Hukuk Dairesi 2021/3452 E. 2021/6001 K. ile benimsendiğini belirterek yerel mahkemece verilen 22/12/2022 tarihli ara kararının kaldırılarak, yeni kira dönemi olan 01.06.2023 tarihinden geçerli olmak üzere kira bedelinin davacı müvekkili lehine ihtiyati tedbir kararı ile belirlenmesine karar verilmesini talep etmiştir. GEREKÇE : Dava, kira bedelinin tespiti istemine ilişkindir, ihtiyati tedbir talebi ise; kira dönemi olan 01.06.2022 tarihinden itibaren geçerli olmak üzere kira bedelinin davacı lehine ihtiyati tedbir ile belirlenmesi istemine ilişkindir. İlk Derece Mahkemesince davacının ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verildiği, ara karara karşı davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulduğu anlaşılmıştır. 6100 sayılı HMK'nın onuncu kısmı "Geçici Hukuki Korumalar" başlığı altında ihtiyati tedbir müessesini düzenlemiştir....
Kanun koyucu, ihtiyati tedbir hakkında karar verecek olan hakime geniş bir takdir alanı bırakmışsa da; hakim, her somut olayda, ihtiyati tedbir şartlarının gerçekleşip gerçekleşmediğini dikkatlice incelemeli ve hangi yasal sebebe ve hangi somut duruma göre ihtiyati tedbir kararını verdiğini kararında belirtmelidir. İhtiyati tedbir şartları mevcut değilse, Kanun'un öngördüğü ölçüde ispat edilememişse veya yaklaşık da olsa ispatı yargılamayı gerektiriyorsa ihtiyati tedbir isteminin reddine karar verilmelidir. HMK'nın 389. maddesindeki şartların mevcut olması ve talep halinde ise hakim, ihtiyati tedbire davanın her aşamasında karar verebilir....
Bu durumda, mahkemece ihtiyati tedbir talebinin kabul edilmesi halinde davacının kendi belirlediği kira parasının tahsili sağlanacak olup bunun da dava ile arzulanan sonuca ihtiyati tedbir kararı ile ulaşılması sonucunu doğuracağı izahtan varestedir. Sonuç olarak, eldeki davada davacının ihtiyati tedbir talebinin davanın esasını çözer mahiyette olduğu da göz önünde bulundurulduğunda mahkemece ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiş olmasında usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmadığı anlaşılmaktadır. İzah olunan gerekçeler karşısında, ihtiyati tedbir talebinin reddine ilişkin 12.07.2023 tarihli ara kararının kaldırılması ve ihtiyati tedbir talebinin kabulüne karar verilmesi yönündeki davacı vekilinin istinaf kanun yolu başvurusunun HMK'nun 353/1- b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilerek aşağıdaki şekilde hüküm kurulmuştur....
DAVALI VEKİLİ TARAFINDAN İLERİ SÜRÜLEN İSTİNAF SEBEPLERİ : Yerel Mahkemede görülmekte olan işbu dava konusunun icra takibinden sonra açılmış menfi tespit davası olduğunu, İİK.nun 72/3 maddesinde "İcra takibinden sonra açılan menfi tespit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemeyeceğini, ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde on beşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyla icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini isteyebilir."...
Adi Ortaklığı Ticari İşletmesi-Gayrettepe-Yeni Havalimanı Metro Projesi ve Şenbay-Kolin- Kalyon Dudullu Bostancı Metro Yapım Ortaklığı işlerinden olan alacaklarına teminat karşılığı ihtiyati tedbir kararı verilmesini talep etmiştir. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece,'' Somut olayda davacının ileri sürdüğü alacak yargılamayı gerektirmekte olup, ihtiyati tedbir talep edilen davalının 3. kişilerden olan alacakları HMK.'nun 389. maddesi kapsamında değerlendirildiğinde ihtiyati tedbir konulması mümkün olmamakla, ihtiyati tedbir isteminin reddine ''dair karar verilmiştir....
İhtiyati tedbir talep tarihi ve en geç ihtiyati tedbir kararının verildiği tarih itibarıyla ihtiyati tedbir isteyen davacı aleyhine henüz davalı tarafından icra takibi başlatılmadığı, İİK'nın 72/2. maddesinde açıkça belirtildiği üzere ortada durdurulmasına karar verilebilecek bir icra takibi bulunmadığı gözetilmeksizin yanılgılı değerlendirme ile ilk derece mahkemesince İİK'nın 72/2. maddesinde aranan koşul gerçekleşmediği halde yazılı şekilde ihtiyati tedbire itirazın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Kaldı ki henüz tedbir talep tarihi itibarıyla ihtiyati tedbir isteyen davacı taraf aleyhine icra takibi başlatılmadığına göre, bu tarih itibarıyla ihtiyati tedbir isteyen davacı tarafın İİK'nın 72/2. maddesindeki ihtiyati tedbiri talep etmesinde de hukuki yararı bulunmamaktadır....
İhtiyati tedbir talep tarihi ve en geç ihtiyati tedbir kararının verildiği tarih itibarıyla ihtiyati tedbir isteyen davacı aleyhine henüz davalı tarafından icra takibi başlatılmadığı, İİK'nın 72/2. maddesinde açıkça belirtildiği üzere ortada durdurulmasına karar verilebilecek bir icra takibi bulunmadığı gözetilmeksizin yanılgılı değerlendirme ile ilk derece mahkemesince İİK'nın 72/2. maddesinde aranan koşul gerçekleşmediği halde yazılı şekilde ihtiyati tedbire itirazın reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir. Kaldı ki henüz tedbir talep tarihi itibarıyla ihtiyati tedbir isteyen davacı taraf aleyhine icra takibi başlatılmadığına göre, bu tarih itibarıyla ihtiyati tedbir isteyen davacı tarafın İİK'nın 72/2. maddesindeki ihtiyati tedbiri talep etmesinde de hukuki yararı bulunmamaktadır....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI Mahkemece, tedbir talep edenin tedbir talebinde haklı olduğunu yaklaşık olarak ispat etmediği, dava sonucunu elde edilecek şekilde tedbir kararının verilemeyeceği, ihtiyati tedbir için yasal koşulların oluşmadığı gerekçesiyle ihtiyati tedbir talebinin reddine karar verilmiştir....
İLK DERECE MAHKEMESİNİN KARARI: Davacı vekilinin ihtiyati tedbir talebinin REDDİNE karar verildiği anlaşılmıştır....
Davalı Burgan Bank A.Ş.vekili İDM'nin 05/01/2021 tarihli ihtiyati tedbir kararına itirazın reddine ilişkin ara kararını süresinde istinaf etmiştir. 6100 sayılı HMK'nun 341/1. maddesi uyarınca ilk derece mahkemelerinden verilen nihai kararlar ile ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz taleplerinin reddi kararları, karşı tarafın yüzüne karşı verilen ihtiyadi tedbir ve ihtiyati haciz kararları, karşı tarafın yokluğunda verilen ihtiyati tedbir ve ihtiyati haciz kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine verilen kararlara karşı istinaf yoluna başvurulabilir. Bilindiği ve öğretide de kabul edildiği üzere ihtiyati tedbir ''kesin hükme kadar devam eden yargılama boyunca davacı veya davalının dava konusu ile ilgili olarak hukuki durumunda meydana gelebilecek zararlara karşı ön görülmüş geçici nitelikte geniş veya sınırlı olabilen hukuki korumadır'' şeklinde tarif edilmiştir....