Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

kredisi sözleşmesi olduğunu, bankanın müvekkilini bilgilendirmeden ve yahut sonradan yaptığı değişikliğin dürüstlük kuralına aykırı olduğunu, müvekkili aleyhine dengesizliğe neden olduğunu, müvekkilinin konut almak maksadı ile kredi istediğini, ilgili bankanın konut kredisi verdiğini, yapılan işlemin konut kredisi ipoteği olduğunu, bu ipoteğin zorunlu ipotek olup meskeniyet şikayeti yapma hakkını verdiğini belirterek, kararın kaldırılmasına şikayetin kabulüne karar verilmesini istemiştir....

KARAR Davacı, davalı bankadan kullandığı konut kredisi borcunu ödeyerek kapattığını, buna rağmen taşınmaz üzerindeki ipoteğin fek masrafı verilmediği gerekçesi ile kaldırılmadığını, bu talebin hukuka aykırı olması nedeniyle ihtar gönderdiğini ancak sonuç alamadığını ileri sürerek taşınmazın üzerindeki ipoteğin kaldırılmasını, ihtar masrafının da yargılama giderleri ile birlikte davalıdan tahsil edilmesini istemiştir. Davalı, ipoteğin 7.2.2014 tarihinde kaldırıldığını, davanın açılmasına kendilerinin neden olmadığını savunarak, konusuz kalan davanın reddini dilemiştir....

    Hükmü, taraf vekilleri temyiz etmiştir. 1-Yapılan yargılama, toplanan delillere göre davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının reddine, 2- Davacı vekilinin harç ve vekalet ücretine yönelik temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına, 3-Davalı ... vekilinin temyizine gelince; İpotek aktinin çerçevesini tayin eden 01.02.2013 tarihli resmi akit tablosu içeriğinden ipoteğin konut finansman sözleşmesi sonucu, 120.000,00 TL için tesis edildiği görülmektedir. Yüklenici Abit ile konut kredisi kullanarak dava konusu daireyi satın alan Mustafa arasında yapılan satış işlemi İstanbul Anadolu 5. Tüketici Mahkemesinin 2014/22 Esas, 2015/1154 Karar sayılı dosyası ile iptal edilerek satış bedelinin davalı alıcı Mustafa’ya iadesine karar verilmiş olmakla, taşınmazın üzerindeki ipotek kaydı ile birlikte iade alan davacı ... bu aşamada kredinin teminatı olarak konulan ipotek bedeli tamamen ödenmeden kaldırılmasını isteyemez....

      nun müvekkilinin şubesinden söz konusu taşınmazı satın almak için konut kredisi başvurusunda bulunduğunu, müvekkili bankanın davalının 06/02/2017 tarihli ipotek fek taahhüdüne istinaden müvekkili adına borçlu ... ile imzalanan sözleşme uyarınca 110.000,00 TL konut kredisi kullandırarak, taşınmaz üzerine ipotek tesis edildiğini, davalının fek yazısında konut kredi borcunun ödenmesi halinde ipoteğin 5 iş günü içerisinde kayıtsız ve şartsız olarak kaldırılacağının taahhüt edildiğini, bankanın taahhüt yazısına istinaden 110.000,00 TL tutarın 17/02/2017 tarihinde ödendiğini, tutarın fazlasıyla ödenmesine rağmen davalının taşınmaz üzerindeki ipoteği kaldırmadığını belirterek söz konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin fekkine karar verilmesini talep etmiştir....

        tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü: Davacı vekili, dava dışı ... isimli müşteri tarafından satın alacağı daire için müvekkili bankanın Natoyolu şubesine, konut kredisi başvurusunda bulunduğunu, yapılan araştırmada konut üzerinde, konut maliki olarak gözüken dava dışı ...'a davalı banka tarafından 22.12.2015 tarihinde kullandırılan konut kredisinin teminatını teşkil etmek üzere; Ankara ili,... ilçesi, ... Mahallesi, ... Ada, ...Parsel, 24 no'lu gayrimenkul üzerinde davalı banka lehine 1. derece 100.000,00 TL bedelli ipotek alındığını, davalı banka ile iletişime geçerek, dava dışı ... isimli müşterilerinin kendilerinden kullanacağı konut kredisi bedelini davalı bankaya ödemeleri karşılığında, davalı bankanın da dava dışı ...'...

          ın davalı bankadan konut kredisi ve bireysel kredi kartı kullandığı, konut kredisi riskinin 16.06.2010 tarihinde ödemelerin tamamlanmasıyla sona erdiği, ancak bireysel kredi kartı riskinin devam ettiği, 01.07.2021 tarihli itibarıyla kredi kartı risk tutarının 149.584,70 TL olduğu, bu nedenle 13.06.2006 tarihinde davalı banka lehine tesis edilen ipoteğin fekki şartlarının oluşmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. IV. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Mahkemenin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde davacı vekili temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Davacı vekili temyiz dilekçesinde özetle; müvekkilinin davalı bankaya ipotekli taşınmazı satın aldığını, taşınmazı satın aldıktan sonra ipotek bedelinin tamamını davalı bankaya ödediğini, bankaya hitaben Niğde 3....

            Somut olayımızda; davalı Hayrettin Güneş ile davalı Garanti Bankası A.Ş. arasında düzenlenen 15.03.2016 tarihli “sabit faizli konut kredisi” kapsamında davaya konu Şemikler Mahallesi 409 ada 4 parsel 6. Kat 14 nolu mesken niteliğindeki bağımsız bölüm üzerinde davalı banka lehine ipotek tesis edildiği, taşınmazın daha sonra davacı tarafından iktisap edildiği, eldeki davanın ise davacı tarafından konut kredisi borcu nedeni ile davalı bankaya yapılan ödemeler nedeni ile söz konusu bağımsız bölüm üzerine konut kredisi nedeni ile tesis edilen ipoteğin fekki ve yine bu kapsamda yapılan fazla ödemenin iadesi istemine ilişkin olduğu, dava konusu ipoteğin, tüketici kredisi niteliğindeki konut kredisine ilişkin olarak tesis edilmiş olması nedeniyle taraflar arasındaki uyuşmazlığın 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun kapsamında kaldığı anlaşılmaktadır....

            İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf başvuru dilekçesinde özetle, taşınmazın tapu kaydına bakıldığında ipoteğin konut kredisine dayandığının açıkça görüldüğünü, bankadan gelen yazı cevabında da ipoteğin devam ettiği ve borcun konut kredisine dayalı olduğunun belirtildiğini, tapu müdürlüğünden gelen yazıda tapu kaydı ile birlikte ipotek, banka ve resmi senet bilgilerinin tamamının mahkemeye gönderildiğini, bu belgelerden de kredinin, ipoteğin konut kredisi olduğu, yani zorunlu ipoteklerden olduğunun anlaşıldığını, mahkemenin ipoteğin tüketici kredisi için verildiği yönündeki tespitinin hatalı olduğunu, gerekçeli kararda "Akbank T.A.Ş.'...

            - K A R A R - Davacılar vekili; müvekkillerinden ... ile davalı banka arasında akdolunan dava dışı konut kredisi kapsamında bu müvekkili adına kayıtlı taşınmazda ipotek tesis edildiğini, ipoteğe konu taşınmazın bu yükümlülüğüyle diğer müvekkili ...'a satılarak teslim edildiğini ve konut kredisine konu borç da sonlandığı halde müvekkili ...'nin davadışı ...'le davalı arasında imzalanan genel kredi sözleşmesindeki kefaleti nedeniyle oluşan borca dayalı olarak her iki müvekkili aleyhine davalı bankaca ipoteğin paraya çevrilmesi yoluyla takibe girişildiğini, oysa taşınmaz üzerindeki ipoteğin konut kredisi sözleşmesi nedeniyle tesis olunduğunu davaya konu genel kredi sözleşmesine teminat oluşturmadığını bu nedenlerle icra takibinden dolayı müvekkillerinin sorumlu bulunmadığını belirterek, borçlu olmadıklarının tesbitiyle, takibin iptaline karar verilmesini talep ve dava etmiştir....

              Bank'tan konut kredisi kullandığını, taşınmazı satın alırken taşınmaz üzerinde, önceki malikin davalı bankadan kullanmış olduğu konut kredisi nedeniyle davalı ...Ş. lehine 1. derece 1. sırada ipotek mevcut olduğunu, davacının taşınmazı bu ipotek ile satın almak istemediğinden ipotek bedelinin satış bedelinin içinde olması hususunda dava dışı satıcı ile anlaştıklarını, davacıya konut kredisi veren dava dışı ... Bank ile davalı ... arasında ipotek bedeli hususunda yazışmalar yapıldığını ve 02.06.2014 tarihinde “...Konut kredisi ödeme bedeli” açıklamalı 47.000,00 TL EFT gönderildiğini, kredi masrafı ve bu bedel düşüldükten sonra konut kredisinden kalan bedelin ise satış bedeli olarak önceki malikin hesabına yatırıldığını, bu işlemler ile aynı gün, taşınmazın üzerine, kredi veren ... Bank lehine boş ve serbest dereceden istifade etmek kaydı ile 2. dereceden 116,250,00 TL FBK ipotek tesis edildiğini, aradan 4 ay geçmesine rağmen davalı ...'...

                UYAP Entegrasyonu