Loading Logo

sonkarar

Sayfa Yükleniyor

Açıklanan nedenlerle Sulh Hukuk Mahkemelerine görevsizlik kararı verilmesi gerekmiş ve aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....

    HD'nin 11/12/2019 tarihli ve 2019/687 E., 2019/9983 K. sayılı kararı); somut olayda sözleşme içeriğinde araçların şoförlü olarak kiralandığına dair bir ibare bulunmadığı gibi, aksine davacı vekilinin ... tarihli duruşmada araçların şoförsüz olarak kiralandığını beyan ettiği anlaşıldığından, uyuşmazlığın araç kira sözleşmesinden kaynaklandığı aşikardır. 6100 sayılı HMK'nın 4/1-a maddesine göre “Kiralanan taşınmazların, 09.06.1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalarda” sulh hukuk mahkemesi görevlidir. Somut olayda taraflar arasında imzalanan "Motorlu Kara Nakil Araçları Kiralama Sözleşmesi'' başlıklı sözleşmenin kira sözleşmesi niteliğinde olduğu, uyuşmazlığın kira ilişkisi kapsamında kaldığı, davaya bakmaya sulh hukuk mahkemesinin görevli olduğu kabul edilmelidir....

      metrekare zemin kat ve ... Kat ... ve ... nolu bölümler için kira sözleşmesi yapılmış olduğunu, kiralanan yer yeni açılan ... de olduğundan dolayı buradaki tüm iş yerlerine yatırım desteği sağlanmakta olduğunu, davacının da bu destekten yararlanarak, kira sözleşmesinde belirtilen yerleri davalıdan kiralamış olduğunu, söz konusu kiralanan yerlere ilişkin Kira Sözleşmesi 4. Maddesinde teslim ve teslim şartları, 7. Maddesinde kira sözleşmesinin başlangıcı ve süresi, 8. Maddesinde kira bedeli ve ortak giderler kısmı düzenlenmiş olduğunu, bunların “Kiralanan Yerin Teslimi Ve Teslim Şekli 4.1 Kiralanan yer 2020 yılının üçüncü çeyreğinde teslim edilecektir. Kiracı , faaliyeti önemli oranda etkilemeyen , mağazanın teslimini etkilemeyen mağazaya kiracının yerleşimini ve dekorasyonuna başlanmasına engel olmayan haller ve kusurlardan dolayı kiralanan yeri teslim almayı reddedemeyecektir....

        Davada dayanılan ve hükme esas alınan 08.06.2010 başlangıç tarihli ve 1 yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmede kiralanan 5000+2000 m2 alanlı kapalı depo olarak belirtilerek, kullanım amacanın kiracıya ait emtiaların depolanması için kullanılacağı kararlaştırılmıştır. Dosyada bulunan bilgi ve belgelerden, davalının kiralanan deponun kirişlerinin taşıma kapasitesini incelemeden deponun 1. katına yüksek tonajlı araçların girmesine izin vererek kusurlu hareket ettiği sabit ise de davacının da kira sözleşmesinde taşınmazın 1. katına yüksek tonajlı araçların girmesinin yasak olduğuna ilişkin bir uyarı konulmaması nedeniyle müterafik (bölüşük) kusurlu olduğu görülmektedir. Her ne kadar davacı bu hususta davalıyı ikaz ettiğini beyan etmiş ise de bu hususu ispat edememiştir....

          Davalı vekili, komşu parsel maliklerinin, kiralanan taşınmazın kendilerine ait olduğunu beyan ederek müvekkiline engel olduklarını, bu nedenle müvekkili tarafından davacı kuruma başvuru yapılarak kiralanan taşınmazın Kadastro Müdürlüğünden tam olarak aplikasyonu yaptırılarak kendisine teslim edilmesini istediğini, davacının yenileme işleminden sonra aplikasyonun yapılabileceğini bildirdiğini, bunun üzerine 17/01/2014 tarihli dilekçe ile hukuki ve fiili imkansızlık nedeniyle kira sözleşmesinin başından itibaren geçerli olmak üzere feshedilmesi ve kira borçlarının iptal edilmesini talep ettiğini, müvekkilinin taşınmazı hiç kullanamadığını, davacının, taşınmazı belirgin sınırları ile teslim edemediğini, davacının edimini yerine getirmediğinden müvekkilinin de karşı edimini yerine getirmediğini beyanla davanın reddini savunmuştur....

            "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi Taraflar arasındaki elatmanın önlenmesi ve kiralanan teslimi davasından dolayı mahal mahkemesinden verilen yukarıda gün ve sayısı yazılı hükmün; Dairemizin 28.10.2005 gün ve 2005/6324-9685 sayılı ilamı ile bozulmasına karar verilmişti. Süresi içinde davacılar vekili tarafından kararın düzeltilmesi istenilmiş olmakla, dosya içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü: K A R A R Yerel Mahkeme kararı, Dairemizce yasal ve hukuki dayanakları gösterilmek suretiyle bozulmuş olup, karar düzeltme istemi HUMK.nun 440. maddesindeki nedenlerden hiçbirisine dayanmamaktadır. Bu nedenlerle yerinde olmayan istemin reddi gerekmiştir....

              Maddesi, 6325 Sayılı Yasanın 18/A-2/SON hükmü uyarınca dava dilekçesindeki tazminat talebi yönünden açılan davanın dava şartı yokluğundan usulden reddine karar verilmek yerine, yetkisizlik kararı verilmesi usul ve yasaya aykırı olduğunu, davacının kiralananın tahliyesi ve teslimi talebi yönünden sözleşmenin ifa yerinin Serik olduğuna yönelik gerekçesi ve ulaştığı sonuç da hatalı olduğunu belirterek yerel mahkemenin kararın kaldırılmasını talep etmiştir....

              Davalı, yargılama sırasında verdiği 25.9.2009 tarihli dilekçede kiralananı Haziran 2009 tarihinde tahliye ettiğini, ancak davacının anahtarı teslim almadığını belirtmiş, davacı vekili kiralananın tahliye edilip edilmediğini bilmediğini, müvekkili ile bu hususta görüşemediğini ve görüşemeyeceğini bildirmiştir. Kiralananın tahliye edilerek anahtarın kiralayana teslim edildiği davalı tarafından kanıtlanmalıdır. Kiralananın davalı tarafından tahliye edildiğinin kabul edilebilmesi için boşaltılarak anahtarın kiralayana usulüne uygun olarak teslim edilmesi zorunludur. Bu da tevdi mahalli tayini veya notere anahtarın teslimi ile olur. Kiralanan tahliye ettiğini ileri süren davalı, anahtarı kiralayana teslim ettiğini kanıtlayamamıştır. Anahtar teslimi kanıtlanamadığına göre kira ilişkisinin devam ettiğinin kabulü gerekir....

                un "taraflar arasında kira sözleşmesi bulunmadığını, kira sözleşmesinin İbrahim Öztaş ile davacı arasında yapıldığını" beyan etmesi karşısında davanın kira sözleşmesinden kaynaklanmadığı, bu nedenle TTK 4 ve 5. maddelerine göre asliye ticaret mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurmuştur. 6100 sayılı HMK'nın 4/I-a maddesinde kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dâhil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davalara, konuları ve değerlerine bakılmaksızın sulh hukuk mahkemelerinde bakılacağı hükmüne yer verilmiştir....

                  "İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Ceza Mahkemesi SUÇ : Muhafaza görevini kötüye kullanma HÜKÜM : Mahkumiyet Dosya incelenerek gereği düşünüldü; İddianamedeki, şikayetçi tüzel kişinin haczettirerek devrini aldığı... plakalı cekici ve dorsenin sanığa Trabzon 3. İcra Müdürlüğünce yedi emin olarak teslim edildiği, araçların geriye teslimi istendiğinde araçları zaten teslim ettiğini beyan ederek teslim etmediğine ilişkin anlatımın mahafaza görevini kötüye kullanma suçunu tanımlaması karşısında; İddianamedeki anlatım, mahkumiyet kararındaki nitelendirme ve Yargıtay Kanunu'nun Değişik 14. maddesi gereğince temyiz incelemesinin Yüksek (4.) Ceza Dairesinin görevi dahilinde olduğundan Dairemizin GÖREVSİZLİĞİNE, görevli dairenin belirlenmesi için dosyanın Yargıtay Ceza Daireleri Başkanlar Kuruluna GÖNDERİLMESİNE, 14.01.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....

                    UYAP Entegrasyonu