Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

İSTİNAF SEBEPLERİ : Davacı vekili istinaf dilekçesinde özetle, dava konusu taşınmazın konut kredisi ile alındığını, bankanın konut kredisi verirker kredi kartı ve KMH sözleşmeleri de imzalattığını, müvekkilinin konut kredisi alabilmek için bu sözleşmeleri de imzaladığını, bankadın sadece konut kredisi kullanıldığının banka yazısı ile de ispatlandığını, konut kredisi borcunu düzenli olarak ödediğini, borç bitince ipoteğin kalkacağını, gayrimenkulün ipotek sözleşmesinin her türlü sözleşme için kullanıldığını yazmışsa da, müvekkilinin söz konusu bankadan sadece konut kredisi kullandığını ve kullandığı bu kredi ile gayrimenkulü satın aldığını belirterek, kararın kaldırılarak şikayetin kabulüne karar verilmesini istemiştir. DEĞERLENDİRME VE GEREKÇE : Dava, İİK'nın 82/1- 12. maddesi uyarınca meskeniyet iddiasına dayalı haczedilmezlik şikayetine ilişkindir....

konut kredisi nedeniyle talep edilen geçmiş taksit tutarları ve masraflardan dolayı davalı bankaya borçlu olmadığının tespitine karar verilmesini talep etmiştir....

    Konut İnş.San.Dış Tic.Ltd.Şti.’nden 12.12.2007 tarihinde satın aldığı taşınmaz üzerinde davalı banka lehine tesis edilen 1.derecede 600.000 TL bedelli üst sınır (teminat) ipoteği bulunduğunu, taşınmazın ipotekli olarak satın alındığını, banka ile görüşülüp borç ödenmesine rağmen ipoteğin kaldırılmadığını ileri sürerek davalı lehine konulan 600.000 TL tutarındaki ipoteğin bedelin tamamen ödenmiş olması nedeniyle terkinine, ipoteğin fekki amacıyla davalı bankaya ödenen 300.000 TL dışında ipotekle teminat altına alınan başka borç var ise bunun tespiti ile borcun tarafımızdan ödenmesi (mahkeme veznesine yatırılması) karşısında ipoteğin terkinine karar verilmesini talep ve dava etmiştir. Davalı banka vekili davanın reddi gerektiğini savunmuştur....

      Bankasından çekmiş olduğu konut kredisi ile satın aldığını, ipotek borcuna ilişkin olarak davalı bankaya 98.915,00 TL gönderildiğini, davalı bankanın ipoteği kaldırmayarak dava dışı şirketin sonradan oluşan borcu için ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takip başlattığını, davalı bankanın kusurlu ve kötü niyetli olduğunu belirterek davalı banka adına konulan ipoteğin kaldırılmasını talep ve dava etmiştir. Davalı vekili, davacının konut kredisi çekerken müvekkili bankaya bildirimde bulunmadığını, yapılan ödemenin dava dışı şirketin hesabına ... olarak yapıldığını,ödemenin ne için yapıldığının bilinmesinin mümkün olmadığını, dava dışı şirketin halen borcunun olduğunu, müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir....

        in kullandığı konut kredisinin teminatı olarak taşınmaz üzerine müvekkili banka lehine 450.000 YTL limitli ipotek tesis edildiğini, müvekkilinin halen kredi alacağının mevcut olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur . Mahkemece ,iddia ,savunma, toplanan delillere göre, taşınmazın tapu kaydında davalı banka lehine konulan ipotek limitinin 450.000 TL olduğu, yargılama sırasında taşınmazın ihale yoluyla davalı bankaca satıldığı, davacının davalıya ödenen 140.000 TL 'yi sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre istediği, ancak davacının ilk malik dava dışı ... 'dan taşınmazı ipotekli olarak satın aldığı, taşınmazı tüm takyidatıyla satın alan davacının ilk malikin konut kredisi borcuna karşılık yaptığı ödemeyi davalıdan isteyemeyeceği ancak dava dışı ilk malik ... isteyebileceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir....

          KARAR Davacı, davalı bankadan 2006 yılı Eylül ayında konut kredisi kullandığını, kullandırılan kredinin 2 kez yapılandırıldığını, ilgili kredinin öngörülen süreden daha kısa sürede ödendiğini, kredi kullandırımı sırasında kredi ile aldığı bağımsız bölüm üzerine ipotek konulduğunu, borç tamamen ödendiği ve sözlü olarak talep ettiği halde davalı bankanın bağımsız bölüm üzerindeki ipoteği kaldırmadığını ileri sürerek taşınmazı üzerindeki ipotek şerhinin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı, dava dilekçesi ile davayı kabul ettiklerini beyan etmiştir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı, davalı bankadan 47.000,00 TL konut kredisi kullandığını, kredi borcunun ödenmesine rağmen taşınmaz üzerindeki ipoteğin kaldırılmadığını ileri sürerek ipoteğin kaldırılması istemiyle eldeki davayı açmış; davalı tarafından verilen cevap dilekçesi ile davanın kabul edildiği bildirilmiştir....

            Tüketici Mahkemesinin 2017/511 Esas, 2018/441 Karar sayılı ve 18/12/2018 tarihli kararı ile; "Söz konusu taşınmazın 08/11/2013 tarihinde ipotekli olarak T1'ye satıldığı, bu tarihten sonra konut kredisinin tüm borçlarının 11/08/2014 tarihinde kapatıldığı bu hususun ihtilaflı olmadığı , borç bitiminden sonra bankaya ipoteğin fekki için başvurulup olumsuz sonuç alındığı, bunun üzerine ipoteğin kaldırılması için mahkememizde dava açıldığı, dava devam ederken söz konusu taşınmazın Gülhan Tatlı'ya ipotekli olarak devredildiği, Gülhan Tatlının davaya dahil edildiği, taşınmaz üzerinde malik sıfatı kalmayan T1'nin aktif husumetinin kalmadığı anlaşıldığından davanın T1 yönünden reddinin gerektiği, Gülhan tatlı yönünden devam eden davanın yine yukarıda açıklanan nedenle haksız şarta bağlı olarak tüm borcu ödenmiş konut kredisi için konulan ipoteğin fekkinin gerektiği, Gülhan Tatlı'ya karşı davalı banka tarafından, maliki olduğu dava konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin paraya çevrilmesi için Ankara...

            Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre; dosyada mevcut konut kredisi ve teminat sözleşmesinin 2. Maddesi gereğince, bu konut kredisi dışında kalan diğer borçlar yüzünden davacıların herhangi bir sorumluluğunun olmadığı, taşınmazın ipotek ile satın alındığı ve davacıların sorumluluğunun sadece konut kredisine ilişkin olduğu nedenle talep ettikleri bedelin buna ilişkin olmadığı anlaşıldığından ve söz konusu ödenen bedelin şirket tarafından ödendiğinden davacılardan ...'ın aktif husumet ehliyeti bulunmadığı gerekçeleriyle davacı ... yönünden davanın aktif husumet nedeniyle reddine; davacı şirket yönünden davanın kabulü ile 41.202 TL'nin dava tarihinden itibaren işleyecek avans faiziyle birlikte davalıdan tahsili ile davacı şirkete ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir....

              Sözleşmenin 17.maddesinde sözleşme dışında hangi nedenle doğmuş olursa olsun her türlü banka alacağı da teminat altına alındığından ipoteğin bankanın yuva kredisi alacağı ile sınırlı olduğu düşünülemez. Bilirkişice bankanın yuva kredisi alacağının ödendiği saptanmış olmasına rağmen ipotek borçlusunun bankaya kredi kartından kaynaklanan borcu kaldığı ortaya çıkartıldığından dava dışı kişinin bankaya olan tüm borçları kapatılmadan ipoteğin terkini olanaksızdır. Karar açıklanan nedenle bozulmalıdır. SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, 26.12.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi....

                Somut davada, İpoteğe ilişkin resmi senet incelenmesinde "...akdedilen/akdedilecek Konut Finansmanı Sözleşmesi'ne istinaden Türk Ekonomi Bankası A.Ş. tarafından açılmış veya açılacak Konut Kredisi Finansmanı Kredisinden doğmuş veya doğacak borçlar ve/veya borçlarını ile ... doğan her türlü kredi borcu ve masrafların ... teminatını teşkil etmek üzere ... ipotek tesisini kabul ve talep ediyorum/ediyoruz." şeklinde belirtildiği görülmekle ,şikayete konu taşınmaz üzerine konulan ipoteğin konut kredisi nedeni ile kurulduğu ve zorunlu ipoteklerden olduğu açıktır. Yukarıda açıklanan sebeplerle ilk derece mahkemesince meskeniyet şikayetinin esasının incelenmesi gerekirken yazılı gerekçe ile hüküm tesisi isabetsiz olduğundan ilk derece mahkemesi kararının kaldırılarak yeniden yargılama yapmak üzere mahkemesine gönderilmesine karar verilmiştir....

                UYAP Entegrasyonu