GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: TARAFLARIN İDDİA VE SAVUNMALARININ ÖZETİ: Davacı vekilinin dava dilekçesinde özetle;Müvekkili ile davalı şirket arasında konut satış vaadi sözleşmesi yapıldığını, bu sözleşme ile davalı şirketin Konya ili, Selçuklu ilçesi, Beyhekim Mah. 43073 ada, 7 parsel sayılı taşınmazda yapılacak inşaatın B1 Blok, 6 Kat, 13 no'lu dairenin tapusunu devretmeyi taahhüt ettiğini, müvekkilinin edimlerini yerine getirmesine rağmen davalı şirketin edimini yerine getirmediğini, harici satış şeklinde yapılan konut satış vaadi sözleşmesinin geçersiz hale geldiğini, bu nedenlerle müvekkili tarafından müteahhit şirkete ödenen 260.000,00 TL'nin ve 100 TL yasal faiz, 100 TL gecikme farkı, 100 TL kira alacağı, 100 TL munzam zararın tahsilini, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davalıdan tahsilini talep etmiştir....
-TL tutarındaki kambiyo senedi dolayısıyla; senedin Lehdarı ....Şti., ciranta ... ve söz konusu takip alacaklısı ...’a karşı, davacılar ... ve ...’nin işbu kambiyo senedi dolayısıyla şekil noksanlığı, sahtelik, bedelsizlik, hile, ikrah sebepleriyle tüm menkul ve gayrimenkul malları haciz ve satış tehditi altında bulunduğundan işbu menfi tespit davasını açtıklarını, davaya konu senedin, taraflar arasındaki 3 adet konut satışından kaynaklı tüketici sözleşmesi nedeniyle verildiğini ve takip alacaklısı ilk hamil davalı ...’ın kötü niyetli hamil olduğunu belirterek Bodrum 2....
Uyuşmazlık, davalının davacılar ile ayrı ayrı imzaladıkları bu sözleşmelere konu olan taşınmazları süresinde davacılara teslim edip etmediği, bu sözleşmeden kaynaklı davacıların eksik iş gecikme tazminatı ve emsal kira bedelini talep edip edemeyeceği hususundadır. İlk derece mahkemesince, " ...davacıların, davalı şirket ile gayrimenkul pay ortaklığı sözleşmesi imzaladıklarını, davalının sözleşme hükümlerine aykırı davrandığını, taşınmazların süresinde teslim edilmediğini ve dairelerin tamamlanmadığını belirterek kira alacağı, eksik iş bedeli ve gecikme tazminatı talep ettikleri anlaşılmıştır....
İSTİNAF SEBEPLERİNİN DEĞERLERİLMESİ VE GEREKÇE: Dava, harici gayrimenkul satış sözleşmesine göre, geç teslim nedenine dayalı gecikme tazminatı ve kira kaybı tazminatı istemidir. Mahkemece sözleşmelerin geçersiz olması nedeni ile, Yargıtay 19.Hukuk Dairesinin 2015/10734 Esas- 2016/8669 Karar sayılı ilamına dayanarak"... Davacı, davalı ile aralarında imzaladıkları taşınmaz alımına ilişkin adi yazılı sözleşme uyarınca, geç teslim nedeniyle kira kaybı isteminde bulunmaktadır. Türk Borçlar Kanunu'nun 237. maddesi (BK 213) gereğince, taşınmaz devrine ilişkin sözleşmelerin resmi şekilde yapılması gerekir. Anılan hüküm geçerlilik şartıdır. Yasa'nın bu maddesinde öngörülen şekle uyulmadan yapılan sözleşmeler hüküm doğurmaz. Davaya konu '' Flora Residence İnşaat Yapım ve Satış Vaadi Sözleşmesi '' resmi şekilde yapılmadığı için geçersizdir....
İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ: İstinaf talebinde bulunan davacılar vekili, davanın dayanağının 14.02.2019 tarihli "taksitli konut satış sözleşmesi " olması ve senetlerin bu sözleşmeye istinaden verilmiş olması nedeniyle, davanın kambiyo senedinden kaynaklı menfi tespit davası değil, taksitli konut satış sözleşmesine istinaden verilen senetlerin geçersizliği nedeniyle iptal ve istirdat davası olduğunu, senetlerin konut satış sözleşmesine istinaden verilmesi, yani sözleşmeye dayandırılması nedeniyle senetlerin kayıtsız şartsız bir borç ikrarını içermeyip, konutun devrine karşılık verildiğinden ve kayıtsız şartsız borç ikrarını içermediğinden kambiyo senedi vasfını haiz olmadığını, dava konusununu tüketici işleminden kaynaklanması nedeniyle, davaya tüketici mahkemesi sıfatıyla bakılması ve senetlerin 3. kişiler açısından da geçersiz olduğunu ileri sürerek İİK'nın 72/2. maddesi uyarınca istinaf mahkemesince teminatsız olarak üçüncü kişilere devir ve temlikinin önlenmesi, icra takibine...
, tarafların imzaladığı satış sözleşmesinde yer alan gecikme tazminatı hükmüne göre, ilerde belirlenebilir olduğu anda artırılmak üzere şimdilik 1.000,00....
Sonuç ve istem olarak da; konut satış sözleşmesinde yer alan ve haksız şart niteliğindeki geçersiz hükümler dikkate alınmadan, projesine ve vaziyet planına uygun olarak sözleşme konusu bağımsız bölümü müvekkiline 30.09.2015 tarihinde teslim etmesi gereken davalı şirketin, bu tarihte bağımsız bölümü müvekkiline teslim etmemesi, reklam ilanlarına, tanıtım broşürlerine, vaziyet planına ve projesine uygun olarak Akkoza Projesini tamamlamaması, sözleşme konusu bağımsız bölümün sözleşmede belirtilen m2’sinden düşük m2’de inşa edilmesi ve her türlü projeye aykırılıklar nedeniyle oluşan değer kaybı, davalı şirket tarafından haksız şart niteliğinde ve hukuka aykırı olarak müvekkilden fahiş olarak tahsil edilen bedel nedeniyle müvekkilinin uğradığı zararlara ilişkin olarak, ayrıca davalı şirketin haksız ve dayatma niteliğindeki hukuka aykırı taleplerinin tespitine yönelik olarak fazlaya ilişkin her türlü talep ve dava haklan saklı kalmak kaydı ile işbu belirsiz alacak, alacak ve tespit davalarının...
Davalı vekili istinaf dilekçesinde özetle, mahkemece verilen kararın usul ve yasaya aykırı olduğunu, bilirkişi raporunun kabul edilemez olduğunu, sözleşme gereğince mücbir sebeplerin değerlendirilmediğini, meteoroloji bölge müdürlüğünün yazı cevabında belirttiği 146 günlük sürenin teslim süresine eklenmesi gerektiğini, bu nedenlerle kararın kaldırılarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiş kararı istinaf etmiştir. GEREKÇE: Dava, taraflar arasındaki geçerli taşınmaz satış vaadi sözleşmesi gereğince taahhüt edilen tarihte taşınmazın teslim edilmemesi nedeniyle cezai şartın tahsili için başlatılan icra takibine davalının itirazı üzerine açılan itirazın iptali talebine ilişkindir. Mahkemece taraf delilleri toplanılmış, tapu kaydı celbedilmiş, bilirkişi incelemesi yapılmış ve geç teslim nedeniyle sözleşme gereğince gecikme tazminatı istenebileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verildiği görülmüştür....
talebi olmadığını ve davalıyı ibra ettiğini kabul, beyan ve taahhüt ettiğini, ibra nedeniyle davacının davası haksız ve mesnetsiz olup, davanın reddine karar verilmesini talep ettiği, davacı satış bedeli ödemelerinde temerrüde düşüldüğünü, mütemerrit olan taraf karşı tarafın temerrüdüne ilişkin iddiada bulunamayacağını, gecikme nedeniyle tazminat isteyemeyeceğini, ekte yer alan Satış Sözleşmesi ve Ödeme Planı ve Taahhütnamesinden de görüleceği üzere, davacı tarafın satış bedelinin 250.000,00TL'lik kısmını halen müvekkiline ödemediğini, konut satış sözleşmesinde toplam satış bedelinin 2.950.000TL olup, davacının fiilen ödediği tutarın 2.700.000,00 TL olduğunu, bu bu hususta mevcut bütün talep, dava ve diğer yasal haklarımızı saklı tuttuklarını, davacı tarafın konut teslimde gecikme nedeniyle davalı şirketten herhangi bir talep hakkı olmadığını, konutun tapusu davacıya 20/06/2019 tarihinde verildiğini, oysa ki sözleşme gereğince buna ilişkin taahhüt tarihinin 30/06/2019 tarihi olduğunu...
Alt Gelir Gurubu konut projesi kapsamında gayrimenkul satış sözleşmesi imzaladıklarını, teslim süresinin 24 ay olarak kararlaştırıldığını, ancak taşınmazın süresi dolduktan sonra 11.10.2010 tarihinde teslim edildiğini ileri sürerek,geç teslim nedeniyle kira kaybı bedeli olarak fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak 1.000 TL tazminatın faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini istemiştir. Davalı, satımın dar gelirlileri daire sahibi yapmaya yönelik olduğunu, bu nedenle taksitlerin de daire tesliminden sonra başladığını, geç teslimin ve davacının hak kaybının söz konusu olmadığını savunmuş ve davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir....