Davalı (kiraya veren) alacaklı davaya cevap dilekçesinde özetle; İİK'nun 272 ve devamı maddeleri uyarınca yazılı kira sözleşmesi ile kiralanan taşınmazın kira süresinin bitmesi nedeniyle tahliyesi talebiyle başlatılan ilamsız icra takibinin şikayet yolu ile icra mahkemesinden iptalinin talep edilemeyeceğini, kira sözleşmesinin tanzim edildiği tarih ile tahliye taahhütnamesinin alındığı tarihin aynı olmadığını, kira sözleşmesinin 15/02/2021 tarihinde tanzim edildiğini, tahliye taahhütnamesinin ise 01/03/2021 tarihinde imzalandığını, davacı-kiracı, müvekkili ile aralarında kurulan sözlü kira sözleşmesi uyarınca 10 yılı aşkın bir süredir kiralananı kullanmaktayken tarafların karşılıklı iradeleri ile takibe konu 15/02/2021 tarihli 1 yıl süreli yazılı kira sözleşmesinin akdedildiğini, ardından 01/03/2021 tarihinde düzenlenen tahliye taahhütnamesi ile kira sözleşmesini sonu olan 01/03/2022 tarihinde kayıtsız şartsız tahliye edileceği kiracı tarafından kabul ve taahhüt edildiğini, yani tahliye...
(HMUK.nın 298- HMK.nın 207) Davaya esas alınan kira sözleşmesinde davalılar kira süresinin “bir yıl” olduğunu, bunun aksine yazılı beyanların sözleşmeye davacı tarafından eklendiğini savunmuşlardır. Kira sözleşmesindeki “bir yıl” kira süresinin aksine kira sözleşmesinde açıklamalar da davalı tarafından imzasıyla onanmamıştır. Bu nedenle sözleşmedeki “bir yıl” ibaresinin aksine yapılan ilaveler, aksi kanıtlanamadığından davalıları bağlamaz. Kira sözleşmesinin süresinin bir yıl olduğunun kabulü gerekir....
İLK DERECE MAHKEMESİ KARARININ ÖZETİ : Mahkemece iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; "Kira sözleşmesinin varlığı ve kira bedelinin miktarına ilişkin ispat yükünün kiraya verene, kira bedelinin ödendiğine ilişkin ispat yükünün kiracıya ait olduğu, yıllık kira miktarının tanıkla ispat sınırının üzerinde olması sebebiyle kira sözleşmesinin varlığı ile kira bedelinin kesin delillerle ispatının gerekli olduğu, davacının sözlü kira sözleşmesinin varlığını ispatlayamadığı, dava dilekçesinde açıkça yemin deliline de dayanılmadığı, kira sözleşmesinde, sözleşmenin varlığını ispat külfeti kiraya verene ait olup, sözleşmenin varlığı ispat edilemediği" gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği görülmüştür....
Mahkemesi DAVA TÜRÜ : Kira sözleşmesinin iptali Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı kira sözleşmesinin iptali davasına dair karar, davacı-k.davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Davalı ... tarafından davacıya 01/01/2008 başlangıç tarihli ve ... yıl süreli kira sözleşmesi ile kiralanan taşınmazın 2886 sayalı yasa gereğince ihale ile kiraya verilip verilmediği dosyadaki bilgi ve belgelerden anlaşılamamıştır. Dava konusu kiralananın 2886 sayılı yasa gereğince ihale ile kiraya verilip verilmediğinin ilgili belediyeden sorularak, ihale ile kiraya verilmiş ise ihale evraklarının temini ile evraka eklenmesi ve dosyanın ondan sonra gönderilmesi için GERİ ÇEVİRİLMESİNE, 09.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi....
Davalı cevap dilekçesinde, kira sözleşmesinin ... adına imzalandığını, aktif husumetin oluşmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir. Davaya konu edilen 15.09.2010 başlangıç tarihli, 1 yıl süreli kira sözleşmesi incelendiğinde, kiraya verenin ... adına ..., kiracının ... olduğu sözleşmenin adı geçenler tarafından imzalandığı, davaya dayanak yapılan 16.07.2013... 4.İcra Müdürlüğü’nün 2013/5197esas sayılı icra takibinin ... tarafından bizzat başlatıldığı, itirazın iptali davasının da ... tarafından kendi adına açıldığı anlaşılmaktadır. Kira sözleşmesinin tarafı ... olup ... ... adına hareket ederek temsil yetkisine göre sözleşmeyi imzalamıştır. Buna göre kira sözleşmesinden kaynaklanan alacağın da temsil edilen ... yönünden hukuki sonuç doğuracağı açıktır. ... adına hareket ettiği anlaşılan ...’in şahsen icra takibi başlatarak itirazın iptali davasını açmış olmasında aktif husumet ehliyeti bulunmamaktadır....
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi DAVA TÜRÜ : İtirazın iptali Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar, davalı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü. Dava, kiracı tarafından depozito alacağının tahsili istemiyle başlatılan icra takibine süresinde yapılan itirazın iptali istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Davacı dava dilekçesinde, 15.03.2008 başlangıç tarihli bir yıl süreli kira sözleşmesinin hususi şartlar bölümünde yer alan 22.maddesinde kararlaştırılan ve davalı kiraya verene verilen 2000Euro (takip tarihi itibariyle 4997TL) depozito bedelinin tahsili istemiyle 11.07.2013 tarihinde başlatılan ....İcra Müdürlüğü 2013/8109 esas sayılı dosyasına yapılan itirazın iptali ile icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir....
İSTİNAFA KONU KARAR: Mahkemece yapılan yargılama sonucunda; "...Kural olarak kira ilişkisinin varlığını ispat külfeti kiraya verene, kira bedelinin ödendiğini ispat külfeti de kiracıya aitttir. Davalı kira sözleşmesinin varlığına karşı çıkmıştır. Kira sözleşmelerin kurulması için yazılı şekil şartı yok ise de kira sözleşmesinin varlığı inkar edildiği halde davacı kira sözleşmesinin varlığını yazılı belge ile kanıtlamalıdır. Davacı kira sözleşmesinin ispatı konusunda yazılı delil sunamayan davacı yemin teklifine dayanmış ve davalı tarafça da yemin teklifi kabul edilerek yemin eda edilmiştir....
Davacı vekili, Asıl ve Birleşen davalarda dava dilekçelerinde özetle, davalı kiracı şirketin kira sözleşmesinin feshinin haksız ve geçersiz olduğunu,bu nedenle kira paralarının tahsili amacıyla icra takibi başlattıklarını,davalıların itirazının haksız olduğunu belirterek itirazın iptali ve icra tazminat isteminde bulunmuş,davalılar vekili,kira sözleşmesinin feshedilip kiralananın tahliye edildiğini belirterek davanın reddini savunmuş, Mahkemece Asıl ve Birleşen davanın kısmen kabulü ile itirazların kısmen iptaline,davacı lehine %40 icra tazminatına karar verilmiştir. Mahkemenin kararında ve Yargıtay ilamında yazılı sebeplere göre davalılar vekilinin sair karar düzeltme talepleri yerinde değildir. Ancak, taraflar arasında uyuşmazlık konusu olmayan 01.08.2011 başlangıç tarihli ve 5 yıl süreli kira sözleşmesinin 5.maddesinde; “...ilk yılda aylık kira parasının 9.500 TL net olup,stopajın kiracı tarafından ayrıca ödeneceği...”kararlaştırılmıştır....
Davalı cevap dilekçesinde, kiralananı 30.05.2013 tarihinde tahliye ettiğini ve bu durumu kiraya verene bildirdiğini, kira sözleşmesinin 8. maddesinde 1 aylık feshi ihbar süresinin belirlendiğini bu kapsamda olan Haziran 2013 ayına ait kira bedelinin de ödendiğini kira borcunun kalmadığını belirterek haksız ve yersiz açılan davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davanın kabulü ile itirazın iptaline karar verilmiştir. Taraflar arasında, 10.10.2012 başlangıç tarihli, 12 ay süreli, aylık 900TL bedelli kira sözleşmesi ile kiralananın 30.05.2013 tarihinde tahliye edildiği hususunda uyuşmazlık bulunmamaktadır. Kira sözleşmesinin hususi şartlar bölümünde yer alan 8. maddesinde; “Kiracı kiralananı boşaltmak istediğinde en az bir ay evvelinden mal sahibine ulaşacak şekilde bildirmeyi taahhüt eder” şeklinde düzenlemeye yer verildiği anlaşılmaktadır....
İcra Hukuk Mahkemesi; taraflar arasında yapıldığı iddia edilen kira sözleşmesinin ihtilaflı olduğu, davanın itirazın kaldırılması değil itirazın iptali istemine dayalı olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı vermiştir. Sulh Hukuk Mahkemesince, davacının talebinin İİK 269 maddesine dayalı kira alacağı ve tahliye davası olduğu ve görevli mahkemenin icra hukuk mahkemesi olduğu gerekçesiyle görevsizlik yönünde hüküm kurulmuştur. İtirazın iptali davası, normal bir eda (alacak) davası olup takip alacaklısı tarafından ödeme emrine süresi içinde itiraz etmiş olan takip borçlusuna karşı açılır. İcra ve İflas Kanunu’nun 68-68a’daki belgelerden birine sahip bulunmayan alacaklı itirazın hükümden düşürülmesini sağlayabilmek ve itiraz ile duran icra takibine devam edilmesini isteyebilmek için yalnız itirazın iptali yoluna başvurabilir....