WhatsApp Hukuki Asistan

Yeni

Son Karar yapay zeka destekli hukuk asistanınız artık WhatsApp üzerinden cebinizde. Aşağıdaki hizmetlerden dilediğinizi seçerek WhatsApp asistanınıza soru sorarak hemen kullanmaya başlayabilirsiniz.

Hukuki Destek Alma
Hukuki sorularınız için anında uzman desteği alın
Yargıtay ve BAM Kararı Arama
Emsal kararlar ve içtihatlar için arama yapın
Dava Dilekçesi Hazırlama
Yapay zeka ile hızlı ve profesyonel dilekçeler oluşturun
Sözleşme Hazırlama
Özelleştirilmiş sözleşme şablonları oluşturun
Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir. Somut olayda, davacılardan T1 'nın 1/2 hissesine malik olduğu 578 ada 126 parsel 11 bağımsız bölüm nolu taşınmaza ilişkin ipotek resmi senedinin ve ipotek alacaklısı Türkiye Garanti Bankası AŞ 'nin 07/03/2019 tarihli yazı cevabının içeriğinden, söz konusu taşınmaz üzerindeki ipoteğin zorunlu konut kredisi ipoteği niteliğinde olduğu anlaşılmaktadır....

TÜKETİCİ MAHKEMESİ TARİHİ : 19/02/2020 NUMARASI : 2020/305 ESAS,2020/249 KARAR DAVA KONUSU : İpoteğin Fekki KARAR : Taraflar arasındaki ipoteğin fekki davasında; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın görevsizlik nedeniyle usulden reddine yönelik verilen karara karşı davacı vekili ve davalı T3 vekili tarafından süresinde istinaf yoluna başvurulduğundan, dosyanın tevdi edildiği Dairemiz Necip Baş tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra, dosya üzerinden heyetçe yapılan inceleme ve değerlendirme sonunda; GEREĞİ GÖRÜŞÜLÜP DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; davalı şirket ile müvekkili arasında akdedilen 28/06/2013 tarihli Gayrimenkul Satış Sözleşmesi kapsamında İstanbul İli Esenyurt İlçesi Çınar Mah. 382 Adada yer alan Burgaz Blok 9 Kat, 173 nolu bağımsız bölüm, 282.285- TL +KDV bedel ile satımı hususunda anlaşma sağlandığını, ilk etapta dairenin ödemelerini senet ile yapan müvekkil daha sonra Odeabank'tan konut kredisi alarak taşınmaza ilişkin tüm ödemeyi...

Banka da, konut kredisi vermeden önce ekspertizin belirlediği değeri esas alıp, bu değerin ancak % 75’i oranında kredi verebilir. Burada konut kredisi almak isteyen kişinin aylık geliri ve ayda ödeyebileceği maksimum miktar da önemli olup, kişinin aylık gelirinin % 35’i kadarına göre kredi çıkarılıp, ona göre taksitlendirmeler yapılmaktadır....

    GEREKÇE: Dava, konut kredisinin teminatı olarak davacının taşınmazı üzerine konulan ipoteğin kredi borcunun ödenmesi nedeniyle kaldırılması istemine ilşkin olup ilk derece mahkemesince davanın kabulü ile davaya konu davalı banka lehine konulan ipoteğin kaldırılmasına karar verilmiştir. İstinaf kanun yolu başvurusuna konu edilen ilk derece mahkemesi kararı hakkında 6100 sayılı HMK'nın 355. maddesindeki düzenleme gereğince istinaf dilekçesinde belirtilen nedenler ve kamu düzenine aykırılık olup olmadığı hususlarıyla sınırlı olarak inceleme yapılmıştır. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un "Dava şartı olarak arabuluculuk" başlıklı 73/A maddesinin (1) nolu fıkrası; "Tüketici mahkemelerinde görülen uyuşmazlıklarda dava açılmadan önce arabulucuya başvurulmuş olması dava şartıdır....

    Somut olayda, “Konut Finansman Kredisi Sözleşmesi” kapsamında alınan limit ipoteğine dayalı olarak ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile takibe geçilip borçluya İİK.nun 149. maddesi kapsamında icra emri gönderildiği, borçlunun icra emrinin iptali talebi ile icra mahkemesine başvurduğu görülmüştür. Takibe konu ipotek, konut finansmanı kredisinin teminatı olarak düzenlenmiş olup, konut finansman kredisi, bir tür tüketici kredisi olmakla ipotek alacağının varlığı, miktarı ve muaccel olup olmadığı, Tüketici Kanununa tâbi olduğundan, ipoteğe dayalı olarak ilamlı takip yapılamaz. Ancak, ipoteğin paraya çevrilmesi yolu ile ilamsız takip yapılması ve borçluya İİK'nun 149/b maddesi uyarınca ödeme emri tebliğ edilmesine engel bir durum yoktur....

      İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından yapılan yargılama sonucunda; Tüm dosya kapsamında toplanan deliller ve yapılan yargılama sonucunda; davanın ipoteğin kaldırılması isteminden kaynaklandığı, tapuya ipoteğin şerh edildiği ve aleni olduğu, ipoteğe dayanak belgeler incelendiğinde salt konut kredisine yönelik olmadığının, üst sınır ipoteği olmadığının görüldüğü, bu bağlamda davacının ipoteğin garanti kapsamı salt konut kredisi olmadığından buna ilişkin ödemeleri kaldırmak için yeterli görülmeyerek Davanın REDDİNE, yönelik karar verilmiştir....

      KARAR Davacı, davalı bankadan kullandığı konut kredisi nedeniyle konut üzerinde davalı lehine 57.000 TL bedelli ipotek tesis edildiğini, borcunu ödediği halde ipoteğin kaldırılmadığını ileri sürerek ipoteğin kaldırılmasına karar verilmesini istemiştir. Davalı davanın reddini dilemiştir. Mahkemece dairemiz bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, ipoteğin kaldırılmasına ve davacı yararına 660 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmiş, kararın davacı temyizi üzerine dairemizce onanmasına karar verilmiş, davacı bu defa karar düzeltme talebinde bulunmuştur. Davacının davalı bankada konut kredisi kullandığı ve konut üzerine 57.000 TL bedelli ipotek tesis edildiği hususu ihtilafsız olup, mahkemenin hükmüne uyduğu dairemiz bozma ilimındada belirtildiği üzere alınan konut kredisi kapatılmıştır. Bu itibarla davanın açılmasına davalı sebep olduğundan davacı lehine hükmedilmesi gereken vekalet ücretinden sorumludur....

        İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ: İlk derece mahkemesi tarafından, "borçlunun daha önce ipotek ettiği taşınmazı hakkında sonradan haczedilmezlik şikayetinde bulunabilmesi için ipoteğin konut kredisi, esnaf kredisi, zirai kredi gibi zorunlu olarak kurulmuş ipoteklerden olması gerekir. Zira zorunlu olarak kurulan ipoteğin meskeniyet şikayetine engel teşkil etmeyeceği ilkesi, bu ipoteğin sosyal amaçlı olarak verilen kredinin teminatını oluşturmasından kaynaklanmaktadır. Bunun dışında, borçlunun serbest iradesi ile kurduğu ipotekler, adı geçenin daha sonra bu yerle ilgili olarak meskeniyet iddiasında bulunmasını engeller ise de, haciz tarihi itibariyle ipotek konusu borcun ödenmiş olması halinde, ipotekle yükümlü bulunmayan taşınmaz hakkında meskeniyet şikayetinde bulunulabilir....

        Mahkemece, davacının dava dışı ...dan satın aldığı dava konusu taşınmaza ilişkin kredi borcunun tamamını ödediği, ...nın davalı bankadan kullandığı kredi kartı nedeniyle doğan borcunu ödememiş olmasının sorumluluğunun davacıya yükletilmesinin mümkün olmadığı, kaldırılması istenen ipoteğin, dava dışı ...ya kullandırılan konut kredisi nedeniyle kurulduğu, kredi borcunun tamamen geri ödenmesiyle de kaldırılması gerektiği ile davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir. 1-Dava, davalı banka ile dava dışı 3. kişi arasında imzalanan tüketici kredisi nedeniyle davacının daha sonra satın almış olduğu taşınmaz üzerinde kurdurulmuş ipoteğin kaldırılmasından kaynaklanmakta olup; davacının ipoteğe konu tüketici kredisi sözleşmesinden kaynaklı tahsilatın tamamının banka tarafından yapılmış olması nedeniyle taşınmazda tapu siciline ... A.Ş. lehine tesis edilen ipoteğin terkinine karar verilmesi taleplidir....

          Lehine ipotek tesis edilen bankanın cevabi yazısına göre, ipoteğin konut kredisi için tesis edildiği belirtilmiş ise de, resmi senette yer alan söz konusu kayıtlar dikkate alındığında, ipoteğin kullandırılan konut kredisi ve ipotekli bireysel finansman kredileri dahil her türlü tüketici kredisi sözleşmeleri ile doğmuş doğacak borçlarının teminatı olarak tesis edildiği, bu durumda ipoteğin zorunlu ipotek olmadığı ve ipoteğe konu borcun, haciz tarihinden önce ödenmediği, 27/02/2021 tarihinde de kredi ödemesinin devam ettiği anlaşılmakla, şikayetin reddine karar verilmesinde usul ve yasaya aykırılık bulunmamaktadır....

          UYAP Entegrasyonu