Dava, temerrüt nedeniyle kiralananın tahliyesi talebine ilişkindir. Mahkemece kiralananın tahliyesine, karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Davacı dava dilekçesinde; taşınmazı 08.11.2010 da satın aldığını, önceki malikle yapılan sözleşmeyi kabul etmediğini ancak iyiniyetli olarak davalının taşınmazda kalmasına izin verdiğini, davalının ise hiç kira ödemediği gibi elektrik, su ve site aidat borçlarını da ödemediğini, buna ilişkin davalıya 20.07.2012 keşide tarihli ihtar gönderildiğini ileri sürerek kiralananın tahliyesine karar verilmesini istemiştir. Davalı vekili önceki malik ile yapılan 01.01.2007 başlangıç tarihli sözleşme gereği 2012 Aralık ayına kadar kira parasının ödendiğini, 01.01.2013 tarihine kadar kiracı sıfatı ile kullanım hakkı bulunduğunu, davacının daha önce aleyhine ......
Depozito herhangi bir şekilde kira borcuna mahsup edilemez." 8. maddesinde; "Kiracı, gerek duyduğunda kiralananın üzerinde, kiralananın amacına uygun şekilde kullanılabilmesi ve yapının güçlendirilmesi için gerekli her türlü tadilat ve inşaat işlemi yapabilir. Kiralanan yerin her türlü dekorasyon ve tadilat harcamaları kiracıya aittir. Yapılan tadilat ve dekorasyonlar binanın demirbaşı olacaktır ve kiraya verene terk edilecektir."hükümlerine yer verilmiştir. Yine kira sözleşmesinin 9. maddesinde; kiralananın kullanım amacına dayalı olarak alınacak ruhsat ve izinler için gerekli müracaatları yapma ve işletme ruhsatı alma yükümlülüğünün, kiracıda olduğu belirtilmiştir. Davacı kiralananı 15/09/2014 tarihinde tahliye ettiğini iddia etmiş, davalı kiraya veren ise cevap dilekçesi ile kiralananın anahtarlarının bu tarihte teslim alındığını ikrar etmiştir. Bu durumda kiralananın 15/09/2014 tarihinde tahliyesi ile kira sözleşmesinin sona erdiği hususunda taraflar arasında uyuşmazlık yoktur....
ne için kullanılacağı" başlığı altında, kiralananın üzerine yapılacak demonte çelik konstrüksiyon sahnede (Aspendos Arena) AGED/Anadolu Ateşi’nin temsil edeceği ve/veya temsil edilmesine izin vereceği gösterimlerin sahnelenmesi, gerekli sahne teçhizatlarının yerleştirilmesi, kulis çadırları ve/veya prefabrik ofisler ile gerekli zemin çevre düzenlemesi ile otopark olarak kullanılacağının açıkça belirtildiğini ve tüm bunların kiraya veren tarafından kabul edildiğini, her ne kadar ilk sözleşmede teslim olunan kiralananın tarla/arazi olarak çıplak kiraya verildiği belirtilmiş ise de; aynı ilk sözleşme ile kiralananın üzerinde, kiraya verenin rızasıyla sahne, kulis ve benzeri kapalı/çatılı ünitelerden oluşan gösteri merkezi olarak kurulacağı ve kullanılacağının mutabakatla belirtilmesi, tarla olarak kiraya verilen kiralananın vasfının değiştiğinin kabulünü gerektirdiğini, öyle ki, sözleşmede kiralanan üzerine kiraya verenin rızasıyla kapalı alanlar yapılacağı belirtilmişse de sonrasında kiralananın...
Belediye Başkanlığı'na başvurduğunda kiralanan taşınmaz hakkında 14.07.1994 tarihinde belediye encümeni tarafından yıkım kararı alınması, bina yapılırken inşaat ruhsatının olmaması ve yapı kullanma izin belgesi bulunmaması nedeniyle ruhsat başvurusu ret edilmiştir. Bunun üzerine kiralananın anahtarlarını 11.01.2011 tarihinde notere tevdi ve teslim ederek 18.01.2011 tarihinde açmış olduğu işbu dava ile, kiralanan hakkında yıkım kararı bulunması nedeniyle akdin feshi ile ödenen kira bedelleri ve kiralananda yapılan masraflardan kaynaklanan zararlarını talep etmiştir. 6098 Sayılı Türk Borçlar Kanunu'nun 301. maddesi ( mülga 818 Sayılı Borçlar Kanunu'nun 249/1 maddesi ) hükmü gereği kiraya veren kiralananı kararlaştırılan tarihte, sözleşmede amaçlanan kullanıma elverişli bir durumda teslim etmek ve sözleşme süresince bu durumda bulundurmakla yükümlüdür....
Blok No:14 Eskişehir adresindeki işyerinin müvekkiline kiraya verildiğini, müvekkilinin işyerini demir doğrama satışı yapmak üzere kiraladığını, işyerine ait yapı kullanma izin belgesinin bulunmadığını, müvekkilinin işyerini kiralarken bunu bilmesinin mümkün olmadığını, müvekkilinin daha sonra kiraya verenin de rızası ile mecura 30.09.2015 tarihinde çelik konstrüksiyon branda çatı ve 16.10.2015 tarihinde işyeri endüstriyel kapı yaptırdığını ve bedelini ödediğini, müvekkilinin 17.11.2015 tarihinde işyeri açma ve çalışma ruhsatı almak için ilgili birime müracaat ettiğinde mecurun yapı kullanım izin belgesinin (iskanının) bulunmadığını öğrendiğini ve işyeri açma ruhsatı verilmediğini, müvekkiline bu durum karşısında belediye tarafından 208,00 TL ceza kesildiğini, müvekkilinin cezayı ödediğini, bu durum defalarca davalıya iletilmesine rağmen davalının yapı kullanma izin belgesini almadığını ve almaması nedeni ile müvekkilinin işyerinin 07.03.2016 tarihinde mühürlenerek iş yapmasının engellendiğini...
Mahkemece; kiralananın sözleşmeye uygun teslim edilemediği gerekçesiyle davanın kabulüne, sözleşmenin geçersiz sayılmasına ve 41.300 TL kira bedelinin davacıya iadesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. 6100 sayılı TBK’nun 301.maddesinin ifadesi ile kiraya veren; kiralananı sözleşmede amaçlanan kullanıma elverişli bir durumda teslim etmek ve sözleşme süresince bu durumda bulundurmakla yükümlüdür. Kiraya veren bu borcu sadece fiili bir teslim ile ifa etmiş olmaz. Kiracı kiralananı hangi maksat için tutmuş ise kiraya veren o maksada elverişli bir tarzda teslim ile mükelleftir. Kiralananın ayıplı olarak teslimi nedeniyle kiralananın kullanılmasında imkansızlık veya derecesinde düşüklük meydana gelmiş ise bu durumda kiracının TBK’nun 123. ve 125.maddeleri dairesinde hareket ederek mevcut ayıbı uygun bir sürede kiraya verene ihbar etmesi beklenir....
Sözleşmeden kiralananın daha önce de hastane olarak kullanıldığı anlaşılmaktadır. Ayrıca sözleşmenin özel şartlar bölümü 10. maddesinde, kiralananın Sağlık Bakanlığı Hastane Yönetmeliği'ne uygun hale getirilebilmesi için yapılacak imalat ve tadilata itiraz edilmeyeceği, demirbaş mahiyeti taşımayan yapılanma, tadilat ve tamiratların bedelinin kiracıya ait olacağı ve binanın iç ve dış boyasının düzenli olarak kiracı tarafından yapılacağı ve bedelinin kiracıya ait olacağı kararlaştırılmıştır. Tarafların serbest iradeleriyle sözleşmeye konulan bu şartlar geçerli olup tarafları bağlar. Davacı kiralanana bir kısım demirbaş niteliğinde tadilatlar yapıp bir süre hastane olarak kullandıktan sonra ... Hastanesi adı altında işlettiği hastanenin işletme hakkını, faaliyet izin belgesini, hastane ruhsatını ve şirketin tüm demirbaşlarını 23.11.2007 tarihli devir sözleşmesi ve 25.03.2008 tarihli protokolle dava dışı ... ... Özel Sağlık Hizmetleri Eğitim İnşaat Turizm San. ve Tic....
Davacı dava dilekçesinde feshin en önemli sebebi olarak AVM'nin yapı kullanım izin belgesinin bulunmamasını göstermiştir. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nın 29/12/2017 tarihli E.675/62875 sayılı yazısı ile Sorgun Mahallesi 2452 ada 7 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan kira konusu taşınmazın bulunduğu AVM'nin yapı kullanım izin belgesinin 18/10/2016 tarihinde düzenlendiği anlaşılmıştır. Davacı taraf ise davalı tarafa 18/10/2016 tarihinden sonra 27/10/2016 tarihinde fesih ihtarnamesi göndermiştir. Ayrıca davacı kiracı, ticaret şirketi olarak tacir unvanına sahiptir ve ileriye dönük yatırımlarında gerekli hassasiyeti ve özeni göstererek basiretli bir tacir gibi davranması kiralananın durumunu, niteliğini ve AVM'nin yapı kullanım izin belgesine sahip olup olmadığını araştırması gerekir....
Davacı dava dilekçesinde feshin en önemli sebebi olarak AVM'nin yapı kullanım izin belgesinin bulunmamasını göstermiştir. Antalya Büyükşehir Belediye Başkanlığı'nın 29/12/2017 tarihli E.675/62875 sayılı yazısı ile Sorgun Mahallesi 2452 ada 7 parsel sayılı taşınmaz üzerinde bulunan kira konusu taşınmazın bulunduğu AVM'nin yapı kullanım izin belgesinin 18/10/2016 tarihinde düzenlendiği anlaşılmıştır. Davacı taraf ise davalı tarafa 18/10/2016 tarihinden sonra 27/10/2016 tarihinde fesih ihtarnamesi göndermiştir. Ayrıca davacı kiracı, ticaret şirketi olarak tacir unvanına sahiptir ve ileriye dönük yatırımlarında gerekli hassasiyeti ve özeni göstererek basiretli bir tacir gibi davranması kiralananın durumunu, niteliğini ve AVM'nin yapı kullanım izin belgesine sahip olup olmadığını araştırması gerekir....
Somut olayda; 2.511,80 m² lik çay ocağı ve bahçesinin, ancak 518,54 m² lik % 20 oranındaki bir bölümünün kiracıya kullandırılması, kalan bölümünün hem kullanıma elverişli halde bulundurulmaması, hem de kiracı tarafından bu konudaki tüm izin isteklerinin reddedilmesi karşısında davacı kiracının, kiralananın yararlanamadığı bölümü ile ilgili olarak, "kira indirimi değerlendirmesi" ni de içeren tespit isteğinde bulunmasında hukuki yararının mevcut olduğu, bu nedenle de Mahkemenin kiracı tarafından ödenmeyen toplam kira bedelinden, söz konusu ayıp ile orantılı bir indirim yapması sonucunda davanın kısmen kabulüne karar vermesinin yerinde olduğu bu defaki incelemeden anlaşılmıştır....