve hatalı raporlarına dayanak yapılarak gerekçesiz ve hukuki değerlendirme yapılmadan karşı davanın reddedildiğini belirterek, mahkeme kararının kaldırılmasına ve karşı davanın kabulüne...